Şubat 08, 2016 22:58 Europe/Istanbul

Bercam’dan sonra İran’ın siyasi ve iktisadi kapasitelerine kısa bir bakış

İran İslam Cumhuriyeti, siyasi ve iktisadi teamülleri alanında yeni bir döneme girdiği bir sırada İslam inkılabının zaferinin 38. Yıldönümünü kutluyor.

İran ve 5+1 grubu arasında yaklaşık iki yıl süren sıkı bir pazarlığın ardından sağlanan nükleer anlaşma şimdi yürürlüğe girmiş bulunuyor. Bercam adı ile anılan ortak eylem planı çerçevesinde İran’a dayatılan bir çok yaptırım kaldırıldı. Bercam nükleer anlaşmasının ardından BM güvenlik konseyi 2231 sayılı kararnameyi onaylayarak buna göre İran’ın başta uranyum zenginleştirme faaliyeti olmak üzere nükleer programı meşru ve yasal bir program olarak tanındı.

Cumhurbaşkanı Dr. Hasan Ruhani Bercam nükleer anlaşması resmen yürürlüğe girdikten sonra İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei’ye yazdığı mektubunda İran’ın nükleer, siyasi, iktisadi ve hukuki alanlarda elde ettiği 11 önemli kazanımı açıkladı ve şimdi İran’ın nükleer programı ile ilgili geçmişteki tüm suçlamaların ve muğlaklıkların sona erdiğini belirtti.

Şimdi BM güvenlik konseyi, ABD ve AB’nin mali ve bankacılık faaliyetleri, SWİFT, yatırım, sigorta hizmetleri, ihracat, petrol, doğalgaz, petro kimya, ulaştırma, denizcilik, limanlar, altın ve değerli taşlar, otomotiv, uçak ve benzeri alanlarda İran’a dayattıkları yaptırımlar kaldırılıyor ve böylece İran’ın küresel ekonomi arenasında güçlü bir şekilde faaliyet yürütmesi ve ihracat piyasalarına girmesi ve uluslararası sermaye piyasalarına ulaşması için gerekli zemin hazırlanıyor.

Gözlemcilere göre Bercam nükleer anlaşmasının yürürlüğe girmesi ile birlikte İran da altyapılarını ve iktisadi temellerini ve ortak yatırımlarını güçlendirebilecek siyasi – iktisadi yeni bir teamül sürecine giriyor. Son yıllarda Batı’nın nükleer program bahanesi ile İran’a dayattığı yaptırımlar doruk noktasına ulaştığı yıllarda Batı İran’ı inzivaya itmek için büyük emek sarf etti, fakat Bercam’ın yürürlüğe girmesinin ardından bu çabalar yatıştı ve şimdi İran’ın iktisadi diplomasisi büyük bir enerji ile harekete geçmeye başladı.

Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif 20 Ocak 2016’da İsviçre’nin Davos kentinde düzenlenen 46. Dünya ekonomik forumunda ve İran’ın bu Bercam’dan sonra katıldığı ilk oturumda İran’ın iktisadi programlarını anlattı. Zarif AB ve diğer bazı katılımcı ülkelerin üst düzey yetkilileri ile görüşmelerinde de İran’ın kalkınma hedeflerini açıkladı.

Dışişleri Bakanı Zarif ve Cumhurbaşkanı özel kalem müdürü Muhammed Nihavendian’la görüşen dünya ekonomik forumu icra Başkanı Klaus Showup, zirvenin iktisadi ve ticari işbirliğini geliştirmeye yönelik bazı kapasitelerine değinerek ve Bercam’ın yürürlüğe girmesinden sonra oluşan yeni iktisadi şartlardan duydukları memnuniyeti dile getirerek, İran’ın çeşitli alanlarda yeteneklerinden ilişkileri daha da pekiştirme yolunda yararlanmayı umduklarını kaydetti.

Şimdi İran ile işbirliği yapmak, Avrupalı bir çok firma için daha da cazip geliyor. Bu çerçevede Zeimens firması gibi bazı Avrupalı firmaların üst düzey yetkilileri ve yine Danimarka’nın inşaat, gemi inşaatı ve rüzgarla çalışan türbin firmaları İran’ın ziyaret ederek yetkililerle işbirliğini geliştirme yollarını görüştü.

Aynı çerçevede Çin Cumhurbaşkanı da Tahran’ı ziyaret etti ve İran’ın en büyük ticari ortağı olarak Bercam’dan sonra İran ile yeni işbirliği belgeleri imzaladı. Çin liderinin Tahran ziyareti sırasında 17 işbirliği belgesi iki ülke cumhurbaşkanları tarafından imzalandı ve ikili ilişkilerin seviyesi stratejik ilişkilerin seviyesine yükseltildi.

