Mart 14, 2017 19:26 Europe/Istanbul

Geçen hafta Pakistan’ın başkenti İslamabad, 22. EKO Dışişleri Bakanları zirvesi ve ertesi günde de liderler zirvesine ev sahipliği yaptı.

EKO Dışişleri Bakanları zirvesinde İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif EKO bakanlar konseyi başkanlığını Pakistan’ın dışişlerinden sorumlu Başbakan danışmanı Sertaç Aziz’e devretti. EKO Dışişleri Bakanları zirvesinin başında bir konuşma yapan Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Pakistan yönetimi başkanlığı döneminde EKO’nun gelişmesi yönünde önemli adımlar atmasını diledi. Zarif EKO bölgesel işbirliğini geliştirmek için en iyi seçeneklerden biri olduğunu üye ülkeler el ele vererek bölgenin iktisadi açıdan kalkınmasına ve barış ve istikrarın sağlanmasına katkı sağlayabileceğini vurguladı.

Image Caption

Dışişleri Bakanı Zarif konuşmasında ayrıca, EKO tüm üyelerinin rolünü hayata geçirmekte belirleyici rol ifa edecek geniş kapsamlı bir mekanizmanın gerekli olduğu zaruretine vurgu yaptı.

Törende bir konuşma yapan Pakistan Başbakanı  Muhammed Navaz Şerif de EKO’nun bölgesel işbirliğini takviye etmekte önemli bir konumu bulunduğunu belirterek, İslamabad yönetimi EKO’nun tüm hedeflerine ulaşması ve uyguladığı programların sonuç vermesi için tüm çabasını harcayacağını vurguladı.

EKO coğrafi sürekliliği ve üye ülkelerin arasında karşılıklı ticaret imkanları ve yine iktisadi ve ticari alanlarda çeşitli kapasiteleri bulunması bakımından büyük önem arz eden iktisadi bir teşekkül sayılır. EKO aynı zamanda Asya ve dünya çapında en önemli bölgesel işbirliği örgütüdür. EKO üyelerinin en önemli öncelikleri arasında ticaret, ulaştırma ve enerji alanlarında işbirliğinin geliştirilmesi yer alıyor.

EKO Kasım 1992 tarihinde yeni üyeleri ile birlikte resmen faaliyetlerine başladı. İran, Türkiye ve Pakistan EKO’nun kurucu üyeleri ve orta Asya’nın beş Cumhuriyeti, Afganistan ve Azerbaycan Cumhuriyeti de EKO’nun asli üyeleridir. Gerçekte EKO’ya yedi yeni üyenin katılması bu örgüte iktisadi, siyasi ve kültürel ve ticari ilişkilerini geliştirme yönünde önemli bir fırsat oluşturmuştur.

EKO kurucu üyeleri bu örgütte eksen rolü ifa ediyor ve yeni üyeler de kendi milletlerinin çıkarları doğrultusunda bu şartlardan yararlanma imkanına kavuşmuş bulunuyor.

Kuşkusuz EKO bölgesel iktisadi bir kurum olarak kalkınma yönünde ihtiyaç duyulan tüm gerekli altyapılara ve önemli bileşenlere sahiptir. Bu bileşenlerden biri 8 milyon kilometrekarelik bir coğrafyadır ki Asya kıtasının %20’sini ve dünyanın %6 kadarını oluşturmaktadır.

Geçen hafta Azerbaycan Cumhuriyeti ve Ermenistan arasında gerginliklerin tırmanması, bölge ve dünya ülkelerini dağlık Karabağ münakaşasının yeniden ısınması konusunda kaygılandırmaya başladı. Bu çerçevede İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Behram Kasımı, Azerbaycan Cumhuriyeti ve Ermenistan’ı sağduyulu davranmaya çağırdı. Kasımi iki taraftan ihtilaflarını müzakere yoluyla çözümlemeye çalışmalarını istedi.

Image Caption

Azerbaycan Cumhuriyeti ile Ermenistan arasında askeri çatışmaların yeniden başladığı ile ilgili haberlere istinat eden Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Kasımi, İran İslam Cumhuriyeti iki Kuzey komşusunu sağduyuya davet ettiğini ve her iki ülke ihtilafları barışçıl bir şekilde ve siyasi müzakere yoluyla çözümlemeye çalışmalarını arzu ettiklerini beyan etti.

Sözcü Kasımi ayrıca Karabağ münakaşasının çözüm sorumluluğunu üstlenen uluslararası kurumun uzun yıllardır devam eden bu münakaşanın sonlandırılması yönündeki sorumluluğunu yerine getirmesini umduklarını vurguladı. Kasımi bir kez daha İran İslam Cumhuriyeti münakaşa taraflarına bu bağlamda yardımcı olmaya ve bölgeyi yeniden huzur ve istikrara kavuşturmaya hazır olduğunu belirtti.

