2019, Batı'da Şiddetin Arttığı Yıl
Bu programda Batı'da dikkat çekici hususlardan biri olan şiddetin artması meselesini ele alacağız.
Bat medyasının tüm dikkatleri Batı ve Güney Batı Asya'daki kaoslara, şiddete ve güvensizliklere çekmek istediği bir sırada Batı'da da iç krizler ve şiddetler ört bas edilmeye çalışılmaktadır. Ancak son yıllarda Amerika ve Avrupa ülkelerinde halka karşı şiddet olayları o kadar artmış ki artık her gün silahlı saldırı, cinsel taciz, kadına şiddet ve çocuklara taciz haberleri duyulmaktadır.
Bu süreç 2019 yılında hep artmaya yönelik bir seyir içerisindeydi. Sohbetimizin devamında 2019 yılında Batılı toplumlarda günden güne artan şiddet olaylarını ele alacağız.
Şiddet olayı, şiddet yanlısı hırçın birinin fiziki güç yardımı ile veya fiziki güç olmadan isteklerini diğerlerine dayatmak eylemidir. Psikoloji uzmanları ise bir veya bir kaç kişiye zarar verme hedefi ile yapılan her davranışı, şiddet içeren davranış olarak nitelemektedirler. Şiddet kelimesi büyük bir yelpazeyi içermektedir. Şiddet iki insan arasında çıkan kavgadan, savaşlara ve milyonlarca insanın ölümüne neden olan soykırımlara kadar kavramları içerebilir. Ancak bu husus, günümüzde birçok Batılı toplumu da derin kaygılara sürüklemiştir. Bu alanda bireysel hırçınlık ve şiddet en çok kaygı duyulan husus olmuştur.
Bireysel şiddet, bir diğer şahsa fiziksel olarak zarar vermek veya psikolojik acı çektirmek amacı ile kasıtlı ve hedefli olarak girişilen davranıştır. Psikologlara göre şiddetin ortaya çıkışında farklı nedenler etkili olabilir. Tabii bu nedenler ve etkenler toplumlara göre farklılık gösterir. Kimi toplumlarda, ekonomik ve geçim sıkıntıları, yoksulluk, tolerans düşüklüğü ve toplumsal sabırsızlıklar şiddetin artmasına yol açabilir. Halbuki başka toplumlarda ekonomik refahın olduğu halde etnik ayrımcılık, toplumsal ayrımcılık veya psikolojik dengesizlik şiddete zemin hazırlayabilir. İşte günümüzde Batılı toplumlarda bu süreci açıkça görmek mümkün. Bu çerçevede her gün şiddetli olaylar hususunda yeni bir haber yayınlanmaktadır.
Bu doğrultuda son olaylardan biri de Londra'daki London Bridge'de soğuk silahla yapılan saldırı idi. İngiltere medyası tarafından yayımlanan raporlara esasen bu olayda en az 5 kişi bıçak darbeleri ile yaralandı. Tabii bu İngiltere'de gündem olan soğuk silah ile saldırı olaylarının ilki değildi. Bu olay İngiltere kamuoyunun ciddi kaygısına neden olmuştur.
Bu olayda kurbanların en genci 14 yaşında idi. Bu genç 2019 yılının ilk saatlerinde Londra'nın Doğusunda bıçaklı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Bu saldırının en yaşlı kurbanı ise Bolton ahalisinden 80 yaşında bir kadındı.
Yayımlanan istatistiklere göre 2017-2018 bıçaklı saldırılar sonucu ölüm rakamları 285 kişi idi. Bu rakam ise ondan sonra hep artmış ve en üst düzeye ulaşmıştır. Bu rakam 2019'da şaşırtıcı derecede artmış ve her iki günde bir ölüm gerçekleşmiştir.
Bu istatistikler 2019 yılında Londra'da şiddetin ciddi derecede arttığını ve bu şehrin makamları ve sakinlerinin ciddi kaygılar taşıdığını gösteriyor. Aslında bıçaklı saldırı ve soğuk silah ile saldırma çoğu İngiliz şehirlerinde büyük sorunlardan birine dönüşmüştür. Polis ve güvenlik güçlerinin bütçelerinin arttırılmasına rağmen bu suçun azalmasında bir iyileşme görülmedi. Bu çerçevede polis güçleri çoğu bıçaklı saldırıları terör olayları ile ilişkilendirse de ancak uzmanlar bu halkın Britanya'nın Avrupa Birliğinden çıkmasına onay vermesini ve yabancı düşmanlığının, ülke çapında suçların ve cinayetlerin artmasındaki en önemli etken olduğunu ileri sürüyor.
Bu süre içerisinde diğer Avrupalı ülkelerde de benzer şiddet olayları yaşandı. Hollanda'nın Lahey şehrinde Londra'ya benzer bir olay yaşandı ve bir kişi bıçakla birkaç kişiye saldırdı. Hollanda polisinin bildirdiğine göre bu hadisede üç kişi yaralandı. Yaralananların hepsi küçük ve az yaşlı idiler.
