Pars Today

Bugünkü bölümümüzde son iki bölümde olduğu gibi zaman yönetimi meselesini ele alıp bu alanda daha detaylı bir şekilde bilgiler vermeye çalışacağız.

Yaşam tarzının değişmesi ve daha iyi bir yolda adım atılması çoğu insanın arzusudur. Ancak hayat tarzının değişiminin kendimizde yaptığımız değişimlerden başlayacağını bilmemiz lazım. Değişim, kendimizi geliştirip yetiştirdiğimiz zaman gerçekleşecektir. Akli, manevi, ahlaki ve yeteneklerin yetiştirilmesi gibi gelişmeler önem arz etmektedir.

İnsanın kendini tanıması, yeteneklerini keşfetmesi ve bu yeteneklerin yetiştirmesi onun hayatının kalitesini arttıracaktır. Tabii bu, o kadar da basit değildir. Bunun için azim, alıştırma ve yenilgilerden ürkmemeye ihtiyaç vardır. Bir kişi engebeli bir dönemi geride bırakarak yeteneklerini keşfedip istediği hedeflere ulaştığında başarılı ve yararlı olma hissine kapılır. Onun özsaygısı artar. Böylece içinden doğan mutluluk bir enerji dinamosu gibi onun hayatına neşe ve zindelik bağışlar. Böyle bir insanın hayatı da daha güzel ve iyi bir aşamaya ayak basacaktır.

Her kişi başarıya ulaşmak için planlamaya ve zamanını yönetmeye ihtiyacı vardır. Kuşkusuz zaman ve yönetimine ilgisizlik başarı yolundan uzaklaşmak demektir. Bu yüzden tüm insanlar kendilerini geliştirmek ve daha iyi yaşamak için zamanlarını yönetmeleri gerekiyor.

Geçen bölümlerde zaman yönetimi yolundaki en önemli sorunları ve engelleri ele aldık. Gerçek dışı ve hayali hedeflerin, karar verme yetisinden yoksun olmanın, işlerin önceliklendirilmemesinin, "hayır" deme yeteneğinin olmamasının, kişisel disiplinden uzak olmanın, kısa ve uzun vadeli hedeflerin olmaması, ihmalkarlık, önemli işlerinde ertelenip önemsiz işlerin öncelikli duruma gelmesi ve nihayetinde de ince ayarlı ve doğru bir planlamanın yapılmamasının zaman yönetiminde en büyük sorunlar olduğuna değindik.

Zaman yönetimi, aşamaları birbirine bağlı ve ilişkili bir süreçtir. Hedef belirleme, tembellikten kaçınma, kişisel disipline sahip olma ve sağlam bir azim ile zaman yönetiminde başarılı olabiliriz

Zaman yönetimi alanındaki uzmanlar, zaman yönetimi sürecinde üç temel ilkeye dikkat edilmesi gerektiğine vurgu yapmaktadır. İlk olarak mevcut durumun tanınması, ikincisi hedefin belirlenmesi ve üçüncüsü de kendimizi ölçmemiz için kriterlerin belirlenmesidir. Zaten yapacağımız planlama da bu kriterlere göre yapılacaktır.

Zaman yönetiminde başarılı olmak için mevcut durumu ve imkanları iyi bilmemiz gerekiyor. Nerede durduğumuzu anladığımız zaman istikameti belirleyip koşullara uygun bir şekilde planlama yapabiliriz.

Zaman yönetimi uzmanları mevcut durumun tanınması için birkaç günde yaptığınız işleri kağıda yazmanızı tavsiye ediyorlar. Böylece siz her iş için ne kadar zaman ayırdığınızın farkına varıp zamanınızı doğru mu yanlış mı kullandığınızı anlayacaksınız! Bu yöntem sayesinde siz boşa harcadığınız zamanları bulup gelecekte yapacağınız planlamalarda bu boş ve boşa giden zamanlardan yararlanmaya çalışacaksınız.

Mevcut durumu tanımanız size hedef belirleme aşamasına ayak basmanıza yardımcı olacaktır. Hedef belirlemek aşamasında ise temel mesele yaşamda ne istediğinizi, nereye varmak istediğinizi bilmenizdir.

Tabii bu sorunun yanıtını ararken gerçekçi olmakta fayda var. Böyle bir soruyu kendinize yönelttiğiniz zaman zihninizdeki hedefler de daha şeffaflaşır ve böylece siz de uzun ve kısa vadeli hedefleri daha rahat bir şekilde sınıflandırabilirsiniz.

Yeteneklerinizi ve potansiyellerinizi geliştirip yetiştirmeyi ihmal etmeyin. Bunlar Allahu Teala'nın sizlere bağışladığı büyük nimetlerdir. Zaten bu nimetler sayesinde başarılı olabilirsiniz. Böylece genel ve özel hedeflerinizi belirledikten sonra kendinize açık ve net varış noktaları belirleyin. Niçin çabaladığınızı bilmek önemli olmasının yanı sıra aynı zamanda da enerji kaynağıdır.  

