Yemenlilerin Saldırıları Siyonist Rejimin Eilat Limanına Ne Yaptı?
Yemenlilerin Saldırıları Siyonist Rejimin Eilat Limanına Ne Yaptı?
Parstoday – Siyonistler tarafından işgal edilen topraklarda bulunan Eilat liman şehri, bir zamanlar İsrail'in ticaret, enerji ve turizm merkeziyken, bugün güvenlik krizi, mali felç ve kamu güvensizliğiyle karşı karşıya.
Analiz sitesi El-Khandaq, Salı günü yayınladığı bir raporda, Yemenli güçlerin saldırılarının ardından Filistin’in güneyinde yer alan Eilat limanının kapatılmasına değinerek şunları yazdı: “Bu limanın tamamen kapatılmasına yönelik karar aniden alınmadı; aksine bu karar, 2023 sonlarından itibaren Ensarullah hareketinin Gazze'ye destek amacıyla başlattığı deniz operasyonlarıyla başlayan yıpratıcı sürecin doruk noktasıydı.” Parstoday’in haberine göre, Yemenlilerin operasyonları Siyonist rejimin hayati altyapıdaki zayıflığını ortaya çıkardı ve Eilat Limanı, bu geçici rejimin güneyindeki denizcilik sistemi ve ekonomisinin çöküşünün sembolü haline geldi.
El-Khandaq devamında şunu belirtti: “Eilat Limanı, Süveyş Kanalı üzerinden Asya ile Avrupa’yı birbirine bağlayan stratejik bir halka ve Siyonist rejimin Kızıldeniz'e açılan tek kapısıydı. Ancak Yemenli güçlerin art arda düzenlediği deniz saldırıları sonucunda ağır hasar gördü; denizcilik faaliyetleri neredeyse tamamen durdu ve gemi sigorta maliyetleri %270 oranında arttı. Bu durum, uluslararası şirketleri rotalarını değiştirmeye zorladı.”
Borçların Artışı
Raporda şu ifadeler de yer aldı: “Eilat Limanı’nın borçları 100 milyon doları aştı, gelirler ise %85 oranında düştü. Bu nedenle Eilat Belediyesi, vergi borçlarını ödeyemeyen limanın banka hesaplarını dondurdu ve limanın yeniden canlandırılması umutları yok oldu.”
El-Khandaq’ın aktardığına göre, “Yemenlilerin saldırıları yalnızca deniz taşımacılığını sekteye uğratmakla kalmadı; aynı zamanda işgal altındaki toprakların derinliklerine yönelik hassas ve ağır darbeler de içeriyordu. Bunun en çarpıcı örneklerinden biri, 16 Temmuz 2025 (25 Tir) tarihinde gerçekleşti. O gün Ensarullah, Eilat Limanı, Ben Gurion Havalimanı ve Negev bölgesini hedef alan dört eşzamanlı operasyon gerçekleştirdi. Bu operasyonlarda ‘Zülfikar’ balistik füzeleri ve gelişmiş insansız hava araçları kullanıldı.”İsrail ordusu bu saldırıların etkilerini küçümsemeye çalışsa da, El-Khandaq’ın direniş kaynaklarından aktardığına göre, “Tüm hedefler isabetle vuruldu.”
Ekonomik Felaket
El-Khandaq şu değerlendirmeyi yapıyor: “Bu saldırıların İsrail rejiminin ekonomisi üzerindeki etkileri yıkıcı oldu; özellikle ticaret, otomotiv ve enerji sektörlerinde.” Bu liman, İsrail’in otomobil ithalatının yarısını gerçekleştiriyordu, ancak Kasım 2023’ten bu yana faaliyetlerini tamamen durdurdu ve on binlerce araç limanda birikti.Haberde şu da belirtiliyor: “Birleşik Arap Emirlikleri petrolünü Avrupa’ya taşıyan Eilat-Aşkelon petrol boru hattı ve Eilat, Hayfa ve Aşdod'u birbirine bağlaması planlanan 27 milyar dolarlık büyük demiryolu projesi, direnişin deniz tehditleri nedeniyle askıya alındı.”Raporda, Eilat’ın turizm endüstrisinin çöküşüne de dikkat çekiliyor: “Yıllık yaklaşık bir milyon turist çeken bu şehir, şu anda tam bir ekonomik felç ve güvenlik alarmı içinde. Ana yolların, özellikle 12 numaralı yolun kapatılması ve geniş çaplı askeri varlık, turizm faaliyetlerinde ciddi bir düşüşe yol açtı. Bu durumun milyonlarca şekel zarara neden olması bekleniyor ve bölgenin güvenli bir destinasyon olarak kamuoyundaki itibarı ciddi şekilde sarsıldı.”
Tepkiler
El-Khandaq ayrıca siyasi ve askeri tepkilere de değinerek şu ifadeyi kullanıyor: “Bu gelişmelere yanıt olarak, Siyonist rejim ABD'den Yemenli güçlere doğrudan müdahale etmesini ve deniz taşımacılığını korumak için uluslararası bir koalisyon kurmasını talep ederek krizi kontrol altına almaya çalıştı. Bu, İsrail'in bu yeni tehdit türlerine karşı savunma sistemlerinin başarısızlığının açık bir itirafıydı.”Bu arada Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Kızıldeniz'deki saldırıları izleme görevini uzattı; ancak Rusya, Çin ve Cezayir’in çekimser oy kullanması “konseydeki mevcut bölünmelerin” bir göstergesi olarak değerlendirildi ve Yemen direnişinin ABD ve İsrail'in hegemonyasına karşı meşruiyetinin birçok ülke nezdinde arttığını ortaya koydu.
İşgalciler İçin Güvenli Hiçbir Geçit YokBu analiz sitesine göre Ensarullah, “Gazze'den Yemen'e uzanan Direniş Ekseni'nin bir parçası olarak, yeni bir caydırıcılık denklemini dayatmayı başardı. Bu denklem açık bir mesaj taşıyor: İşgalciler için hiçbir geçit artık güvenli değil.”El-Khandaq yazısını şu ifadelerle noktalıyor: “Eilat Limanı artık Siyonist rejimin stratejik kırılganlığının bir sembolüne dönüşmüştür. Bir zamanlar ekonomik büyümenin ve refahın simgesi olan bu liman, bugün gücün daralmasının ve caydırıcılığın azalmasının göstergesidir.”Bu medya kuruluşuna göre, “Yemen direnişi, birkaç yıl öncesine kadar hayal bile edilemeyen yeni bir gerçekliği oluşturdu; bu gerçeklik savaş haritasını yeniden tanımlıyor ve işgalcilere karşı savaşın artık Saada’dan Aşkelon’a, Gazze’den Kızıldeniz’e kadar uzandığını gösteriyor.”