Şubat 20, 2016 06:52 Europe/Istanbul

İran’da 10. Dönem İslamî şura meclisi ve 5. Dönem Bilgeler meclisi seçimleri 26 Şubat 2016’da düzenleniyor.

Peki, İran’da meclis ve parlamenter sistem nasıl önem arz ediyor ve anayasada rolü nasıl beyan ediliyor? Gelin birlikte gözden geçirelim.

İslamî şura meclisi milletvekilleri halkın doğrudan ve gizli oyları ile seçiliyor. İran anayasasının 76. Maddesi ülkenin tüm işlerini gözetleme ve inceleme yetkisini meclise veriyor. Gerçekte milletvekillerinin yetki sınırları meclisin İran anayasasındaki konumunun önemini yansıtıyor. İranlı milletvekillerinin yetkililerinden biri, milletvekili görevini ifa etme doğrultusunda görüşünü beyan etmekte tamamen hürdür ve mecliste beyan ettiği görüşleri veya milletvekilliği doğrultusunda kullandığı oyları yüzünden hakkında soruşturma yapılamaz, tevkif edilemez.

İslamî şura meclisinin İran İslam Cumhuriyeti nizamında ifa ettiği rolü anlamak için bilinmesi gereken konulardan biri, bir milletvekilinin görevleri ve yetki sınırları ve görev ve yetki alanları çerçevesinde İslamî şura meclisinde ifa ettikleri rolüdür.

İslamî şura meclisinin temel görevleri yasama ve gözetimden ibarettir. Anayasanın 71. Maddesine göre İslamî şura meclisi yasamada genel yetkiye sahiptir: İslamî şura meclisi tüm meselelerle ilgili anayasada belirlenen çerçevede yasa çıkarabilir.

Buna göre yasalarla ilgili öneri ve metinler tasarı veya taslak şeklinde mecliste gündeme gelir. Tasarı, hükümet tarafından yasal prosedürü tamamlandıktan sonra kanun önerisi şeklinde meclise sunulan öneridir. Taslak ise en az 15 milletvekili veya eyalet yüksek konseyleri tarafından meclise sunulan kanun teklifidir.

Bütçe kanunu, uluslararası anlaşmalar ve konvansiyonlar, sınırların değişmesi veya savaş gibi olağanüstü hal durumlarında ülkenin gereksinimi olan zaruri kısıtlamaların uygulanması, milletvekillerine verilen diğer bazı görevlerdir.

İslamî şura meclisi yasamadan başka gözetim görevini de yürütür. Bakanlar kurulu Cumhurbaşkanı tarafından seçildikten sonra güvenoyu almak üzere meclise sunulur. Meclis de bakanlara tek tek güvenoyu veya ret oyu verir. Anayasanın 76. Maddesine göre İslamî şura meclisi ülkenin tüm işlerinde araştırma ve inceleme yapma yetkisine sahiptir. Buna göre araştırma ve inceleme konusu geneldir ve bakanlıklar ve hükümetten başka ülkenin tüm alanlarını kapsar. İran İslam Cumhuriyeti anayasasının temeli, ülkenin halkoyları ile yönetilmesidir.

İran anayasasına göre meclis İslam Cumhuriyeti nizamında geniş yetkililere sahiptir ki bu da nizamın korunması ve anayasa ilkelerinin uygulanması bakımından büyük önem arz etmektedir.

Gerçekte meclisin işlevi, milletvekilleri tarafından çıkarılan yasalara göre ve bir çok kararların ve yasaların ve programların eksenini oluşturarak kendini gösterir.

İran İslam Cumhuriyeti yasalarına göre İslamî şura meclisi nizamın kabul ettiği değer nizamını tedvin etmek ve toplumun ihtiyaçları doğrultusunda ve tüm sosyal, iktisadi, siyasi, propaganda, askeri, ahlaki ve yargı alanları ile ilgili İslamî yasaları hazırlamak ve onaylamakla görevlidir.

Gerçekte İslamî şura meclisi halkın oylarının özü ve özetidir. Seçilenlerin ve seçmenlerin şartlarını ve seçim niteliğini de yasalar belirlemiştir. Yasama erkinin yetki ve görevlerinin detayı İran anayasasının üçte bir kadarını işgal edecek kadar önemlidir ve bu yetkiler, İslamî şura meclisine özel ve seçkin bir konum kazandırmıştır. Bu yüzden İran İslam Cumhuriyeti nizamında meclis tüm işlerin başında yer alır ve anayasanın 59. Maddesine göre İran İslam Cumhuriyeti nizamında en önemli karar merkezidir. İslamî şura meclisi son 9 döneminde her zaman düzenli ve zamanında kurulmuştur ve İslam Cumhuriyeti nizamında önemi itibarı ile İran hiç bir zaman meclissiz kalmamıştır.

