İran’da ekonomik gelişmeler
Geçen hafta İran İslam Cumhuriyeti Hint okyanusu kıyısında bulunan ülkelerin örgütü IORA ile işbirliğine hazır olduğunu açıkladı.
Geçen hafta Endonezya cumhurbaşkanının özel temsilcisi Hasan Vira Cuda Tahran’ı ziyaret ederek bu ülkenin cumhurbaşkanının İranlı mevkidaşı Dr. Hasan Ruhani’yi IORA’nın 20. Kuruluş yıldönümü dolasyıla düzenlenen törene davetiyesini Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’e sundu. IORA zirvesi 5 – 7 Mart tarihleri arasında ve uzmanlar, Dışişleri Bakanları ve liderler düzeyinde Endonezya’nın başkenti Cakarta’da düzenleniyor.
Hint okyanusu kıyısında yer alan ülkelerin bölgesel işbirliği birliği IORA’nın Asya, Afrika ve Okyanusya kıtalarından toplam 19 üyesi bulunuyor. Birlik aynı zamanda iki milyar nüfusu ve 20.5 milyon kilometrekarelik bir alanı kapsıyor. Birliğin amacı bölgede ve üye ülkelerin arasında sürdürülebilir kalkınma ve dengeli gelişme ve üyelerin ortak ve karşılıklı çıkar temelinde azami fırsatlar sunan iktisadi işbirliği alanlara odaklanma, serbest ticareti geliştirme ve ticari ve sermaye ve teknolojik hareketlerin önündeki engelleri kaldırma şeklinde ifade ediliyor.
Coğrafi açıdan bakıldığında ise bu birlik Asya, Afrika ve Okyanusya kıtalarında 20 milyon kilometrekarelik bir alanı ve yaklaşık iki milyar nüfusu kapsaması bakımından önem erz ediyor. İran, Hindistan, Avustralya ve Güney Arfki birliğin en büyük yüzölçümüne sahip olan üyeleri ve yine Hindistan, Endonezya, Bangladeş ve İran da birliğin en kalabalık nüfusu barındıran üyeleri sayılıyor.
Hint okyanusu kıyısında yer alan ülkelerin bölgesel işbirliği birliği IORA’nın hedefleri ise Hint okyanusu bölgesinde yer alan üye ülkelerin arasında sürdürülebilir kalkınma ve dengeli gelişme ve üyelerin ortak ve karşılıklı çıkar temelinde azami fırsatlar sunan iktisadi işbirliği alanlara odaklanma, serbest ticareti geliştirme ve ticari ve sermaye ve teknolojik işbirliğini arttırma şeklinde ifade ediliyor.
Üye ülkelerin arasında en önemli projeler ise balıkçılık ve deniz ürünleri alanında işbirliği, turizmin geliştirilmesi, deniz taşımacılığı konseyinin kurulması ve bilim ve teknoloji transferi merkezinin açılması gibi projelerden oluşuyor.
İran İslam cumhuriyetinin Hint okyanusunun yanı başında yer alması itibarı ile bu birlikte bulunmak ve bölgesel ve küresel işbirliğini geliştirmekte uygun rol ifa etme yönünde birliğin sunduğu fırsatlardan yararlanmak İran için büyük önem arz ediyor.
Hint okyanusu dünyanın üçüncü büyük okyanusudur ve dünyada konteynır gemilerinin yarısı, deniz taşımacılığının üçte biri ve petrol taşımacılığının üçte ikisi bu okyanusta gerçekleşiyor. Hint okyanusu bu bakımdan hakikaten uluslararası ekonomi ve ticari yaşamın önemli bir bileşenini oluşturuyor. Bölge stratejik açının yanı sıra enerji kaynakları ve madenler ve deniz kaynakları bakımından da önemlidir ve bölgede deniz ürünlerinden ham maddeye ve enerjiye kadar çeşitli ürünlerin varlığı da önemli bir meziyet sayılır.
Geçen hafta Ermenistan Başbakanı Karen Karapetiyan Erivan’da İran büyükelçisi Kazım Seccadi ile görüşmesinde yakında Tahran’ı ziyaret edeceğini ve İran İslam cumhuriyetinin üst düzey yetkilileri ile ikili ilişkilerin yanı sıra bölgesel ve küresel meseleleri görüşeceğini belirtti.
