Eylül 21, 2019 23:27 Europe/Istanbul
  • Gizli Güneş – 30

Bugünkü sohbetimizde, geçen bölümlerde ele aldığımız nükleer teknolojinin gıda sektöründe faydaları ile ilgili gözlemlerimizi sizlerle paylaşmaya devam etmek istiyoruz.

Geçen bölümlerde, gıda maddelerini koruma yöntemleri arasında alfa ve gama ışınları ile ışınlama yönteminin hem sağlıklı, hem hızlı ve hem maliyeti düşük olduğunu beyan ettik ve bu teknik gıda maddelerinde var olan tüm mikroskobik canlıları yok ettiğini anlattık.

Gerçekte gama ışınlarının yardımı ile gıda maddelerinde bulunan her türlü mikrop veya bakteri, hatta gıda maddesi metal veya başka ambalajlarda bulunmasına karşın yok edilebilir.

Yine geçen bölümlerde belirtildiği üzere, gıda maddelerini ışınlama, bu maddeleri belli dozda gama veya elektron zerreciklerine maruz bırakma anlamına gelir. Hali hazırda İran’da gıda maddelerini ışınlamak üzere iki yöntem söz konusudur. Geçen bölümde Rodtron adı ile anılan elektronları hızlandırıcı cihazı yardımı ile yapılan gama ışınlama tekniğini anlatmıştık. Depolarda saklanan patates ve soğan ve bazı tohumların yeşermelerinin önlenmesi,  tarım afetlerinin yok edilmesi, ürünlerin yetişme süresinin uzatılması veya bu sürenin kısaltılması, mantarların çoğalmasının önlenmesi veya ertelenmesi, gıda maddelerini ışınlama tekniği ile korumanın meziyetlerinden bazılarıdır.

Günümüzde ışınlama tekniği ile gıda maddelerinin korunması, sağlık uzmanları, gıda maddeleri üreticileri ve ayrıca hükümetlerin ilgisini çekmeye başlayan bir konu olmuştur. Hali hazırda dünyanın 55 ülkesi gıda maddelerini korumak için ışınlama tekniğini kullanıyor. Fransa, Belçika ve Hollanda gibi ülkelerde kemiksiz et, midye, balık, peynir, yumurta ve benzeri daha fazla gıda maddeleri ışınlama yöntemi ile korunuyor. Etin kalıcılığını arttırmak, piliç üretimini arttırmak, bakterilerin ve parazitlerin üremelerini engellemek, gıda maddelerini daha uzun süre korumak, kirliliği azaltmak, mikropları ve virüsleri yok etmek, kullanılan kapları hijyen hale getirmek, nükleer ışınlama yönteminin diğer bazı meziyetleridir.

Konumuzun devamında uzmanımız şöyle anlatıyor:

Ambalaj çeşidi, tüketicinin doğal haklarından biridir. Örneğin bir tüketici eskiden piliç ihtiyacını karşılarken herhangi bir ambalaj söz konusu değildi ve piliçler üst üste yığıldığı vaziyette satılıyordu ve bu yüzden ev hanımı aldığı pilici çok dikkatli ve titiz bir şekilde temizlemesi ve yıkaması ve daha sonra tüketmeye başlaması gerekiyordu. Ancak şimdi piliçler çeşitli ambalajlarda ve farklı parçalara ayrılarak sunuluyor ve ev hanımları pilicin istedikleri parçasını ambalaj içinde satın alarak doğrudan tüketebiliyor. Yine diyelim ki buzdolabınızda 4 derecenin altında korumanız gereken bir yiyeceğiniz olabilir veya çarşıdan satın aldığınız bir yiyecek en geç yarım saat içinde eve ulaştırılarak buzdolabında saklanması icap edebilir, ya da daha uzun süre tüketmek üzere buzluk kısmına koymak gerekebilir.

Nükleer teknolojinin gıda maddeleri sektöründeki izini sürerken, İran’da gıda maddeleri ve ambalajı alanında büyük çapta faaliyet yürüten bir fabrikaya uğruyor ve yakından faaliyetleri ile tanışmak istiyoruz.

Bundan önce belirtildiği üzere gıda maddelerini ışınlama yöntemi ile korumak diğer yöntemlere nazaran daha ekonomik olduğunu ve zayiatı da az sayıldığını beyan etmiştik. Yine ışınlama yöntemi gıda maddelerini dezenfekte etmek için kimyasal madde ve koruyucu madde kullanılmadığı için insana ve çevreye de zarar vermez.

