Fransa ile Britanya Arasındaki Gerginliklerin Artması
Fransa, İngiltere Başbakanı Boris Johnson'ın Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a yazdığı mektubun cevabını yedi gün sonra verdi. Emmanuel Macron'un Boris Johnson'un mektubuna cevap ermesi gerekirken Fransa başbakanı Jean Castex Boris Johonson'a yazdığı mektupta mültecilerin Britanya'ya akın etmesini engellemek amacı ile Johnson'un ortak devriye önerisini reddetti.
Fransa başbakanı Jean Castex mektupta şu ifadelere yer verdi: "İyi niyetle işbirliğini güçlendirmeye yönelik İngiliz tekliflerini her zaman değerlendirmeye ve tartışmaya karar verdik. Bazılarını kabul ettik, bazılarını reddettik. Ancak, İngiliz polisinin veya ordusunun kıyılarımızda olmasını kabul edemeyiz. Devriye gezmelerine karşı çıkıyoruz. Bu bizim egemenliğimizin bir parçasıdır. "
İki büyük Avrupa ülkesi arasındaki ilişkiler, ikili gerilimlerin yeni bir aşamasına girmiş görünüyor. İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden çekilmesinden sonra Paris ve Londra, Manş Denizinde balık tutma hakkı hususunda , Kuzey İrlanda'daki durum, AUKUS başlığı altında ABD, Avustralya ve İngiltere'nin nükleer denizaltı inşasında işbirliği yapmaları da dahil olmak üzere çeşitli konularda büyük anlaşmazlıklar yaşadı.
Fransa'nın üçlü koalisyondan dışarı tutulması, sığınmacıların Fransa üzerinden İngiltere'ye ulaşma çabaları ve ticari ilişkilerin geleceği konusunda anlaşmazlıklar ciddi sorunlar haline gelmişlerdir. En az 27 sığınmacının kendilerini taşıyan bir teknenin alabora olması sonucu Manş Denizi'nde boğulmasının ardından hem Fransız hem de İngiliz hükümetleri masum gibi davranarak ve trajediyi siyasi olarak istismar ederek birbirlerini kötülemeye ve suçlamaya çalıştılar.
Aslında Manş Denizi ve sığınmacıların bu su yolu üzerinden İngiliz kıyılarına ulaşma girişimi sonrasında yaşanan olaylar, Paris ile Londra arasındaki gerilim ve ihtilafların her zaman merkezinde olmuştur.
Paris yetkilileri Londra'yı maddi yardım sözlerini yerine getirmemekle suçlamaktadır. İngiltere'de mülteci hakları arayan bir grubun başkanı olan Bella Sankie "İngiltere ve Fransa, Manş Denizi'ndeki mülteci ve göçmen krizini çözecek siyasi iradeye sahip değiller. Bu denizdeki sığınmacıların son ölümleri tamamen öngörülebilir ve önlenebilirdi."değerlendirmesinde bulundu.
Bu bağlamda İngiltere Başbakanı Boris Johnson, eşi benzeri görülmemiş bir hamleyle, Fransa cumhurbaşkanına yazdığı mektubunu Twitter üzerinden paylaşarak Paris'e daha fazla baskı yapmak amacıyla topu Fransız sahasına attı.
Buna rağmen, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Johnson'ın eylemlerine tepkisi de eşine benzerine rastlanmamış şekilde idi. Emmanuel Macron, Hırvatistan'ın başkenti Zagreb'de danışmanlarına, Boris Johnson'ın mantıklı bir konuşma yapmak yerine her zaman bir sirk oyunu başlattığını ve büyük bir ülkenin bir palyaço tarafından yönetilmesinin üzücü olduğunu söyledi.
Bu kışkırtıcı ve aşağılayıcı açıklamalar ise Londra yetkilileri arasında öfkeye neden oldu. İngiliz Kabine üyesi George Freeman , Fransa Cumhurbaşkanı'nın Boris Johnson ile ilgili açıklamalarının "yararlı" olmadığını ve herkesi hayal kırıklığına uğrattığını söyledi ve şu açıklamada bulundu. " "Elbette başbakanımız bir palyaço değil. "
Britanya çalışma bakanı ise Fransa cumhurbaşkanının Boris Johnson ile ilgili özel sohbeti hakkında hayrete düştüğünü bildirdi.
Böylece Fransa ile İngiltere arasındaki gerilim artık iki ülkenin liderlerinin seviyesine ulaşmış durumda ve Paris-Londra anlaşmazlığı sürecinin daha fazla derinlik ve şiddet kazanacağı tahmin edilebilir.