Medeniyet'in Beşiği Kermanşah-18
Bu bölümde Kermanşah eyaleti ahalisinin kimi halk oyunlarına, geleneklerine ve adetlerine değineceğiz.
Kermanşah eyaleti, İran'ın en eski ve en kadim bölgelerinden biridir. Bir kaç bin yıllık mazisi olan Kermanşah'ın kültürü de çok zengindir. Kermanşah halkı her zaman kendi özgünlüğünü ve kültürünü korumaya ve onu kaybetmemeye çalışmıştır. Kürtler, İran platosunun dağlık bölgelerinde yaşayan en büyük ve en eski Aryan kabilelerinden biridir. Bu topraklardaki insanların çoğu da Kürt. Bu bölgelerin insanları geçmişin inançlarına ve dönemlerine dayanan kendi gelenekleri, kültürleri, şiveleri ve giyim tarzlarına sahiptir. Sohbetimizin devamında bu topraklardaki insanların kültür ve adetlerinden söz etmeye çalışacağız.
Kürt ırkı hakkında yorum yapmak çok zor olsa da, görünen o ki, Kordestan eyaleti Kürtleri gibi Kermanşah Kürtleri de Aryan kökenli ve İran platosunun eski sakinlerindendir. Bu ırk, Milat Öncesi 2. bin yıldan itibaren İran'a giren ve Zagros dağlarına yerleşen Aryan ırkının kollarından biridir. Kürtler, dilleri, kültürleri ve gelenekleri İran topraklarındaki diğer halklarla ilişkili olan İran asıllı bir kavimdir. Sümer ve Asur belgelerinde, Doğu Asur'un dağlık topraklarında, Mezopotamya'nın kuzeydoğusu ve doğusu ile Sümer topraklarında yaşayan bazı kabilelere Kurti veya Gudi, Karti ve Kard adı verilmiş ve Ermeni kaynaklarında da Karduh kelimesi onlar için kullanılmıştır. Milat Öncesi dördüncü yüzyıl Yunan eserlerinde, açıkça Karduhi kelimesine değinilmiştir. Araştırmacılar ise Karduhilerin Kürtler ile ilişkili olduğunu düşünüyorlar. Ahamenişler döneminden İslam'a kadar Karduhların daha sonra Kürt ve Kurd olarak adlandırıldıkları söylenmektedir.
Kermanşah halkı çoğunlukla Kürtçe konuşur ve bu dilin Kelhori, Orami, Sorani, Leki vb. farklı şivelerini kullanır. Kürtçe, Farsçanın görece bir akrabasıdır, çünkü ortak dil bilgisi kurallarını da paylaşıp kelime dağarcığı ve kelime kökeni olarak da Farsça'ya ve İran dillerine yakındır. Ortabatı İran dilinin bir kolu olan Kürtçe, yazılı edebiyatı nedeniyle özel bir öneme sahiptir. Bununla birlikte, diğer dillerin bu dil üzerindeki etkisi de önemli düzeydedir. Çünkü içinde Arapça, Ermenice, Türkçe ve Farsça pek çok kelime vardır. Zamanla Kermanşah halkının çok tatlı ve eşsiz bir şiveyle Farsça konuşmaya başladığını da belirtmekte fayda var. Öyle ki şiirlerinde, hikâyelerinde, şarkılarında ve atasözlerinde bu şiveye de yer verip bu şiveyi kullanırlar.
Kermanşah'ın çok sıcak ve misafirperver insanlara, diğer bölgeler gibi, yerel geleneklerin çoğunu özel günlerde ve törenlerde gördüğümüz kendi adetlerine sahiptir. Kermanşah kültürü, bu topraklardaki insanların tüm geleneklerine dayanmaktadır.
Kermanşah halkının gelenekleri arasında bu bölgenin özel törenleri, geleneksel oyunları, yerel ve geleneksel yemekleri, yerel kıyafetleri vb. yer alır Kürtlerin özel kıyafetlerinin çok güzel olduğunu ve onlara özel bir ayrım kattığını düşünürsek, Kürt kültürü ile tanışmaya kıyafetlerini tanıtarak başlamak daha doğru olur.
Diğer İran etnik grupları gibi Kürtlerin de biyolojik iklimlerine uygun özel bir kıyafetleri ve giysileri var. Bu bölgenin insanlarının kıyafetleri özgün ve özel olup, kendine has özellikleri olan ve dünya çapında ün kazanmıştır. Aynı özel süslemelerle şıklık ve güzelliğin harmanının ürünüdür.
