Pars Today

Tehlikeli ve ölümcül hastalıkların teşhisi ve tedavisinde önemli rol ifa eden radyoaktif ilaçların üretimi, nükleer teknolojinin getirilerinden biridir.

Nükleer teknolojiden ayrıca gıda maddelerini iyileştirmek ve daha iyi korumak, yeraltı su kaynaklarını tespit etmek, çevre kirliliğini araştırmak, meteoroloji, çevre ve petrol arama çalışmaları gibi alanlarda da yararlanılır.

İran İslam Cumhuriyeti’nin kırk yıllık ömründe bilimsel ilerlemeler çeşitli bilimsel alanlarda hızla devam etmiştir, gerçi bazı alanlarda bu ilerleme daha parlak ve göz kamaştırıcı boyutta olmuştur. Örneğin dünyada yeni yeni gündeme gelen kök hücre biliminde İranlı bilim adamları büyük kazanımlar elde ettiler.

Kök hücre, insan vücudunda başka organların hücrelerine dönüşebilen hücrelere verilen addır. Böylece bu tür hücreler çeşitli hastalıkların tedavisinde, yaraların onarımında ve acıların hafifletilmesinde önemli rol ifa edebilir.

Kök hücreler insan vücudunun göbek bağı, kemik iliği, ağzın bir bölümü ve bazı yağ dokuları gibi bölgelerde bulunur. Bilim adamları yakın gelecekte kanser, alzaimer, parkinson ve diğer bazı hastalıkları kök hücrelerin yardımıyla tedavi etmeyi umuyor.

İran’da kök hücre üzerinde araştırmalar 1990’lı yıllarda başladı ve 1991 yılında Royan araştırma merkezinin açılması ile beraber kök hücre araştırmaları daha ciddi bir şekilde ele alındı, öyle ki İran şimdi dünyada kök hücre alanında en üstün ülkelerin arasında yer alıyor ve Asya kıtasında da dördüncü sıraya yerleştiği gözleniyor.

İranlı bilim adamları şimdiye kadar kök hücre alanındaki bilgilerinden yararlanarak göz, beyin, kemik, kan hücreleri, kalp, deri gibi birçok organın dokularını onarmayı ve bu organlarla ilgili bazı hastalıkları tedavi etmeyi başardı. İranlı bilim adamları son bir kaç yılda sarf ettikleri emeklerle Ortadoğu bölgesinde en büyük göbek bağı bankasını kurmayı başardı. Böylece bu bankada göbek bağı hücreleri bulunan insanlar gelecek yıllarda muhtemel hastalıkları bu hücrelerin yardımı ile tedavi edilebilecek

Bu arada İran’da kök hücre ile tedavi masrafları başka ülkelere nazaran kat kat daha ucuz olduğu belirtilmelidir. Nitekim bugün Amerika’da kan yapan hücrelerin nakli için on binlerce dolar gerekirken, İranlı bir hasta bu gelişmiş tedavi yönteminden bedava yararlanabilir

Bundan başka İran İslam Cumhuriyeti genetik biliminde de büyük ilerleme kaydetmiş ve Ortadoğu bölgesinde birinci sıraya yerleşmiştir. Bitkilerin ve hayvanların genlerinin ıslah edilmesi ve böylece verimliliklerinin arttırılması, ayrıca insanların hastalıklarının tedavisine katkı sağlanması, genetik bilimin bazı faydalarıdır.

Yine İranlı bilim adamları 2009 yılında klonlama yöntemi ile ilk kuzunun doğduğunu ilan ederek uluslararası camianın takdirini topladılar. Bu gelişmenin ardından soyu yok olma tehlikesi ile karşı kaşıya bulunan bazı hayvanlar klonlama yöntemi ile koruma altına alındılar.

Nano teknoloji, birçok bilim dalında muazzam değişikliklere yol açan yeni bilim dallarından biri olup dünyada hızla gelişmekte olan bir bilim dalı sayılır. İran İslam Cumhuriyeti de bilim adamlarının çabaları ve emekleri sayesinde bu karmaşık teknoloji alanında dünyada ilginç bir konuma kavuşmuş ve halkına önemli getirileri armağan etmiştir.

Nano teknolojide maddenin en küçük zerreciklerinde güdümlü değişiklikler yapılarak yeni bileşenli maddeler üretilmeye çalışılır.

Hali hazırda İran İslam Cumhuriyeti nano teknoloji alanında bilim üretme bakımından dünyada dördüncü sırada yer alıyor. İran’da nano teknoloji alanında faaliyet yürüten 180 firma şimdiye kadar 420 yeni ürün üretmeyi başardı. Bu ürünlerin yaklaşık yüzde 35 kadarı laboratuvar ve sanayi teçhizatı  ve geriye kalanı da tıp, tekstil ve inşaat sektörleriyle ilgilidir.

İran İslam Cumhuriyeti nano teknolojide kaydettiği ilerleme ile birlikte İran halkına önemli hizmetler sunmanın yanında ürünlerini 47 ülkeye ihraç etmeye başlamıştır.

Günümüzde nano teknoloji İran’da tıbbi cihazların üretimine büyük katkısı olmuş ve aynı zamanda ilaç üretiminde de büyük değişime yol açarak hastalıkların iyileşme süresini kısaltmıştır. Nano teknoloji sayesinde ilaç hekimin tam istediği noktaya ulaşarak etki yapıyor ve vücudun her tarafına yayılmıyor. Bu yöntem özellikle kanser gibi hastalıkların tedavisinde büyük önem arzediyor.

İnşaat alanında da daha hafif ve daha dirençli malzemelerin yapımı, UV ışınlarını geçirmeyen camlar, sessiz borular gibi malzemeler üretiliyor.

