Nur’a giden yol
Gâfir suresinin 1 ila 6. ayetleri ve tefsirleriyle sizlerle birlikteyiz.
Gâfir suresinin 1 ila 3. ayetlerine kulak veriyoruz:
حم (40:1)
تَنْزِیلُ الْکِتَابِ مِنَ اللَّهِ الْعَزِیزِ الْعَلِیمِ (40:2)
غَافِرِ الذَّنْبِ وَقَابِلِ التَّوْبِ شَدِیدِ الْعِقَابِ ذِی الطَّوْلِ لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ إِلَیْهِ الْمَصِیرُ (40:3)
Yani:
Hâ. Mîm.
Bu Kitap mutlak galip, hakkıyla bilen, lütuf sahibi Allah tarafından indirilmiştir.
O, günahı bağışlayan, tevbeyi kabul eden, azabı çetin, lütuf sahibi Allah'tandır ki. O'ndan başka hiçbir ilâh yoktur, dönüş ancak O'nadır.
Bu sure, Kur'an'ı Kerim’in diğer 28 suresi gibi kesik harflerle başlamıştır ve bundan önce de belirtildiği üzere, bir sonraki ayetle beraber Kur'an'ı Kerim’in azametini göstermektedir. Bir başka ifade ile bunca azametine rağmen Kur'an'ı Kerim yüce Allah tarafından bilinen basit alfabe harflerinden oluşmuş ve tüm insanlara sunulmuştur; ancak hiç bir insan bu kitabın benzerini yazamayacağı da kesindir.
Bir sonraki ayet ise Allah tealayı beş ilahi sıfatla vasfediyor, ki hem müjdeleyici, hem uyarıcı ve hem ikaz edicidir. Yani bir yandan günahkar kullara tevbe ettikleri takdirde yüce Allah onların günahlarını yok sayacağını ve onları bağışlayacağını müjdeliyor ve öbür yandan günah işleme üzerinde ısrarlarını sürdürdükleri ve ilahi emirlere uymadıkları takdirde de onları ağır cezaların beklediği uyarısında bulunuyor.
Ayetler ayrıca nimetleri herkesi kapsayan bir tek Allah’ın ibadet edilmeye layık olduğunu ve ancak O’na kulluk etmek gerektiğini ve O’ndan başka hiç kimse tapılmayı haketmediğini buyuruyor. Üstelik ölümden sonra herkes O’na dönmesi ve O’na hesap vermesi gerekmektedir.
Bu ayeti kerimelerden şunu öğrenmekteyiz.
1 – Kur'an'ı Kerim yüce Allah’ın kelamıdır ve insanların anlayabileceği düzeye indirgenmiştir.
2 – Kur'an'ı Kerim yüce Allah’ın sınırsız ilminin bir cilvesidir ve bu yüzden hiç bir mantık ona üstün gelemez, onun karşısında direnemez.
3 – Kur'an'ı Kerim’e sarılmak Müslümanların dünya genelinde izzet ve iktidarına vesile olabilir. Zira bu kitap bilge ve aziz Allah tarafından indirilmiştir.
4 – İlahi kitabın nazil olma sebebi, Allah’ı ve Maadı tanımak ve böylece kemale erme yolunu izleyerek Allah katına yakınlaşmak içindir.
