Türkiye Gündemi
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya ziyareti ardından 13 Kasım tarihinde Fars Körfezi turunu başlatarak Katar ile Kuveyt'i ziyaret etti.
Geçen hafta Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 13 Kasım tarihinde Fars Körefezi turunu başlatarak Katar ile Kuveyt'i ziyaret etti.15 Kasım'a kadar süren bu ziyaret zarfında Cumhurbaşkanı Erdoğan 3. Türkiye-Katar Stratejik Konferansı'na da katıldı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kuveyt Emiri Şeyh Sabah'ın Beyan Sarayı'nda gerçekleştirdikleri baş başa ve heyetler arası görüşmelerinin ardından anlaşma imza törenine geçildi.
Erdoğan ve Şeyh Sabah'ın huzurunda gerçekleştirilen imza töreninde, iki ülke arasında "Spor Alanında İşbirliği Anlaşması" Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ile Kuveyt Ticaret ve Sanayi Bakanı ve Gençlikten Sorumlu Devlet Bakanı Vekili Halid Nasır Abdullah el-Roudan tarafından imzalandı.
"Doğrudan Yatırımın Teşvik Edilmesine Yönelik Mutabakat Zaptı"nı Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Arda Ermut ve Kuveyt Doğrudan Yatırımı Teşvik İdaresi (KDIPA) Başkanı Meşal Cabir el Ahmed es-Sabah imzaladı.
"Bilim ve Teknoloji Alanında İşbirliği Protokolü" TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Arif Ergin ile Kuveyt Bilimsel Araştırma Enstitüsü (KISR) Genel Müdürü Dr. Samira Omar tarafından imza altına alındı.
*****
Geçtiğimiz hafta Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım yaptığı açıklamada, deprem sonucu bazı Iraklı ve İran'lıların hayatını kaybettiğini belirterek, Irak ve İran halkının acılarını paylaştı.
Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım grup toplantısında yaptığı konuşmada, İran ve Irak'ta meydana gelen deprem felaketine ve Türkiye'nin depremzedelere yardımına işaretle, "dost ve kardeş Irak ve İran halkının acılarını paylaşıyoruz." ifadesini kullandı.
İran'ın batısında medyana gelen şiddetli depremin ardından Türkiye Dışişleri Bakanı, Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve Özbekistan Cumhurbaşkanı ayrı ayrı mesajlarda İran halkı ve hükümetinin acılarını paylaştılar.
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 7.3 richter büyüklüğündeki deprem sonucu hayatını kaybedenlerin ailelerinin acılarını paylaşarak, İran halkı ve hükümetine başsağlığı diledi, Türkiye'nin depremzedelere yardım göndermeye hazır olduğunu belirtti.
Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de gönderdiği taziye mesajında İran Cumhurbaşkanı, halkı ve hayatını kaybedenlerin yakınlarının acılarını paylaştı.
Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyayev de Kermanşah ve İlam'da vuku bulan şiddetli deprem nedeniyle bir grup İranlı vatandaşının hayatını kaybetmesinden dolayı İran halkı, hükümeti ve yaşamını yitirenlerin ailelerinin acılarını paylaştı.
AB, BM, İngiltere ve Almanya gibi Avrupalı ülkeler de deprem felaketinde çok sayıda kişinin hayatını kaybetmesi ve yaralanmasından dolayı taziyede bulundular.
*****
Geçen hafta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Dünya Demokrasi Forumu için gittiği Strazburg'da yaptığı açıklamada, 2019 seçimlerinin sultacılık ve demokrasi yanlıları arasında bir rekabet olacağını söyledi.
Kılıçdaroğlu, basın toplantısında yaptığı açıklamada, CHP lideri Kılıçdaroğlu, seçim barajının indirilmesine şartsız destek vereceklerini söyleyerek 2019 seçimlerinin demokrasi yanlıları ile tekelcilerin rekabet sahnesine dönüşeceğini bildirdi.bugün Türkiye halkından anayasanın değişikliğine evet oyu verenlerin çoğunun pişman olduğunu zira sözkonusu seçimlerden sonra Türkiye'de siyasi ortamın giderek demokrasiden uzaklaştığının görüldüğünü söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Strasbourg ziyareti dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlunun bu açıklamaları aslında dolaylı olarak gelecek seçim faaliyetlerinin startı olarak değerlendirilmiştir. CHP lideri Kılıçdaroğlu daha önce de AKP tarafından büyük şehir belediye başkanlarının görevden alınması ardından ülkede erken yerel seçimlere gidilmesini istemişti.
Geçtiğimiz ayda yaptığı bir açıklamada Erdoğan ve AKP'ye desteğin azalmakta olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Erdoğan ve partisi eğer gerçekten de halk içerisinde çok yüksek desteğe sahip olduklarına inanıyorlarsa 17 ay beklememize hiç bir gerek yoktur. Gelin görelim kim halka gitmekten kaçıyor" ifadesine yer vermişti.
Aslında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, erken seçim meselesini gündeme getirmekle Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı zor durumda bırakmaya çalışıyor. Zira son dönemlerde yapılan bir takım anketlerde AK Partinin halk desteğinin gittikçe azalmakta olduğunu ve mevcut şartlarda erken seçimlere gidilmesi durumunda AK partinin büyük oy kaybedeceğini ve hatta cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan'ın ilk aşamada seçilemeyeceğini ve yeni hükümeti kurabilmesi için başka bir partiyle koalisyona giderek hükümeti paylaşması gerektiğini gösteriyor. Uzmanlar, bu anketlerden çıkan sonuçlardan ötürü Erdoğan'ın, AKP'nin büyük şehirlerdeki belediye başkanlarını bir biri ardınca değiştirmekte olduğunu ve bununla AKP'ye yeni kan kazandırmaya çalıştığını belirtiyorlar.
