Velayet güneşinden
Hz. Fatıma Zehra'nın –sa- kutlu veladeti nedeni ile ehlibeyt meddahları, zâkirleri ve şairlerden binlercesi, İslam inkılabı rehberi Ayetullah Seyid Ali Hamenei tarafından kabul edildi.
Yapılan kabulde zâkirler tarafından hz. Zehra'nın –sa- medhinde şiirler okunmanın ardından Ayetullah Hamenei, Resui Ekrem'in –saa- biricik kızının şanı hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Geçen günlerde Hz. Fatıma Zehra'nın –sa- kutlu veladeti nedeni ile ehlibeyt meddahları, zâkirleri ve şairlerden binlercesi, İslam inkılabı rehberi Ayetullah Seyid Ali Hamenei tarafından kabul edildi. Yapılan kabulde zâkirler tarafından hz. Zehra'nın –sa- methinde şiirler okunmasının ardından Ayetullah Hamenei, Resui Ekrem'in –saa- biricik kızının şanı ve gününün önemli konuları hakkında önemli açıklamalarda bulundu. İslami kültürde zakirler ve meddahlar, dini törenler ve toplantılarda Resulullah –saa- ve ehlibeyt –as- faziletlerini ve de dini maarifi beyan ediyorlar.
Aslında meddahlık, güçlü ve sarsılmaz dini maarif, doğru ahlaki mefahimleri sanatsal bir açıklama ile muahtapların kalplerine aktaran ve onların duygularını ilahi faziletler ve dini maarifler kazanmak için coşturanlardır.
İslam inkılabı rehberi Ayetullah Seyid Ali Hamenei görüşmenin başında, meddahların, karanlık ve isyan döneminde haktalepliğin yüksek feryadı olduğuna işaretle, Allah Teala'dan onları her zaman nübüvvet ve velayet hanedanına hizmetinin devamlı ve onların başarılı olmasını diledi.
İslam inkılabı rehberi Ayetullah Hamenei, hz. Zehra'nın –sa- yüce konumu vasfının insan gücünün ötesinde olduğunu belirterek, ilahi ve semavi büyük insanlar bu cümleden hz. Fatıma'nın manevi makamı ve ruhlarının yüceliğini, Allah Teala ve Allah'ın büyük kulları ve ilahi evliyaların dilinden duymak gerektiğini ve anlamak gerektiğini belirtti.
Hz. Resul-i Ekrem'den –saa- hz. Fatıma'yı –sa- "Cennet kadınlarının efendisi" olarak tanıttığı hadise işaret eden Ayetullah Hamenei şöyle buyurdu:
Yüce Allah Kur'an-ı Kerim'de Firavun'un eşi Asiye ve hz. Meryem'i –sa- sadece kadınlara değil tüm müminlere örnek tanıtıyor, yani yüce Allah tüm müminlere iki kadını örnek biliyor. Ve cennetteki tüm bu kadınların büyüğü ise hz. Fatıma'dır.
İslam inkılabı rehberi hz. Fatıma'nın veladet günleri ve bu münasebetle kadınlar günü olarak adlandırılmasına işaretle, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
İslam mantığı ve İslami marifette kadının bir örneği vardır… İslami kadın, iman sahibi olan, iffetli olan, insan yetiştirme ve terbiyesinin önemli sorumlusu olan, toplumu etkileyen, ilmi ve manevi gelişmesi olan, çok önemli aile ortamını yöneten, erkek cinsine huzur veren; tüm bunlar kadın olma özelliklerinin yanındadır, örneğin letafet, naziklik, ilahi aydınlığı kazanmaya hazır olmak gibi; bunun aksine, tarihte (kadınlarla ilgili) her zaman sapkın bir model oluşturulmuştur. Günümüz dünyasındaki sapkın model ise Batılı kadın modelidir. İslami kadında gördüğümüz tüm bu seçkin özelliklerin yerine bunların özellikleri günümüzde erkeklerin ilgisini çekmek ve erkeklerin zevklerine hitap etmektir. Siz görüyorsunuz batılı kadının özelliği, günümüzde çıplaklıktan ibarettir.
