Filistin milleti ve uluslararası camiası siyonistlerin bu cinayetlerinin ele alınmasını haykırdı. Bültenimize Filistin’den sonra Bahreyn, Irak ve Suriye gelişmeleri ile devam edeceğiz.

Geçen hafta korsan İsrail’in cinayetlerinin şiddetlenmesi üzerine haber kaynakları  uluslararası camianın yeni Kudüs intifadası sırasında Tel aviv’in işlediği cinayetlerin incelenmesini istediğini duyurdu. Gerçekte bu durum özellikle dünya Kudüs günü yaklaştığı şu sıralarda dünya kamuoyunu Filistin milletinin taleplerini daha büyük bir hassasiyetle takip etmesine sebebiyet veridği anlaşılıyor.

Siyonist askerler en yeni cinayetlerinde geçen Salı günü Batı şerianın Ramallah kentinde Filistinli bir gencin üzerine ateş açarak şehit ettiler. Olayda 6 Filistinli de yaralandı. Filistinli çevreler 15 yaşındaki Filistinli çocuk Mahmut Bedran’ın siyonist askerlerce şehit edilmesine işaret ederek eli kanlı rejimin yeni Kudüs intifadası Ekim 2015’te başladığı günden beri sürekli cinayetlerini arttırdığını ve bu yüzden cezalandırılması gerektiğini belirtiyor.

Korsan rejim İsrail Filistin’de yeni Kudüs intifadaı Ekim 2015’in başında başladığı günden beri şimdiye kadar 220 Filistinliyi şehit etti, binlerce Filistinliyi de yaralandı ve binlerce Filistinli vatandaşı da tutukladı.

Bu arada siyonist Başbakan Netanyahu’nun radikal kabinesine İsrail bizim evimiz adlı radikal sağcı partinin lideri Avigdor Liberman’ın katılması ile beraber Tel aviv’in mazlum Filistin milletine yönelik sultacı politikalarını daha da şiddetlendirdiği ve böylece daha yıkıcı ve daha ölümcül bir uygulamaya başladıkları anlaşılıyor.

Bu arada Filistin milleti ve dünya kamuoyunun İsrail’in cinayetlerine tepkisi özellikle mübarek Ramazan ayının son Cuma günü olan dünya Kudüs günü yaklaştığı bir sırada daha geniş boyutlara ulaştığı alaşılıyor.

İmam Humeyni’nin her yıl Ramazan ayının son Cuma gününü dünya Kudüs günü ilan etmesi bu etkinliğin düzenlenmesi ile birlikte dünya camiasının siyonist rejimin cinayetleri ve beşeriyete yönelik tehditleri hakkında daha geniş bilgi edinmelerine katkı sağladı.

Gerçekte İmam Humeyni’nin –ks– bu hareketi pratikte Filistin milletine destek bağlamında küresel intifadayı tetikledi ve bu durum siyonist rejimi uluslararası arenada daha da inzivaya itti.

Bu arada siyonist rejimin Fransa’nın öncülüğünde başlatılan uzlaşma müzakerelerini ihya etme çabasına karşı cinayetlerini şiddetlendirmesi, bu tür süreçlerin başlatılması zalim siyonistlerin mazlum Filistinlilere karşı cinayetlerini şiddetlendirmekten başka hiç bir şeye yaramadığını ortaya koydu.

Ortadoğu bölgesinde uzlaşma müzakerelerinin ihya edilmesi için çabalar arttırıldığı bir sırada haber kaynakları siyonistlerin mazlum Filistin milletine karşı baskılarını ve cinayetlerini arttırdığını duyurdu. Kuşkusuz Fransa planı başta olmak üzere Ortadoğu’da Filistin milletinin haklarını hiçe sayan tüm planlar sadece katil rejimin Filistin milletine karşı cinayetlerinde daha da küstahlaşmasına yol açmaktan başka hiç bir işe yaramıyor. Bu şartlarda Filistin halkı uluslararası kurum ve kuruluşlardan siyonistlerin özellikle Filistinli çocuklar başta olmak üzere Filistin halkına yönelik cinayetlerini durdurmasını istiyor.

Filistin kurtuluş örgütü icra komitesi sekreteri Saib Arikat siyonist rejim askerlerinin Filistinli çocukları katletmeyi sürdürmelerine gösterdiği tepkide, işgalcilerin ve savaş suçu işleyen canilerin uluslararası mahkemelerde yargılanmaları şart olduğunu belirtti.

