Orta Asya ve Kafkasya gelişmeleri
Bültenimizi geçen hafta Orta Asya ve Güney Kafkasya bölgelerinde yaşanan önemli gelişmelerin ana başlıkları ile açıyoruz.
Ermenistan’dan ABD’ye Azerbaycan cumhuriyetine askeri helikopter satışına tepki,
Ermenistan savunma bakanlığının Nahçivan özerk Cumhuriyeti ile ilgili raporu reddetmesi,
Gürcistan’ın geçici kabinesinin parlamentodan güvenoyu alması,
Kazakistan polisinin onlarca hükümet karşıtı protestocuyu gözaltına alması,
Kırgızistan’da iki eski başbakanın mali fesat suçundan tutuklanması,
Kazakistan’da su kaynaklarını paylaşma konulu uluslararası konferansın düzenlenmesi,
Geçen hafta orta Asya ve Kuzey Kafkasya bölgelerinin bazı önemli gelişmeleriydi.
Geçen hafta Ermenistan yönetimi Amerika’nın Bakü yönetimine askeri helikopter satmasından kaygı duyduklarını açıkladı.
Ermenistan milli meclisi Başkan yardımcısı Arpine Hovanisyan ABD kongresi üyelerinden Jackie Spiber ve Tulsi Gabbard’a bir mektup yazarak Erivan yönetimi Amerika’nın Bakü yönetimine sattığı Bell 412 ileri teknoloji askeri helikopterlerinin Bakü’de askeri geçit töreninde boy göstermelerinden duyduğu kaygıyı dile getirdi.
Ermenistan savunma bakanlığı sözcüsü Artsrun Hovanisyan Azerbaycan Cumhuriyeti savunma bakanlığının Nahçivan özerk Cumhuriyeti topraklarının kurtuluşu ile ilgili raporunu reddetti. Sözcü Hovanisyan, Azerbaycan savunma bakanlığı ve Bakü medyasının Nahçivan özerk Cumhuriyeti topraklarından 11 bin hektarlık bir alanla Sadrak bölgesinde terkedilmiş bir fabrikayı kurtarma yönündeki iddialarını reddetti.
Geçen hafta Gürcistan geçici hükümetinin Mamuka Bahtadze başbakanlığındaki kabinesi bu ülkenin milli meclisinin olağanüstü oturumunda 99 milletvekilinden güvenoyu aldı. Oylamada alta parlamenter de yeni kabineye ret oyu verdi.
Gürcistan’ın eski Başbakanı geçen 13 Haziran tarihinde Gürci halkın iki genç çocuğun katillerinin yargılanma biçimine yönelik itirazlarının ardından görevinden istifa etti.
Geçen hafta Kazakistan polisi başkent Astana’da hükümet karşıtı protesto eylemi düzenleyen onlarca kişiyi gözaltına alarak hapse attı. Kazakistan polisinin bu hareketi, Cumhurbaşkanı Nur Sultan Nazarbayev’in muhalifleri ülke genelinde protesto eylemleri düzenlenmesini istemelerinin ardından gerçekleşti. Söz konusu protesto eylemi eski bankacı ve Nazarbayev'in açık muhaliflerinden biri olan Muhtar Abliyazov tarafından organize edilmişti.
Geçen hafta Kırgızistan’da iki eski Başbakan mali fesat suçundan tutuklandı. Kırgızistan güvenlik teşkilatı bir açıklama yaparak eski başbakanlardan Jantoro Sati baldiyev Bişkek’te bir santral projesinde yatırım konusunda yolsuzluk yüzünden tutuklandığını duyurdu.
Bundan önce de Kırgızistan’ın diğer eski başbakanlarından Sapar İsakov aynı dosya ile bağlantılı olarak tutuklanmıştı.
Geçen hafta 17 Haziran Çarşamba günü Kazakistan ve Kırgızistan’ın üst düzey yetkilileri ve bazı uluslararası kurum ve kuruluşların temsilcilerinin katılımı ile Kazakistan’ın Taraz kentinde uluslararası su kaynaklarını paylaşma konferansı düzenlendi. Konferansta taraflar Çu ve Talas sınır ırmaklarında su kaynaklarını doğru biçimde kullanma yollarını ele aldı.
Geçen hafta Ermenistan yönetimi Amerika’nın Bakü yönetimine askeri helikopter satmasından kaygı duyduklarını açıkladı.
