Ağustos 20, 2016 12:09 Europe/Istanbul

Bugünkü sohbetimizde İslam dininin sıla-i rahim meselesine ve sonuçlarına verdiği önemli ilgili hadis ve rivayetlere değinmek istiyoruz.

İslam dini insanoğlunu sosyal bir mahlûk olarak bilir. İnsanlar birbiriyle irtibat kurmak ve karşılıklı teamülde bulunmak suretiyle kemale ermeye çalışır. Bu irtibat yakınlar ve akrabalarla ilişkiler,  özellikle onlara sevgi ve yardımda bulunmak İslamî tabirde sıla-i rahim olarak bilinir.

Vahdet ve gönül birliği İslam dininin en güzel ve en önemli programlarından biridir. Gönül birliği en başta aile içinde ve ardından akrabalar arasında ve en son İslamî toplumda şekillenir. İman ehli olanların gönül birliği ve dayanışması toplumun güçlenmesi ve ilerlemesi açısından çok önemli ve zaruridir. Çünkü aile gibi küçük kurumlarda ilişkilerin düzelmesi ve gelişmesi, toplumda hâkim olan ilişkilerin düzelmesi ve gelişmesi üzerinde etkili olur. Bu yüzden İslam dini akrabalık bağlarının güçlenmesine vurgu yapmış ve sıla-i rahimi ilahi bir değer olarak vacip ilan etmiştir.

Yüce Allah Kur'an'ı Kerim’in Nisa suresinin 36. ayetinde akrabalara iyilik ve ihsanda bulunmayı Allah’a tapmakla aynı seviyede tutmuş ve şöyle buyurmuştur:

Allah'a ibadet edin ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana-babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlar (köle, cariye, hizmetçi ve benzerlerine) iyi davranın.

Bu ayete bakıldığında aile fertlerine iyilik ve ihsandan hemen sonra akrabaya iyilik ve ihsanda bulunmaya vurgu yapıldığı anlaşılır. Bu yüzden insan birinci derecede anne ve babasına ve ardından kardeşlerine ve daha sonra akrabalarına iyilikte bulunmalı ve onlarla muaşeret etmelidir. Nitekim İslam Peygamberi –s– de bu konuda şöyle buyurur: Annene, ardından babana ve kız ve erkek kardeşine ve daha sonra da akrabalarına iyilik et.

Sıla-i rahim veya akraba ziyareti insanın moralini geliştirir, ömrünü uzatır ve maddi ve manevi sorunlarının çözümüne yardımcı olur. Nitekim İmam Sadık –s– sıla-i rahim ve akraba ziyareti hakkında şöyle buyurur:

Sıla-i rahim, amelleri temizler, malınızı arttırır, afetleri bertaraf eder, hesap işini kolaylaştırır, eceli geciktirir ve ömrü uzatır, ahlakı iyi yapar, insanı cömert yapar ve gönlü hoş tutar.

Kuşkusuz sıla-i rahim sadece akrabalar ve ayrıca mümin insanlarla sınırlı tutulmamalı ve genel bir ahlaki ve insani görev olarak gözetilmelidir. Bir rivayete göre adamın biri Allah Resulü’ne –s– şöyle arz eder: Benim bazı akrabalarım var, onlara iyilikte bulunuyorum, ama onlar beni eziyet ediyor, bu yüzden artık onları kendi haline bırakmak istiyorum. Resulullah –s– şöyle buyurur: O zaman Allah da hepinizi bırakır. Adam o zaman ben yapabilirim, diye sorar. Allah Resulü –s– şöyle karşılık verir: Seni sevgisinden mahrum bırakan kimseye bağışta bulun ve seninle ilişkisini kesenle ilişki kur ve sana zulmedeni affet. Eğer böyle yaparsan, Allah da seni korur.

Allah Resulü’ünden –s– bir başka hadiste o hazretten en iyi sadaka hangisi sorulduğu anlatılır. Allah Resulü –s– şöyle karşılık verir: Size karşı içinde düşmanlık besleyen akrabanıza verilen sadaka.

Dolayısıyla sıla-i rahim tüm akrabaları ve hatta sizin kötülüğünüzü isteyenleri kapsamalıdır.

Yine bir başka hadiste Allah Resulü’nün –s– şöyle buyurduğu rivayet edilir: Akrabalarla ilişki kurmak, hatta iyi insanlar olmasa bile, kentleri imarlı yapar, ömrü uzatır.

Sıla-i rahim, herkesin bizzat yerine getirmesi gereken vacip amellerden biridir. İmam Ali –s– sıla-i rahimin önemi hakkında şöyle buyurur: Din ehli olanlar için bazı işaretler vardır ki bu işaretlerle tanınırlar ve bunlardan biri sıla-i rahimdir.

Allah Resulü –s– de sıla-i rahimin dinin bir parçası olduğunu, kim bunu yerine getirmezse dini eksik olduğunu buyurmuştur.

İslam Peygamberi –s– döneminden İmam Bagır –s– dönemine kadar yaşayan Allah Resulü’nün –s– kıymetli sahabesi Cabir Bin Abdullah Ensari, Resulullah efendimizden –s– şöyle buyurduğunu rivayet eder:  Ümmetime, şimdi hazır bulunanlara ve sonra geleceklere tavsiyem, kıyamet gününe dek sıla-i rahimi yerine getirmeleridir. Hatta aralarında bir yıllık mesafe olsa bile, çünkü sıla-i rahim dinin önemli meselelerden biridir.

Sıla-i rahim ve akraba ziyareti sevgileri arttırır, küskünlükleri giderir. Bu ilahi farize yüce Allah’ı ve peygamberini mutlu eder. Kudsi bir hadiste şöyle okumaktayız:

Hangi Müslüman bir başka Müslümanı ziyarete giderse sadece onu değil, beni de ziyaret etmiş olur ve onun mükâfatı benim üzerimedir ve o da cennettir.

Sıla-i rahimi ve akraba ziyaretini terk etmek İslam dininde çok kez tenkit edilen bir durumdur ve Allah Teâlâ akraba bağlarını kesenleri lanetlemiştir. Nitekim Muhammed suresinin 22 ve 23. ayetlerinde şöyle buyurur:

Geri dönerseniz, yeryüzünde bozgunculuk yapmaya ve akrabalık bağlarını kesmeye dönmüş olmaz mısınız? İşte bunlar, Allah'ın kendilerini lânetlediği, sağır kıldığı ve gözlerini kör ettiği kimselerdir.

Dolayısıyla her Müslümanın görevi sıla-i rahimi yerine getirmektir. İmam Sadık –s– sıla-i rahimin en düşük seviyesi hakkında şöyle buyurur: Akrabalık bağınızı hatta bir yudum su ile güçlendir. Akrabalarına hizmet etmenin en iyi yolu onların senden eziyet ve taciz görmemeleridir.015