Şubat 05, 2021 12:23 Europe/Istanbul
  • Orta Asya ve Kafkasya gelişmeleri

Bugün yine her hafta olduğu gibi Orta Asya ve Kafkasya bölgesinin geçen haftaki en önemli gelişmelerini gözden geçireceğiz.

Bültenimizi geçen hafta Orta Asya ve Kafkasya bölgelerinde yaşanan önemli gelişmelerin ana başlıkları ile açıyoruz.

  • Azerbaycan Cumhuriyeti ve Ermenistan’ın birbirini Karabağ ateşkesini ihlal etmekle suçlamaya devam etmesi ve münakaşa ile ilgili gelişmeler,
  • Bağımsız devletler topluluğuna üye ülkelerin mali enformasyon kurumlarının zirvesi,
  • Tacikistan’dan bölgede demir yolu inşaatına vurgu,

Geçen hafta orta Asya ve Kafkasya bölgesinin en önemli bazı gelişmeleriydi.

Geçen hafta Azerbaycan Cumhuriyeti ve Ermenistan birbirini Karabağ ateşkes anlaşmasını ihlal etmekle suçlamaya devam etti. Bu doğrultuda Bakü yönetimi Erivan yönetimini ateşkes kurallarını ihlal etmekle suçladı.

Azerbaycan Cumhuriyeti Savunma Bakanlığı sınır bölgelerinde Ermeni güçleri ateşkesi ihlal etmekle suçlarken, karşı taraf bu iddiayı mutlak yalan niteledi. Konu hakkında bir bildiri yayımlayan Azerbaycan Cumhuriyeti ordusu bu ülkenin sınır mevzileri Ermenistan ordusunun açtığı ateşe maruz kaldığını, Ermeni askerler otomatik silahlarla sınır bölgelerine ateş ettiklerini belirtti. Bildiride ayrıca Kasım ayın Rusya’nın ara buluculuğu ile varılan ateşkes anlaşmasına rağmen Ermenistan ordusu bu anlaşmayı bir kaç kez ihlal ettiği, Ermenilerin bu tür ihlalleri sırasında bir kaç Azeri asker ve bir sivil sırf bu yüzden hayatını kaybettiği kaydedildi.

Azerbaycan Cumhuriyeti ordusunun bu suçlamalarına tepki gösteren Ermenistan Savunma Bakanlığı Sözcüsü Geork Altunyan Azeri tarafın suçlamalarını mutlak yalan niteledi.

Gerçekte Azerbaycan Cumhuriyeti ile Ermenistan arasında Rusya’nın ara buluculuğu ile gerçekleşen üçüncü ateşkes anlaşması da önceki iki ateşkes anlaşması gibi uygulamada bazı sıkıntılarla karşılaştığı anlaşılıyor. Rusya’nın ara buluculuğu ile geçen 9 Kasım tarihinde imzalanan ateşkes anlaşması da Azerbaycan Cumhuriyeti ile Ermenistan arasında kalıcı bir barışı sağlayamadığı ve anlaşmanın maddelerinin uygulanmasını güvence altına alamadığı gözleniyor. Nitekim on maddelik ateşkes anlaşmasının Azerbaycan Cumhuriyeti lideri İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan tarafından imzalanmasına karşın anlaşmanın uygulamada çıkmaza girdiği söylenebilir.

Bu arada görünen o ki Azerbaycan Cumhuriyeti, Ermenistan ve Rusya liderleri barış müzakerelerinde başarısız olduklarını itiraf etmek yerine kendilerini Moskova’da imzalanan bu belgeyi adım adım uygulamakla yükümlü görüyor.

Bilindiği üzere Azerbaycan Cumhuriyeti ve Ermenistan dağlık Karabağ münakaşası yüzünden 44 gün çatıştıktan sonra Rusya’nın ara buluculuğu ile 9 Kasım 2020’de bu bölgede ateşkes ilan edilmesi üzerine anlaştılar. Ancak o tarihten bu yana iki ülke sürekli birbirini sınır hattında ateşkesi ihlal etmekle suçluyor.

Karabağ anlaşması imzalandıktan sonra Rusya ateşkesin uygulanmasını gözetlemek üzere dağlık Karabağ bölgesinde ve iki tarafın temas hattında barış gücünü konuşlandırdı. Ancak buna karşın ateşkes anlaşmasının sürekli ihlal edilmesini, iki taraf arasındaki üçüncü ateşkesin de başarısızlıkla sonuçlandığı şeklinde yorumlamak mümkün. Söz konusu üçüncü ateşkes anlaşması Azeri ve Ermeni tarafların geçen 27 Eylül’de başlayan ve yaklaşık bir buçuk ay süren savaşın ardından 9 Kasım’da imzalanmıştı.

Bu arada Azerbaycan Cumhuriyeti’nde gerginliğin tırmanmasına karşın görünen o ki, Bakü ve Erivan arasındaki son askeri çatışmalarda Azeri taraftan yana sırf ciddi siyasi desteğini ortaya koyan Ankara yönetimi şimdi ise Türkiye’nin milli çıkarlarını güvence altına alacağını düşündüğü Azerbaycan Cumhuriyeti ile ikili anlaşmadaki bazı maddeleri uygulamaya çalışıyor. Bundan başka Azerbaycan Cumhuriyeti’ne daha fazla silah satmak ve bu ülkenin ordusunu takviye etmek de Ankara’nın gündeminde yer alıyor. Gerçekte Azerbaycan Cumhuriyeti ile Türkiye arasındaki askeri ilişkiler özellikle geçen sene büyük oranda artmaya başladı ve bu artış tesirini Karabağ bölgesi üzerine yaşanan son savaşta göstermeye başladı; öyle ki Türkiye’nin İHA’ları gibi bazı askeri teknolojileri Karabağ savaşında Azerbaycan Cumhuriyeti tarafından Ermenistan’a karşı kullanıldı.

