Siyonist soykırımın Gazze'deki kadınlar üzerinde yıkıcı sonuçları
Birleşmiş Milletler, Siyonist rejimin soykırımının en büyük kurbanlarından birinin Gazzeli kadınlar olduğunu açıkladı.
İşgalci rejimin Gazze'deki soykırımının üzerinden 9 ay geçti. Gazze halkının her kesimi bu suçtan etkilenmiştir ancak üzerlerinde farklı şekillerde yıkıcı etkileri olan bu suçun en büyük mağdurları şüphesiz kadınlar ve çocuklardır. Bu yıkım Birleşmiş Milletler'in de kabul ettiği bir konudur.
Gıda güvensizliği Siyonist soykırımın Gazzeli kadınlara yönelik sonuçlarından biridir. Birleşmiş Milletler yeni raporunda Gazze'deki kadınların içinde bulunduğu vahim duruma dikkat çekerek şunları duyurdu: Gazze Şeridi'nde en az 557 bin kadın ciddi gıda güvensizliğiyle karşı karşıya ve bu durum onlar için korkunç sonuçlar doğuruyor. BM şunu vurguladı: Gazze'deki gıda güvensizliğinin felaket durumu, birçok kadını öğünlerini atlamaya ve aldıkları yiyecekleri çocuklarına vermeye zorluyor. Rapora göre, Gazze'de gıda güvensizliği ve ciddi yetersiz beslenme yayılıyor ve Gazze Şeridi'nde araştırmaya katılan 10 kadından 7'si son bir ayda ciddi kilo kaybı yaşadıklarını, yarıdan fazlası ise sık sık baş dönmesi yaşıyor.
Ayrıca çocuklara uygulanan gıda güvensizliği ve erkeklerin şehit edilmesi Gazze'de kadınları aileye bakma sorumluluğunu üstlenmeye zorladı. Aslında Gazzeli kadınlar sadece açlık kriziyle karşı karşıya değil, aynı zamanda hayatta kalabilmeleri için ellerine geçen azıcık yiyeceği de çocuklarına vermek zorunda kalıyorlar. Birleşmiş Milletler raporunda ayrıca Gazze Şeridi'nde yaşanan yoğun çatışmalar sırasında kadınların üzerine büyük bir yük bindirildiği, ihtiyaç duydukları hizmetlere erişimlerinin çok sınırlı olduğu, sağlık ve gıda güvenliklerinin risk altında olduğu belirtiliyor. Gazze Şeridi'ndeki insanlarla yakın zamanda yapılan bir ankete göre, gıda güvensizliği Gazzeli kadınlar üzerinde yıkıcı bir etki yarattı.
Bir diğer nokta ise gıda güvensizliğinin hamile kadınlar için daha zor ve şiddetli olması, hem kendilerinin hem de çocuklarının ve bebeklerinin sağlıklarının daha ciddi riskle karşı karşıya kalmasına neden olmasıdır. Birleşmiş Milletler raporunda ayrıca Gazze Şeridi'ndeki hamile kadınların yüzde 76'sının şiddetli anemi sorunu yaşadığı ve bunların yüzde 99'unun gıda ürünlerine ve temel takviyelere erişimde birçok zorlukla karşı karşıya kaldığı, bunun da anne ve çocukların sağlığını tehlikeye attığı belirtiliyor. Emziren annelerin çoğu bebeklerine yeteri kadar süt sağlayamamakta, bu da bebeklerin gelişimini ve sağlığını tehlikeye atmaktadır. Bu arada İsrail güçleri, Gazze Şeridi'ndeki 3.000 embriyoya ev sahipliği yaptığı bildirilen en büyük doğurganlık kliniğini yok etti.
Bahsedilen vakaların yanı sıra Gazzeli kadınlar eşlerini ve çocuklarını kaybetmeleri nedeniyle ciddi zihinsel ve duygusal baskıya maruz kalıyorlar. Acıdan ve sevdiklerini kaybetmekten sadece bedenleri değil, ruhları da çok acı çekmiştir. Ancak bugüne kadar ABD ve bazı Avrupa ülkelerinin Siyonistlerin suçlarına kapsamlı desteği nedeniyle uluslararası toplum bu suçları durduramadı.