2021 yılında Filistin’in en önemli gelişmeleri

Bugün 2021 yılında Filistin’in en önemli gelişmelerini gözden geçirmek istiyoruz.

2021 yılında Filistin, seçimlerin ertelenmesi ve siyasi ayrışmalar, 12 günlük savaş ve siyonist rejim İsrail’in mazlum Filistin milletine karşı cinayetlerini sürdürmesi gibi üç önemli gelişmelere sahne oldu.

Filistin’de 15 yıl aradan sonra parlamento seçimleri 22 Mayıs 2021, özerk teşkilat başkanlığı seçimleri 31 Temmuz 2021 ve milli şura seçimleri 31 Ağustos 2021’de yapılması kararlaştırılmıştı. Ancak buna karşın Filistin özerk teşkilatı Başkanı Mahmut Abbas 30 Nisan 2021’de Filistin’de seçimlerin ertelendiğini ilan ederek bu seçimlerin ancak işgal altındaki Kudüs’ün katılması durumunda düzenleneceğini belirtti.

Filistin’de seçimler en son 2006 yılında düzenlendi. 2006 yılında düzenlenen parlamento seçimlerinde Filistin İslami direniş hareketi Hamas Filistin parlamentosunun 132 sandalyesinden 76 sandalyeyi kazanarak yeni hükümeti kurdu; ancak bu hükümet çıkan iç çatışma sonucu düştü ve Fetih hareketi bir kez daha iktidarı ele geçirdi.

Filistin’de seçimlerin ertelenmesi hakkında çeşitli sebeplerden söz edildi. Özerk teşkilat Başkanı Mahmut Abbas, korsan İsrail’in Kudüs’ün seçimlere katılmasını engellemesini seçimleri erteleme sebebi olarak açıkladı.

Siyonist rejim İsrail Kudüs’ü işgal ettiği toprakların bir parçası olarak görüyor ve bu yüzden Kudüs’te seçimlerin yapılmasına müsaade etmeyeceğini belirtiyor.

Gerçi Mahmut Abbas seçimleri erteleme gerekçesini korsan İsrail’in Kudüs muhalefeti şeklinde açıkladı, fakat başta Hamas olmak üzere Filistinli gruplar Fetih hareketinin seçimleri kaybetme korkusu, Abbas’ın seçimleri erteleme sebebi olduğunu ilan etti.

Gerçekte Filistin’de seçimlerin yapılacağı açıklanmasından sonra liderlerinden biri Mahmut Abbas olan Fetih hareketinde bölünme meydana geldi. Zira hareketi eleştiren üyelerin kendi aday listelerini açıklaması pratikte hareketin resmi adaylarının konumunu zayıflattı.

Filistin İslami direniş hareketi Hamas ise bir bildiri yayımlayarak Filistin seçimlerinin ertelenmesi ve doğuracağı sonuçlarından Fetih hareketini ve özerk teşkilatı sorumlu tuttu ve bu kararı katılım süreci ve milli anlaşmalara karşı bir darbe niteledi.

Bu arada bazı gözlemciler de seçimlerin ertelenmesini, Filistin özerk teşkilatı ile siyonist rejim ilişkilerini yeniden düzenleme çerçevesinde değerlendirdi.

Her halükarda Filistin’de seçimlerin ertelenmesi iki önemli sonucu oldu. İlkin Filistinli siyasi grupların arasında ayrışmalar daha da arttı, öyle ki hatta Aralık 2021’de Lübnan’da Filistinli mülteci kampında Hamas ve Fetih güçleri birbiriyle çatıştı; çatışmada bir kaç kişi hayatını kaybetti veya yaralandı. İkincisi, siyonist rejim Filistinli grupların arasında ayrışma durumundan onlara karşı şiddet uygulamalarını arttırma fırsatı olarak yararlandı, ki bu da 12 günlük savaşı tetikledi.

