Araştırma sonuçları, ailenin yapı ve işlevinde son yıllardaki büyük gelişmeler ve değişmelere rağmen bu kurumun siyasi, kültürel ve ekonomik faaliyetler ve toplumun diğer ebadında stratejik ve temel rolünü korumuş olduğunu gösteriyor.

Görüş sahipleri, bu gelişmelere rağmen, toplumun muhtelif yapılar ve aksiyonlarının önemli bölümünü şekillendiren ve inşa eden kurumun aile olduğuna inanıyor.

Günümüz dünyası "global köy" haline gelmiştir ve insanlar "iletişim çağında" bir aile bireyleri gibidir.

Yaşadığımız bu çağın adı, "bilgiler infilakı" çağıdır bu doğru, ancak insanlar eski kurumlar, anlamlar, kavramlar ve olgulara ihtiyaç duymaktadır ve aile de işte bunlardan biridir. aile bağı, sevgi ve muhabbet besleme ve gösterme, ruh ve canların sefa ve ünsiyet bulmasıdır,ancak bu teknolojizede dünyada, her geçen gün renk kaybediyor.

Araştırma sonuçları ailenin  yapı ve işlevinde son yıllardaki büyük gelişmeler ve değişmelere rağmen bu kurumun siyasi, kültürel ve ekonomik faaliyetler ve toplumun diğer ebadında stratejik ve temel rolünü korumuş olduğunu gösteriyor. Görüş sahipleri, bu gelişmelere rağmen, toplumun muhtelif yapıları ve önemli bölümünü şekillendiren ve inşa eden kurumun aile olduğuna inanıyor. Bu arada aile üretimden tüketime kadar toplumun ekonomik faaliyetlerinde büyük rol ifa etmektedir.

Buna göre İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei'nin Aile ile ilgili genel politikalarında, ailenin ekonomik meseleleri üzerinde önemle durmaktadı. Nitekim 16 maddeli politikalarından birinde, "ekonomik ve geçim şartlarının ailelerin güçlendirilmesiyle onların gelecekte istihdam, evlenme ve konut ile ilgili endişelerini azaltacağına" vurgu yapmıştır ve başka bir maddede de, ülkenin hedef ve planlarının bütün kültürel, ekonomik, siyasi ve savunma amaçlı alanlarda ileriye götürmek için ailelerin katılmasının teşvik ve takviye edilmesi gerektiğini bildirilmiştir.

Yaşam tarzı ve İslam adabından bireysel ve toplumsal alanlardaki bahsi, aile meseleleriyle ilgili önemli konulardan biri sayılıyor zira, her hangi bir toplum, inançlar, değerler ve de yaşam tarzının toplumsal hüviyetine şekil veren ana erkandır. Herhangi bir toplum, kendi dünya görüşünün mahsulünü başkalarına, yaşam tarzının değerleri ve inançlarına uygun şekilde şekillenmesi halinde gösterebilir.

Günümüz dünyasında, dini yaşam tarzının unutulması, İslami toplulukları, Batılı yaşam tarzına uymaya sevk etmektedir. Batı, dini bireysel hayat ve yaşamla sınırlandırmaya çalışırken, İslam'ın kapsamlı programlarının açıklanması bir gerektir. Kamil ve kapsamlı bir din olarak İslam, insanın bütün yaşam ebadı için aileden ekonomi, toplum, politika, beslenme, eğlenme ve dinlenme, yolculuk, kendi çevresiyle nasıl davranmaya kadar program ve yönerge sahibidir. Bu programlar, bir Müslüman'a davranış unsurlarını sunar. Bu bileşenler, dünyaya Allah'ın hakimiyetini ve tevhidi yaradılışın ekseni olarak gören sağlam görüş temeline göre planlamıştır.

Bu yüzden, İslam İnkılabı Rehberi'nin tebliğ ettiği politikalarının bir diğer bölümü "Aile ile ilgili İslami modelin tasarlanıp, sunulması ve İslami-İrani yaşam tarzının güçlendirilmesi ve yayılması" hakkındadır.

İslam, medeniyet ve tarih açısından İran'da aile, her zaman tarihin muhtelif dönemlerinde gündemde olan en önemli toplumsal ve kültürel kurum ve birleştirici eksen olmuştur. Son yüz yılda, bu toprakların düşmanları tarafından bu inşa edici kurumun dağıtlması için verilen bütün çabalara rağmen, düşmanlar, İran'da aile düzenini bozmayı başaramamıştır. Başka bir deyişle, İran için planlanan senaryolardan biri, soysal ve ekonomik sorunlar gerekçesiyle üzerine yatırım yaptıkları ailelerin sağlıklı yaşam ortamını bozmaktır. Bu yüzden İslam İnkılabı Rehberi, aileyle ilgili genel politikalarının maddelerinden birinde, "düşmanların aile ilişkilerini bozmaya yönelik yumuşak savaşına karşı etkin mücadele ve aile temellerinin güçlendirilmesinin önündeki sorunlar ve engellerin giderilmesine yer vermiştir. 

