Latin Amerika'da solcuların iktidara gelme başarısı

Brezilya'da devlet başkanlığı seçiminin ikinci turunda oyların yüzde 50,83’ünü alan eski Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva kazandı.

Brezilya'da sandık çıkış anketlerine göre devlet başkanlığı seçimini İşçi Partisi adayı Luiz Inacio Lula da Silva kazandı. Ülkenin 2003-2010 yılları arasında iki dönem başbakanı olan ve demokrasi mesajları veren solcu aday Luiz Inácio Lula da Silva veya kısa adıyla Lula, ülkenin mevcut lideri Jair Bolsonaro'yu geride bırakarak seçimlerin galibi oldu.
Yeni devlet başkanı, 12 yıl aradan sonra 1 Ocak 2023'te görevi devralacak. Lula, hakkında açılan yolsuzluk davaları nedeniyle bir buçuk yıl hapis yatmıştı. 
Ülkenin sağcı lideri Jair Bolsonaro, solcu rakibi da Silva ile yarıştığı seçimlerin "iyilikle kötülük" arasında bir savaş olacağını söylüyordu. Ülkenin liderliği için yeniden yarışan eski Cumhurbaşkanı Lula ise kamuoyu yoklamalarında önde görünüyordu ve bu yarışı "demokrasi ve otoriterlik arasında" bir mücadele diye niteliyordu.
Da Silva, zaferin ardından yaptığı ilk konuşmada Brezilya'nın uluslararası çevrelere geri döndüğünü ve artık reddedilmek istemediğine dikkat çekti. Zaferini demokrasinin zaferi olarak nitelendirdi ve Brezilya'nın barışa, birliğe ve tutarlılığa ihtiyacı olduğunu ve silahları bırakmanın zamanı geldiğini söyledi.
Brezilya son yıllarda birçok ekonomik ve sosyal krizle karşı karşıya kalırken Da Silva başkanlığına başlayacak. Brezilya, Bolsonaro'nun sağlık tedbirlerine karşı tutumları ve aşılara olan inancının olmaması nedeniyle son yıllarda Covid-19 pandemisinde en yüksek ölüm oranlarından birine sahip oldu. Ayrıca, Bolsonaro'nun başkanlığı sırasında bu ülkede ateşli silah ölümlerinin sayısı arttı. Bolsonaro, istatistiklere göre 2018'den bu yana özel sektöre ait silahların sayısı ikiye katlanarak Brezilya'da silah mülkiyeti düzenlemelerini kolaylaştıran yasalar çıkardı.
"Su da Paz" güvenlik düşünce kuruluşunun yönetici direktörü Carolina Ricardo şöyle diyor: Bugün gerçek bir silahlı sivil ordumuz var ve bu çok endişe verici bir durum. Brezilya'da da ekonomik koşullar son yıllarda gerilemiştir. Latin Amerika'nın en büyük ve en kalabalık ülkesi ve dünyanın en büyük 15 ekonomisinden biri olan bu ülke, son yıllarda önemli bir düşüşle karşı karşıya kaldı. Brezilya ekonomisinin son yıllardaki zayıf performansı, kişi başına düşen gelir ile gelişmiş ülkelerde kaydedilen standartlar arasında bir uçurum oluşmasına neden olmuştur.
Bu durumda  Da Silva, Brezilya'daki yoksulluğu sona erdirme ve Amazon ormanlarını koruma sözü verdi. Amazon ormanlarının korunması, Brezilya'daki seçim yarışının önemli eksenlerinden biri olmuştur. Bu ormanların yıkım hızı, Bolsonaro'nun Ocak 2019'da göreve başlamasından bu yana hızlandı.
 Yayınlanan raporlara göre, Bolsonaro'nun döneminde ormansızlaşma %57 arttı. 1988'den beri yerli toprakların korunmasına ilişkin tek bir kararname imzalamayan Brezilya'nın önceli başkanının performansı sıkça eleştirildi. Lula, Brezilya'daki iki başkanlık döneminde, ağaçların yasa dışı kesilmesine, aşırı madenciliğe ve korunan alanlarda otlayan sürülere karşı mücadele ederek gezegenin akciğerlerinin rolünü oynayan Amazon Amazon'daki ormansızlaşma oranını düşürmeyi vurguladı. Amazon'u korumak, küresel olarak iklim değişikliğini engelleme çabalarında çok önemli bir rol oynuyor.  
Öte yandan Lula da Silva'nın Brezilya'daki zaferi sadece Brezilyalılar için değil, Latin Amerika bölgesi için de önemli. Aslında Da Silva'nın zaferi, Latin Amerika'nın önde gelen ekonomilerinde solcu güçlerin varlığının güçlenmesi ve bu ülkelerin adaleti sağlama hedefleri doğrultusunda hareket edeceği anlamına gelecektir./