BM illegal katliamlar özel raportörü christoph Hins de işgalci rejim İsrail askerlerinin başta Filistinli çocuklar olmak üzere Filistin halkına yönelik barbarlıkları ve diğer cinayetlerinin araştırılmasını istedi.

Filistin yönetimi ise siyonist rejim İsrail’in başta Doğu Kudüs olmak üzere işgal altındaki Filistin genelinde Filistinli çocukların haklarını çiğnemesini şiddetle kınadı.

Geçen hafta Bahreyn’de halife rejiminin baskıcı politikalarını şiddetlendirmesi ve Bahreynli seçkin şii alim şeyh İsa Kasım’ı vatandaşlıktan çıkarma kararı ve yine Bahreynli siyasi teşekkülleri kapatma girişimleri uluslararası camiada ciddi tepkilere yol açtı ve Bahreyn gelişmeleri bölge medyasında başa geçti.

Geçen hafta Bahreyn ağır ceza mahkemesi 37 vatandaşa hapis cezası veya vatandaşlıktan çıkarma cezası verdi. Mahkeme 24 kişi için hapis cezası keserken, 13 kişi için de vatandaşlıktan çıkarma kararı verdi.

Haberde 23 kişiye 15’er yıl ve bir kişiye müebbet hapis cezası verildiği ifade edildi.

Bu şartlarda dünya kamuoyu büyük bir kaygı içinde Halife rejiminin zalimane ve baskıcı politikalarını seyretmeye devam ediyor ve bu politikalardan nefret ettiklerini ilan ediyor.

Geçen hafta Bahreyn rejimi vefak cemiyetini kapatma sürecinin hızlandırılmasını istedi. Bahreyn’de yargı kurumundan bir kaynak, adalet bakanlığı vefak cemiyetinin terörü yaymak için zemin hazırlama suçundan kapatılma sürecinin hızlandırılması doğrultusunda talimat verdiğini belirtti.

Buna göre Bahreyn yargı kurumu on gün önce vefak cemiyeti ve bu cemiyete bağlı tüm büroların faaliyetini yasakladı ve mahkemenin nihai kararına kadar da tüm mal varlığına el konma kararı verdi.

Bahreyn adalet bakanlığı geçen hafta vefak İslam cemiyetinin kapatılması ile ilgili talebi yargı kurumuna verdiklerini ve buna göre de nihai karara kadar vefak cemiyetinin faaliyetleri yasaklandığını ve mal varlığına el konduğunu belirtti.

Halife rejiminin Bahreyn’de özgürlükleri sürekli ihlal etmesi ve siyasi aktivistleri tutuklaması ve siyasi teşekkülleri kapatmaya çalışması, bu rejimin despot mahiyetini gün ışığına çıkarmıştır. Halife rejiminin vefak İslamî cemiyetinin büroların kapatması ve mal varlığına el koyması bölgede ve dünyada ve özellikle insan hakları çevrelerinde büyük tepkilere yol açtı.

Bu arada BM de Bahreyn rejiminin şii alim ve Bahreyn halkının manevi lideri şeyh İsa Kasım’ı vatandaşlıktan çıkarma kararını asla kabul edilemez bir karar niteledi. BM insan hakları sözcüsü Ravina Şamdasani Cenevre’de düzenlenen oturumda yaptığı açıklamada, şeyh İsa Kasım hakkında yargı süreci işlemediğini ve bu yüzden vatandaşlıktan çıkarılması tamamen haksız bir uygulama olduğunu vurguladı.

Bahreyn içişleri bakanlığı baskıcı politikalarının devamında Bahreyn halkının başlattığı kıyamın liderlerinden şeyh İsa Kasım’ın vatandaşlık hakkını iptal etmişti. Ancak bu karar iç ve dış çevrelerce büyük tepki ile karşılandı. Dünyada bir çok şahsiyet ve kurum ve kuruluş konuya gösterdikleri tepkide halife rejiminin kararını zalimane ve illegal bir karar neteledi.

Halife rejimi evrensel insan hakları bildirgesinin 15. Maddesinde tüm insanların vatandaşlık hakkından yararlandığını ve hiç kimsenin elinden vatandaşlık hakkı sebepsiz yere alınamayacağını vurguladığı halde şeyh İsa Kasım’ın vatandaşlık hakkını iptal ediyor.

