İran’da ekonomik gelişmeler
Son günlerde İran’da yaşanan gelişmelerin önemli bir bölümü cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili olarak yaşanıyor.
Bu arada 12. Dönem cumhurbaşkanlığı seçimlerinde altı nihai adayın seçim kampanyalarının da önemli bir bölümü iktisadi konuların ve adayların iktisadi sorunların çözümü ve halkın geçimi ve refahı ile ilgili programları üzerinde odaklanıyor.
12. dönem cumhurbaşkanlığı seçimlerinin altı adayı geçen hafta seçim kampanyalarında en çok iktisadi meselelerle ilgili görüşlerini beyan etti. Geçen hafta ilk TV münazaralarına katılan adayların en çok eleştirdiği konu ise iktisadi alanlarda var olan sorunlardı. Adaylar istihdam alanı oluşturmak, işsizliğin sebepleri ve genç çiftlerin konut sorunu gibi konuların üzerinde durdu. Yine toplumda sınıfların arasındaki mesafenin daha da açılması ve yerli üretime gereken desteğin verilmemesi, altı adayın ilk münazaralarında tartışılan ve siyaset ve medya çevrelerinin ilgisini çeken konulardı.
Mustafa Ağa Mir Selim, İshak Cihangiri, İbrahim Reisi, Muhammed Bakır Galibaf, Mustafa Haşimitaba ve Hasan Ruhani, 12. Dönem cumhurbaşkanlığı seçimlerinin altı nihai adayıdır. Adaylar ilk Tv münazaralarında sosyal meselelerle ilgili görüş ve programlarını beyan ederek savunmaya çalıştı.
Adaylardan İbrahim Reisi İran’da işsizsiz sorununu çözmek ve istihdam alanları açmak üzere açıkladığı programında, ülke genelinde mevcut imkanlar ve bütçelerle istihdam alanları açmanın mümkün olduğunu belirtti. Reisi buna göre programları arasında yılda bir milyon yeni iş fırsatı oluşturmanın yer aldığını, bu rakamı 1.5 milyona kadar yükseltmenin de mümkün olduğunu ifade etti.
12. Dönem cumhurbaşkanlığı seçimlerinin adaylarında Muhammed Bakır Galibaf de seçim kampanyalarında bugün İran’ın en önemli meselesi işsizlik ve istihdam alanlarının açılması olduğunu ve doğal olarak yeni hükümetin tüm gücünü bu konu üzerinde odaklaması gerektiğini belirtti.
Galibaf iktisadi meselelerin çözümü ve ülkenin iktisadi durumunun güçlü ve zayıf yönlerinin iyi analiz edilmesi büyük önem arz ettiğini ve buna göre kim halkın seçtiği Cumhurbaşkanı olursa bu konunun üzerinde ciddiyetle durması ve güçlü bir programla arenaya girmesi gerektiğini vurguladı.
Hali hazırda İran’da on milyon üniversite mezunu bulunuyor ve 5 milyon genç de üniversitelerde eğitimlerine devam ediyor. Bu insan gücünü değerlendirmek ve onlar için iş alanı açmak ve bu alanlarda kullanmak 12. Dönem cumhurbaşkanlığı seçimlerinin nihai altı adayının üzerinde durduğu ve her biri kendine göre bir çözüm yolu sunduğu konulardan biriydi.
Kuşkusuz ekonomi ve seçim kampanyalarının bu konu üzerinde durması sadece İran’da yapılan seçimlere özgü bir durum değildir, nitekim Amerika veya en son Fransa’ta yapılan seçimlere de bakıldığında iktisadi tartışmaların en sıcak tartışmalar olduğu anlaşılıyor.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei yeni yılın ilk gününde kutsal Rezevi külliyede ziyaretçilere ve Meşhed halkına hitaben yaptığı konuşmasında yeni yılın ülke için iktisadi hareketlilik bakımından önemli bir yıl olduğunu belirtti. Ayetullah Hamanei konuşmasında düşmanın amacı İran milletine ekonomik baskı uygulamak olduğunu belirterek bu milletin önemli önceliği iktisadi meseleler olduğunu vurguladı.
Geçen hafta İran ve Avrupa arasında ticaret ve bankacılık alanında işbirliği üzerine dördüncü oturum Tahran’da düzenlendi. Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif oturumda yaptığı konuşmada Amerika’nın İran ile uluslararası bankaların arasında ilişkilerin yolundaki engelleri kaldırma yönündeki sözünü tutmamasını hatırlatarak İran’ın başta Avrupalı ortakları olmak üzere ticari ortakları bu tür durumları aşarak yaptırımlardan önce şartlara geri dönmeyi başarmalarını temenni etti.
İran ve AB bu oturumdan önce de sürdürülebilir enerjiler alanında ilk ticari oturumunu Tahran’da düzenlemişti. Bu oturum geçen Cumartesi günü İran enerji Bakanı Hamid Çitçiyan ve AB enerji komisyonu temsilcileri ve uluslararası yenilenebilir enerjiler ajansı yetkililerinin katılımı ile Tahran’da gerçekleşti.
İAEK Başkanı Dr. Ali Ekber Salihi AB enerji yetkilileri ile son müzakerelerinde İran ve Avrupa arasında bilimsel ve teknik işbirliği yönünde müspet adımlar atıldığını belirtmişti.
Şimdi AB enerji komiseri Miguel Arias Canete Tahran’da düzenlenen birinci sürdürülebilir enerjiler alanında ilk ticari oturumunda yaptığı konuşmada Avrupa’nın bu alanda İran ile işbirliği yapmaya sıcak baktığını belirterek Bercam nükleer anlaşması yürürlüğe girdikten sonra İran’ın AB’ye enerji ihracatı üçe katlandığını belirtti.
Gerçekte İran İslam Cumhuriyeti her zaman Avrupa için güvenilir bir ticari ortak olmuştur, fakat Avrupalı taraflar bazı alanlarda İran ile teamülde bazı sıkıntılarla karşılaştığı ve bu sıkıntıların önemli bir bölümü bankacılık alanında ilişkiler ve mali yükümlülüklerden kaynaklandığı gözleniyor. Şimdi ise AB’nin bu engelleri ortadan kaldırmakta daha kararlı gözüküyor. Buna karşın şimdiye kadar iki taraf arasında sürdürülen müzakerelerin ve ortak oturumların sonucunda alınan bir çok kararın hayata geçirilemediği anlaşılıyor. Bu yüzden şimdi İran ve AB arasında birinci sürdürülebilir enerjiler alanında ilk ticari oturumunun ardından ikili ilişkilerde yeni işbirliği fırsatları doğması umuluyor.
Geçen hafta İran İslam Cumhuriyeti ve Ermenistan gümrük alanında bilgi alış verişi ve işbirliği protokolü imzaladı. Söz konusu belge geçen hafta Cumartesi günü Tahran’da İran gümrük kurumu Başkanı Mesut Kerbasiyan ve Ermenistan gümrük Başkanı Vartan Haratuniyan tarafından imzalandı. Söz konusu protokolün hayata geçmesi ile birlikte iki ülke arasında gümrük ve ticari faaliyetlerle ilgili her türlü bilgi ve belge alış verişi iki tarafın milli yasalarına uygun olarak gerçekleşmesi bekleniyor.
Ermenistan İran İslam Cumhuriyeti ile ortak kara sınırı bulunması sayesinde İran ile bir çok işbirliği fırsatı bulunuyor. