Ocak 18, 2019 13:06 Europe/Istanbul

Geçen bölümde ele aldığımız Tıp turizminin sağlık turizminin bir alt dalı olduğunu ve kısırlık tedavisi gibi çeşitli tedavi alanlarını kapsadığını anlattık.

Geçen bölümde de belirtildiği üzere sağlık turizmi, turizmin bir dalıdır ve sağlık turisti bazı cismi ve ruhi tedavi hizmetlerinden yararlanmak, gittiği ülkenin ameliyat hizmetlerinden yararlanmak üzere o ülkeye gider. Sağlık turizminde turistin ilk amacı tedavi hizmetlerinden yararlanmak ve daha sonra gittiği ülkenin turistik cazibelerinden faydalanmaktır.

1990’lı yıllardan sonra sağlık turizmi küreselleşme ve sağlık hizmetleri alanında ticaretin serbest bırakılması, ekonomide döviz fiyatlarının değişmesi, tıbbi teçhizatlarda nitelik bakımından gelişmeler, yeni enformasyon bilgisi teknolojileri ve internetin yayılması, nüfusun yaşlanması ve sağlık hizmetlerinin uygun hale gelmesi ile birlikte gelişmeye başladı.

Bu arada tıp turizmi sağlık turizminin alt dallarından biridir ve kısırlık tedavisi gibi çeşitli tedavileri kapsar.

Dünyanın başta Doğu diyarı olmak üzere bir çok kültüründe hamilelik yeteneği bir değer olarak bilinir ve çocuk sahibi olmak, aile ocağını kurmak için temel dürtülerden biri sayılır. Gebelik ve anne olmak bu tür toplumlarda tekamülün bir merhalesi olarak bilinir.

Kısırlık ise bu konu ile ilgilenen insanlar için asla hoş olmayan bir durumdur ve onları aile ve toplumdan gelen bir takım baskılara maruz bırakır. Dünya sağlık örgütünün tahminlerine göre dünyada çiftlerin %8 ila %12 kadarı ortak yaşamlarında bir nevi kısırlığı tecrübe ediyor, yani dünyada yaklaşık 50 ila 80 milyon insan bu sorunu yaşıyor.

Günümüzde kısırlığın tedavisinde geliştirilen yeni yöntemlerin sayesinde kısırlık sorunu yaşayan  çiftler bu tedavi yöntemlerinden yararlanmak için bu yöntemleri geliştiren ülkelere seyahat ederek oralarda tedavi görüyor.

Kısırlık sorunu yaşayan çiftleri kabul eden ülkeler ise en yeni tedavi yöntemlerini kullanıyor ve çiftler de gördükleri tedaviden sonra sağlıklı bebeklerin sahibi olmayı umuyor.

İran sahip olduğu tecrübeli hekimler, hemşireler ve kısırlık tedavisi ilgili yüksek teknolojiden yararlanan laboratuvarları ile Ortadoğu bölgesinde ve hatta dünya genelinde seçkin konuma sahip olan bir ülkedir. İran kısırlık tedavisi üzerinde araştırma konusunda Ortadoğu bölgesinde birinci ve dünya genelinde dördüncü sırada yer alan bir ülkedir. Günümüzde İran’da 50’ye yakın kısırlık tedavi merkezi İranlı ve bölge ülkelerinden gelen turistlere bu alanda hizmet sunuyor.

İran’ın güneyinde bulunan kısırlık tedavi merkezleri Bahreyn, Kuveyt ve BAE gibi Fars körfezinin Güney kıyılarında yer alan ülkelerden gelen hastalara hizmet sunuyor. Yine İran’ın Yezd eyaleti de kısırlığın tedavisinde Ortadoğu ve dünyada ün yapan merkezlerden biridir. Bu eyalette uluslararası standartlara göre faaliyet yürüten araştırma ve tedavi merkezleri kısırlığın tedavisinde hizmet sunuyor.

Öte yandan bu imkanların eyalette soğuk ve sıcak su kaplıcaları ile bütünleşince turizm sektörü bakımından Yezd eyaletine büyük bir potansiyel kazandırıyor.

Yezd’den başka Tahran, Şiraz, Meşhed, Kum ve Kirmanşah kentleri de kısırlık tedavisinde hizmet sunan merkezlere sahiptir ve her yıl Almanya, Türkiye, Irak, Avusturya, Azerbaycan cum. İtalya ve Ermenistan gibi ülkelerden sağlık turistleri bu merkezlere müracaatta bulunuyor.

Royan araştırma merkezi, İran’da kısırlık tedavisinde ün yapan ve dünya genelinde kök hücre teknolojileri ve biyoloji uzmanlarınca bilinen özel merkezlerden biridir. Royan merkezi 1991 yılında kısırlık rahatsızlığı tedavisi ve bu alanda araştırma yapmak üzere kuruldu. Merkezin kuruluşu üzerinden on yıl geçtikten sonra İranlı uzmanların bu merkezde elde ettikleri başarıların sonucunda Royan araştırma merkezi üç özel araştırma merkezi ve kısırlık hastalığının tedavi edildiği merkez biri olmak üzere iki özel tedavi merkezi olarak faaliyet alanını genişletti.

