Şubat 20, 2016 11:19 Europe/Istanbul

Hatırlanacağı üzere geçen bölümde yumuşak güç ve yumuşak savaş konuları hakkında bilgiler aktardık. Bu programda sizleri yumuşak savaş araçları ve bileşenlerini ela alacağız.

Yumuşak savaşın en bariz özelliklerinden biri, savaşın fiziki ve sert bir şekilde yaşanmamasıdır. Yumuşak savaş bir kültür savaşıdır aslında. Yumuşak savaşta düşmanlar insanların inanış ve değerlerini ele geçirmeye çalışırken, asıl hedef gönüller ve düşüncelerin fethetmesidir. Bu hedefe varıldığında karşı cephe artık düşman değil, kendi cepheye dönüşmüş oluyor. Bu yüzden artık askeri operasyon veya müdahaleye gerek kalmadan iktidar değişikliği yapılabilir, zira artık hedef ülke halkının tümü veya çoğu, bizzat düşman cephesine katılmış oluyorlar. Bu yüzden bu savaşta hedefin gerçekleşmesi için gereken araçlar kültürel, inanç ve düşüncedir, askeri teçhizat değil. İşte bu araç değişikliği, yumuşak ve serf fiziki savaşlar arasındaki en büyük fark ve özelliktir.

Yumuşak savaşın en önemli aracına değinmek istersek, hiç şüphesiz, ister sanal, ister gazete ve dergi, radyo TV, uydu kanalları ve internet gibi medya araçları, en ön sırada yer alacaktır. Medyanın en temel görevi, bir mesajı kaynağından alarak muhatabına ulaştırmaktır, tabi ki bu süreç, kamuoyu şekillenmesinde büyük ve önemli rolü vardır. Bu özellik günümüzde medya rolünün, haberleşme rolünü aşması ve sultacı güçlerin hedeflerini ilerlettirme aracına dönüşmesine sebep olmuştur. Bu araçlar, bireysel, ulusal, uluslararası ve küresel alanda tüm kademelerin güvenliğini tehdit ediyor. Çeşitli medya alanlarında yapılan çalışmaların incelenmesi, bu acı gerçeği ortaya çıkartıyor.

Radyo, belki de yumuşak savaşın en eski aracı sayılıyor. Bu medya aracı, sınır ötesi ve geniş muhatap kitlesi ile son 100 yılda kamuoyu oluşturmak, ülkeler, gruplar ve toplumların medyatik savaşlarında önemli rol oynadı. Örneğin soğuk savaş döneminde Sovyetler Birliği ve doğu bloğuna karşı faaliyet yapan "Özgürlük" radyosu, Amerika'nın Sovyetler Birliğine karşı tüm propagandasal hedeflerini gerçekleştirme alanında çok geniş çapta faaliyet yapan en önemli aracı idi; öyle ki bazı uzmanlar, Sovyetler Birliğinin dağılmasında önemli etkisi olduğunu savunuyorlar. Günümüzde daha modern medya ve iletişim araçlarının ortaya çıkmasına rağmen, çeşitli sebeplerden dolayı radyo hala bir çok insan tarafından kullanılmakta; tam da bu özellik bakımından sultacı güçler hala yumuşak savaşta bu aleti geniş çapta kullanıyorlar. Onlar bu şekilde saldırılacak ülkeye karşı olumsuz reklamı ile çeşitli siyasi, ekonomik, kültürel ve bilimsel alanlarda karalama kampanyaları yürüterek, olumsuzlukları öne çıkartıp olumlu özellikleri silikleştirmeye çalışıyorlar.

Radyonun ardından televizyon, yumuşak savaşın en önemli aracıdır. Bu olayın açıklanmasında şöyle deniliyor: Çağımızda televizyon, insanların gözü kulağıdır.

Bu sihirli kutu, önemli oranda muhataplarının düşünce, ahlak ve davranışlarını etkilemekte, tam da bu yüzden politikacılar tarafından çok ciddi biçimde kullanılıyor. Her ne kadar televizyonun pozitif işlevleri olsa da sultacılar kendi hedefleri, değerleri ve düşüncelerine uygun olarak onu kullanıp, muhatap kamuoyunu yönlendirebilirler. Özellikle de son yıllarda internet kanallarının da çalışması, sultacıların kendi hedeflerini izlemek için uygun fırsat oluşturuyor. Örneğin 2007 yılında çalışmasına başlayan BBC Farsça kanalı, İran İslam cumhurbaşkanlığı 10. dönem seçimlerinde oynadığı rolü, bir çok uzmana göre kanalın sırf bu hedefle çalışmaya başladığı kanaatine varacak kadar etkili idi. Bu kanal seçimlerden haftalar öncesinden itibaren çok yumuşak bir şekilde seçimlerde hile konusunu gündeme aldı ve hafiften hafife batılıların İran'daki borazanına dönüştü. Seçimlerden sonra da fitnecileri açıkça destekleyerek, yaşanan olaylar ve haberleri abartarak yansıtmaya başladı.