****
Geçen hafta Türkiye başbakanı Amerika ziyaretinde Amerikan başkan yardımcısı Pence ile görüşmesinde, ABD'de yaşayan Fetullah Gülen'in Türkiye'ye iadesini istedi. Binali Yıldırım, Washington'dan New York'a geçerken uçakta basın mensuplarına ABD Başkan Yardımcısı Pence ile görüşmesini değerlendirdi.
Başbakan Yıldırım, Pence ile görüşmesine ilişkin, "Görüşme, doğrusunu isterseniz çok verimli geçti. Samimi ve dürüstçe birbirimizle sorunlarımızı konuştuk. İkili konularımızı, bölgesel konuları ele aldık. İkili konularda iki ülke arasında son zamanlarda meydana gelen ilişkilerdeki kötüleşmenin ne Türkiye ne de ABD'ye bir faydasının olmadığını, bizim mutlaka siyasetçiler olarak, ülkeyi yönetenler olarak daha fazla sorumluluk alarak ilişkileri zedeleyen durumların gündemden çıkartılması gerektiğini ifade ettik." diye konuştu.
Yıldırım, Mike Pence ile FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in iadesi meselesi, Rıza Sarraf ve Mehmet Atilla davaları konusunda düşüncelerini paylaştıklarını belirtti.
Öte yandan CNN geçtiğimiz hafta Türkiye hükümetinin, ABD Başkanı Donald Trump’ın eski danışmanı Michael Flynn ve oğluna Fethullah Gülen’in kaçırılması karşılığında 15 milyon dolar teklif ettiğini bildirdi.
CNN'in Wall Street Journal’dan (WSJ) aktardığı habere göre iddia ABD Adalet Bakanlığı Özel Danışmanı Robert Mueller’in ABD başkanlık seçimlerine Rusya’nın olası müdahalesi hakkında yürüttüğü soruşturma kapsamında ortaya çıktı.
Habere göre FBI ajanları, geçen yılın aralık ayında New York’ta ’21’ adlı bir kulüpte, Flynn’in ekibi ile Türkiye hükümetini temsil eden kişiler arasında Gülen konusunun görüşüldüğü bir toplantıyla ilgili olarak en az dört kişinin ifadesini aldı.
FBI’ın görüştüğü kişilerden biri, bu toplantıda Gülen’in kaçırılıp özel bir uçakla Türkiye’de, şu anda PKK lideri Abdullah Öcalan’ın kalmakta olduğu İmralı adasındaki özel cezaevine nakledilmesi teklifinin ele alındığını söyledi.
WSJ’nin haberine göre söz konusu teklifle ilgili iddiayı dile getiren kişiler, Aralık ayındaki toplantıda bulunmadıklarını ve teklifle ilgili olarak Flynn ya da yardımcılarından doğrudan bilgi edinmediklerini söyledi.
Gazete, toplantıyla ve FBI soruşturmasıyla ilgili bilgi veren kişilere dayanarak soruşturmada bu teklifle ilgili incelemenin hangi safhada olduğunun ve herhangi bir ödemenin gerçekleşip gerçekleşmediğinin bilinmediğini de yazdı.
Söz konusu görüşmelerle ilgili bilgi sahibi kişilerden biri, Flynn’in ayrıca Pennsilvania’da yaşayan Gülen’in Türkiye’ye yasal yollardan iadesi konusunda da Beyaz Saray üzerinde etkisini kullanmaya hazır olduğunu öne sürdü.
Sohbetimizi Türkiye’de Ankara yönetiminin bu ülkede gazetecilere ve medyaya yönelik baskılarının devam ettiği haberi ile noktalıyoruz.
Geçtiğimiz hafta Türkiye özgür ve bağımsız gazeteciler birliği aylık raporunu bu ülkede gazetecilerin ve medyanın haklarının ihlaline ayırdı.
Türkiye özgür ve bağımsız gazeteciler birliği tarafından yayımlanan aylık raporda, Türkiye’de olağanüstü hal durumu kanunu yürürlüğe girdikten sonra şimdiye kadar 12 radyo televizyon kanalı kapatıldığı belirtildi. Raporda Türkiye’de 15 Temmuz 2016’da düzenlenen başarısız askeri darbe, Türkiye medyası ve özellikle bağımsız medya organların Ankara yönetiminin geniş çaplı saldırılarının hedefi olduğunu ortaya koyduğu vurguladı.
Türkiye özgür ve bağımsız gazeteciler birliğinin aylık raporu, son bir yılda bir çok uluslararası insan hakları örgütü ve ifade özgürlüğünü savunan çevreler defalarca Ankara yönetiminin Türkiye’nin içinde izlediği politikaları kınayarak bu durumun devam etmesine itiraz ettikleri bir sırada yayımlandı. İfade özgürlüğünü ve insan haklarını savunan söz konusu uluslararası kurum ve kuruluşlar Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı uyararak medya organlarına yönelik baskıların kabul edilemez olduğunu vurguladı ve başta gazeteciler olmak üzere tutuklanan medya çalışanlarının serbest bırakılmalarını istedi.
Türkiye medyasının raporlarına göre Nisan 2016 tarihine kadar yaklaşık 123 gazeteci Türkiye’yi terk etmek zorunda kaldı. Yine aynı raporlarda 159 Türk gazetecinin de hapis yaptığı belirtildi. Bu arada geçin yılın Nisan ayından cari yılın Nisan ayına kadar Türkiye’den kaçmak zorunda kalan medya mensubu sayısının arttığı da belirtildi.