Nisan 08, 2017 14:04 Europe/Istanbul

Geçen hafta Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev son üç yılda İran’a yaptığı üçüncü ziyareti sırasında Cumhurbaşkanı Dr. Hasan Ruhani ile görüştü.

 İki Cumhurbaşkanı görüşmede iki komşu ve dost ülkenin ikili ilişkilerinin ufkunu masaya yatırdı.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev Tahran ziyareti sırasında ayrıca İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei tarafından da kabul edildi.

Görüşmede Ayetullah Hamanei Azerbaycan cumhuriyetinin Müslüman halkını ve gerçek İslam’a olan eğilimlerini takdirle karşıladıklarını belirtti ve bu ülkenin ve Müslüman halkının hayır ve maslahatlarına değindi.

Image Caption

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Aliyev’e Bakü yönetiminin hayır ve maslahatı kendi halkının dini duygularına eşlik etmesinde olduğunu, öyle ki halkı hükümet tarafından dini konularla ilgili hiç bir kaygısı bulunmaması gerektiğini söyledi.

Ayetullah Hamanei ayrıca ortak mezhep İran İslam Cumhuriyeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti milletleri arasında yakınlık ve akrabalık bağlarının hissedilmesinde en önemli etken olduğunu belirterek, iki ülke arasında iktisadi işbirliği mevcut kapasitelere ve imkanlara kıyasla çok düşük olduğunu, ikili ticaret hacmi şimdiki seviyenin en az on katılan çıkarılması gerektiğini vurguladı.

 

Ancak ne var ki Bakü hakimiyeti kendi halkının dini faaliyetleri ve inançlarına ciddi kısıtlamalar uygulamakla kalmıyor ve şimdiye kadar da bir çok  dini ve şii aktivisti tutuklayarak uzun süreli hapis cezalarına çarptığı gözleniyor. Bu şartlarda İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei’nin bazı gerçekleri beyan etmesi, kendisinin Azerbaycan cumhuriyetinin iç meselelerine ilgi duyduğunu ve bu meseleleri yakından takip ettiğini gösteriyor.

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei ayrıca Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e şahsen tavsiyelerde bulunarak dolaylı bir şekilde Azeri liderden Azerbaycan cumhuriyetinin Müslüman halkının dini hak ve özgürlüklerine saygı göstermesini ve mümin vatandaşlarının kıymetini bilmesini istedi.

Bu yüzden Ayetullah Hamanei beyanatında Azerbaycan Cumhuriyeti halkının Bakü hakimiyeti ile birlikteliği ve Bakü yönetiminin onlara güvenmesi Azerbaycan cumhuriyetinin zorba devletlere karşı en güçlü güvencesi olacağını belirterek, Bakü yönetimi kendi halkına dayandığı takdirde hiç bir güç Azerbaycan cumhuriyetine zarar veremeyeceğini vurguladı.

Geçen hafta Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mir Ziyayev bu ülkenin Cumhurbaşkanı olduktan sonra ilk ziyaretini komşu ülke Türkmenistan’a gerçekleştirdi. Özbekistan ve Türkmenistan liderleri görüşmede ikili ilişkilerin yanı sıra bölgede son siyasi ve güvenlik gelişmeleri ele aldı, ayrıca ikili iktisadi işbirliğini masaya yatırdı.

Image Caption

Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mir Ziyayev, Türkmen mevkidaşı Kurban Kulu Berdi Muhammedov’la görüşmesinden sonra, Amuderya ırmağı üzerinde demiryolu ve karayolunun geçtiği köprülerin açılış törenine katıldı. Bu köprüler orta Asya bölgesinde ulaştırma koridorunun en önemli köprüleri sayılıyor. Zira bu köprüler Özbekistan, Türkmenistan ve İran’dan geçerek Fars körfezi kıyılarına kadar uzanan koridorun üzerinde yer alıyor.

Özbekistan Cumhurbaşkanı Mir Ziyayev’in ilk yurt dışı ziyareti ve Türkmenistan’a gelmesi, Taşkent yönetiminin eski Cumhurbaşkanı İslam Kerimov döneminden sonra dış politika alanında ilişkilerini geliştirmek istediğini yansıtıyor. Özellikle Özbekistan ve Türkmenistan cumhuriyetleri Tacikistan ve Kırgızistan cumhuriyetlerine kıyasla daha yüksek iktisadi potansiyelleri bulunan iki ülkedir ve bu konu her iki ülkenin enerji kapasiteleri ile yan yana gelince, Taşkent ve Aşkabat arasında işbirliğinin önemini ikiye katlıyor.

Image Caption

Gerçekte Özbek lider Şevket Mir Ziyayev, Özbekistan’ın dış politikasını bu ülkenin milli çıkarlarını azami ölçüde temin etme çerçevesinde tanımlamıştır ve bu doğrultuda Taşkent yönetimi bölgesel ve küresel aktörler ve özellikle Özbekistan’ın komşuları ile ilişkilerini yeniden tanımlamayı gündemine aldığı gözleniyor. Bu bağlamda gerçi Aşkabat ve Taşkent yönetimleri iki taraf arasında iktisadi ve siyasi ilişkileri stratejik zeminde geliştirmeyi ve derinleştirmeyi ve özellikle ulaştırma ve enerji altyapılarını da ilerletmeyi amaçlıyor, fakat unutmamak gerekir ki Türkmenistan ve Özbekistan bu hedefe ulaşmak için bölgesel dengeleri ve bölge ülkelerinin önceliklerini de gözetlemeleri gerekiyor. Buna göre Aşkabat ve Taşkent liderlerinin iki ülkeyi bölgenin diğer ülkeleri ile birleştiren koridorun açılış törenine katılması ve yeni koridorun üzerinden iktisadi işbirliğini geliştirmeyi hedef olarak belirlemeleri ve ulaştırma alanında geleneksel koridorlardan uzaklaşmaları bu çerçevede değerlendiriliyor. Gerçekte her iki ülkenin liderleri bölgesel aktörleri iktisadi işbirliğine ve altyapılara müdahil etmeleri hem stratejik işbirliğine bir güvence oluşturacağına ve hem bu ülkelerin mali ve iktisadi gücünü iktisadi projeleri hayata geçirme yönünde arttıracağına inanıyor.