Başbakan Karapetiyan ayrıca ülkesi Türkmenistan ve İran İslam Cumhuriyeti ile doğalgaz SUAP’ı üzerine üçlü anlaşmaya varmaya hazır olduğunu ifade etti.
Erivan’da gerçekleşen görüşmede İran büyükelçisi Kazım Seccadi de Eres serbest ticaret bölgesinin Ermenistan’da serbest ticari bölge açmaya hazır olduğunu belirterek İranlı girişimcilerin enerji, yol inşaat ve turizm sektörlerinde yatırım yapmaya sıcak baktıklarını kaydetti.
İran ve Ermenistan arasında ortak işbirliği alanlarından biri başta Eres ve Mağri olmak üzere serbest ticaret bölgeleri üzerinde yatırım yapmaktır.
Aslında Tahran ve Erivan ikili işbirliğini geliştirmeyi gündemlerine aldığı anlaşılıyor. Bu bağlamda iki ülkenin ortak amaçlarından biri de petrol, doğalgaz ve elektrik gibi çeşitli enerji alanlarında işbirliğini geliştirmektir. Öte yandan Ermenistan İran İslam Cumhuriyeti ile karadan ortak sınır bulunması itibarı ile İran ve Avrupa arasında transit köprü konumu olmanın yanında İran ve bölge ülkeleri arasında da ticari işbirliği köprüsü olabilir. Buna göre iki ülkenin ortak projeleri hayata geçirildiği takdirde ikili işbirliği seviyesinin gelişeceği anlaşılıyor. Bu bağlamda en uygun zeminlerden biri Eres serbest ticaret bölgesinin konumundan yararlanarak ortak yatırımları arttırmaktır. Bu bölge çeşitli sanayi projeleri ve tarım sektörü ile ilgili sanayilerin üzerine sermaye cezbetmeye müsaittir.
Geçen hafta İran ve Irak arasında ortak olan petrol sahasında yirmi yeni kuyunun açılma projesi start aldı. Bültenimize bu önemli gelişme ile ilgili raporumuzla devam ediyoruz.
Güney Azadegan petrol sahası, İran ve Irak arasında ortak saha olmakla beraber dünyanın üçüncü büyük petrol sahası da sayılıyor. Bu çerçevede ve kuyu çalışmalarını hızlandırmak amacıyla Güney Azadegan ortak sahasında kuyu kazma platformları dörtten altıya yükseltiliyor.
Petrol geliştirme mühendislik firması Başkanı Seyyid Nureddin Şehnazizade’nin belirttiğine göre, Batı Karun petrol sahasında petrol çıkarma katsayısı %25 kadar artış kaydedebilir. Bu katsayı bulunan petrol sahasının hangi katmanda yer alması ile ilgilidir. Gerçekte %25’lik petrol çıkarma katsayısı yeni teknolojilerin sayesinde ulaşılabilir bir katsayıdır. Irak da İran gibi bu bağlamda bazı projeleri hayata geçirmek istiyor. İran bu bağlamda Shell firması ile bir protokol imzaladı ve Total ve Inpex firmaları ile proje hakkında bazı müzakereler gerçekleştirdi.
Öte yandan İran petrol ürünleri firması rafineri ve dağıtım milli firması da İran’ın merkezinde yer alan İsfahan petrol rafinerini geliştirme projesi çerçevesinde Japonya’nın üç firması ile müzakere edildiğini ve yakında bu devasa rafineri projesi 3.6 milyon dolar mali bedeli ile nihai şekline kavuşacağını açıkladı. Bu arada İsfahan petrol rafinerisini geliştirme projesi çerçevesinde Güney Kore’den bir firma ile de iki milyar dolar değerinde bir anlaşma imzalandığı belirtildi.
İran’da petrol rafinerilerinin geliştirme projeleri ile ilgili anlaşmaların tutarı 8.8 milyar dolar kadardır. İran’ın petrol ürünleri ihracat kapasitesinin gelişmesi ile beraber bu ürünlerin ihracat hacmi günde 500 bin varilden 2017 yılında 600 bin varile yükselmesi bekleniyor.