Royan araştırma merkezinin faaliyet alanlarından biri kısırlığın tedavisi, cenin sağlığı ve toplumun sağlığı gibi durumları üremenin çeşitli alanları üzerinde araştırma yaparak geliştirmektir.

Royan’ın biyoloji ve üreme tıbbı araştırma merkezi üreme genetiği araştırma grubu, cenin bilimi, epidemoloji ve gebelik sağlığı, endokrinoloji ve kadınların kısırlığı araştırma grubu gibi gruplardan oluşuyor. Bu merkezin tedavi kadrosu İranlı çiftlerin yanı sıra, şimdiye kadar Irak, Bahreyn, Türkiye, Fransa, Avusturya, İtalya, Kanada ve Amerika gibi bir çok ülkeden gelen çiftlere kısırlığın tedavisi alanında hizmet sunmuş bulunuyor.

Royan’ın biyoloji ve üreme tıbbı araştırma merkezi yabancı hastaları için bazı kolaylıklar tanıyor. Bu kolaylıklardan biri yabancı çiftleri sıra bekletmeksizin kabul etmektir. Bu arada kısırlığın tedavisi özel şartlara tabi olduğundan bu tür hastalara randevu vermek zaman alan bir durumdur. Bu yüzden Royan merkezine başvurmak isteyen çiftler ancak merkezin internet sitesine başvurarak merkezin sunduğu hizmetleri ve bu hizmetlerden yararlanma yollarını öğrenebilir.

Merkezin internet sitesinin adresi ise şöyle:

http://www.royaninstitute.org/cmsen/

İran’da kısırlık tedavisi alanında faaliyet yürüten bir başka araştırma merkezi de bu konuda büyük başarılara imza atan İbni Sina araştırma merkezidir. İbni Sina araştırma merkezi Başkanı Dr. Muhammed Mehdi Ahundi şöyle diyor: İran’ın tıp bilimi alanında en büyük yeteneklerinden biri kısırlığın tedavisidir. Gerçi dünyada kısırlık verileri yüksektir, fakat son onyıllarda kısırlık tedavisinde dünyada büyük ilerleme kaydedildi ve İran da bu alanda önemli ve değerli deneyimleri ve başarıları elde etti, öyle ki şimdi çocuk sahibi olamayan bir çok çift için umut kaynağı oldu.

Kısırlığın tedavi bedeli çok yüksektir, fakat Dr. Ahundi’nin belirttiğine göre İran’da bu hastalığın tedavi bedeli komşu ülkelere ve Avrupa’ya kıyasla beşte bir ve ABD ve Kanada’ya göre onda bir kadardır. Bu yüzden günümüzde Ermenistan, Tacikistan, Azerbaycan Cumhuriyeti, Türkmenistan ve Irak’tan bir çok çift İran’a geliyor.

İbni Sina merkezinde yabancı çiftler için hastalığın teşhisi ve tedavisi en kısa sürede gerçekleşmesi için bazı kolaylıklar tanınıyor. Bundan başka yabancı hastalara tercüman hizmetleri ve özel ebe ve hastane hizmetlerinde koordinasyon sağlayan özel personel tahsis ediliyor. Sağlık hizmetleri almak isteyen turistler ayrıca bu merkezde tedavi süreçlerini elektronik posta ve telefonla da takip edebiliyor.

İbni Sina kısırlık tedavi merkezi 2003 yılında faaliyete geçti ve hali hazırda kısırlık tedavi, art arda düşük yapma hastalığının tedavisi, cinsel sağlık, andiometri, cenin ve bebek ve anne sağlığı ve meme klinikleri ile hastalara hizmet sunuyor. İbni Sina merkezi en son milli ve uluslararası standartlara uygun standartları ve uzman kadrosu ve gelişmiş tıbbi teçhizatları ile çeşitli cerrahi hizmetleri, kısırlık tedavisi, sonografi, art arda düşük yapma hastalığının tedavisi ve kısırlık sorunu yaşayan çiftlere sosyal ve psikolojik destek verilmesi gibi hizmetleri ile başka ülkelerden sağlık turistlerini cezbediyor.

Kısırlık sorunu ile karşı karşıya bulunan çiftler bu tür merkezlere başvurmadıkları veya bu tür merkezlerin varlığından haberdar olmadıkları takdirde, bu alanda uzman olmayan merkezlere giderek yanlış tedavi yöntemleri ile karşılaşabilir. Bu yanlış yöntemler tedavi bakımından hiç bir faydası olmadığı gibi çiftlere ağır mali bedel dayatmalarına yol açabilir, üstelik sonuç alınmadığı için de çiftlere ruhi açıdan yıkıcı zararlar da verebilir.

Uzmanlara göre, günümüzde dünyanın en gelişmiş ülkelerinde kısırlığın tedavisi için kullanılan hemen hemen tüm yöntemler İran’da da çok başarılı bir şekilde uygulanabiliyor. İranlı uzman hekimler kısırlığın tedavisi için gerekli olan deneyimlere ve teknolojilere fazlasıyla sahipti ve bu yüzden özellikle son yıllarda ABD, İtalya, İsveç, Almanya, Fars körfezi ülkeleri, Irak ve diğer bir çok ülkeden çiftler kısırlığın tedavisi için İran’a geliyor ve gerekli tedaviyi gördükten sonra ülkelerine geri dönüyor.