Kürt kadın kıyafetleri arasında, şapkalar, sarıklar, gömlekler, elbiseler, abalar ve şalvarlar yer alır. Kürt kadınlarının başlarına sardıkları sarıklar birkaç mendilden oluşuyor. Bazen Kürt kadınları, uzun ve bol gömlekler giyerler ve genellikle bunları çiçekli kumaşlardan yaparlar. Kızlar ve genç kadınlar sarıklar yerine işlemeli boncuklu şapka veya yelek kullanırlar. Çiçekli kumaşlardan yapılan Kelence diye bilinen kıyafet ise, Kermanşahtahi Kürt kadınlarının güzel yerli ve favori kıyafetlerinden biri. Renginin yanı sıra özel kesimi ve süslemesi ile bu örtü, kadınların çeşitli süslemeler kullanmasına olanak sağlıyor. Pelerin, ayağın arkasına kadar uzanan tam uzunlukta bir gömlek gibidir ve üst kısmı da genellikle renkli kadifeden yapılır. Göğüs kısmında bir düğüm vardır. Cafi olarak bilinen kıyafet ise erkek pantolonu gibi bir kadın pantolonudur. Bu pantolonları Kürt kadınları, özellikle kırsal kesim kadınları iş için giyerler. Başka zamanlarda kadınlar bol ipekten pantolonlar giyerler.
Erkeklerin giysileri, takke, sarık, özel eşarplar, şallar, aba, , kepenek ve cafidir. Takke, Kürt kadınlarının iplikten veya ipekten ördüğü bir şapka türüdür. Bazı erkekler takke, bazıları ise kumaştan konik şapkalar giyiyor. Kürt erkekleri, elbiselerinin etrafına birkaç mendil sarıyor veya serbend denilen konik şapkalar da giyiyor ... Bu mendillerin bazıları parlak renkli ve çiçekli de olabilir. Kervasi Fagyane diye bilinen elbise ise, uzun kollu bir gömlek. Sahme diye bilinen etek de gömleğin üstünde giyilir. Önü tamamen açık ve düğmelidir. Aba da sahmenin üstünden giyilen tam boy bir giysidir.
Yumuşak ve sağlam kumaşlardan yapılan bel kuşakları ise, iki şekilde bağlanır, büstü kolludur. İçine iki cep dikip palto ve pelerin gibi kullanılabilir. . Kışın palto yerine kepenek kullanılır. Bu elbise yüksek kaliteli keçeden yapılmıştır. Cafi, rahatlığından dolayı bugün İran'ın çoğu yerinde yaygın olan bir pantolon türüdür. Bu tip pantolonlar ayak bileğinde dar ve yukarıya doğru giderek genişleyen bir pantolon türüdür.
El değmemiş ve doğal olarak büyük şehirlerden uzak yaşayan toplumlar içindeki insanların arasındaki yakın ilişki ve bağ nedeniyle özel gelenekler ve adetler de söz konusudur.
Tupan, Gerzan ve Şapka Kapma, geleneksel Kürt oyunlarına örnek gösterilebilir. Tupan oyunu tamamen açık bir alan gerektirir ve sıcak günler ile güneşli bahar ve kış için uygundur. Oyuncular iki gruba ayrılır. Her grup istediği kadar kişi oynatabilir. Bu oyunda, iki nokta "dav" olarak işaretlenir. Bu noktalar, oyundaki belirli noktalardır. Bir nokta yukarı bir nokta ise aşağı dav olarak adlandırılır ve oyun sopalarla topa vuruşlar ile devam eder. Amaç topla karşı grup üyelerinin vurulmasıdır.
Gerzan oyununda ise önce yere bir çember çizilir ve çemberin içinde birkaç kişi durur. İki kişi de topuz görevi yapan bir sopayla dairenin dışına yerleştirilir. Sopalı insanlar çemberin içindeki insanlara vurmaya çalışır. Çember içindekiler kendilerini ayaklarıyla da savunurlar. Bu oyunda her iki tarafın ayakları çemberin çevresini geçmemelidir. İki tarafın her biri diğerine vurursa ve ayağı çemberin üzerinde değilse, o kazanır ve kaybedenle yerini değiştirir.
Şapka Kapma oyununda oyuncular iki gruba ayrılır. Bir grup mendil veya şapka giyer ve yan yana yere otururlar. Diğer grup onların etrafını sararlar. Oyun başladığında ayakta duran grup oturanlara saldırır ve mendillerini veya şapkalarını kapmaya çalışırlar. Oturan grup, kendilerini savunmalı ve kimsenin, mendillerini başlarından kapmasına izin vermemelidir. Ayakta duran oyuncular, oyuncuların kafalarından çıkarılan mendile veya şapkaya taş koyar ve oturan gruba atar. Şapkanın sahibi şapkasını havada yakalayabilirse kazanır. Aksi takdirde, tekrar şapkasını takması ve oyunun ikinci turu için oturması gerekir. Altı kez kazanan her grup, oyunun nihai galibidir.