İran’da ekonomik gelişmeler
Bültenimizi geçen hafta İran’la ilgili önemli iktisadi gelişmelerin ana başlıkları ile açıyoruz.
Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’in Afrika ve Latin Amerika turu,
Dünya petrol piyasalarında son durum,
İran ve Afganistan arasındaki iktisadi ilişkiler,
Bugünkü bültenimizin ana başlıklarını oluşturuyor.
Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif geçen hafta Afrika ve latin Amerika ülkeleri ile siyasi ve iktisadi ilişkileri geliştirmek amacıyla bu bölgelere bir ziyaret gerçekleştirdi.
Zarif bölge turunun erçevesinde Senegal, Brezilya, Uruguay ve Namibia ülkelerine gitti ve bu ülkelerin siyasi, iktisadi ve parlamenter yetkilileri ile temaslarda bulundu.
Dışişleri Bakanı Zarif’e Afrika ve latin Amerika turunda İran’dan onlarca firmanın temsilcileri ve iktisadi ve mali alanda faaliyet yürüten girişimciler kamu ve özel sektörden eşlik etti.
Dışişleri Bakanı Zarif geçen hafta bu ziyaretin önce de Türkiye, Azerbaycan Cumhuriyeti ve Nahçivan özerk Cumhuriyeti’ne dört günlük bir ziyaret gerçekleştirmişti. İkili ilişkileri geliştirmek ve ayrıca özel sektörün de katılımı ile iktisadi kapasiteleri hareket geçirmek ve yine bölge meseleleri ve Hazar denizi konuları bu ziyaretin ana gündem maddeleriydi.
Yine aynı doğrultuda geçen hafta Pazartesi günü İran ve Özbekistan karma ekonomik komisyonu Tahran’da 12. Oturumunu düzenledi.
Oturumda iki ülkenin kamu ve özel sektörlerinin temsilcileri iki ülke arasında ulaştırma, gümrük, bankacılık, yatırım, spor, turizm, kültür, standart, sanayi ve iletişim gibi alanlarda ikili işbirliğini geliştirme yollarını masaya yatırdı. Oturumun sonunda iki ülkenin üst düzey yetkilileri bir kaç işbirliği belgesi imzaladı.
İran İslam Cumhuriyeti açısından geniş Afrika kıtası ortak çıkarların çerçevesinde çok iyi işbirliği fırsatları bulunuyor. bu yüzden başka Senegal ve Namibia olmak üzere Afrika ülkeleri ile iktisadi işbirliğini geliştirmek, İran İslam Cumhuriyeti’nin dış politika öncelikleri arasında yer alıyor.
Gerçekte Afrika kıtası farklı derecelerde gelişmekte olan ülkelerden oluşuyor. Bu kıta özellikle maden ve ham madde bakımından zengin bir kıta olmakla beraber tarım ve ekonomi gibi alanlarda da geniş yeteneklere ve büyük piyasalara sahip olan bir kıta sayılır.
Senegal’in Tahran büyükelçisi Babakar Ba şöyle diyor: İran ve Afrika arasında iktisadi işbirliğinin stratejilerinin belirlenmesi ve İran’ın kapasitelerinden iktisadi ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi yolunda yararlanılması önemli bir zarurettir.
Babakar Ba ayrıca Tahran’da düzenlenen İran – Senegal iktisadi oturumunda yaptığı konuşmada, İran ve kara kıta arasındaki iktisadi ilişkilerin petrol ve doğalgaz, sağlık, ilaç ve teknoloji alanlarında geliştirilebileceğini vurguladı.
İran İslam Cumhuriyeti sermaye, insan gücü ve üretim kaynakları olan petrol ve doğalgaz gibi kaynaklar ve ham madde ve madenler bakımından yeteri kadar güçlü bir ülkedir. İran petrol ve doğalgaz kaynaklarının toplamında dünyada birinci sırada yer alıyor. Bugün İran’ın iktisadi şartları, bölge ve dünya ülkeleri ile iktisadi ve ticari işbirliğini geliştirebilecek düzeydedir. Buna göre Afrika ve latin Amerika ülkeleri de İran ile sanayi, tarım ve ticaret gibi alanlarda ilişkilerini geliştirebilir.
İran’ın kuzeydoğusunda yer alan Rezevi Horasan eyaletinin Doğarun gümrük kapısının verilerine göre 2017 yılında bu kapıdan Afganistan’a 1.9 milyon ton ağırlığında ve 1.5 milyar dolar değerinde çeşitli ürünler ihraç edildi. Bu rakam 2016 yılına oranla %34 artış gösteriyor.