Geçen hafta AGİT’e bağlı Minsk grubu da Azerbaycan Cumhuriyeti ile Ermenistan arasında askeri çatışmaların yaşanmasından duyulan kaygıyı dile getirdi. İki ülke arasında arabuluculuk yapan Minsk grubu bir bildiri yayımlayarak geçen Cumartesi günü yaşanan şiddetli çatışmalarda iki taraftan çok sayıda cenazenin yerde kaldığını belirtti. Bildiride ayrıca münakaşa taraflarından AGİT’i temsil eden Minsk grubunun arabuluculuğu ve varılan anlaşma çerçevesinde askerlerinin cenazelerini toplamaları istendi.

Ermenistan ve Azerbaycan Cumhuriyeti ise birbirini ateşkesi ihlal etmekle suçluyor. Amerika, Rusya ve Fransa’nın eşbaşkanlığında Karabağ münakaşasında arabuluculuk yapmak üzere kurulan AGİT’e bağlı Minsk grubu  1992 yılından beri yaptığı arabuluculuğa karşın bu münakaşayı sonlandırmakta başarısız kaldığı bir sırada son çatışmalardan kaygı duyduklarını dile getiriyor.

Geçen hafta Ermenistan Başbakanı Karen Karapetiyan, Gürcistan ziyaretinin sonunda yaptığı açıklamada, iki ülkenin İran İslam Cumhuriyeti ile turizm alanı başta olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliği kararı aldıklarını belirtti. Ermenistan Başbakanı Karapetiyan, Tiflis’te Gürci yetkililerle müzakereleri olumlu geçtiğini belirterek, iki ülke ortak Pazar çerçevesinde bölgesel işbirliğini geliştirme yönünde anlaştıklarını ifade etti. Başbakan Karapetiyan açıklamasının devamında, bölgesel ortak işbirliği alanlarından biri turizm sektörü ve diğeri de serbest ticaret bölge kurmak olduğunu ve bu konuda İran İslam Cumhuriyeti ile işbirliği yapacaklarının beyan etti.

Image Caption

Gerçekte Ermenistan ve Gürcistan’ın İran İslam Cumhuriyeti ile turizm ve serbest ticaret alanlarında işbirliğini geliştirme kararı, bölgesel işbirliği düzleminde olumlu ve müspet adımlardan biri sayılır. Bu tür işbirliği süreçlerinin gelişmesi ise Kafkasya bölgesi dini ve etnik açılardan dünyanın en gergin bölgelerinden biri olduğu halde yaşanıyor.

Bilindiği üzere Azerbaycan Cumhuriyeti ile Ermenistan’ın dağlık Karabağ bölgesinin hakimiyeti üzerinde anlaşmazlığı ve aralarındaki askeri çatışmalar ve yine Abhazya ve Güney Osetya’nın Gürcistan’dan bağımsızlığı gibi durumlar bölgede yaşanan cari gerginliklere birer örnektir. Buna göre Ermenistan ve Gürcistan’ın İran İslam Cumhuriyeti ile işbirliği yapma kararı bu gergin bölgede barış ve istikrarın sağlanmasına katkı sağlayacağı düşünülüyor.

Geçen hafta Rusya devlet Başkanı Vladimir Putin’in üç orta Asya cumhuriyetine ziyareti geçen Salı günü sona erdi. Putin bölge turunun son ayağında Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te Kırgız mevkidaşı Elmas Beyk Atambayev’le bir araya geldi. Görüşmede iki ülke yetkilileri bir kaç işbirliği belgesi imzaladı.

Rusya lideri Putin Kırgızistan’dan önce Kazakistan ve Tacikistan’ı ziyaret etti. Putin’in daha sonra da yakında Türkmenistan’ı ziyaret edeceği açıklandı. Orta Asya bölgesinin güvenliğine yönelik tehditler ve sorunlar, radikalizm ve uyuşturucu madde kaçakçılığı ve organize suçlar ve terörle mücadele Rusya lideri Putin’in orta Asya cumhuriyetleri liderleri ile görüşmesinin ana gündem maddeleriydi.

Gerçekte Putin’in orta Asya cumhuriyetleri liderleri ile görüşmelerinin ana teması ortak güvenlik işbirliği, terör ve radikalizmle ortak mücadele ve iktisadi alanlarda işbirliğinden ibaretti. Gerçek şu ki orta Asya cumhuriyetleri ve Rusya terör ve radikalizmle mücadelede her zamankinden daha çok birbirinin işbirliğine ihtiyaç duyuyor. Öte yandan Rusya liderleri orta Asya cumhuriyetleri ile iktisadi işbirliğini Avrasya iktisadi birliği çerçevesinde geliştirmek istiyor. Bu çerçevede Kremlin yönetiminin büyük ölçüde hedeflerine ulaştığı anlaşılıyor.

