Yüce Peygamber (saa)-17 tatbikatı, aktif caydırıcılık, güvenlik ve iktidar

Yüce Peygamber (saa) -17 tatbikatı Fars Körfezi, Hürmüz Boğazı ve Hürmüzgan, Buşehr ve Huzistan kıyılarında başlamıştır.

17. Büyük Peygamber -s- askeri tatbikatı başladığını açıklayan İslam İnkılabı Muhafızlar Ordusu Başkomutan Yardımcısı General Abbas Nilfuruşan, tatbikat bugün başladığını ve beş gün süreceğini, tatbikata Fars körfezi, Hürmüz boğazı ve Hürmüzgan, Buşehr ve Huzistan eyaletlerinin karasularında İslam İnkılabı Muhafızlar Ordusu’na bağlı kara, deniz ve hava uzay kuvvetleri ve bazı gönüllü seferberler birlikleri katıldığını belirtti.

Tatbikatın sözcülüğünü de yapan General Nilfuruşan şöyle devam etti:

Tatbikat “Ya Fatıma Zehra -s-” parolası ve “Vahdet, gönül birlikteliği ve milli bütünlük sayesinde iktidar, emniyet, aktif ve akılcı caydırıcılık” sloganı ile ve İslam İnkılabı Muhafızlar Ordusu’nun askeri açıdan hazırlık seviyesini arttırma doğrultusunda düşünülebilecek her türlü tehdide ve kombine savaşlara karşı en ileri teknoloji teçhizatı ve taktikleri kullanmakta hazırlık seviyesini geliştirmek üzere bu sabah başlamıştır.

İran silahlı kuvvetleri tehditlere uygun olarak, her hangi bir tehdide her düzeyde olursa olsun karşı koymak için oldukça hazırlıklı olup, kendi askeriye ve savunma gücüyle bölgede olaylar çıkaran hareketlere mutlaka oldukça güçlü şekilde karşılık verecektir.

Bu tatbikatın önemi ile ilgili ifade edilmesi gereken ilk şey şudur ki, İran'ın askeri doktrini, stratejik hedeflere dayalıdır ve bu çerçevede her hangi bir taarruz ve tehdide karşı koymak ve caydırıcı güce sahip olma düzeyinde askeri hazırlığını koruması gerekiyor.

İkinci önemli nokta ise, tatbikatın bölge güvenliğinin korunması açısından özel öneme sahip olan bir alanda düzenlenmesidir.

Üçüncü nokta ise, tatbikatta modern teçhizat ve yerli ekipmanlar ve savunma sistemlerinin kullanılmasıdır.

Amerikan Uluslararası Stratejik Araştırma Merkezi bu husustaki analizinde, İran'ın kayda değer askeri kabiliyetlere sahip olduğunu itiraf ederken, Meadle East düşünce kuruluşu da, İran'ın Fars Körfezi ve Hürmüz Boğazı'ndaki deniz gücüne dikkat çekerek, İran'ın çeşitli araçlara sahip olduğunu ve Fars Körfezi ve Hürmüz Boğazı'ndaki üstün askeri gücünü, dünyanın enerji güvenliğini güvence altına alan bir güç olarak gösterdiğini vurguladı.

Aynı düşünce kuruluşu ayrıca, İran'ın füze gücünün kayda değer olduğunu belirtti.

İran'ın savunma gücünün önemli bölümlerinden biri, füze savunma gücüdür. Caydırıcılık olarak stratejik önem arz eden savunma amaçlı füze kabiliyeti, İran'ın kabiliyetlerine yeni bir kabiliyet eklemiştir.

İslam İnkılabı Rehberi ve Başkumandan Ayetullah Hamanei bu hususta yaptığı açıklamada, İran'ın bölgesel, füze ve savunma kabiliyetleriyle ilgili koparılan yaygaranın nedenine dikkat çekerek, bu saçma açıklamaların onların korkularından ve bu alandaki geri kalmışlıklarından kaynaklandığını vurgulayarak, ancak bu yaygara ve propagandaya bakmadan akılcı hesaplama sistemini korumak gerektiğini ifade etti.

Ayetullah Hamanei, hava kuvvetleri komutanlarını da kabul ettiği görüşmede savunma başta olmak üzere her alanda İran'ın güçlenmesine vurgu yaparak, zayıf olmanın düşmanı harekete geçmeye özendirdiğini belirterek, "Biz hiçbir ülke ve milleti tehdit etme peşinde değiliz, ancak ülke güvenliğini korumak ve tehdidi önlemeye çalışıyoruz." açıklamalarında bulunmuştu.

Bu kabiliyet kuşkusuz, İran'ın savunma gereksinimleri ve caydırıcı gücünün bir parçası sayılıyor. Kuşkusuz iran hiçbir zaman hiçbir savaşı başlatmaz. Yüce Peygamber (saa)-17 tatbikatı dahil İslami İran'ın dört bir yanında düzenlenen tatbikatlar, dostlara güven verirken, düşmanlara uyarı niteliği taşıyor.