Aslında gıda maddeleri üreticilerinin en önemli kaygılarından biri ürettikleri ürünlerde parazitlerin, mantarların ve bakterilerin çoğalması ve böylece ürünleri depoda saklandıkları dönemde bozmalarıdır. Ancak şimdi nükleer teknoloji gama ışınlama yöntemi ile beraber gıda maddeleri üreticileri ve ihracatçıları ve ayrıca tüketicileri için yeni bir pencereyi açtığı  gözleniyor. Bundan önce zararlı mikro organizmaların yok edilmesi için etilen oksit gazından yararlanılırdı, fakat başta Avrupa birliği ülkeleri olmak üzere birçok ülke bu maddeyi kansere yol açtığı için yasakladı.  Böylece ışınlama yöntemi fiziksel bir müdahale yöntemi olarak gündeme geldi.

Bu yöntemde  iyonize olan ışınlar belli dozda hedef ürüne veriliyor. Günümüzde dünyanın kırkı aşkın ülkesinde ışınlama yöntemi yaklaşık 60 çeşit gıda maddesini korumak için kullanılıyor.

Bu konuda başvurduğumuz fabrikada çalışan uzmanımız  bazı detayları fabrikanın çalışma sistemi üzerinden beyan ederek şöyle diyor:

Fabrikamıza gelen gıda maddelerinden bazıları üzerinde yaptığımız deneylerle standart düzeyde olmadığı anlaşılıyor. Yani söz konusu gıda maddelerinin iki yıl dayanamayacağı ve bozulacağı anlaşılıyor. Bu yüzden onları gama ışınlarına tabi tutuyoruz. Böylece söz konusu gıda maddelerinin kalıcılığı artıyor ve daha rahat depolanıyor. Biz bu yöntemi buraya gelen birçok gıda maddesinin üzerinde denedik ve tam sonuç aldık.

Uzmanımız çalışmalarını şöyle anlatıyor:

Bize gelen gıda maddesinin kalıcılığı tehlikede olduğu laboratuvar deneylerimizle kesinlik kazanınca onları gama ışınlama bölümüne sevk ediyoruz. Oradan geri döndüklerinde kalıcılığı güvence altına alınmış oluyor, yani şimdiye kadar hiç bir tüketici bize gelip de ürünün üzerinde belirlenen takvimden daha önce tükettiği ürünün bozulduğu yönünde şikayette bulunmadı, ya da içinde haşerelerin bulunduğunu söylemedi. Özellikle baharat çeşitleri ve un gibi maddelerde mikrop oranı çok yüksektir. Bu yüzden biz müşterilerimize kesin güvence veriyoruz, müşteriler de şimdiye kadar şikayette bulunmadı.

Gıda maddeleri gama ışınlama yöntemi ile ışınlamaya maruz kaldığında içindeki mikroplar yok olur, ayrıca ürün haşerelerin saldırısından korunur ve yine gıda maddesinin tadı, rengi, kokusu ve kalitesi de korunur ve belli bir süre yeşermesi engellenir.

 

Bu arada gıda ve ilaç ve sağlık kurumu da ülke genelinde gıda maddeleri üreten fabrikalarda sürekli gerekli denetimleri yapar. Bu kurum gıda maddeleri üreten fabrikaları laboratuvar kurmakla yükümlü hale getirmiştir. Zira bu fabrikalara giren her türlü gıda maddesi ve ham madde malzemesi mutlaka sağlıklı olup olmadığı bakımından kontrol edilmesi gerekiyor.

Bu süreçte gama ışınlama yöntemini kullanan fabrikalar da sürekli İAEK tarafından denetleniyor. İAEK bu fabrikaları örneğin falancı gıda maddesine falanca süre korumak için hangi dozda gama ışını verilmesi gerektiğini belirliyor ve bu dozları bu işi yapan fabrikalara bildirerek sağlıklı çalışmalarını kontrol altında tutuyor. Bu fabrikalar da ışınlama bölümlerinde İAEK’nun belirlediği dozlara uyarak çalışmalarını yürütüyor.

Günümüzde İran’da nükleer teknolojilerin yerel hale getirilmesi ile beraber, artan nüfusa göre gıda maddelerine yönelik ihtiyacın artması ve yine su ve toprak kaynaklarının azalması, şimdiki toplumun ve gelecek kuşakların gıda güvenliğini güvence altına almayı zaruri hale getiriyor.

Bu süreçte nükleer teknoloji sayesinde ışınlama yöntemlerinden yararlanarak üretilen gıda maddelerini korumak ve zayiatı azaltmak büyük önem arzeden bir konudur ki bu da İranlı nükleer bilimcilerin emekleri sayesinde elde edilen bir başarıdır.