2021 yılında Filistin’de yaşanan en önemli hadiselerden biri de 12 günlük savaştı. Korsan rejim İsrail ile Filistinli direniş grupları arasında bu savaş 10 Mayıs’ta başladı ve 21 Mayıs’ta yabancı bazı aktörlerin ara buluculuğu ile ateşkes anlaşması çerçevesinde sona erdi.

Siyonist rejim Kudüs’te yaşayan Filistinlilerin evlerini ve arsalarını gasp etmek sureti ile Filistinli gençlerin iradesini kırmak ve sonuçta Filistinlileri gasp ettiği mekanlardan göç etmeye zorlamak istiyordu.

Filistinli direniş grupları ilkin İsrail’i uyardı ve bu uygulamasına son vermesi için süre tanıdı ve sürenin sona ermesinin ardından harekete geçti.

Gerçekte siyonist rejimin Filistinli direniş gruplarının uyarısını umursamaması, 12 gün süren bir savaşı tetikledi. Kudüs kılıcı olarak adlandırılan bu savaş hakkında bir rapor yayımlayan siyonist gazeteci Ben Kesbit şu ifadeleri kullandı:

İsrail kurulduğu günden beri ilk kez Filistinli bir örgüt İsrail’i belli bir zaman diliminde Beytulmukaddes konusunda uyardı ve ardından uyarısını hazırladığı plana göre uyguladı.

İran’ın BM daimi temsilciliğinde görev yapan büyükelçi Zehra İrşadi, Mayıs 2021’de Gazze Şeridi’ne dayatılan 12 günlük savaşta siyonist rejim ordusu aralarında 66 çocuk ve 40 kadının bulunduğu 256 Filistinliyi katlettiklerini, bunların arasında altı aylık bebekleri ile birlikte evlerinin enkazı altında kalarak can veren bir ailenin 13 üyesi de yer aldığını açıkladı.

İrşadi, BM insani yardım koordinasyon bürosu bu savaşta Gazze Şeridi’ne düzenlenen saldırılarda ayrıca 600’ü çocuk ve 400’ü kadın olmak üzere 2 bin Filistinli yaralandığını, bazı yaralıların ömür boyu sakat kalabileceğini açıkladığını kaydetti.

Gazze’de yerel yetkililer, katil rejim İsrail kasıtlı bir şekilde Gazze Şeridi’nde tüm altyapı tesislerini, hizmet kurumlarını ve iktisadi merkezleri hedef aldığını ve özellikle su tesislerinde ve kara yollarında ağır hasara sebebiyet verdiğini belirtti.

Gazze Şeridi’nde Ekonomi Bakanlığı sanayi işleri genel müdürü Raed Cerar, siyonist rejimin saldırılarında 50 fabrika yerle bir olduğunu belirtti.

Gazze’de bulunan Filistin yönetimi enformasyon merkezi ise siyonist rejimin Gazze Şeridi’ne saldırıları 322 milyon dolar hasara yol açtığını açıkladı.

Buna karşın 12 günlük savaş Filistin direnişi için büyük bir zafer oldu. Filistin direnişi Mayıs 2021 savaşında siyonist rejime saldırarak bu rejimden korkmadığını, ayrıca siyonistlere bundan böyle Filistin milletine karşı en ufak hareketleri direnişin ezici cevabı ile karşılık bulacağı mesajını verdi.

12 günlük savaşta Filistin direnişi işgal altındaki Filistin’e kısa, orta ve uzun menzilli 4 bini aşkın füze ve roket ateşledi. Siyonistlerin övündüğü Demir Kubbe hava savunma sistemleri ile bu füzeleri ve roketleri sayısının  çokluğu yüzünden imha edemedi ve sonuçta çok sayıda füze ve roket Demir Kubbe’yi aşarak siyonistlerin başına yağdı. Bu gelişme aynı zamanda Filistinli grupların taş intifadasını aştığını ve şimdi artık füze ve roketle siyonist düşmana karşılık verdiklerini ve dakikada onlarca füze ve roket fırlatma gücüne sahip olduklarını ortaya koydu.