Planlamanızı mevcut koşullar ve imkanlara göre yapın.

Örneğin yabancı bir dili öğrenmek isteyen bir öğrenciyi düşünün. Bu kısa vadeli uygun bir hedef olarak mevcut durum ve imkanlara göre elde edilebilecek bir hedeftir.

Zamandan doğru şekilde yararlanmak için ihtiyacınız olan en önemli becerilerden biri de planlama becerisidir.  Verimliliğin doruğuna ulaşmak ve işlevselliğin artması için doğru bir planlama yapmak vazgeçilmezdir.

İslami öğretilerde de bir kişinin her gününün geçen günü ile aynı olmadığı, her günü daha da iyi ve değerli bir şekilde geçirmesi doğrultusunda bir planlama yapması gerektiğine vurgu yapılmıştır.

Başka bir deyiş ile İslami öğretilerimiz bizden, hayatımızda kemale doğru hareket edip her zaman çıkışta olmamızı istiyor.

İmam Ali as zamanı doğru kullanmak hususunda yarenlerine ve sevenlerine şöyle bir ikazda bulunur:" İki günü aynı olan insan, ziyankardır. Bugünü dününden daha beter ise kendine hıyanet etmiş olacaktır. "

Hz. Ali as ilerleyen ve gelişen insanları överek şöyle buyurmaktadır:" Bugünü dününden daha iyi olan bir insana imrenmek gerekir. "

İşte Ehlibeyt'imizin bu değerli sözleri sayesinde fırsatlardan yararlanmanın önemi de daha belirgin bir şekilde gözler önüne seriliyor. Her günümüz, ayımız ve yılımız için doğru bir planlama yaparak hem maddi hem manevi bakımdan kendimizi geliştirip böylece Allah ile daha iyi bir şekilde irtibat kurabiliriz. Allah ile irtibatımız ve maneviyata  ayırdığımız zaman ise huzur verici ve haz verici olmasının yanı sıra bizde de büyük değişimlere yol açabilir.

Planlamamızı yaptıktan sonra bunun son adım olduğunu değil ilk adım olduğunu düşünmemizde fayda var. Şimdi kişi azmi ile çabasını birkaç kat daha arttırmalıdır. Böyle bir kişi ihmalkarlık, tembellik ve zaaf gibi zaman yönetimi yolundaki engellerden sakınıp ciddiyet ile çaba göstermesi gerekiyor.

Bu aşamada göze çarpan en önemli konu ise planlama yaptıktan sonra muhakkak başarılı olacağımız düşüncesine kapılmamamız gerektitğidir. Özellikle de ilk kez yapılan planlamalarda bu konu çok ama çok önem arz etmektedir.

Zaman yönetimi uzmanlarına göre planlamada başarılı olmak için planlamanın belli aşamalara ayrılmasını ve her aşama bittiğinde başarı oranının ölçülmesi için belli kriterler ve ölçütleri öngörmemizi tavsiye diyorlar. Bu alandaki uzmanlara göre hedefin gelip çatmasını bekleyip daha sonra planlamamızın doğru olup olmadığını anlamaya çalışmamız doğru değildir.

Örneğin siz 6 ay sonra planlamanıza bağlı olmadığınızı veya zaman darlığından dolayı ona ayak uyduramadığınızı anladığınızda planlamanızda değişiklikler yapmanız şart. İşte iyi bir planlama, aynı zamanda da esnek olacaktır.  

Zaman yönetimi uzmanlarına göre zayıf bir şekilde uygulanmış bir planlama, kağıt üzerinde kalan yüzlerce mükemmel planlamadan daha değerlidir.

Planlamadaki en önemli meselelerden biri de bu sürecin keyif verici olmayışıdır. Birçoğumuz planlamaktan hoşlanmayıp bu konu ile iyi geçinemiyoruz!

Gerçek bu ki planlama birkaç tekniğin ötesinde olup sadece sevilen bir proses haline geldiğinde bizim başarımızda, mutluluğumuzda, memnuniyetimizde ve gelişmemizde ciddi paya sahip olabilir.

Kimi uzmanlara göre bir faaliyetin sevilmesi ve gönülden yapılması o faaliyetin planlamasında da büyük bir etki yapmaktadır. İşte bu ilgi duymak ve sevmek, konu ile iyi bir duygusal bağ kurmamıza ve konu ile daha iyi bir şekilde geçinmemize yol açacaktır.

Bundan dolayı hayatta planlama ile ilgili konuştuğumuzda planlamayı sevmeyi ve planlamaya ilgi duymayı dikkate almamız gerekiyor. Çünkü ilgi ve sevgi olmadığında planlama da dıştan gelen bir baskıya dönüşüp hayata geçirilmesi de pek mümkün olmayacaktır.