Yumuşak savaş konusunda iki iletişim aracı, hem daha geniş kapsamlı hem de daha yeni ve daha fazla kabiliyete sahiptir; internet ve uydu; zira hem sınırları daha hızlı aşıyorlar ve hem daha fazla ve her kesimden muhataba çeşitli çekici programlar ve kabiliyetlerle ulaşma imkanını sağlıyorlar; bu yüzden yumuşak savaş için en önemli araç olarak kullanılıyorlar. Her iki araç çeşitli ilginç ve çekici programlarla bir ülkenin ulusal hüviyeti ve sosyal düzenini yok edebiliyorlar. Özellikle de uydu, icat edildiğinden itibaren çok hızlı bir şekilde geliştirme sürecini kat ederek, radyo ve TV mesajları, görüntüler ve diğer programlarla, günümüzde dünya çapında kendine has bir iletişim aracı olarak gündemde. Uydular, radyo ve TV iletişim araçları çerçevesinde, internetten daha hızlı bilgi aktarma kabiliyeti ile daha geniş bir kitleye hitap edebiliyor. Tam da bu özelliği nedeni ile günümüz dünyasında yumuşak savaş, geniş bir şekilde yayılmış bulunuyor. Hali hazırda çeşitli radyo ve TV kanalların frekansları, uydu antenleri ile alınabiliyor. Uydu radyo ve TV kanalları, ülkelerin muhalefet ve destekçileri ve hatta eğlence amaçlı olan kanallar 24 saat yayın yaparak, psikolojik operasyonları ve söylentileri yayma çerçevesinde psikolojik savaş ve siyasi propaganda araçlarına dönüşmüşler.

Aslında atmosfer ötesi uzayı ele geçirme yolundaki ilerlemeler ve yer küre çevresinde uyduların yerleştirilmesi ile, sultacılar siyasi bölünmeleri dikkate almadan her noktaya nüfuz ediyor ve ülkelerin milli hakimiyetini hiçe sayıyor. Hali hazırda uydu antenler ve programların etkisinde olmayan tek bir ülke bulunmuyor. Uydu kanalların geniş yayın yelpazesi, onların yumuşak savaşta kullanılması, sultacıların hedeflerini hızlıca gerçekleştirmede önemli bir faktöre dönüşmesine sebep olmuştur. Uydu kanalları, sultacıların kendi bakış açıları, inanışları ve davranışlarını diğer milletlere dayatarak onları değiştirme aracı haline gelmiştir. Uydu kanalların bu özelliği ise, askeri bombardıman haberleri dahil, haber iletişim ağı ve ilgili konuları bile etkilemeye sebep olmuştur.

Günümüzde artık her kes, haber alma konusunda internetin önem ve rolünü bilmeyen yoktur herhalde. Çeşitli toplumlarda bu haber alam aracının eşsiz çekiciliği ve geniş nüfuzu ayrıca az masraflı olması nedeni ile, hali hazırda bekli de hiçbir iletişim aracı onunla rekabet edemez. İnternet, bir insanın tek başına çok az bir masrafla büyük bir alana ulaşma imkanını sağlamıştır. Diğer iletişim araçlarına kıyasla internetin eşsiz etkinliği nedeni ile bu aracın bir çok millet ve kültüre karşı sultacı güçlerin yumuşak savaş aracına dönüşmesine sebep olmuştur. Bu araç, kendi yönetici ve tasarımcılarına öyle bir güç sağlamıştır ki en düşük maliyetle en büyük muhalefetleri yok etme imkanı sağlamıştır.

İnternette kanal oluşturma gücünün sağlanması ve sosyal iletişim ağların oluşması, toplumlarda sosyal itaatsizlik ve isyan yaşanmasında belirleyici rol üstlenmesine sebep olmuştur. İran'da 10. dönem cumhurbaşkanlığı seçimleri ardından yaşanan olaylarda facebook ve twitter gibi sosyal paylaşım sitelerin rolü, her kes tarafından bilinen bir gerçektir. Onlar yalan ve sahte haberler üreterek, muhatapların duygularını yoğunlaştırıp onları kışkırtarak, yaşanan olayları dolaylı olarak yönlendirdiler.

Tabi ki süper güçlerin sadece, hedef ülkelerdeki halkın görüş ve inançlarını değiştirmek için bu iletişim araçlarını kullanmıyorlar, onlar kendi davranış ve siyasetlerini haklı göstermek ve hakimiyet altındaki halkların değerlerini ve inançlarını değiştirmek ve kendileri ile paralel hale getirmek için, dünyada yaşananlardan sahte bir görüntü oluşturarak; hedeflerini gerçekleştirmek için uygun ortam oluşturuyorlar. Örneğin Amerika gibi büyük güçler kendi hedeflerini izlemeyi haklı çıkartmak için çeşitli toplumların kabul göreceği bir takım değerlere ihtiyaçları vardır. Bu yüzden doğu bloğun dağılması ardından kendi savaş çığırtkanı politikalarını sürdürmek için, destekledikleri ülke halklarının değer ve inançları ile çelişen yeni bir düşman üretmeye ihtiyaçları vardı. Zira bu şekilde dış siyasetleri ve programlarını daha kolay gerçekleştirebilirler. İslamofobi olayını ise bu çerçevede değerlendirmek gerekir.009 015

Etiketler