Belçika'dan Suudi Arabistan'a Silah Yaptırımı: Sadakat mi, İki Yüzlülük Mü
Suudi Arabistan Mart 2015'ten beri BAE ile beraber kurduğu koalisyon çerçevesinde Yemen halkı aleyhine zalimane bir savaş başlattı. Avrupalı ülkeler gibi Batılı ülkeler de Suudi Arabistan ve BAE'ne silahlar satarak bu savaşta önemli bir paya sahip olmuşlardır.
Yemen savaşında yaşanan facialara ve dünya kamu oyunun yanı sıra BM İnsan Hakları Konseyinin tüm itirazları ile Avrupalı devletler hali hazırda zor bir durum yaşamaktadırlar. Bu doğrultuda Belçika Dışişleri Bakanı Didier Reynders Suudi Koalisyonunun Yemen'e saldırması ve bu koalisyon tarafından kullanılan silahlar konusunda kuşkuların olması yüzünden Suudi Arabistan'a silah satışının durdurulmasını istedi.
Reynders Belçika'nın üç önemli bölgesi ve özellikle de Wallonia bölgesinden bu kararın alınmasına yardımcı olmalarını istedi.
Belçika'nın savunma sanayiinin dörtte üçü Wallonia bölgesinde faaliyet göstermektedir. Burada ağır otomatik silahlar ve FN Herstal türü taarruz silahları üretiliyor. Suudi Arabistan ise bu askeri sanayi bölgelerinin silahlarının en büyük müşterilerinden sayılır.
Reynders açıklamasında," Wallonia Bölgesel Yönetimi Başkanı Willy Borsus Yemen savaşı nedeni ile Suudi Arabistan'a silah satışını durdurması gerekiyor. Anlaşmalarda böyle bir konuya da yer verilmiştir. " dedi.
Borsus ayrıca," Cemal Kaşıkçı'nın Ekim 2018'de öldürülmesinin ardından Wallonia bölgesinin Suudi Arabistan'a ihracat üzere hiçbir izin verilmediğini” iddia etti.
Buna rağmen bu iddialar ciddi derecede kuşku uyandırıcıdır. Belçika'nın tanınmış ve yüksek tirajlı gazetelerinden Le Soir yaptığı araştırmalara dayanarak Belçika'nın Suudi Arabistan'a sattığı silahlar ve askeri teçhizatın geniş çaplı bir şekilde Yemen savaşında kullanıldığını yazdı. Le Soir gazetesinin yazısına göre, "Belçika Suudi Arabistan'a silah satmaya devam ediyor ve Suudi Arabistan krallığı muhafız ve ulusal muhafızları ise Wallonia bölgesi izinlerini kullanmaktadır."
Böylece Avrupalı makamların Suudi Rejime silah satışı konusundaki sadakatleri tamamen sorgulanmalıdır. Buna rağmen Fransa gibi kimi Avrupalı ülkeler Suudi Arabistan'a silah satışının devam etmesinden yanadır. Fakat Fransa hükümeti BM İnsan Hakları Konseyi ve dünya kamuoyu tarafından bu konuda baskı altındadır.
Yemen Ensarullah Hareketi sözcüsü Muhammed Abdüsselam Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un sözde sivillere karşı kullanılmamak üzere Suudi Arabistan'a silah satışında ısrarcı olmasını, cinayetlerden kaçmak için iki yüzlülük ve riyakarlık olduğunu söyledi. Abdüsselam paylaştığı Tweet'te Fransa ve Yemen'e saldıran koalisyon ile işbirliği yapan ülkelerden Riyad ve Abu Dabi'ye silah satışlarını durdurmalarını istedi.
BM İnsan Hakları Konseyinin Yemen'de sivillerin öldürülmesi ve sivil mekanlar ve tesislerin Suudi ve müttefik savaş uçaklarınca bombalanması ile ilgili çeşitliraporları, ayrıca Suudi rejimin özellikle dünyaca tanınmış muhalif gazeteci cemal Kaşıkçı’nın cinayeti ve insan hakları ihlalleri konusunda defalarca kınanmasına rağmen, Avrupa ülkeleri, Yemen savaşında önemli paya sahiptirler. Avrupalılar benzer satışlarla aralarında Arabistan’ın da bulunduğu Batı Asya’daki müttefik rejimlerin bekasında açıkça yaradım ediyorlar.
Avrupa ülkeleri Suudi Arabistan'ın geniş çaplı insan hakları ihlallerine gözlerine yummakla kalmayıp üstelik Suudi rejimin 4 yıl boyunca Yemen savaşında işlediği cinayetler ve yaşanan facialara kayıtsız kalmışlar.
Yemen savaşının devam etmesi ile Avrupalıların bu konudaki riyakarlığı ve iki yüzlülüğü de daha belirgin bir şekilde ortaya çıkıyor. Çünkü bu ülkeler bir taraftan Suudi Arabistan ve BAE'ne silah satmaya devam ederken diğer taraftan da Yemen krizinin çözümü için demokratik yollar bulunmasına vurgu yapıyorlar./