Nur’a giden yol
Gâfir suresinin 69 ila 76. ayetleri ve tefsirleriyle sizlerle birlikteyiz
Gâfir suresinin 69 ila 72. ayetleri:
أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِینَ یُجَادِلُونَ فِی آَیَاتِ اللَّهِ أَنَّى یُصْرَفُونَ (40:69)
الَّذِینَ کَذَّبُوا بِالْکِتَابِ وَبِمَا أَرْسَلْنَا بِهِ رُسُلَنَا فَسَوْفَ یَعْلَمُونَ (40:70)
إِذِ الْأَغْلَالُ فِی أَعْنَاقِهِمْ وَالسَّلَاسِلُ یُسْحَبُونَ (40:71)
فِی الْحَمِیمِ ثُمَّ فِی النَّارِ یُسْجَرُونَ (40:72)
Yani:
Allah'ın âyetleri hakkında tartışanlara bakmadın mı? Nasıl döndürülüyorlar (onu tasdike yanaşmıyorlar)!
Onlar, Kitab'ı ve peygamberlerimize gönderdiklerimizi yalanlayanlardır. Onlar yakında (gerçeği) anlayacaklar!
O zaman boyunlarında demir halkalar ve zincirler olduğu halde, sürüklenecekler,
Kaynar suda, sonra da ateşte yakılacaklardır.
Bu ayetler ilahi peygamberlerin ve semavi kitapların delillerini kabul etmek istemeyen ve sürekli hak ve hakikate karşı isyan eden zümreyle ilgilidir. Kuşkusuz hak ve hakikate karşı inat ve mücadele etmek insanı doğru yoldan saptırır ve sonucu sapkınlıktan başka bir şey olamaz.
Tarih boyunda hak ve hakikatle mücadelenin kökü geçmişleri körü körüne taklit etmek ve onların inançlarını yersiz bağnazlıkla savunmak ve bazen de peygamberlere ve izleyenlerine inat etmek gibi durumlara dayanmıştır. Bu tür insanları hak ve hakikati öğrenmek ve hak sözü benimsemek yerine, hoşlarına gitmeyen her hak sözü inkar etmeye çalışmıştır.
Kuşkusuz gerçekten hak peşinde olan fakat ona ulaşamayan ve idrak edemeyen insan, Allah teala katında mazur sayılır, fakat biri hak sözü anlayıp da ona karşı çıkar veya inkar ederse, en ağır biçimde cezalandırılacaktır, zira böyle bir insaniyet yolundan çıkmış ve hayvanlardan farklılığını ortaya koyan aklını hiçe saymıştır.
Küfür ve şirk bu dünyada cezalandırılmaz, zira ilahi hikmet, iman ve inançta kimseyi zorlamamaya yöneliktir ve her insan kendi aklı ve iradesiyle doğru yolu seçmesi gerekir. Buna karşın insanın seçtiği her türlü yolun veya yerine getirdiği her türlü amelin sonuçları onun istek ve iradesinin dışındadır. Bu yüzden yüce Allah insan inat veya bağnazlık yüzünden küfre saptığında cezası cehennemin dibi olacağını buyurmuştur.
Bu ayeti kerimelerden şunu öğrenmekteyiz.
1 – Geçmişte ilahi peygamberlere karşı çıkan ve doğru yoldan sapanların tarihini ve kaderini okumak, Kur'an'ı Kerim’in tavsiyelerinden biridir.
2 – Asıl tehlike, insan bildiği halde hak ve hakikatle savaşması ve hakkı inkar etmesidir.
3 – Cehennemin türlü azaplarını beyan etmek aslında insanların davranışlarına dikkat etmeleri ve bu dünyada yaptıkları karşılıksız kalmayacağını bilmeleri yönünde bir ikazdır.
4 – Kafirlerin bu dünyada yersiz kibirleri ve üstünlük taslamaları, kıyamette zillet ve rezil olmalarının sebebidir.
Gâfir suresinin 73 ve 74. ayetleri:
ثُمَّ قِیلَ لَهُمْ أَیْنَ مَا کُنْتُمْ تُشْرِکُونَ (40:73)
مِنْ دُونِ اللَّهِ قَالُوا ضَلُّوا عَنَّا بَلْ لَمْ نَکُنْ نَدْعُو مِنْ قَبْلُ شَیْئًا کَذَلِکَ یُضِلُّ اللَّهُ الْکَافِرِینَ (40:74)
Yani:
Sonra onlara: Allah'ı bırakıp da koştuğunuz ortaklar nerededir? denilecek.