Yine 2017 yılında aynı kapıdan Afganistan’da 1.9 milyon ton ağırlığında ve 3.5 milyar dolar değerinde ürünler transit edildi ki bu da bir önceki yıla oranla %28 artış gösterdi.
Doğarun gümrük kapısında Afganistan’a ihraç eden ürünlerin %90 kadarı bu ülkenin ikinci büyük iktisadi piyasası olan Hirat kentine gönderiliyor. 100 yıllık bir mazisi olan Doğarun gümrük kapısı İran’ın en eski gümrük kapılarından biridir ve ihracat, ithalat, transit ve yolcu alanlarında faaliyet yürütmektedir.
İran Afganistan ile 936 km orta sınırı bulunuyor ve Hirat kenti ile ticari ağlantısı, Hilmand ırmağına ortaklığı gibi durumlarla Afganistan kalkınmasında önemli bir yeri bulunuyor.
Öte yandan İran’ın Çabahar liman kentinden Hindistan’ı katılımı ile yararlanmak da Afganistan’a transit açıdan ulaşmakta önemli rol ifa ediyor. Çabahar liman kenti devasa gemilerin yanaşabileceği imkanlara sahiptir. Buna göre İran önemli bir komşu olarak Afganistan’ın uzun vadeli kalkınmasında bu ülkenin stratejik ortağı olabilir. East Wast düşünce kurumu bir süre önce İran ve Afganistan ilişkilerini ele aldığı raporunda iki ülke arasında ticaret ve iktisadi işbirliğini geliştirmek için büyük bir fırsat bulunduğunu belirtti.
Dünya petrol piyasaları uzmanları dünya genelinde petrol stoklarının azalması ve jeo politik risklerin artması önümüzdeki aylarda petrol piyasalarının daha da istikrarlı hale gelmesine yardımcı olacağını belirtiyor.
Geçen hafta petrol fiyatları %4.5’luk bir düşüşe şahit oldu.
15 büyük yatırımcı banka Wall Street Journal gazetesinin anketinde cari yılda petrol fiyatları için kalitesine göre 60 ila 63 dolar gibi ortalama bir fiyat tahmin ettiler. Bu tahminler ise hali hazırda ham petrol fiyatları bu rakamların üstünde seyrettiği bir sırada gündeme geldi.
Petrol fiyatları Ocak ayında 70 doların üzerine çıktı, fakat Amerika’da Shil petrolünün üretiminde göze çarpan artışın ardından yeniden 60 dolar seviyesine indi. Ancak geçen ay ABD dışında ham petrol stoklarının azalması ve jeo politik risklerin artması bir kez daha brent petrolünün 70 doları görmesine yol açtı. Buna karşın geçen hafta ABD ile Çin arasında ticari savaş olarak tabir edilen durumun tırmanması petrol fiyatlarını yeniden düşürmeye başladı.
Petrol fiyatlarında cari yıl için yapılan tahminlerde artış gözükmesine karşın Wall Street Journal gazetesinin verileri, ankete katılan bankaların yıl sonuna kadar fiyatlarda düşüş beklediklerini ortaya koyuyor. Gazetenin anketine katılan 15 bankadan sekizi, petrol fiyatlarının düşeceği tahmininde bulundu. Örneğin bu bankaların arasında petrol fiyatlarını en yüksek düzeyde tahmin eden JP Morgan, Amerika’da Shil petrolünün üretiminde yaşanacak artışla birlikte yılın son üç ayında brent petrolü 50 dolar seviyesine geri döneceğini tahmin ediyor.
JP Morgan uzmanları bu konuda şöyle diyor: uzun vadede fiyatlar düşmeden önce uzun süre aynı seviyede kalacaktır. Bize göre 70 dolar petrol için iyi bir fiyattır.
Morgan Stanley uzmanı Martin Rats da şöyle diyor: petrol stoklarının azalması piyasaları arzı tehdit eden haberlere karşı hassas hale getiriyor. Bu yüzden doğal olarak fiyatlar jeo politik risklere karşı eskiye oranla daha fazla tepki verecektir.
Öte yandan tahminlerin aksine OPEC ve müttefikleri üretim seviyesini düşürmeye devam etti ve 2019 yılında da bu konudaki anlaşmaya bağlı kalacağı açıklandı.
OPEC ve bu kuruma üye olmayan 11 üretici ülke daha Aralık 2016’da günde 1.8 milyon varil üretimlerini düşürme konusunda anlaşmıştı. Bu anlaşma 2018’in sonuna kadar uzatıldı. Ancak OPEC’in Haziran ayında Viyana’da düzenleyeceği oturumda bu anlaşmadan nasıl çıkılacağı konusu tartışılacağı belirtiliyor.