Ermenistan milli meclisi Başkan yardımcısı Arpine Hovanisyan ABD kongresi üyelerinden Jackie Spiber ve Tulsi Gabbard’a bir mektup yazarak Erivan yönetimi Amerika’nın Bakü yönetimine sattığı Bell 412 ileril teknoloji askeri helikopterlerinin Bakü’de askeri geçit töreninde boy göstermelerinden duyduğu kaygıyı dile getirdi. Ermeni yetkili mektubunda ayrıca Erivan yönetiminin bu kaygısı kongre üyelerine bildirilmesini ve söz konusu helikopterlerin hangi koşullar altında Azerbaycan cumhuriyetine verildiğinin araştırılmasını istedi.
Amerikan kongresinin Azerbaycan Cumhuriyeti aleyhinde çıkardığı 907 sayılı kararı gereği, Erivan yönetimi Washington’dan Bakü yönetimine askeri silah ve teçhizat vermemesini bekliyor. 1992 yılında ABD kongresi 907 sayılı kararında Azerbaycan cumhuriyetini Ermenistan ile münakaşada tecavüz eden tarafa olarak ilan etti ve bu bahane ile Bakü yönetimine mali ve askeri ambargo uygulamaya başladı. Oysa Amerika yönetimi aynı zamanda BM güvenlik konseyinin diğer dört üyesi ile birlikte 1994 ila 1995 yılları arasında dört kararname çıkararak Azerbaycan cumhuriyetinin işgal edilen topraklarının iade edilmesine ve Ermeni askerlerin eski sınırlara geri dönmelerine karar vermişti.
Ancak bu dört kararname pratikte uygulanmadı ve Erivan yönetimi de türlü yollardan kararnamelere karşı tavır koydu. Amerika yönetimi Ermenistan aleyhinde çıkardığı bu kararnamelere rağmen 1992 yılında kongrede 907 sayılı kararı ile Müslüman Azerbaycan Cumhuriyeti aleyhinde ambargo uygulamaya başladı.
Bu bağlamda uluslararası meseleler uzmanı Soren Sarkisyan twitter hesabında bir uyarıda bulunarak Azerbaycan cumhuriyetine Bell 412 askeri helikopterlerinin nasıl Bakü’ya teslim edildiğini ve sonuçta askeri geçit töreninde boy gösterdiğini sorguladı.
Ermeni uzman Sarkisyan Armenia Sputnik haber ajansına yaptığı açıklamada Azerbaycan Cumhuriyeti savunma Bakanı Zakir Hasanov’un açıklamasına işaret ederek şöyle dedi: ABD yasaları münakaşa taraflarına askeri silah ve teçhizat satmayı yasaklıyor ve hem Ermenistan ve hem Azerbaycan Cumhuriyeti bu yasağın kapsamında yer alıyor. Bundan başka, yaklaşık 25 yıldır ABD kongresinin Azerbaycan Cumhuriyeti aleyhinde çıkardığı 907 sayılı kararname uygulanıyor. Bu kararnameye göre Azerbaycan cumhuriyetine Ermenistan aleyhinde kullanabileceği her türlü yardımın yapılması yasaktır.
Ermeni uzman Sarkisyan ayrıca söz konusu askeri helikopterlerin üçüncü bir ülkenin aracılığı ile Bakü yönetimine satılmış olabileceği ihtimalini de değerlendirerek şöyle devam etti: Bu tür askeri teçhizat Amerika’nın Arabistan, Pakistan ve Türkiye gibi müttefiklerinin aracılığı ile Azerbaycan cumhuriyetine verilmiş olabilir.
Amerikan patentli silahları Washington’un müttefikleri aracılığı ile Bakü yönetimine verilmiş olma ihtimaline karşın kuşkusuz Amerika’nın Türkiye, Pakistan ve Arabistan gibi müttefiklerinin beyaz sarayın izni olmaksızın askeri helikopterleri Bakü yönetimine vermesi imkansızdır. Bu gelişmenin Karabağ münakaşası Rusya’nın arabuluculuğu ile sonuna yaklaştığı açıklandığı bir sırada yaşanması ise dikkat çekici bulunuyor. Nitekim ABD Dışişleri Bakanlığı uzmanları geçen sene defalarca Washington yönetimini Karabağ münakaşasının Rusların arabuluculuğu ile çözüme yaklaştığı ve bu sürecin bozulması gerektiği yönünde uyardı. Gerçekte Amerika yönetimi Karabağ savaşını yeniden alevlendirmek için söz konusu askeri helikopterleri Bakü yönetimine vermiş olabilir.