Öte yandan Azerbaycan Cumhuriyeti 44 günlük savaştan zaferle çıkınca Bakü ve Ankara arasında iktisadi alanlarda ve ayrıca askeri yardım alanında işbirliği artmaya başladığı gözleniyor. Nitekim son üç ayda iki ülke bir kaç kez ortak askeri tatbikat düzenledi. Geçen hafta da Rusya ve Türkiye’nin Karabağ bölgesinde ateşkesi gözetleme ortak merkezi kuruldu ve Azerbaycan Cumhuriyeti ordusunun destekleri ile çalışmalarına başladı.

Azerbaycan Cumhuriyeti ile Türkiye arasındaki ilişkilerin gelişmesi ve Ankara’nın Karabağ barış anlaşmasının uygulanma sürecine müdahil edilmesi Ermenistan’ın on maddelik bu anlaşmayı uygulamakta en önemli sorunu Türkiye’nin bu anlaşmanın uygulanmasına müdahil edilmesi olduğu bir sırada gündeme geliyor. Bu durumun yanı sıra Azeri yetkililerin Ankara ile ilişkilerinde hareketleri, Bakü yönetiminin perde arkasında Ankara’ya karşı ağır yükümlülükleri kabul ettiği kanaatini gündeme getiriyor. Bu yükümlülüklerin arasında Türkiye’ye Nahçivan özerk Cumhuriyeti, Hazar denizi ve orta Asya cumhuriyetlerine ulaşma kolaylığı tanımanın yanı sıra Ermenistan ile Türkiye arasındaki tarihi sorunların çözümü de yer aldığı anlaşılıyor. Gerçekte Azerbaycan Cumhuriyeti Rusya’nın da yardımları ile Ermenistan’ı Azerbaycan Cumhuriyeti’nin iktisadi ve enerji projelerine ortak etmenin yanı sıra, Erivan’ın  Türkiye’yi suçladığı Ermeni soykırım iddiası meselesini de halletmek istiyor.

Geçen hafta orta Asya bölgesinde en önemli gelişmelerden biri, bağımsız devletler topluluğuna üye ülkelerin mali enformasyon kurumu başkanları konseyinin oturumuydu.

Bağımsız devletler topluluğuna üye ülkelerin mali enformasyon kurumu başkanları konseyinin oturumu para aklama ve teröre mali destek tehlikelerini ele almak üzere çevrimiçi yöntemi ile düzenlendi. Oturumda topluluğun çerçevesinde güvenlik meselesi, uluslararası mali izleme eğitim merkezi, para aklama ve teröre mali destekle mücadele için Avrasya grubu gibi maddeler ele alındı.

Bağımsız devletler topluluğuna üye ülkelerin mali enformasyon kurumu başkanları konseyinin oturumu bölgede büyük önem arz eden iki önemli konuyu masaya yatırdığı için önemli sayılıyor. gerçekte orta Asya bölgesinde para aklama ve teröre mali destek verme tehlikeleri sürekli artıyor. Bir süredir Irak ve Suriye’de bozguna uğrayan tekfirci IŞİD terör örgütünden umudunu kesin Amerika şimdi bu örgütün teröristlerini orta Asya bölgesine getirerek Rusya ve bölgedeki bağımsız ülkelere karşı şom hedeflerinin bir bölümüne ulaşmak istiyor. Amerika terör devleti bu teröristleri Rusya, Çin ve İran sınırlarına konuşlandırarak örgütün Irak ve Suriye’de uğradığı hezimeti telafi edebileceğini zannediyor. Kuşkusuz bu hedefin gerçekleşmesi Amerika ve sultacı Batılı devletlerin gayri meşru çıkarlarının bir bölümünün gerçekleşmesi anlamına gelir.

Geçen hafta Tacikistan ulaştırma Bakanı Azim İbrahim, Türkmenistan, Afganistan ve Tacikistan arasında ortak demir yolu inşa edilmesi ile ilgili müzakerelerin devam etmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Başkent Duşanbe’de bir oturumda konuşan Bakan İbrahim, orta Asya bölgesinde bölgesel demir yolu inşaatında yaşanan duraksamanın sebebi Tacikistan ve Afganistan’ın mali kaynak sıkıntısı olduğunu belirterek şöyle dedi: Tacikistan Asya kalkınma bankası ve Avrupa kalkınma ve imar bankası ile bu iki mali kurumdan sermaye cezbetme konusunu görüşüyor.

Bakan İbrahim bu proje için gerekli ödeneği 128 milyon dolar olarak açıkladı.

Kuşkusuz bölgesel kara yolları ve demir yollarının inşa edilmesi bölge ülkeleri için büyük önem arz eden bir meseledir. Yine demir yolu gelişmekte olan ülkelere en ucuz ulaştırma imkanlarını sunar.

Söz konusu bölgesel demir yolu projesi Afganistan, Tacikistan ve Türkmenistan cumhurbaşkanının Mart 2013’te gerçekleştirdikleri oturumda imzalandı. Ancak bu proje de mali sıkıntılar ve özellikle Afganistan’da güvensizlik şartları yüzünden şimdiye kadar hayata geçirilemedi. Bu arada Türkmenistan bu projenin Afganistan sınırına kadar uzanan 35 kilometresini tamamladığı belirtildi.

 

 

 

Etiketler