Siyonist rejimin apartheid olduğunun vurgulanması
Güney Afrika’da apartheid ile mücadele lideri Nelson Mandela’nın torunu işgal edilen Filistin topraklarında Siyonistlerin cinayetlerine işaretle, “Filistinlilerin özgürlüğü için pratik desteğe ihtiyaç olduğunu” söyledi.
Filistin ülkülerinin savunucularından biri olan Nelson Mandela’nın torunu Zwelivelile Mandla Mandela , Filistin'in resmi işgalinin 75. yıl dönümü ve Siyonist rejimin kuruluşunun ilanı münasebetiyle Amerika’nın bazı büyük kentlerinde büyük mitinglerin düzenlenmesi nedeni ile Amerika’ya yapacağı ziyaret önce Filistinlilerin pratik desteklere ihtiyaçları olduğunu belirtti.
Siyonist rejimin son 10 yıllarda Filistinlilere karşı cinayetleri özellikle 1967 işgal topraklarında her zaman etkin temizlik üzerine kurulmuş ve işgalci rejim tarafından Batı Yaka’nın bir çok bölümünde utanç duvarı inşa etmek, yerleşim alanı kurmakla Filistinlileri kuşatmak ve onlardan daha fazla toprak gasp etmek yolları ile işlenmiştir.
Korsan rejim İsrail’in Gazze halkına karşı vahşi saldırıları ve kadın ve çocukların öldürmesi, Filistinlilerin alt yapılarını ve evlerinin tahrip edilmesi, bazı bölgelerin tamamen kuşatılması ve çeşitli baskıların uygulanması ise insanlığa karşı suç sayılabilir. Aslında Siyonist rejim İsrail , BM insan hakları konseyi gibi insan hakları kurum ve kuruluşların raporlarına göre dünyada insan haklarını en fazla ihlal edenlerden biridir, fakat Amerika’nın desteği ve batı dünyasının sessizliği ile Filistinlilere karşı cinayetlerine devam ediyor.
Yapılan tüm örtbaslara rağmen İsrail rejimin Filistinlilere karşı işlediği cinayetler, Uluslararası Af Örgütü’nün 2022’de Siyonist rejimi apartheid ile suçlayacak kadar geniş çapta yapılıyor. “İsrail'in Filistinlilere yönelik sultacılığı ve acımasız baskı sistemi” başlığında Örgüt’ün 300 sayfalık raporunda İsrail rejiminin Filistinlilere Yahudi olmayan bir ırk gibi davrandığı ve 1948’de kuruluşundan beri, Yahudi nüfusunun hegemonyasını oluşturarak koruma ve Yahudi İsrailliler lehine kendilerinin topraklar üzerindeki kontrollerini maksimuma ulaştırmak siyasetini izlediği belirtiliyor.
İnsan hakları aktivisti Nordon Kiswanik bu bağlamda şöyle diyor: Siyonist rejim hakkında “apartheid” kelimesini kullanmak yeterli değildir ve bu rejim Filistinlilere karşı “kalıcı sömürgecilik” siyasetini izliyor ve giderek tüm Filistin halkını, onların temel topraklarından kovmak istiyor.
Siyonist rejim esasen ırkçı bir rejimdir ve Filistinlilerin topraklarını gasp ve işgale ilaveten Yahudilerin üstün olduğu iddiasıyla, onları kendi topraklarından kovuyor. Siyonist İsraillilerin işgal topraklarındaki cinayetlerinin yoğunlaşması ve bu cinayetlerin medyada yankı bulması, bazı uluslararası kurumları, Siyonist rejimin apartheid siyasetlerini kınamalarına sebep oluyor.
Bu bağlamda bizzat 10 yıllar boyunca sömürü ve apartheidı tadan ve acı bir tarihi tecrübe eden Afrika ülkeleri diğer ülkelerden daha fazla Siyonistlerin ırkçılığına tepki göstermelerine ve Siyonistlerin cinayetlerin durdurulmasını istemelerine sebep olmuştur. Nitekim Güney Afrika’nın apartheid karşıtı hareketin eski lideri Nelson Mandela hayatı boyunca her zaman Filistin halkının meşru haklarını destekledi ve Siyonist rejimin işgal edilen topraklardan çekilmesini istedi.
Bu bağlamda Nelson Mandela’nın torunu, Zwelivelile Mandla Mandela, da “Filistinlilerin yanında durduklarını, onların ülkülerinin kendi hedefleri, onların özgürlüğünün kendi özgürlükleri olduğunu” defalarca vurguladı.
Hamas hareketi siyasi büro üyesi Musa Ebu Merzuk bu bağlamda şöyle diyor: Uzun süre apartheid rejimi ve ırkçılıktan acı çeken Güney Afrika halkı, Filistin halkının acılarının gerçeği hakkında en bilinçli insanlardır.
Şimdi Mandela’nın torunu bir kez daha İsrail rejiminin apartheid olduğunu vurgulayarak ülkelerin Siyonist rejimin cinayetlerine karşı birleşmelerini istiyor./