Geçen hafta Kazakistan Cumhurbaşkanı Nur Sultan Nazarbayev bu ülkenin diyanet işleri ve vatandaşlık camiası Başkanı Nurlan İrmekbayev ile görüşmesinde Kazakistan’da dini teşekküllerin ve birliklerin faaliyet çerçevelerinin yeniden gözden geçirilme zaruretine vurgu yaptı. Kazak lider Nazarbayev diyanet işleri ve vatandaşlık camiası Başkanı İrmekbayev’den Kazakistan’da diyanet yasalarını yeniden gözden geçirmenin yanı sıra, dini birliklerin faaliyet zeminini de hazırlamasını istedi.

Image Caption

Nazarbayev dini yasalarda bazı değişikliklerin bu ülkede dini radikalizmin yayılmasını önleyebileceğini belirtiyor. Bu yüzden Kazakistan 2011 yılında dini kurumların ve faaliyet alanları kanununu onayladı. Bu kanuna göre dini birliklerin Kazakistan’da illegal faaliyetleri yasak ilan edildi.

Ancak bu kanuna karşın Kazakistan’da halen 3600 dini örgüt faaliyet yürütüyor. Kazakistan yönetimi bu karara paralel olarak ve özellikle geçen sene Aktepe’de düzenlenen terör saldırılarının ardından bu ülkede dini örgütlerin faaliyetlerini daha sıkı bir şekilde gözaltına almaya başladı.

Ancak insan hakları aktivistleri Kazakistan’da dini faaliyetlerin kısıtlanması, ifade özgürlüğünün kısıtlanması, yargı kurumunun bağımsız olmaması, Kazakistan’da vatandaşlık hakları ile ilgili temel sorunlar olduğunu belirtiyor. Şimdi de görünen o ki Astana lider kadrosu hala Kazakistan’da dini teşekküllerin faaliyetlerine yeni kısıtlamalar getirmek istiyor ve böylece bu ülkede radikalizmin yayılmasını önleyerek orta Asya bölgesinde yer alan ülkelerin terör ve radikalizmle mücadelelerinde lider konuma gelmeye çalışıyor.

Geçen hafta Rusya, Kazakistan ve Ermenistan başbakanları Avrasya iktisadi birliği AİB başbakanlar konseyinin oturumuna katılmak üzere Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’e gitti. AİB başbakanlar konseyi oturumuna Ermeni üye Tigran Sarkisiyan başkanlık etti. Oturumda AİB üyeleri arasında işbirliği yolları ele alındı.

Image Caption

AİB hali hazırda Rusya, beyaz Rusya, Kazakistan, Kırgızistan ve Ermenistan’dan oluşuyor. AİB üyeleri birlik çerçevesinde ürün, sermaye, iş gücü ve hizmetlerin serbest dolaşımı üzerinde mutabakat sağlandığını belirttiler. Yine AİB’e üye ülkelerin yetkilileri enerji, sanayi, tarım ve taşıt alanlarında ortak politika izleyeceklerini belirtiyor. Bu eğilim, AİB liderleri çeşitli iktisadi alanlarda işbirliği yollarını ve eğilimlerini belirleyerek daha çok bölgesel iktisadi işbirliğine ağırlık vermek istediklerini ve üye ülkelerde mevcut olan kapasitelerden azami derecede yararlanmayı amaçladıklarını gösteriyor.

Ve son olarak geçen hafta Asya Kalkınma bankası Başkanı Tiksiko Neko, Özbekistan’a 573 milyon dolar kredi açtıklarını açıkladı. Özbekistan’a üç günlük bir ziyaret gerçekleştiren ve Taşkent yönetiminin üst düzey yetkilileri ile görüşen Asya kalkınma bankası Başkanı Nekco, Özbekistan’ın uzak ve mahrum bölgelerinde küçük sanayi projelerinin mali kaynağını temin etme yönünde bu projelere 100 milyon dolar tahsis etmeye vurgu yaptı. Neco ayrıca Taşkent eyaletinde sulama tesislerini yenileme projesine de 121 milyon dolar tahsis edildiğini, bu proje bu eyalette yaşayan üç milyon Özbek vatandaşın yaşam koşullarını iyileştireceğini ifade etti. Neko açıklamasının devamında Özbekistan’da bahçe alanları açmak ve modernize hale getirmek ve yeni ve modern seraları tesis etmek için de 154 milyon dolar ödenek tahsis edildiğini vurguladı.

Özbekistan 1995 yılında Asya kalkınma bankasına üye oldu. Asya kalkınma bankası Özbekistan’da eğitim, sağlık, tarım, altyapı, ulaştırma ve enerji alanlarında 54 proje için Taşkent yönetimine 5 milyar dolar kredi verirken, 62 milyon dolar da karşılıksız teknik yardımda bulundu.