Geçen hafta Irak gelişmeleri en çok Felluce kentinin kurtuluşu ile sonuçlanan operasyonun etkisi altında kaldı. Irak şimdi felluce’den sonra Musul’u kurtarmak için hazırlık yapıyor. Geçen hafta Irak ordusu ve halk güçlerinin elde ettikleri zaferler medyada geniş yankı buldu. Irak’ta siyaset ve medya çevreleri bu zaferleri IŞİD’in Irak’ta sonunun başlangıcı olarak değerlendirdi. Öte yandan Felluce operasyonunu yöneten üst düzey komutanlar kentin kurtuluşu hakkında detaylı bir rapor hazırlayarakırak genel kurmay Başkanı yardımcısına sundu.

Irak savunma bakanlığı geçen Cuma günü bir bildiri yayımladı ve felluce operasyonuna katılan komutanların kentin tam kurtuluşu hakkında detaylı bir raporu genel kurmay Başkanı yardımcısı Abdulemir Reşid’e sunduklarını belirtti. Görüşmede, felluce’yi kurtarma operasyonunun diğer merhaleleri de uygulanarak kentin tam kurutuluşu gerçekleşmesi kararlaştırıldı.

Felluce operasyonunun komutanlarından abdulvahab Saedi bu operasyon en düşük bedel ve en az hasarla gerçekleştiğini belirtti.

Hali hazırda felluce’nin %90 kadarı temizlenmiş olmasına rağmen kentin bazı önemli bölgeleri hala IŞİD’in elinde bulunduğu belirtiliyor.

Felluce operasyonunun komutanlarından abdulvahab Saedi Iraklı güçlerin Felluce kentinin %90 kadarını IŞİD’in pençesinden kurtarmaya başardıklarını açıkladı. Komutan Saedi, şu anda sadece kentin kuzeyinde Golan mahallesi IŞİD’in elinde bulunduğunu, bu mahalle kurtarıldıktan sonra Felluce tamamen kurtarılmış olacağını urguladı.

Öte yandan Irak Cumhurbaşkanı Fuat Masum da bir mesaj göndererek felluce’nin kurtuluşunu Irak milletine kutlu olmasını diledi ve bu zafer, IŞİD teröristlerinin nihai hezimetinin başlangıcı olacağını vurguladı.

Bundan önce de Irak meclis Başkanı Selim Ceburi, felluce kurtarıldıktan sonra Ninova eyaletini kurtarma oparasyona başlayacağını belirtmişti.

Irak Başbakanı Haydar İbadi de Felluce kentinin IŞİD’in elinden kurtarıldığını resmen ilan etti ve yakında Musul’un kurtuluşuna şahit olacalarını vurguladı.

Geçen hafta Suriye ordusu ve halk güçlerinin bu ülkede daha fazla alanları teröristlerden temizlemesi ve siyasi gelişmeleri ve Başbakan ve bazı bakanların değişmesi, Suriye gelişmelerinin başında yer alan ve iç ve dış arenada yankı bulan haberlerdi.

Siyaset arenasında Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın yaptığı değişiklik, Esad’ın ülkeyi saran kriz şartlarına rağmen daha etkili bir siyasi düzeni düşündüğünü gösteriyor. Esad bu çerçevede eski enerji Bakanı Emad Muhammed Dib Hamis’i yeni kabineyi kurmakla görevlendirdi.

Emad Muhammed Dib Hamis 1987 ila 2005 yılları arasında elektrik yatırım ve dağıtım firmasının çeşitli bölümlerinde yönetici olarak görev yaptı ve 2005 ila 2008 yılları arasında da Şam’ın çevresinde elektrik firmasının başına geçti. Emad Hamis Başbakan olarak atandıktan sonra  11 yeni Bakanı kabineye getirecek, Dışişleri Bakanı, savunma Bakanı ve maliye Bakanı değişmeyecek.

Emad Hamis’ten önce hekim ve politikacı bir şahsiyet olan Vail Nadır Halaki başbakanlık görevini yürütüyordu. Gözlemciler başbakanın yeni parlamento göreve başladıktan sonra değişmeini Suriyeli devlet adamlarının demokrasiye bağlılığının işareti şeklinde yorumluyor.

Suriye’de parlamento seçimleri yaklaşık iki buçuk ay önce ve 250 milletvekilinin belirlenmesi için Suriye genelinde düzenlendi. Bu arada Cumhurbaşkanı Beşar Esad, Suriye’nin yeni anayasası Suriye’de tüm kesimleri kapsaması ve koruma altına alması gerektiğini ve bu yasanın da referanduma sunulması ve halkın görüşü alınması gerektğini vurguladı.

Gözlemciler Suriye’de düzenlenen parlamento seçimini bu ülkede demokrasi yolunda önemli adım niteledi.015