Peygamber ve Ehl-i Beyt'ten Tavsiyeler/ Yaşlılara Saygı Gösterin
Ehli Beyt'in -as- dördüncü imamı Hz. İmam Seccad -as- şöyle buyurmuştur: "Yaşlıya yaşlı olduğu için saygı göster. Onunla sakin, sessiz ve yavaş davran ve ayrıca şanını ve itibarını yücelt."
İslam ahlak mektebinde, saygı ve onurlandırma için var olan diğer değerlerin ve ölçütlerin yanı sıra, yaşlılık ve yetişkinlik, insan onurunu korumak için önemli ölçütlerden ve örneklerden biri olarak kabul edilir.
Dünyada yaşlı nüfusun hızla artması, yaşlanma ve yaşlılarla etkileşim sorununun insan toplumlarının en önemli meselelerinden biri haline gelmesine neden olmuştur. Bu nedenle, dini öğretilerin bu sosyal sermayelerle nasıl yüzleşileceği ve etkileşim kurulacağı konusunda incelenmesi her zamankinden daha fazla hissedilmektedir.
Batı Kültüründe Yaşlılar
Yaşlılara verilen önem ve saygı miktarı, Batı toplumlarının kültüründe zengin İslam kültürüyle karşılaştırıldığında anlamlı bir fark gösterir. Batıda çok sayıda yaşlı evi olması, bu toplumlarda yaşlıların son derece sarsılmış ve alçaltılmış bir konuma sahip olduğunu gösterir. Ne yazık ki, günümüzün geniş kapsamlı iletişiminin ortaya çıkması ve farklı kültürlerin birbirleriyle karşılaşmasıyla birlikte, bu bakış açısı Batı toplumlarından İslam toplumlarına da yansıdı ve yaşlı evlerinin sayısı arttı. Bu durum, İslam kültüründeki kesin emirlere göre aile fertlerinin ebeveynlerine her yönden bakmakla yükümlü olduğu gerçeğinin aksine bir durumdur.
Yaşlıların Peygamber ve Ehl-i Beyt'in Rivayetlerindeki Yeri
Peygamber ve Ehl-i Beyti, yaşlıları desteklemeyi ilahi, dini ve ahlaki bir değer olarak görür ve yaşlılara saygı duyulmasını savunur.
Onlara göre, yaşlılarla saygılı davranmak, ruhsal ve zihinsel sağlıklarını geliştirerek özgüvenlerini artırır.
İmam Seccad (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Yaşlıya yaşlı olduğu için saygı göster. Onunla sakin, sessiz ve yavaş davran ve ayrıca şanını ve itibarını yücelt."
Ehli beyt'e göre, insanların yaşlanması, İlahi rahmetin daha fazla inmesine neden olur. İmam Sadık (a.s.) bu konuda şöyle buyurmuştur: "Mümin elli yaşına geldiğinde Allah hesabını hafifletir, altmış yaşına geldiğinde Allah ona tövbeyi nasip eder, yetmiş yaşına geldiğinde Allah ve gök ehli onu sever, seksen yaşına geldiğinde Allah iyiliklerini yazmayı ve kötülüklerini silmeyi emreder, doksan yaşına geldiğinde ise Allah geçmiş ve gelecekteki günahlarını bağışlar."
Peygamber (s.a.a.) başka bir rivayette şöyle buyurmuştur: "Yaşlıları büyük sayın, çünkü yaşlıları yüceltmek Allah'ı yüceltmektir ve onları yüceltmeyen bizden değildir."
İmam Sadık (a.s.) da benzer bir rivayette yaşlılara saygı ve hürmetten bahseder ve şöyle buyurur: "Ak sakallı mümini yüceltmek Allah'ı yüceltmektir ve kim bir mümini yüceltirse, aslen Allah'ı yüceltmiştir ve kim ak sakallı bir mümini hor görürse, Allah onu ölmeden önce hor görecek birini ona gönderir."
Yaşlıya Önce Selam Vermek
İmam Sadık (a.s.) şöyle buyurur: "Küçük, büyüğe selam versin." Ayrıca, yaşlıya saygının bir diğer örneğinin de ondan önce konuşmamak olduğunu savunur ve şöyle buyurur: "Bir gün yaşlı ve genç iki adam Peygamber'e geldi ve genç adam yaşlı adamdan önce konuşmaya başladı. Peygamber (s.a.a.) buyurdu: Önce büyük."
Namazda Yaşlılara Gösterilen İlgi
Hazreti Muhammed (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: "Sizden biri cemaate imamet ediyorsa, aralarında çocuk, yaşlı, zayıf ve hasta olduğu için namazı kısa kılsın."
Yaşlıdan Öne Geçmemek
İslam Peygamber'ine su getirdiklerinde şöyle buyurdu: "Önce büyüklerden başlayın."