İmam Humeyni –ks– mektebinde - 100
Bugünkü sohbetimizde İmam Humeyni’nin -ks- talebelerine verdiği değerli nasihatleri ve tavsiyeleri ele almak istiyoruz.
Geçen bölümlerde İmam Humeyni’nin -ks- düşüncesinde ve söz ve amellerinde maneviyatın yerinden söz ettik. İmam çağdaş insanın aradığı şeyin maneviyat olduğuna inanıyor ve talebelerine de nefsini tehzip ederek maneviyat kazanmaya çalışmayı tavsiye ediyordu.
Şimdi ise İmam’ın derslerinde maneviyat kazanma ve nefsi tehzip etme yönünde talebelerine yaptığı nasihatleri ve onlara gösterdiği yolları gözden geçirmek istiyoruz.
İslami kültürde ölümü hatırlamak, maneviyat kazanma ve nefsi tehzip etme yollarından biri olarak ifade edilir. Ölümü hatırlamak insanın kalbini diriltir ve bu dünyanın fani ve geçici olduğunu hatırlatarak kendisini yetiştirmesi için iyi bir fırsat sunar.
İslami rivayetlerde ölümü sık sık hatırlamak vurgulanmıştır; zira ölümü sık sık hatırlamak, yüce Allah’ın bunu hatırlayan insanın kalbini dirilmesi ve ölümü ona kolaylaştırmasına vesile olur.
Yine İmam Hadi’nin -s- şöyle buyurduğu rivayet edilir:
Ailenin önünde ölüm döşeğinde yattığını ve hiç bir tabip ölümünü engelleyemediği ve hiç bir dostun işine yaramadığı günü hatırla.
İmam Humeyni’nin -ks- genç talebelerine en önemli ve en ciddi tavsiyelerinden ve nasihatlerinden biri ölümü hatırlamalarıydı. İmam talebelerine sürekli yaşadıkları ömrün her anı insanı bir adım daha ölüme ve mezara yaklaştırdığını düşünmelerini öğretiyordu.
Hüccetülislam Seyyid Hamid Ruhani bu konuda şöyle anlatıyor:
İmam Necef’e geldikten sonra ilk hutbesinde talebelere şöyle buyurdu: Şimdiden düşünmeye başlayın. Gençlik çağından itibaren düşünmeye başlayan. Şimdi attığınız her adımın mezara doğru atılan bir adım olduğunu düşünün. Ömrünüzden geçen her dakikada mezara ve sorgulanacağınız o yere yaklaştığınızı düşünün. Mesele, ölüme yaklaşmaktır ve hiç kimse size 120 yıl yaşayacağınız yönünde bir belge vermemiştir. İnsan 25 yaşında da ölebilir, ya da maazallah hemen şimdi ölebilir. Ölmeyeceğinize dair elinizde herhangi bir belge yoktur. O zaman dikkatli olan ve ahlakınızı tehzip edin.
İmam Humeyni -ks- sürekli talebelerini nefsini tehzip etmeye davet ediyor ve ilmi alanlarda ilerlemelere paralel olarak ve hatta daha fazlası nefsin tehzip edilmesi gerektiğine vurgu yapıyordu. Zira İmam’a göre ilim ancak nefis tehzip edildiği zaman faydalı olabilir.
Ayetullah Muhammed Rıza Tevessüli bu konuda şöyle diyor:
İmam derslerde talebeleri nasihat ederek şöyle buyururdu: Nefsinizi tehzip edin. Ahlakın tehzibi, ilim öğrenmekten önce gelir. Eğer insan ilminden yararlanmak istiyorsa, ilk önce nefsini tehzip etmelidir.
İmam Humeyni -ks- ilim ve bilim öğrenmeye sürekli vurgu yapması ve talebelerine bu yönde nasihatte bulunmasına paralel olarak ilim için attıkları her adımın karşılığında nefsin tehzibi için iki adım atmalarını tavsiye ediyordu. Ayetullah Hasan Kadiri bu konuda şöyle diyor:
İmam bizzat nefsinin tehzibi için çaba harcamakla yetinmez, aynı zamanda talebelerini de bu yönde terbiye etmeye çalışır ve arada bir bu bağlamda nasihatte bulunurdu ve bunu kendisine özel beyanı ve yöntemi ile yapardı. Ben halâ üzerinden yıllar geçmesine rağmen İmam’ın nasihatlerini hatırlıyorum. İmam şöyle derdi: Baylar ilim öğrenmek için attığınız her adıma karşı nefsinizin tehzibi için iki adım atın. Batıl mezheplerin önderleri alimdi, fakat nefsini tehzip etmemişti.
