Terörizm ve terörizm destekçilerinin yenilmiş senaryosunun tekrarı
-
Terörizm ve terörizm destekçilerinin yenilmiş senaryosunun tekrarı
Batı dünyası ve bölgenin bazı gerici ülkeleri İslam inkılabının zaferinden itibaren İran halkına zarar vermek için teröristleri, destek şemsiyenin altına aldılar.
Terörizme destek verenler, bu senaryolarında terörist münafıklar grubundan, Komele ve IŞİD'e Kader farklı terörist gruplara destek verdiler. Bundan birkaç ay önce de onların "el-Ahvaziye" terör grubuna verdikleri destek alenileşti ve şimdi de Çabahar terör olayı da bu listeye eklendi.
Perşembe günü bir terörist bomba yüklü bir araçla İran'ın güneydoğusunda bulunan Sistan ve Beluçistan İlinin merkezi Çabahar liman kentinde polis merkezine saldırı düzenleme esnasında, polis güçlerinin direnişi ile karşılaşınca arabayı polis merkezinin giriş kapısında infilak ettirdi. Saldırıda 2 vatandaş şehit olurken aralarında kadın ve çocukların da olduğu 40 kişi ağır şekilde yaralandı. Saldırıyı düzenleyen terörist ise helak oldu.
Dün düzenlenen söz konusu terör saldırısı, İran halkı düşmanlarının, ülkeyi güvensizleştirerek istikrar ve huzuru bozmaya çalıştığını bir kez daha gösterdi. Hiç şüphesiz düşmanlar İran İslam Cumhuriyeti'nin iktidar ve gücünü kabul etmek istemiyorlar; çünkü İslam Cumhuriyeti nizam-ı onlara karşı güçlü ve sert bir şekilde direnerek teröristlere ve destekçilerine ağır bir tokat indirmiştir.
İran İslam inkılabı muhafızlar ordusu sözcüsü General Ramazan Şerif'in belirttiği gibi terörist gruplar genelde Arabistan gibi yabancı güvenlik servisleri ile bağlantıdadırlar ve her zaman İran'ın sınır bölgelerinde güvensizlik oluşturmaya çalışmışlardır.
Amerika, Arabistan ve siyonist rejimden oluşan fesat ve şer üçgeninin dün İran'ın güneydoğusunda Çabahar'da yaşanan terör olayının arkasında oldukları çok açık bir şekilde görülmektedir. Fars Körfezi bölgesinde bulunan bazı gerici ülkelerin İran'ın güney ve doğusunda terörist gruplara verdikleri geniş çaplı destek, herkes tarafından biliniyor; öyle ki Suudi rejimi veliahdı Muhammed bin Salman büyük bir yüzsüzlükle çatışma ve güvensizlik ateşini İran topraklarına taşıyacakları vaadinde bulunarak İran İslam Cumhuriyeti nizamını devirmeye dayalı girişimlere destek vermiştir.
Söz konusu eylemlerin şom hedeflerinden biri, yaşanan terör olaylarını etnik ve mezhepsel konular ile ilişkilendirmeleridir, tabii ki bu konu ise Washington, Tel Aviv ve Riyad'da organize ediliyor. Uluslararası meseleler uzmanı Seyid Hadi Seyid Efkahi İran karşıtı terör saldırılarında Amerika'nın rolü hakkında açıklamada bulunarak şöyle diyor: bu olaylarda Trump’ın açıklamaları düşünülmelidir; kendisi İran rejimini mümkün olduğu her şekilde değiştireceklerini vurgulamıştır ve Trump’ın göz önünde bulundurduğu yöntemlerden birisi bu gibi terör saldırılarıdır. Kendisi İran içinde açıkça kargaşa çıkarabilecekleri tehdidinde bulundu.
Terörist grupların moralini yükseltmek ve İran İslam Cumhuriyeti ile Pakistan ilişkilerini bozmak, bu gibi terör olaylarının bir başka hedefidir. Ülkenin güney doğusunda bulunan Çabahar liman kenti İran'ın ekonomik bölgelerinden biridir ve burada birçok yatırım yapılmıştır.
Dün yaşanan saldırıyı azmettirenler bu bölgede güvenliği bozarak ekonomik kalkınma ve gelişme oranını düşürmeyi hedefledikleri açıkça ortadadır. Gerçe bu gibi terör olayları askeri değerden yoksundur ve saldırıyı tasarlayanları, daha önce belirledikleri hedeflerine ulaştıramaz; fakat hangi gruptan oldukları veya hangi taraftan desteklenmeleri dikkate alınmadan saldırılarının bedelini ağır ödeyeceklerin de hiç şüphe yoktur.
Nitekim İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri bakanlığı sözcüsü Behram Kasimi de olay ile ilgili yaptığı açıklamada“ Bilinen odakların komutasında olan şiddet uygulayan ve ölüm isteyenlerin nerede olurlarsa bu cinayetlerinin bedelini ağır ödeyeceklerini” vurguladı./