Foreign Policy'nin İtirafı: İran’ın Kapasiteleri Hâlâ Ayakta
(last modified Mon, 30 Jun 2025 03:49:26 GMT )
Haziran 30, 2025 06:49 Europe/Istanbul
  • Foreign Policy'nin İtirafı: İran’ın Kapasiteleri Hâlâ Ayakta

Parstoday – Amerikan’ın etkili yayın organlarından Foreign Policy, İsrail ve ABD rejimlerinin İran’a yönelik saldırılarının ardından elde edilen uydu görüntülerini değerlendirerek şu ifadelere yer verdi: Bu saldırılar bazı hasarlara neden olmuş olsa da, Tahran’ın kapasitesini yok etmedi.

Parstoday’in haberine göre, söz konusu Amerikan dergisi şunları yazdı: İsrail ve ABD rejimlerinin İran’a yönelik saldırılarından sonra elde edilen uydu görüntüleri, Tahran’ın bazı kabiliyetlerinin zarar gördüğünü gösteriyor, ancak bu kabiliyetlerin tamamen yok edildiğine dair bir iz bulunmuyor.

Yazının yazarı, İsrail rejiminin ABD’nin yardımıyla İran’a gerçekleştirdiği saldırıların zayıf olduğunu ve en iyi ihtimalle İran’ın nükleer programını sadece birkaç ay geriye attığını itiraf etti.

Derginin analizine göre, Amerikan Savunma İstihbarat Ajansı’nın (DIA) gizli değerlendirmesi CNN ve New York Times tarafından incelenmiş ve bu iki medya kuruluşu, İran’ın nükleer programının geçtiğimiz hafta gerçekleşen saldırıların ardından en fazla bir veya iki ay ertelendiğini ortaya koymuştur.

Analizde, şu anda İran’ın yüzde 60 oranında zenginleştirilmiş uranyum miktarı hakkında birçok soru işareti bulunduğu ve bu uranyumun saldırılar sırasında yok edilip edilmediği ya da bilinmeyen bir yere taşınıp taşınmadığı vurgulanmaktadır. Amerikan yetkililerin bu uranyumun nereye gittiğini bilmemesinden dolayı utanç duydukları ve saçma açıklamalar yaptıkları belirtilmektedir.

Foreign Policy yazarı, Donald Trump yönetimi yetkililerinin, İsrail ve ABD rejimlerinin İran’ın uranyum zenginleştirme kapasitesini tamamen yok ettiklerini iddia ederek, kaybolan bu maddelerin tehlikesini küçümsemeye çalıştıklarını aktarmaktadır.

DIA’nın raporuna atıfta bulunan analizde, İran’ın Fordo tesisinde santrifüjleri yeniden kurmasının olasılıklardan biri olduğu belirtiliyor. Çünkü bu federal kuruma göre, B-2 bombardıman uçaklarının saldırısında yer altı tesisinin elektrik sistemi zarar görmüş olsa da, zenginleştirme salonu hâlâ sağlam durumda.

Yazar, İran’ın mevcut nükleer tesislerinin durumunu, 2015 yılında imzalanan Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) sonrası döneme kıyasla değerlendirerek şu yorumu yapıyor: O anlaşma, İran’ın nükleer programını çok daha uzun süreliğine ertelemişti. Ancak İsrail rejimi ve Amerikalı Cumhuriyetçiler, anlaşmanın bazı maddelerinin 10 ya da 15 yıl sonra geçersiz kalacağından şikayetçiydi.

Siyonist rejim, 13 Haziran Cuma günü sabaha karşı uluslararası hukuku ve İran İslam Cumhuriyeti’nin ulusal egemenliğini açıkça ihlal ederek, Tahran ve bazı diğer şehirlerdeki bölgeleri, özellikle de nükleer tesisleri askeri saldırıyla hedef aldı.

Bu saldırıda birçok bilim insanı, asker ve sivil vatandaş şehit oldu.

Saldırının devamında, ABD de 22 Haziran Pazar sabahı Fordo, Natanz ve İsfahan’daki nükleer sitelere doğrudan saldırarak fiilen İsrail rejiminin İran’a karşı savaşına katılmış oldu.