Geçen hafta Kazakistan polisi başkent Astana’da hükümet karşıtı protesto eylemi düzenleyen onlarca kişiyi gözaltına alarak hapse attı. Kazakistan polisinin bu hareketi, Cumhurbaşkanı Nur Sultan Nazarbayev’in muhalifleri ülke genelinde protesto eylemleri düzenlenmesini istemelerinin ardından gerçekleşti. Söz konusu protesto eylemi eski bankacı ve Nazarbayev'in açık muhaliflerinden biri olan Muhtar Abliyazov tarafından organize edilmişti.
Orta Asya meseleleri uzmanlarına göre söz konusu protesto eylemi Astana’da çok hassas bir zaman diliminde düzenlendi, üstelik Kazakistan’da Nazarbayev’in yeniden Cumhurbaşkanı adayı olamayacağı yönünde tartışmalar da devam ediyor. Nazarbayev ise kendini Kazakistan’ın daimi Cumhurbaşkanı olarak ilan ediyor.
Kazakistan anayasasına göre protesto eylemleri bu ülkede hükümetten resmi izin alınarak düzenlenmesi gerekiyor. Bu konuda Kazakistan’ın uluslararası insan hakları idaresi Başkanı şöyle diyor: Astana’da düzenlenen hükümet karşıtı protesto eylemleri sırasında 50 protestocu gözaltına alındı, ancak gözaltına alınanlar fişlenmeden serbest bırakıldı, ama yine de bazı protestocular halâ gözaltında tutuluyor.
Bu arada Kazakistan’ın iç durumunda göze çarpan gergin atmosfere ve halkın hoşnutsuzluğuna bakıldığında, Nazarbayev karşıtlarının protesto eylemlerinin ülkenin başka kentlerine sıçramasından söz ediliyor.
Nur Sultan Nazarbayev orta Asya cumhuriyetleri arasında güçlü liderlerden biri sayılıyor. Kazak politikacı ülkesinde iktidarı tamamen kendi elinde tutmakla beraber muhaliflerin iktidar yapısına nüfuz etme yollarını da kapatmış bulunuyor. Kuşkusuz mevcut şartlarda ve Nazarbayev bazı bölgesel güçlerin destekleri ile kendini ülkesinin daimi Cumhurbaşkanı ilan ettiğine bakıldığında, iç arenada muhaliflerinin sayısı artacağı anlaşılıyor.
Hali hazırda 77 yaşında olan Nazarbayev şimdiye kadar sürekli %90’ın üzerinde oy oranı ile ülkesinin cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanan bir liderdir. Nazarbayev 1990’lı yıllarda Ebliazov’u Kazakistan’ın enerji Bakanı olarak atadı, fakat on yıl sonra onunla bazı sorunlar yaşadı.
Kuşkusuz Nazarbayev yönetimi emri altında bulunan polis ve güvenlik güçlerinin de yardımı ile Astana yönetiminin tüm kırılgan konumlarını kontrol altında tutuyor. Bu şartlarda muhaliflerin Astana hakimiyetine darbe vurabilmeleri veya devirmeleri imkansız gibi gözüküyor. Ama yine de iç itirazların artması, Nazarbayev muhaliflerinin sayısı hızla arttığını gösteriyor.
Geçen hafta orta Asya ve Güney Kafkasya bölgelerinde yaşanan gelişmelere bakıldığında, her iki bölgenin oldukça kritik bir haftayı geride bıraktıkları söylenebilir. Geçen hafta Azerbaycan Cumhuriyeti ve Ermenistan bir kez daha çatışma eşiğine geldi, gerçi bu savaşın Amerika tarafından organize edilerek tetiklenmeye çalıştığı söylenebilir.
Orta Asya bölgesinde de Kazakistan’da halkın protesto eylemleri Astana yönetimini yeni bir krizle karşı karşıya getirebileceği anlaşılıyor. Gerçi protesto eylemleri polis ve güvenlik güçlerinin müdahalesi ile anında bastırıldı, fakat itiraz hareketlerinin önümüzdeki aylarda genişleyerek devam edeceği ve Nazarbayev yönetimini zor durumda bırakabileceği söyleniyor.