Temmuz 13, 2022 06:23 Europe/Istanbul
  • Biden'ın Suudi Arabistan ziyaretinin nedenleri 

Suudi Arabistan Temmuz ayında ABD başkanı Joe Biden'ı ağırlayacak. 

Biden, Batı Asya bölgesine 13 Temmuz'da ziyaretine başlayacak ve 16 Temmuz'da Suudi Arabistan'da sona erdirecektir. Geçen bir buçuk yılda, Washington ve Riyad arasındaki ilişkiler önceki yıllara kıyasla büyük bir değişim yaşadığı bir sırada bu ziyaret gerçekleştirilmektedir. Eski ABD başkanı Donald Trump döneminde, iç ve dış politikasında geniş hareket özgürlüğüne sahip olan Suudi Arabistan, yeni başkan Joe Biden'ın başkanlığı döneminde açık eleştirileriyle karşı karşıya kalmıştır. 

Bu dönemde  ise eleştirilerin ana noktaları, insan hakları sorunları ve Suudi Arabistan tarafından ve Muhammed bin Salman rolüyle büyük ve yaygın insan hakları ihlalleriydi. Ancak 2022'nin başından itibaren Biden'ın Suudi Arabistan'a ve hatta Bin Salman'a yönelik tavrı giderek değişti ve geçmişten gelen keskin eleştirilerden eser kalmadı. Biden'ın Riyad'a bakış açısını değiştirmesinin ana nedeni Rusya'nın Ukrayna'ya karşı savaşı oldu diyebiliriz.  Ukrayna'daki savaş, küresel petrol fiyatlarında artışa neden oldu ve ABD'yi Suudilerin kapısına oturttu. 

Suudi Arabistan şimdiye kadar Batı'nın petrol üretimini artırma talebine direndi, ancak Biden'ın ses tonu ve tavır değişikliği, Riyad'ın petrolü bir kez daha dış politikasında, hatta ABD'ye karşı bir araç olarak kullanabildiğini gösterdi. Biden yönetimi petrolün gezisinin odak noktası olmadığı konusunda ısrar etse de ve 12 Haziran'da "Bu gezi çok daha büyük meselelerle ilgili" dese de, Biden'ın Suudi Arabistan ziyaretinin ana nedeni petrol ve petrol krizini yönetme  isteği gibi görünüyor.

Önemli olan nokta Amerikan başkanının ziyaretinin Suudi Arabistan için çok önemli olmasıdır. Suudi Arabistan'ın veliaht prensi Muhammed bin Selman'ın bu ülkenin tahtına oturması için Washington'un desteğine ihtiyacı var. Temel olarak, Fars Körfezi'ndeki Arap ülkelerinde gücün zirvesine ulaşmak ve iktidardaki yöneticilerin hayatta kalması, Amerikan hükümetinin desteğini gerektirir. Bu nedenle Trump döneminde Suudi Arabistan tahtından çok uzak olmayan Bin Salman, Biden'ın iktidara gelmesinden sonra konumunun tehlikede olduğunu gördü çünkü Biden yönetiminin Bin Salman'ın rakiplerini destekleme gündemi ortadaydı. Dolayısıyla ABD başkanı Joe Biden'ın Suudi Arabistan ziyareti ve Muhammed bin Selman ile görüşmesi, Suudi Veliaht Prensi'ne yönelik baskının sona ermesi anlamına geliyor.

 

Bir diğer önemli nokta ise Biden'ın Suudi Arabistan ziyareti, daha önce yaptığı birçok eleştiriye rağmen, Riyad'ın Batı Asya'daki gelişmelerde önemli bir yere sahip olduğunu ve büyük güçlerin dış politikasında da önemli bir konuma sahip olduğunu gösteriyor. Bu durum, Suudi Arabistan'ın Joe Biden'ın gezisini istismar etmesine de neden olabilir. Bu bağlamda, "Dalia Dasa Kai", Foreign Affairs tarafından yayınlanan bir analizde şunları yazdı: "ABD Başkanı Joe Biden başkanlığına başladığında, önceki başkan Trump'ın diktatörlerle yakın ilişki kurma alışkanlığını değiştirmeye çalıştı. Bu bağlamda özellikle de Muhammed bin Salman'ın değiştirilmesi amaçlandı. "

Biden bu bağlamda Suudi Arabistan'ın gerçek lideri olarak kabul edilen Suudi veliaht prensini değiştirmekte hiç kuşkusuz çok kararlıydı. Ancak, bir yıldan fazla bir süre sonra Joe Biden, ilk Orta Doğu gezisinde Suudi Arabistan'ı ziyaret etmeyi planlıyor gibi görünüyor. Biden'ı insan hakları savunucusu ve sözde bir kahraman olarak görenler için bu büyük bir hayal kırıklığı oldu. Aslında Muhammed bin Selman'ı bir el sıkışma ve veliaht prensin bahçesinde bir fotoğraf çekimi ile ödüllendirmek, despotların ve tiranların petrol akışını kontrol ettikleri sürece rakiplerini devre dışı bırakacağı ve öldürebilecekleri itirafıdır da sayılır. 

Bu gezi ile ilgili dikkat çeken son nokta şu ki, Biden'ın Suudi Arabistan ziyareti özellikle enerji alanında hedeflerine ulaşmakta yardımcı olmazsa, dış politika alanında önemli bir başarısızlık daha ortaya çıkacaktır. 

Etiketler