İslam inkılabı rehberi Ayetulllah Hamenei batıda kadınların başıboşluk ve çıplaklığı ile ilgili mevcut durumunun son bir iki asırda yaşandığına işaretle şöyle dedi:
Batı toplumunu bu tarafa çeken ve hedefinin ne olduğu siyaseti ile ilgili konu, uzun ve kapsamlı tartışmaları gerektirir, fakat hali hazırdaki gerçek şu. Kadın tüketicilik, makyaj yapmak, erkeklere cilve yapmak ve erkek için cinsel heyecan aracı olmaktır. Bundan başka cinsiyet adaleti gibi diğer konuşmaları ise olayın görünüşüdür, olayın bâtını ise budur.
İslam inkılabı rehberi son zamanlarda birçok batılı kadın yetkilinin gençlik dönemlerinde kendi sosyal faaliyetleri sırasında şiddete maruz kalarak cinsel saldırı ve tacize uğradıklarını açıkladıklarına işaretle İslam'ın tesettür ile kadınları sapma noktasına ulaştıran yolu kapattığını belirtti. İslam inkılabı rehberi İslami tesettürün, kadını koruduğunu belirterek şöyle diyor:
Günümüzde kültürel ve kimliksel bağımsızlığın bayrağı İran’da kadınların elindedir; günümüzde İran'da kadınlar hicaplarını koruyarak kendi kimliksel bağımsızlığı ve kültürel bağımsızlığını dünyaya ilan etmiştir... kadın toplumun çeşitli meydanlarında hazır bulunarak faaliyet yapabilir, toplumu derin şekilde etkileyebilir.
Ayetullah Hamenei "kadın hicap ve iffetini korumak ve yabancı ve aşırıcı erkeklerce istismar edilmesini engellemekle, toplumsal alanlarda aktif ve etkin faaliyet yapabilir" şeklinde vurguda bulundu.
İslam İnkılabı Rehberi sözlerinin devamında, aile ocağını aşağılayıp, "cinsiyet adaleti"nin erkeklerin bulunduğu her alanda kadınların da olması gerektiği anlamına geldiğini söyleyenlerin, aslında kadınların hürmet ve şahsiyetlerine ihanet ettiklerini belirterek şöyle dedi:
Günümüzde bizim en iyi bilim insanlarımız, en iyi yazarlarımız, en iyi kültürel şahsiyetlerimiz arasında birçok kadın bulunuyor ki toplumda varlık sergiliyorlar... Fakat aynı zamanda aileyi yöneten kadındır, aile ocağının ekseni kadındır, kadının tüm meslekleri arasındaki en önemlisi, annelik, eş olmak ve huzur oluşturmaktır... İslam'da kadın için tanınan özellik budur.
İslam inkılabı rehberi bu özelliği İranlı kadının bağımsız hürriyetini oluşturduğunu ve korunması için çalışılması gerektiğini belirtti.
İslam inkılabı rehberi Ayetullah Hamenei İslam ve İran düşmanlarının sürekli Müslüman kadının kültürel bağımsız kimliğine darbe indirmeye çalışmasına değinerek düşmanın bu alanda başarıya ulaşamayacağını belirtti ve şöyle ekledi:
Ben hissediyorum ki seçkinler arasındaki bazı kişiler bilerek ya da bilmeyerek düşmana eşlik ediyorlar ve kamu alanlarında hicabın zarureti konusunda şüpheler uyandırıyorlar.
İmam Humeyni'nin –ra- Allah tarafından haram kılınanların yaygınlaşmasına karşı direnişine değinen Ayetullah Hamenei, " Eğer birileri kendi evinde hicaba uymazsa, bu o kişi ve Allah'ın arasında işlenen bir günahtır ki o kişi Allah'a karşı sorumludur ve yönetimin onunla bir işi olmaz. Fakat caddede ve herkesin gözü önünde yapılan iş, sosyal bir iştir, genel bir eğitimdir; bu (hata) İslam adı ile iş başına gelen bir hükümete sorumluluk oluşturuyor. Her açıdan haram olan, ülkede açıkça işlenmemeli. Yüce Allah, toplumda ilahi haramların yaygınlaşmasını engellemekle İslami hükümeti mükellef kılmıştır, İslami hükümet haram ve günaha karşı durmalıdır.