İran bölgede sahip olduğu stratejik konumu itibarı ile dünyanın çeşitli ülkeleri arasında bir irtibat köprüsü olabilir ve aynı zamanda bölgenin kalklınmasında önemli rol ifa edebilecek kapasitededir.
Bu çerçevede İran’ın Sistan Bulucistan eyaletinde Çabahar limanı ve serbest ticaret bölgesi komşu ülke Afganistan’ın ticareti ve transit konumunun gelişmesinde önemli yeri bulunmaktadır. Çabahar limanının gelişmesi bölge ülkelerinin geleceği için aydın bir ufuk sergilerken, İran ile komşuları Pakistan ve Afganistan ilişkilerinin de gelişmesine katkı sağlayacağı anlaşılıyor.
Sistan Bulucistan eyaletinin valisi Ali Osat Haşimi eyaletin İran ve Afganistan arasında ticari ilişkileri kolaylaştırmaya ve Afganistan ile serbest ticaret başlatmaya hazır olduğunu açıkladı.
Geçen Çarşamba günü eyaletin merkezi Zahidan’da Afganistan ulaştırma Bakanı Muhammed Allah Betaş’ı ağırlayan vali Haşimi, Sistan Bulucistan eyaleti yeni enerji türleri, fuar, Çabahar’ın şehit Beheşti liman tesislerini geliştirme projesi, ortak taşımacılık filosunun kurulması, iki ülkenin sınırlarında altyapı tesislerinin geliştirilmesi ve bu eyalette Afganistan işadamları ile ortaklaşa özel iktisadi bölge açılması gibi alanlarda işbirliği yapmaya hazır olduğunu ifade etti.
İran’ın Çabahar liman kenti stratejik konumu ve uluslararası açık denizlere kıyısı bulunması ve karada mahsur kalan Afganistan, Türkmenistan, Özbekistan, Tacikistan, Kırgızistan ve Kazakistan ülkelerine bu imkanı sunması bakımından büyük önem arz ediyor.
Gerçekte Afganistan karada mahsur kalan bir ülke olarak Çabahar liman kenti üzerinden uluslararası açık denizlere ulaşabilir ve ürünlerini güvenli bir ülke olan İran’ın Çabahar limanından bütün dünyaya ihraç edebilir.
İran’ın Doğu Afrika bölgesinde ilk özel fuarı geçen hafta açılış yaptı. Bültenimizi bu haberle noktalıyoruz.
Geçen hafta İran’ın Doğu Afrika bölgesinde ilk özel fuarı 120 İranlı firmanın katılımı ile 3 Şubat’ta Nairobi’de açılış yaptı. Fuarda inşaat, İBT, petrol ve doğalgaz, petro kimya, biyo teknoloji, tıp, ilaç, halı, beyaz eşya, gıda maddeleri ve tekstil alanlarında faaliyet yürüten İranlı firmalar ürünlerini sergileyerek İran ve Kenya arasında iktisadi ve ticari ilişkilerin gelişmesine zemin hazırlamaya çalıştı.
Kenya Afrika’nın doğusunda yer alan ve 45 milyon nüfusu ile bu bölgenin turizm merkezi sayılan ve ticari alanlarda önemli kapasiteleri bulunan bir ülkedir. Kenya ekonomisinin önemli bir bölümünü tarım oluşturuyor ve başka sektörlerde olan ihtiyacı yüzünden İranlı firmaların bu ülkede faaliyetleri için uygun zemin bulunuyor.
Güney ve Doğu Afrika bölgeleri İslamî ekonomi ve özellikle İslamî yatırım, helal gıda ve turizm gibi alanlarda İran ile işbirliğine müsait görünüyor.
Son zamanlarda Afrika kıtasının güçlü ekonomik büyümesi ve kişi başına düşen gelirin yükselmesi ve helal ürünlere yönelik artan talep önemli fırsatlar sunuyor. Afrika’da İslamî ekonomi sektöründe yapılan yatırımların başarı sırrı ise bölgenin yoğun nüfusu, ekonomik büyüme ortalamasının yüksek olması ve Fars körfezi ülkelerine yakın olmasıdır.