Çağdaş Batı insani, aile ocağının bozulup, dağıldığı için büyük sorunlarla karşı karşıya kalmıştır. Maddi medeniyet, ailenin bütünleştirici ve birleştirici unsuruna zarar vermiştir ve bu zarar sonucu, Batı insanı, birçok sorun ve zorluk yaşamaktadı. Maddiyata batmış bu insan tek başına sorunlarını çözmeye ve bu durumdan kurtulmaya çalışıyor. Oysa geçmişte bu sorunların çözümünde bütün aile ve yakınları onunla işbirliği yapıyordu, ancak Batı'da alilenin dağılması ve bireyselcilik, aile bireylerini birbirlerinden ayırmıştır ve hatta en yakın fertleri birbirilerinden uzaklaştırmıştır.

Batı ülkelerinde ve bazı Doğu ülkelerinde aile temellerinin sarsılıp bozulması o ülkelerin hakları için büyük sorunlara yol açmıştır. Bu toplumlarda genellikle aileler başkansız olarak yönetliyor, gelişmekte olan gençler kendi sorunlarını çözmeye katkı verecek kimseyi bulamıyor.

Ayrıca, kimse, yaşlılara sorunlarında yardım edecek güçte değil. Ruh sağlığı uzmanlarına göre, bu olgu, ahlaki ve ruhi sorun ve hastalıkların yayılmasından ve toplumda normların bozulmasına neden oluyor ve bazen de gençler ve çocukların başarısızlık ve hüviyetsizliği, onların intihar etmesine neden oluyor

İslam açısından ailenin tekamül ve gelişimi, ümmeti mutluluğa götüren en önemli kriterdir ki İslam'ın hayat verici öğretileri, ilim ve bilinç çerçevesinde yapılıyor. Ahlaki çerçevede, insanların tekamülünde nihai derece sayılıyor. Aile bireyleri arasındaki ilişkiler sevgi ve muhabbet ile anlam kazanır ve sağlamlaşır. Aslında, İslam dininin gündeme getirdiği ilk sloganlardan biri ailede ahlak ve maneviyat düzeyinin yükseltilmesidir ve cüretle aile düzeninin üzerine kurulduğu ana erkandan biri olduğu söylenebilir zira, insanlık toplumunun bütün davranışsal faaliyetleri ona göre ayarlanmıştır. İslam dini, terbiye, ahlak ve toplum düzen ve kurallarını koyarken, ailenin esas alınmasını dikkate almış ve ona ilginç ekonomi düzenini koymuştur ki dağıtıp, parçalama değil, birleştirme ve bütünleştirme görevi yapıyor ve bu,"toplumsal güvence"dir.

Toplumsal güvence, aile başkanının konut, giyecek, yiyecek ve sağlık malzemeleri gibi rehaf imkanlarını sürekli olarak aile için sağlamaya çalışıp, infak etmesidir.

İslam'ın ekonomi düzeninde, ailenin kudsiyeti ve korunması,  aile başkanı aciz ve güçsüz kalması halinde, yönetimin onların masraflarını üstlenecek kadar önemlidir, böylece İslam dini, ailenin ekonomik ihtiyaçlarının giderilmesi ve istenen refah ve yaşam şartlarının sağlanmasını garanti etmiş ve bu bölüm ailenin huzuru ve sağlamlığında önemli bir etken sayılır.

İslam İnkılabı Rehberi'nin aileye ilişkin genel politikalarında üzerinde durduğu bir diğer husus ise "aile kurulmadan, kurulurken ve kurulduktan sonra eğitim ve danışmanlık sistemine düzen verilmesi ve aile sağlamlığı doğrultusunda İslami- İrani temellere göre bu düzene erişimde kulaylık sağlanması"dır. 

Bugünkü çetrefil dünyamızın insanlari bir nevi şaşkınlığa düçar ettiği için İslam İnkılabı Rehberi bu hususa dikkat çekmiştir. 

Şimdiki toplumda, insanların eğitim, konut, istihdam gibi endişe ve ıstıraplar ve türlü annormal davranşlarla karşı karşıya kaldıkları için bu türlü etkenlerin üzerinden nasıl gelebileceklerini ve daha fazla bilinçlenme ile kendi tavırlarını toplumsal norm ve modelleriyle adapte edebileceklerini ve böylece başkalarıyla istenen toplumsal ilişkilerini nasıl kurabileceklerini öğrenmeliler.

Birçok kişi, bir nevi kendi psikolojik sorunları veya onlarla irtibatta olan kişilerin sorunlarıyla karşı karşıya kalmış olabilir. Ebeveynlerinin tavır ve ahlakı yüzünden sorun yaşayan çocuklar veya çocuklarının annormal tavır, azgınlık ve geçimsizliğinden rahatsız olan ebeveynler de olabilir.

Okullarda da hakeza birçok psikolojik sorunu olan öğrenci ve hatta öğretmen ve müdürler var.

Ailelerde birçok karı, koca veya her ikisi kendi psikolojik sorunları yüzünden huzurlu hayata sahip değiller ve bu da çocuklarda rahatsızlığa yol açıyor.

Böylece, bugün her zamankindan ziyade insanlar, aile zemininde istenen vaziyete ulaşmak için rehberlik ve çekidüzene ihtiyaç duyarlar.015