Sadr grubu temsilcilerinin istifası ve olası senaryolar
Irak Meclis Başkanı Muhammed el-Halbusi’nin Sadr fraksiyonu temsilcilerinin istifasını kabul etmesiyle, Irak siyaset sahnesinin senaryolarının ne olabileceği sorusu gündeme geliyor.
Sadr fraksiyonunun Irak parlamentosunda 73 üyesi var ve en fazla milletvekili sayısına sahip. Sadr fraksiyonuna bağlı milletvekillerinin istifasıyla birlikte Irak siyaset sahnesini birçok senaryo bekliyor.
İlk senaryo, Sadr partisi temsilcilerinin Irak parlamentosuna geri dönme ihtimalinin olmasıdır. Bir yandan Irak Seçim Komisyonu'ndaki bilgili kaynaklar, komisyonun Sadr'ın temsilcilerinin istifasına ilişkin hala resmi bir belge almadıklarını belirtti. Öte yandan daha önce de yaşandığı gibi Irak meclis başkanı Muhammed el-Halbusi'nin bazı milletvekillerinin istifasını kabul ettiği, ancak bu milletvekillerinin, kendi istifalarını geri alarak meclise dönmek istediği ve Halbusi'nin de bunu kabul ettiğine dair bir ihtimal vardır.
Nitekim Hamiş Hancer’e bağlı el-Siyade koalisyon temsilcisi Leys el-Deylemi önce istifa etti ve Muhammed Halbusi de onun meclisten istifasını kabul etti, fakat daha sonra istifasından pişman oldu ve tekrar meclise geri döndü. Bu nedenle bazıları, seçim komisyonuna ulaşana kadar Sadr'ın temsilcilerinin istifasının daha çok siyasi bir manevra olduğuna inanıyor, Mukteda Sadr bunu daha önce de yapmıştı. Nitekim geçen Ekim ayındaki milletvekili seçimlerinden önce seçimlere katılmayacağını açıklayan Sadr, ardından seçim sahnesine geri döndü.
İkinci senaryo ise Sadr fraksiyonu temsilcilerinin kesin istifa etmeleridir. Bu durumda, Irak anayasasına göre, parlamentodaki 73 sandalye kendi seçim bölgelerinde en çok oyu alan kişilere gidecek. Sadr grubu temsilcileri Irak Şii seçim bölgelerinde yarışarak parlamentoya girdikleri ve en önemli rakipleri ise diğer Şii gruplar olduğundan, istifa edenlerin koltukları da genelde Şii koordinasyonu çerçevesinde olan diğer Şii adaylara gidecektir. Bu durumda Şii koordinasyon çerçevesi, diğer gruplarla ittifaklar yoluyla siyasi çıkmazdan bir çıkış yolu sağlamaya çalışmalıdır. Bu hedefe ulaşamazsa, pratikte yeni bir seçimin önünü açılacaktır.
Üçüncü senaryo ise istifa dalgasına diğer milletvekillerinin de katılmasıyla bu istifaların parlamentonun feshedilmesine ve seçimlerin yeniden yapılmasına giriş olacağıdır. Bu durumda Mustafa el-Kazımi hükümeti yeni seçimler yapılana kadar yine görevini sürdürecek. Ehl-i sünnet politikacısı Meş’an el-Ceburi bu bağlamda, “Mustafa el-Kazemi hükümetinin yeni seçimler yapılana kadar görevini sürdüreceğini, meclisin feshedileceğini ve gelecek yıl yeni bir erken meclis seçimi yapılabileceğini” belirtiyor.
Dördüncü senaryo Mukteda es-Sadr'ın rakiplerine karşı sokak protestolarının bir baskı aracı olarak kullanmaya çalışmasıdır. Aslında Irak’ta istifalar istikrarsızlıkların başlangıcıdır. Geçmişte Sadr parti lideri, hükümetlere baskı yapmak ve amaçlarına ulaşmak için halkı sokaklara çıkarmaktan defalarca yararlanmıştır. Şimdi bile, bazı analistler Mukteda es-Sadr'ın mevcut siyasi çıkmazı sokaklara taşıyarak, rakipleri üzerinde baskı kurmaya ve hedeflerine ulaşmaya çalıştığına inanıyor.
Sadr'ın eylemiyle Irak siyaset sahnesinin daha da karmaşık hale geleceği ve ihtilaflar da derinleşecek gibi görünüyor. Zira bir yandan meclis seçimlerinin tekrarlanması Sadr’ın muttefiklerinden olan Muhammed Halbusi’ye bağlı el-Tagaddum hareketinin lehine olmadığı ve hatta onun meclis başkanlığı bile tehlikeye girebilirken diğer yandan sokak gösterileriyle Sadr ve müttefiklerinin hedeflerine ulaşması ve rakiplerin de Sadr’ın bu taktiğine teslim olması pek mümkün görünmüyor.
İstifaların yapılması ve yedek milletvekillerinin meclise girmesi ve koordinasyon çerçevesinin kabine kurmayı başarması halinde, Mukteda es-Sadr ve yandaşları muhalefet rolüne bürünerek kabinenin verimsizliğini çeşitli şekillerde kanıtlamaya çalışacaklar ki bu da Irak'taki sorunları daha da büyütecektir./