O Allah'tan başka (taptıklarınız). Onlar da:"Bizden uzaklaştılar, zaten biz önceleri hiçbir şeye tapmıyorduk", diyecekler. İşte Allah kâfirleri böyle şaşırtır.
Bundan önceki ayetler kafirlerin kıyamet gününde cezalarından söz etmişti. Bu ayetler şöyle devam etmekte:
Müşriklerin ve kafirlerin kaçacak yol bulamadıkları cehennem ateşinin ortasında onlara, hani Allah yerine taptıklarınız ve onları Allah’a ortak koştuğunuz şeyler şimdi neredeler? diye sorulur. Neden ilah sandıklarınız o şeyler şimdi sizin feryadınıza yetişmez ve sizi cehennemin azgın ateşinden kurtarmak için yardımınıza gelmez?
Onlar ise acizlik ve utanç içinde şöyle der: Bizim taptığımız şeyler ye helak oldular, ya da bizim gibi cehenneme düştüler. Her halükarda onlardan hiç bir iz yok, sanki kaybolup gittiler. Oysa biz onlara bugün bize şefaat etmeleri ve yardımımıza koşmaları için tapıyordum. Madem öyle, sanki biz onlara hiç tapmamış gibi olduk ve onlar tapılacak şeyler olmadıklarını anladık. Şimdi o taptıklarımız şeylerin birer kuruntu olduğunu, fakat biz onları gerçek sandığımızı öğrendik.
Ancak bu tür itiraflar veya inkar etmeler kıyamet gününde hiç bir işe yaramaz ve suçlulara faydası olmaz, zira küfür ve şirkin sonucu sapkınlık ve nihayetinde cehennem ateşine düşmektir.
Bu ayeti kerimelerden şunu öğrenmekteyiz.
1 – Kıyamet günü, hakikatlerin ortaya çıktığı ve her şey aydınlığa kavuştuğu gündür ve o günde kafirler ve müşrikler sapkınlıklarını anlayacaktır.
2 – Kıyamet mahkemesinde günaha itiraf etmek veya inkar etmenin hiç bir tesiri olamaz, zira Allah teala insanların içini bilir ve ona göre hükmeder.
3 – Hidayete ermek veya karanlığa sapmak, insanın kendi iradesiyle seçtiği yoldur.
Gâfir suresinin 75 ve 76. ayetleri:
ذَلِکُمْ بِمَا کُنْتُمْ تَفْرَحُونَ فِی الْأَرْضِ بِغَیْرِ الْحَقِّ وَبِمَا کُنْتُمْ تَمْرَحُونَ (40:75)
ادْخُلُوا أَبْوَابَ جَهَنَّمَ خَالِدِینَ فِیهَا فَبِئْسَ مَثْوَى الْمُتَکَبِّرِینَ (40:76)
Yani:
Bu, sizin yeryüzünde haksız olarak şımarmanızdan ve aşırı derecede sevinip böbürlenmenizden ötürüdür.
İçinde ebedî kalmak üzere cehennemin kapılarından girin! Kibirlenenlerin dönüp gidecekleri yer ne çirkindir!
Bu ayetler cehenneme düşen zümrenin neden bu cezaya çarpıldıklarını beyan ederek şöyle buyurmakta:
Bunlar dünyada Allah’ı ve maadı inkar ederek nefsani şehvetlerinin sarhoşuydu ve günah içeren eğlencelere yönelmişti. Bunlar mahrumları ve mağdurları eziyet etmekten zevk alan ve günah işlemek ve ilahi ahkama karşı çıkmaktan mutlu olan kişilerdi.
Evet, kibir ve gaflet ve hevesle beraber olan eğlenceler insanı Allah tealadan uzaklaştırır ve hakikati idrak etmesine mani olur. Ancak şimdi kıyamet gününe gelindiğinde hak karşısında kibirleri onları bu zillete düşürdü ve şimdi onca heva ve heveslerinin bedelini cehennem ateşinde ödemeleri gerekir.
Bu ayeti kerimelerden şunu öğrenmekteyiz.
1 – İslam dini sağlıklı ve helal eğlence ve sevince karşı değildir. İslam dini günaha bulaşan her türlü eğlenceye karşıdır
2 – Kafirlerin sarhoşluğu ve neşesi, kıyamet gününde inlemelerinin sebebidir.
3 – Her türlü neşe ve eğlence hak ve batıl kriterleri ile ölçülür. Örneğin batıl yoldan her türlü eğelence, başkalarını hakkını çiğneyen, zayıf insanların aşağılanması ile beraber olan her türlü eğlence, Allah tealaya karşı isyan anlamına gelir.