Gâfir suresinin 4 ila 6. ayetleri:
مَا یُجَادِلُ فِی آَیَاتِ اللَّهِ إِلَّا الَّذِینَ کَفَرُوا فَلَا یَغْرُرْکَ تَقَلُّبُهُمْ فِی الْبِلَادِ (40:4)
کَذَّبَتْ قَبْلَهُمْ قَوْمُ نُوحٍ وَالْأَحْزَابُ مِنْ بَعْدِهِمْ وَهَمَّتْ کُلُّ أُمَّةٍ بِرَسُولِهِمْ لِیَأْخُذُوهُ وَجَادَلُوا بِالْبَاطِلِ لِیُدْحِضُوا بِهِ الْحَقَّ فَأَخَذْتُهُمْ فَکَیْفَ کَانَ عِقَابِ (40:5)
وَکَذَلِکَ حَقَّتْ کَلِمَةُ رَبِّکَ عَلَى الَّذِینَ کَفَرُوا أَنَّهُمْ أَصْحَابُ النَّارِ (40:6)
Yani:
İnkâr edenler müstesna, hiç kimse Allah'ın âyetleri hakkında tartışmaz. Onların şehirlerde (rahatlıkla) gezip dolaşması seni aldatmasın.
Onlardan önce Nuh kavmi ve bunlardan sonraki topluluklar da (peygamberlerini) engellemeye, her ümmet kendi peygamberini yakalamaya azmetmişti. Bâtılı hakkın yerine koymak için mücadele etmişlerdi. Bunun üzerine ben onları kıskıvrak yakaladım. İşte, cezalandırmamın nasıl olduğunu gör!
İnkâr edenlerin cehennem ehli olduklarına dair Rabbinin sözü böylece gerçekleşti.
Bu ayetler İslam Peygamberi -s- ve asrı saadette yaşayan Müslümanları ve daha sonraki kuşakları teselli ederek şöyle buyuruyor: Eğer bazıları sizin dininize karşı çıkar ve sizinle savaşarak hak sözü yok etmek isterse, asla umutsuzluğa ve hüsrana kapılmayın veya zafiyet göstermeyin. Zira bu durum tarih boyunca böyle olmuş ve kafirler ve muhalifler sadece ilahi dinleri izleyenlerle değil, aynı zamanda ilahi peygamberlerle de muhalefet etmiş ve onlara karşı kumpaslar kurarak onları hak yolundan geri çevirmeye çalışmıştır.
Günümüzde de zalim ve müstekbir zorba güçler çeşitli konferanslar düzenlemek, siyasi müzakereler etmek, askeri tatbikatlar düzenlemek ve ortakları ile ittifak kurmakla gövde gösterisi yapıyor ve böylece bağımsız milletleri korkutmaya çalışıyorlar. Ancak mümin insanlar zorba güçlerin ve düşmanların bu tür gövde gösterilerine aldanmamaları ve asla onların görece gücünden korkmamaları gerekir.
Kuşkusuz tarih bu tür insanları çok görmüştür. Bu tür zorba insanlar alında ilahi cezalara karşı oldukça acizdir. Bu mücadelede kesin zafer hak tarafında duranlarındır ve karşı taraf işlediği suçlarla aslında dünyada ve ahirette en ağır ilahi cezalarla karşılaşır.
Bu ayeti kerimelerden şunu öğrenmekteyiz.
1 – Hak’la her türlü mücadele ve savaşın kökü küfre uzanır. Hak karşısında durmamaya ve dünyevi çıkar uğruna Hak’la mücadele etmemeye özen göstermeliyiz.
2 – Tüm insanların iman etmelerini beklememeliyiz. Yine başkalarının küfür ve inkarı bizi gevşetmemeli ve hüsrana uğratmamalıdır.
3 – Küfür elebaşıları Müslümanları korkutmak için sürekli entrika yapar, ancak iman ehli olanlar bu entrikalardan korkmamalı ve düşman kumpaslarına kanmamaya dikkat etmeli ve direnişe devam etmeleri gerekir.
4 – Muhalifler ve Hak tealaya karşı çıkanlar ilahi peygamberleri tekzip eder ve onlara karşı kumpas kurar. Muhalifler türlü yollardan hak karşıtı propaganda yaparak hakkı yok etmeye çalışır.
5 – İlahi sünnetlerden biri muhalif ve asi kafirleri cezalandırmaktır. Ancak bu cezalandırma bile hak ve adalet temelinde gerçekleşir.