İran’da nano teknolojiden tarım ve besicilik işlerini iyileştirmek, su arıtmak ve dirençli ve tamamen esnek ipleri üretmekte yararlanılır.

İranlı uzmanlar nano teknolojiden çeşitli ürünlerin niteliğini ve niceliğini geliştirmek ve daha yeni ve kullanım alanı yeni ürünleri üretmek için yararlanır.

Günümüzde uzay alanında faaliyet yürütmek ve uyduların meziyetlerinden yararlanmanın önemi her geçen gün daha da önem arzediyor. Yine uydular insanlara komünikasyon, araştırma, yeraltı kaynaklarını incelemek, meteoroloji ve jeodezi  gibi alanlarda yardımcı oluyor. Bazı ülkeler ise uydulardan casusluk ve askeri amaçlı yararlanıyor.

Uydular ve yer istasyonları ve uyduları uzaya taşıyan füzeler oldukça karmaşık yapıya sahip olan ve yapımı ileri teknoloji ve bilgi isteyen alanlardır.

İran İslam Cumhuriyeti uyduların öneminin bilincinde hareket ederek son yirmi yılda bu alanda faaliyet yürütüyor ve tüm yaptırımlara ve kısıtlamalara rağmen bu alanda büyük ilerleme kaydettiği gözleniyor. Bugün İran dünyada uzaya uydu fırlatma teknolojisine sahip olan 11 ülkeden biridir ve uzaya uydu gönderen sekizinci ülke sayılır. İran ayrıca Ortadoğu bölgesinde uydu yapan tek ülkedir.

İran’ın ilk yerli uydusu Ümit 2009 yılında yine İran yapımı Sefir füzesinin yardımıyla uzaya fırlatıldı ve başarı ile yörüngeye yerleştirildi ve böylece İran uydu yapan ve uzaya fırlatan ülkelerin arasına katıldı.

İki yıl sonra Rasad uydusu daha geniş imkanlarla ve yerden görüntü toplamak üzere uzaya fırlatıldı. 2012 yılında ise Nevid uydusu uzaya fırlatıldı. En son 2015 yılında Fecr uydusu uzayın yolunu tuttu.

Hali hazırda İranlı bilim adamlarının tasarım ve yapımını gerçekleştirdikleri bir kaç uydu uzaya fırlatılma sırasını bekliyor. Bu uydular uzaya gönderildiklerinde ülkenin kalkınmasına ve ilerlemesine hizmet edecektir.

Bundan başka İranlı bilim adamları aralarında bir kaç maymunun da bulunduğu üç kez uzaya canlı gönderdi ve tekrar yeryüzüne indirdi. Böylece İran uzaya canlı gönderen ülkelerin arasına katıldı. İran şimdi uzaya ilk astronotunu göndermeye hazırlanıyor.

İran İslam Cumhuriyeti’nin son yirmi yılda büyük ilerleme kaydettiği alanlardan biri de barışçıl nükleer teknoloji alanıdır. Başta ABD olmak üzere Batılı devletler bu başarıları tehlikeli göstermeye ve İran’ın ilerlemesini engellemeye çalışmalarına rağmen İran UAEK gözetiminde barışçıl nükleer programını başarı ile sürdürüyor.

Günümüzde dünyada fosil yakıt kaynakları hızla tükeniyor. Bu yüzden ülkeler başka enerji kaynaklarına ve özellikle nükleer enerjiye yöneliyor. Fakat ne var ki nükleer teknoloji ve nükleer yakıt sirkülasyonu sadece bir kaç devletin elindeydi. Bu yüzden İranlı bilim adamları büyük çabaların sonunda 2006 yılının Nisan ayında bu sirkülasyonun tamamına kavuşarak dünyanın nükleer ülkeleri arasına katıldı. İran’ın bu başarısı dünyanın bilimsel camiasını hayrete düşürmüştü, zira İranlı bilim adamları Batı’nın tüm yaptırımlarına rağmen uranyumu yüzde 3.5 ve yüzde 5 düzeyinde zenginleştirmeyi başarmıştı.

Öte yandan Batılı devletlerin Tahran reaktörü için gerekli olan yüzde 20 zenginleştirilmiş uranyumu İran’a satmaktan kaçınmalarının ardından İranlı bilim adamları kolları sıvadı ve bunu da başaracaklarını ilan etti ve sonunda 2010 yılında bu büyük başarıya da imza attılar. Ancak bu başarıları kendisi için tehlike olarak algılayan eli kanlı korsan İsrail rejimi o günlerde İranlı dört nükleer bilimciye suikast düzenleyerek şehit etti.

Ancak bu cinayetler İranlı nükleer bilimcileri yıldırmadı ve barışçıl nükleer teknoloji alanında ilerlemeye devam ettiler. Tehlikeli ve ölümcül hastalıkların teşhisi ve tedavisinde önemli rol ifa eden radyoaktif ilaçların üretimi, nükleer teknolojinin getirilerinden biridir. Nükleer teknolojiden ayrıca gıda maddelerini iyileştirmek ve daha iyi korumak, yeraltı su kaynaklarını tespit etmek, çevre kirliliğini araştırmak, meteoroloji, çevre ve petrol arama çalışmaları gibi alanlarda da yararlanılır.

İranlı nükleer bilim adamları geçenlerde nükleer teknolojiden uzun ömürlü küçük bir pili yapmayı başardılar. Bu pil sanayide ve özellikle tıp alanında kullanılıyor. İran ayrıca ülkenin güneyinde inşa ettiği Buşehr nükleer santralinin ürettiği elektrik enerjisinden de yararlanıyor ve temiz enerji için yeni nükleer santralleri inşa etmeyi planlıyor.