İran anayasasının 63. Maddesine göre İslamî şura meclisinde milletvekilliği süresi dört yıldır. Seçimler her dönemde bir önceki dönem sona ermeden önce düzenlenmesi gerekir, öyle ki ülke hiç bir zaman meclissiz kalmamalıdır.

Hali hazırda İslamî şura meclisinde milletvekili sayısı 290’dır. 1989 yılında yapılan referandumun ardından her on yılda bir insani, siyasi ve coğrafi ve benzeri şartlar gözetilerek milletvekili sayısını azami 20 kadar arttırmak mümkündür. Bu arada zerdüştiler ve musevilerin her biri bir milletvekili, aşuri ve keldani hristiyanlari bir ,güneyde ve kuzeyde yaşayan ermeniler de toplam bir milletvekili çıkarabilir.

İslamî şura meclisi anayasada belirlenen çerçevede tüm konularla ilgili yasa çıkarabilir. Anayasanın 72. Maddesine göre İslamî şura meclisi ülkenin resmi mezhebinin ilke ve ahkamına aykırı yasa çıkaramaz. Bu konuyu gözetleme görevi ise anayasanın 96. Maddesine göre anayasayı kollama ve koruma konseyine verilmiştir. Yasa tasarıları bakanlar kurulunda onaylandıktan sonra meclise sunulur ve yine meclis içinde her türlü kanun teklifi de en az 15 milletvekilinin imzasını taşıyan taslak halinde İslamî şura meclisinde gündeme gelebilir. Anayasanın 137 ve 122. Maddelerine göre bakanlar ve Cumhurbaşkanı meclisin karşısında sorumludur ve bu yüzden milletvekilleri onlara soru önerisinde bulunabilir.

İslamî şura meclisi milletvekilleri gerekli gördükleri durumlarda bakanlar kurulu veya herhangi bir Bakan hakkında gensoru önergesi verebilir. Bu durumda eğer meclis güvenoyu vermezse, bakanlar kurulu veya hakkında gensoru önergesi verilen Bakan görevden alınır. Eğer milletvekillerinin en az üçte biri yürütme Başkanı olan Cumhurbaşkanı hakkında gensoru önergesi verirse, Cumhurbaşkanı en geç bir ay içinde meclise gelmesi ve gündeme gelen konuların hakkında yeterli izahatta bulunması gerekir. Eğer muhalif ve muvafık milletvekillerinin beyanatı ve cumhurbaşkanının izahatından sonra milletvekillerinin üçte ikisi cumhurbaşkanına güvenoyu vermezse, konu anayasanın 110. Maddesini uygulamak üzere Rehber’e iletilir.

İran’da herhangi vatandaş yasama, yürütme veya yargı hakkında herhangi bir şikayeti varsa, şikayetini yazılı olarak İslamî şura meclisine verebilir. Meclis bu şikayetle ilgilenmesi ve cevap vermesi gerekir.

Yine İslamî şura meclisinin onayladığı tüm yasaların anayasayı kollama ve koruma konseyine gönderilmesi gerekir. Konsey en geç on gün içinde gönderilen yasaların İslam ilkeleri ve anayasa maddelerine aykırı olup olmadığını araştırması gerekir ve eğer aykırı bulursa, yasayı yeniden gözden geçirmek üzere meclise iade eder, aksi takdirde onaylanan yasa yürürlüğe girebilir.

İran anayasasına göre anayasayı kollama ve koruma konseyi fakihlerden ve hukukçulardan oluşur ve görevi, meclisin çıkardığı yasalarda İslam ahkamını korumak ve anayasaya riayet edilmesini gözetlemek ve çıkarılan yasaları onaylamaktır.

Anayasayı kollama ve koruma konseyinde rehberin seçtiği ve günün şartlarını bilen 6 adil fakih görev yapar. Bundan başka 6 hukukçu da yargı erki tarafından seçilerek meclise sunuluyor ve meclisin oyu ile seçiliyor.

Böylece konsey 12 üyeden oluşuyor. İslamî şura meclisinin çıkardığı yasaların İslam ahkamına aykırı olup olmadığını belirlemek konseyin fakihleri ve anayasaya aykırı olup olmadığını belirlemek konseyin tüm üyelerinin görevidir.

Anayasayı kollama ve koruma konseyi ayrıca Bilgeler meclisi, cumhurbaşkanlığı ve İslamî şura meclisi seçimlerini ve her türlü referandumun düzenlenmesini de gözetlemekle görevlidir.

Birinci dönem İslamî şura meclisi Haziran 1980 tarihinde ve İslam inkılabının büyük önderi İmam Humeyni’nin –ks– mesajı ile çalışmalarına başladı.

İslamî şura meclisi gerçekte İran milletinin iradesinin simgesidir ve anayasanın 84. Maddesine göre yasama için seçilen milletvekilleri gerçekte tüm milletin temsilcileridir ve hepsi bir arada İslamî şura meclisinin yapısını oluşturur ve millete karşı sorumludur.


Etiketler