İmam Humeyni -ks- her daim talebelerine gençlik çağını en doğru biçimde ve azami düzeyde değerlendirmelerini tavsiye ediyor ve gençlik çağının kıymetini bilmelerini ve ibadetlerini ve iyi sıfatlarını gençlik çağında geliştirmelerini ve bu sıfatları birer adet ve alışkanlığa çevirmelerini söylüyordu. Ayetullah Abbas Ali Amid Zencani bu bağlamda bir anıyı şöyle paylaşıyor:
Günlerden bir gün İmam talebelere şöyle buyurdu: Kötü sıfatlardan ta gençlik çağında sakını, zira ömür geçtikçe bu sıfatlar sertleşir ve insan bu sıfatlardan artık kurtulamayacak noktaya varır. Bu yüzden iyi sıfatları henüz gençken geliştirin.
Ayetullah Seyyid Cafer Kerimi de İmam Humeyni’nin -ks- sürekli talebelere manevi erdemleri gençlik çağında elde etmeyi tavsiye ettiğini belirterek şöyle anlatıyor:
İmam derslerinde belki de onlarca kez her türlü ilmi ve manevi erdemleri gençlik çağında elde edin ve uygulayan, diye tavsiyede bulunuyordu.
Gerçi İmam talebelere ilim öğrenmek ve nefsi tehzip etmek için gençlik çağı fırsatını değerlendirmelerini tavsiye ediyordu; ama aynı zamanda gençlerin sağlıklı eğlencelere olan ihtiyacını da gözardı etmiyor.
Ayetullah Şeyh Fazlullah Mahallati bu bağlamda şöyle diyor:
İmam talebelere şöyle diyordu: Eğer gençler aşırı derecede müstehapların peşinden giderse, vaciplerden geri kalır. İmam hatta şöyle diyordu: Aşırı kutsal olan insanlar bu tür işlerde ifrat yüzünden dini ilimler merkezinden gittiler. Oysa on beş on altı yaşındaki gençler için aşırı ibadet sıkıcı olur. Gençler meşru eğlencelerden yararlanmalıdır, fakat günahtan uzak durmaları gerekir. Talebelerden biri İmam’dan acaba talebeler güreşebilir mi, diye sorunca İmam, evet güreşebilir, ama gıybet yapmamaları gerekir.
İmam Humeyni -ks- talebeleri amelde ihlasa teşvik ediyor ve bunun insanların manevi erdemi ve nefsinin tehzibine yardımcı olacağını belirtiyordu. Ayetullah Ahmet Cenneti şöyle diyor:
Bir keresinde İmam’dan manevi erdem ve nefsin tehzibi için tavsiye istedim. İmam özetle tek bir noktaya işaret ederek amelde ihlaslı olun, şeklinde buyurdu.
İmam Humeyni -ks- ilahi rızayı kazanmak ve amelde ihlası nefsin tehzibinde iki önemli etken olarak görüyor ve sürekli Kur'an'ı Kerim ayetlerine istinat ederek Allah için kıyam edilmesini ve hareket edilmesini vurguluyordu. Ayetullah Muhammed Mümin şöyle anlatıyor:
Necef’teyken İmam’a bir mektup yazdım ve beni, velev ki genel bir nasihat olsun, nasihat etmesini rica ettim. İmam şöyle cevap verdi: En iyi nasihat Allah tealanın Kur'an'ı Kerim’de buyurduğu şu ayettir:
(Resûlüm! Onlara) de ki: Size bir tek öğüt vereceğim: Allah için ikişer ikişer ve teker teker ayağa kalkın, sonra da düşünün!
İmam Humeyni -ks- Allah tealayı anmak gönlün nuraniyetini korumakta ve kendini yetiştirmekte önemli bir etken olarak görüyordu. Ayetullah Seyyid Hasan Bedla bu bağlamda bir anıyı şöyle paylaşıyor:
Bir keresinde İmam Kum’da ahlak dersinde şöyle buyurmuştu: Kendini yetiştirme yoluna adam atan insanın kalbine nur pencereleri açılar ve bu pencere korundukça daha da büyür. Dersten sonra İmam’a bu nuraniyeti nasıl korumamız gerektiğini sordum. İmam şöyle buyurdu: Bunu Allah ile irtibatı ve Allah’ı zikretmeyi koruyarak yapabilirsiniz. İnsan mümkün mertebe Allah tealayı yad etmelidir.