İslam inkılabı rehberi sözlerinin bir başka bölümünde batıda cinsiyet adaleti ve özgürlük sloganlarına işaretle, sözlerini şöyle sürdürdü: özgürlük adına toplumda kayıtsızlığı yaygınlaştıranlar özgür değillerdir, bunlar batı kültürünün eli kolu bağlı tutsaklarıdır; bunları yöneten Batı kültürüdür; bu nasıl bir özgürlüktür? Özgürlük sizin kendi niyetiniz, kendi imanınız, kendi düşünceniz, Kendi Kur'an'ınız, kendi İslami örneklerinize sahip olmanız ve onları izlemenizdir; bu özgürlüktür, bu azamettir.
Ayetullah Hamenei, şiddet uygulanarak cinsel saldırı ve erkeklerin eşlerine karşı şiddet konusunda en yüksek istatistiklerin Amerika'ya ait olduğuna işaretle şöyle dedi: batılılar cinsiyet adaletinden söz ediyorlar, kendi hedeflerini gerçekleştirmek için. İslam'da cinsiyet adaleti kadının saygın olması, tacize uğramaması, erkeğin kadına göre daha güçlü fiziğe sahip olması nedeniyle kadına zorbalık hakkı tanımaması veya şiddet uygulamamasıdır, adalet budur.
Kadın ve aile konusunda yararlı yasaların tedvin edilmesi zaruretine diğinen Ayetullah Hamenei söz konusu yasaların tedvin edilmesinde batı kıstaslarının, örneğin şiddet tarifinde, referans alınmaması gerektiğini vurguladı.
Sözlerinin sonunda meddahların çok güçlü ve önemli bir medya olduğuna değinen İslam inkılabı rehberi, onların tüm halk kesimleri ile tüm meydanlarda karşılaştıkları ve mesaj iletmek için yeteri kadar fırsata sahip olduklarını söyledi. Ayetullah Hamenei meddahlara marifet ve imanlarını yükseltmeye çalışmaları, şiir ve sözlerini akılcı marifet ve kalpten gelen imanı arttıracak şekilde seçmelerini tavsiye etti. Ayetullah Hamenei ayrıca meddahları kendi oturumlarında İslami ahlakı ve davranışı, milli birliği, Kur'an ve namazla yakınlaşmayı, halkı çirkefliklerden ve günahtan sakındırmayı ve siyasi konulara aydınlık getirmeye çalışmalarını tavsiye etti.
İslam inkılabı rehberi siyasi konulara açıklık getirmeyi, günümüz toplumunun zaruretlerinden olduğuna değinerek şöyle buyurdu:
Düşmanlar günümüzde sürekli siyasi konularda şüpheler uyandırıyorlar, İran’ın neden bölgede hazır bulunması ile ilgili. Şimdi iddia eden kim? Amerika! Her yerde fitneci ve fesatçı varlık gösteriyor; Amerika nerede olursa, orada fesat var. Fitne var. Fitneci ve fesatçı Amerika bize diyor ki siz neden bölgedesiniz. Biz, bölgede olmak için sizden izin almamız mı gerekiyor? Biz, bölgede olmamız için bölge devletleriyle müzakere yapıyoruz ve konuşuyoruz, sizinle neden konuşalım? Ne zaman Amerika’da olmayı istersek o zaman gelip sizinle konuşuruz. Aynı şekilde Avrupa ülkeleri de İran’ın bölgede bulunması konusunda sizinle müzakere yapmak istiyoruz diyorlar, bunun sizinle ne alakası var? Siz neden bu bölgedesiniz? burası bizim bölgemiz. Burası bizim mi bölgemiz yoksa sizin mi? Eğer bizim ise siz ne arıyorsunuz burada? Burası bizim bölgemiz, bölge halkları ile ve devletleriyle müzakere yapıyoruz ve karar alıyoruz ve başarılı olduk, ilerleme sağladık ve inşallah daha da ilerleyeceğiz.