Geçen hafta Kırgızistan yönetiminin ünlü muhaliflerinden biri rüşvet suçundan tutuklandı. Ata Mekin partisinin Kırgızistan parlamentosunda başkanvekili Amur Beyk Tikibayev, Viyana’da düzenlenen AGİT parlamenter asamblesi zirvesine katıldıktan sonra Bişkek’e döndüğü sırada gözaltına alındı. Kırgızistan başsavcılığı, Rusya’da bir kaç telekomünikasyon firmasının sahibi olan Leonid Mayovski’nin açıklamalarına göre Tikibayev 2010 yılında Alfa Telecom GSM firmasının hisse senetlerini devretme ve siyasi destekleri karşılığında bir milyon dolar rüşvet aldı.

Tikibayev’in tutuklanmasından sonra ise taraftarları çok sayıda önde gelen sosyal ve siyasi şahsiyetin eşliğinde Kırgızistan milli güvenlik kurumu binası önünde eylem düzenledi ve Tikibayev’in serbest bırakılmasını istedi.

Aslında son altı ayda Tikibayev’le Kırgızistan Cumhurbaşkanı Elmas Beyk Atambayev arasında çok ciddi anlaşmazlıklar yaşandı ve her iki taraf birbiri aleyhinde çok sert bildiriler yayımladı.

Kırgız politikacının taraftarları ise Tikibayev serbest bırakılıncaya kadar Bişkek yönetimi karşıtı protesto eylemlerini sürdüreceklerini açıkladı. Bu gelişmenin ardından Kırgızistan Cumhurbaşkanı Atambayev, ülke yasalarını ihlal edenlere karşı daha sert tepki verileceğini açıkladı.

Kırgız lider Atambayev, Bişkek’te sosyal hareketlerin temsilcileri ile görüşmesinde, muhaliflerin Bişkek yönetimi aleyhtarı protesto eylemlerinin hiç bir tesiri olmayacağını ve kim ülkenin yasalarını ihlal ederse, yönetimin yasal tepkisi ile karşılaşacağını belirtti.

Geçen hafta Türkmenistan Cumhurbaşkanı Kurban Kulu Berdi Muhammedov, yeni kabinesini açıkladı. Berdi Muhammedov bakanlar kurulu oturumunda yedi yıllık yeni dönem için on yeni yardımcısının yanı sıra 21 Bakan ve devlet firmalarının konsersiyumlarının başkanlarını açıkladı.

Image Caption

Berdi Muhammedov’un yeni kabinesinde Cumhurbaşkanı kültürel işlerden sorumlu yardımcısının dışında diğer üst düzey yetkililer eski görevlerine devam etti. Berdi Muhammedov’un yeni kabinesinde Dışişleri Bakanı Reşid Muradov, savunma Bakanı ve milli güvenlik konseyi sekreteri Yaylım Berdiyev, içişleri Bakanı İskender Mulikov, milli güvenlik Bakanı Devrangeldi Bayramov, adalet Bakanı Begmurad Muhammedov, Başsavcı Anna Murad Hallıyev, sınır muhafaza birlikleri başkomutanı Begenç Givendoğdiyev, göçmen işleri devlet servisi Başkanı Miilis Nobatev ve gümrük kurumu Başkanı Muhammed Han Çakıyev eski görevlerine yeniden atandı.

Türkmenistan’da yeni kabine, Türkmen halkı ülkenin cari sosyal ve iktisadi sorunları gözetilerek Berdi Muhammedov’un yeni kabinesi bu sorunlara çözüm getirmesi yönünde ciddi adımlar atmasını beklediği bir sırada açıklandı. Ancak kabinede hemen hemen hiç bir değişiklik yapılmaması Türkmen halkının beklentisini boşa çıkardığı anlaşılıyor.

Ve son olarak geçen hafta Kazakistan Dışişleri Bakanlığı, İran, Rusya ve Türkiye’nin inisiyatifi ile gündeme gelen Suriyeli tarafların dördüncü tur müzakerelerine Astana kentinde ev sahipliği yapmaya hazır olduklarını açıkladı.

Kazakistan Dışişleri Bakanı Yardımcısı Muhta Teleoberdi, söz konusu müzakereleri düzenleyenler ne zaman hazır olduklarını ilan edecek olursa, Astana müzakereci heyetlere ev sahipliği yapmaya ve müzakereleri düzenlemeye hazır olduğunu belirtti.

Bilindiği üzere 3. Astana müzakereleri Dışişleri Bakanı Yardımcısı Hüseyin Cabiri Ensari’nin başkanlık ettiği İran heyeti, Türkiye ve Rusya heyetleri, BM temsilci heyetinin ev sahipliğinde ve Amerika ve Ürdün’ün gözlemci sıfatı ile katılımı ile geçen 16 Şubat tarihinde Astana’da düzenlenmişti.

Gerçekte bu tür oturumların Astana’da düzenlenmesi Kazakistan’ı gelecekte bu tür uluslararası oturumlar için itibarlı bir mekana dönüştüreceği anlaşılıyor. Nitekim Astana’nın şimdiden Viyana, Brüksel, Cenevre ve Newyork gibi kentlerle rekabet ettiği ifade ediliyor.