İran ve Çin şimdi de yıllık ikili ticaret hacmini 50 milyar dolara yükseltmek için çalışmalarını sürdürüyor.

Öte yandan Rusya Tarım Bakanı Aleksandr Tkachev de geçenlerde Tahran’ı ziyaret etti ve Moskova yönetimi İran ile ikili ilişkilerini tüm alanlarda geliştirmekte kararlı olduğunu belirtti. İranlı mevkidaşı Hücceti ile görüşen Rus Bakan Tkachev, ülkesi İran İslam Cumhuriyeti ile ilişkileri geliştirmeye öncelik verdiğini, iki ülke arasında tarım sektörü üzerinde yatırım ve alış verişin önemli olduğunu, İran ve Rusya bu süreci birlikte desteklemeleri gerektiğini kaydetti.

Rusya tarım Bakanı Tahran’dayken, Rusya merkez bankası Başkan yardımcısı Vladimir Chistyukhin de yaptığı açıklamada bu bankanın İran’ın mali kurumları ile bazı anlaşmaları incelediğini ve iki ülkenin firmalarının mali piyasalarda teamüllerinin takipçisi olduklarını belirtti.

Petrol, doğalgaz ve petro kimya alanlarında ise İran piyasaları daha da cazip geldiği gibi daha da rekabetli geçiyor. İran şimdi dünya petrol piyasalarına geri dönmeye hazırlanıyor. Yaptırımların kaldırılmasının ardından İran, Avrupa’ya petrol ihracatına yeniden başlıyor. Öte yandan Shell ve Total firmaları da üst düzey yöneticilerini Tahran’a gönderdi. BP, Statoil ve Lukoil gibi firmalar da İran’ın petrol ve doğalgaz sektörlerinde faaliyet yürütmek istediklerini açıkladı.

Wall Street Journal gazetesi, İran’a dayatılan yaptırımların kaldırılması ile beraber İran ekonomisinin çeşitli sektörleri yabancı sermayenin girişine şahit olacağını yazdı. Gazete, uluslararası yaptırımların kaldırılmasından sonra İran’ın 2.5 milyon varilden 1.1 milyon varile gerileyen petrol ihracatı yeniden yükselişe geçeceğini vurguladı.

İran dünya petrol kaynaklarının %9 kadarına sahip olduğu halde dünyada üretilen petrolde sadece %4’lük bir payı bulunuyor. oysa İran’ın petrol kaynakları Irak, Kuveyt ve BAE’nin sahip oldukları petrol kaynaklarından fazladır.

İtalya’nın ENI firmasının bir alt firması olan Saipem firması geçen Kasım ayında İran ile bir işbirliği protokolü imzalandı. Firma yetkilileri İran doğalgaz kaynakları dünyanın en büyük doğalgaz kaynağı olduğunu belirtiyor.

Dünya bankası 2016 yılının iktisadi ufkunu anlattığı raporunda Bercam anlaşmasından sonra İran’a dayatılan yaptırımların kaldırılması, İran’ın petrol ihracatının günde 500 ila 700 bin varil artmasına vesile olacağını belirtti. Raporda petrol fiyatlarının düşmesine karşın bölge ekonomisi 2016 – 2018 yıllarını kapsayan dönemde %5’in üzerine çıkacağı belirtildi. Bu artış ise İran ekonomisinde yaşanacak iyileşmeden kaynaklanıyor. İran hali hazırda bölgenin en güçlü ekonomisi sayıyor. İran Batı’nın yaptırımlarından önce günde 2.5 milyon varil ham petrol ihraç ediyordu, ancak bu rakam 2013 yılında bir milyon varile geriledi. Şimdi ise yaptırımların kaldırılmasından sonra İran günde en az 500 bin varil daha fazla ihraç edeceğini ve bu rakamı yakında bir milyon varile yükselteceğini belirtiyor. Böylece İran günde 3.8 ila 3.9 milyon varil üretimle OPEC’teki eski kontenjanını yeniden sahip olmak istiyor. İran ayrıca maden ve alt sanayiinde 20 milyar dolar yabancı yatırım cezbetmek istiyor.

Tüm bu gelişmeler ise İslam inkılabı zaferinin 37. Yıldönümünde İslamî İran’ı haber ve siyaset çevrelerinin ilgi odağına yerleşmesine sebebiyet verdiği gibi, İran’ın yeniden hareketlendiğini ortaya koyuyor.015


Etiketler