Son zamanlarda Almanya'da da bir başka hadise baş gösterdi. Bu olayda Bir kaç kişi bir oyun salonunda rehine alındı.
Fransa'da tanınmış polis güçlerinden Micheal Harpon Paris Emniyet Güçleri merkezinde dört polis memurunu bıçakla öldürdü ve ikisini de yaraladı.
2019 yılında Avrupa ülkelerinde yaşananlar bu saldırıların çoğunlukla soğuk silahla yapıldığını gösteriyor. Ancak aynı dönemde Amerika'da baş gösteren şiddet olaylarının çoğunda saldırılar ateşli silahla yapılmıştır.
Bu konunun sebebinin incelenmesinde İngiltere gibi Avrupalı ülkelerde ateşli silahın alınması ve korunmasının yasa dışı olmadığı ve vatandaşların farklı silahlara sahip olduğunun bu olayların yaşanmasında önemli rolü olduğunu söylemek gerekiyor. Ancak önemli nokta ise bu ülkelerde silah ruhsatının alınmasının çok zor olduğudur. Bu çerçevede Avrupa'da silah almak isteyen herkes büyük masrafların yanı sıra büyük zahmetlere de katlanması gerekiyor.
Ancak Amerika'da durum farklı. Amerika'da silah fuarları ve mağazaları daha rahat koşullarda silah satıyorlar.
İngiltere ve Galler'de toplamda 591 bin 302 kişi silah ruhsatına sahiptir. Buna karşın Amerika'da her 1.2 kişi başına bir ateşli silah bulunmaktadır. Bu yüzden doğal olarak bu ülkede ateşli silaha erişim daha da kolaydır. Bunun sonucunda da daha fazla şiddet olayları yaşanır. Çünkü ateşli silahlar soğuk silahlara göre çok daha ölümcüldürler. Amerika'daki silahlı saldırılardaki rakamlar bu hususu onaylamaktadır.
Amerika'da silahlı şiddet olaylarını inceleme merkezinin raporuna göre 2019 yılında 27 bin, 860 kadar silahlı saldırı olayı yaşanmıştır. Bu olaylarda ise 7350 kişi ölmüş ve 14 bin 387 kişi yaralanmıştır. Bu olaylardaki kurbanların 332'si kadarı 11 yaş altı çocuklardan oluşmaktadır. Kurbanların 1466'sı ise 17 yaş altı olmuştur.
Bu süre içerisinde toplam 212 silahlı saldırı kitlelere, 882 saldırı da evlere yapılmıştır.
Amerikan gazetelerinden Washington Post ise bu olaylara tepki olarak şöyle bir yazı paylaşmıştır: "Amerika'da birçok insanı öldürmek isteyenler çoğu durumlarda bunu ateşli silahlarla yapıyorlar. Mekanlar değişir, ölenler değişir ancak katletme aleti değişmez. Bu tür katliam dehşet vericidir. Çünkü uyarı yapılmadan sıradan yerlerde yaşanmaktadır. Çoğu kurbanlar ise yaptıkları işten dolayı değil sadece o mekanda tesadüfen bulundukları için hayatlarını kaybederler. Son yıllarda kitlelere doğru sıkılan kurşunlar ve yapılan silahlı saldırılarda her ırk, her din ve her toplumsal kesimden kişiler zarar görmüşlerdir. Bu saldırılarda en genç kurbanlar annesinin karnındaki bebek ve en yaşlısı da 98 yaşındaki biri olmuştur. "
Amerika'da kitlelere yapılan silahlı saldırılar hala devam etmektedir. Ancak Amerikan makamları ülke çapındaki silahların sayısının azaltılması yönünde bir adım atmaktan acizdirler. Sanki Amerika'da ve dünyada bile insanların kanının akması doğaldır. Sanki Amerika'daki silah fabrikalarının çalıştırılması için bu kanlar akıtılmaya devam etmelidir.
Amerika'daki insan hakları savunucuları ve aktivistlerinin isteklerine rağmen bu ülkedeki silah fabrikatörleri lobisi şimdiye dek Amerika hükümetine silah satışı ile ilgili bir kısıtlama kararına müsaade etmemişlerdir.
Amerika başkanı Donald Trump da zaten kendisi Amerikan silah üreticilerinin asıl hamilerinden sayılır. Trump'ın başkanlık döneminde silah sahiplerine hitaben şöyle bir ifadesi de bulunmaktadır: "Amerikan silah sahiplerine yönelik 8 yıllık taciz dönemi sona ermiştir. Artık sizin de Beyaz Saray'da gerçek bir haminiz vardır. "
Böylece Batılı ülkelerde şiddetin artmasının hükümetlerin çıkar sağlaması yüzünden insani ve ahlaki değerlerin ayakları altına alınmasından kaynaklandığını söylemek mümkün. Böylece bu toplumlardaki şiddetin kökleri bu gidişatla kurutulamayacaktır. Tam tersi günden güne daha da vahim hale gelecektir.