12 günlük savaşın bir başka belirgin özelliği, direnişin yeni bir uygulamada bulunarak askeri sahada direnişi tüm Filistin’e yayması oldu. Filistin direnişi bundan böyle Filistin’in her noktasında ve her Filistinli siyonistlerin saldırısına karşılık vereceğini vurguladı. Buna göre 12 günlük savaşta Gazze Şeridi’nden başka Kudüs ve Batı Şeria halkı da Gazze Şeridi halkının yanında yer aldı.

Öte yandan Filistin direnişinin sürekli füze ve roket fırlatması, işgal altındaki topraklarda hayatı felçe uğrattı. Bu operasyonlarda siyonistlerin yaralı sayısının artması İsraillileri psikolojik açıdan etkilediği gibi paniğe sürükledi. İşgal altındaki Filistin’in güneyinde yer alan yerleşimcilerden 2 milyon kadarı ya sığınak hayatına geçti, ya da yerleşimleri terk etti, zira siyonist rejimin onların güvenliğini temin edememesinden korkuyordu.

Bu arada Benyamin Netanyahu’nun iktidarı kaybetmeme malzemesi olması gereken bu savaş 12 yılın ardından onun başbakanlık koltuğundan olmasına yol açtı ve böylece Neftali Bennett ve Yair Lapid’in kurduğu koalisyon hükümeti birçok anlaşmazlığa ve ihtilafa rağmen iktidarın başına geçti.

2021 yılında Filistin’in önemli meselelerinden biri ise, siyonist rejim İsrail’in mazlum Filistin milletine karşı cinayetlerini sürdürmesi ve Tel aviv’de yeni kabinenin kurulmasının ardından bu cinayetlerin şiddetlenmesiydi.

Çocuk hakları alanında faaliyet yürüten bir örgüt yaptığı açıklamada, 2014 yılından bu yana 2021 yılı Filistinli çocuklar için en ölümcül yıl olduğunu belirtti. Örgüt, 14 Aralık 2021 tarihine kadar Batı Şeria, Kudüs ve Gazze Şeridi’nde 86 Filistinli çocuk siyonist rejim askerleri tarafından şehit edildiğini, İsrail’in 12 günlük savaşta 66 çocuğu katlettiğini kaydetti.

Öte yandan dünya çocuklarını savunma hareketi Filistin kolu da bir açıklama yaparak, katil rejim İsrail 2021 yılında 77 Filistinli çocuğu şehit ettiğini, bu çocuklardan 61’i Gazze Şeridi ve 16’sı Batı Şeria ve Kudüs çocukları olduğunu belirtti.

Filistinli esir işleri merkezi de yaptığı açıklamada, siyonist rejim 2021 yılında 1149 Filistinli çocuğu gözaltına aldığını, bu çocuklardan 160 kadarı hâlâ İsrail zindanlarında tutulduğunu kaydetti.

Bu arada 2021 yılında siyonist rejimin Filistinli esirlere karşı cinayetleri de artan bir şekilde devam etti. 2021 yılında bazı Filistinli esirler korsan İsrail zindanlarında şehit düştü ve böylece Filistinli esirlerin şehit sayısı 227’ye yükseldi.

Ancak 2021 yılında en büyük talihsizlik, siyonist rejimin Filistin milletine karşı artan cinayetlerine rağmen bazı Arap rejimlerin eli kanlı İsrail rejimi ile normalleşme anlaşması imzalamasıydı. Hatta BAE Aralık ayında korsan İsrail Başbakanı Neftali Bennett’i ağırladı. Kuşkusuz normalleşme anlaşmaları İsrail için Filistin milletine karşı cinayetlerini sürdürme bağlamında yeşil ışık yakma anlamına geliyor.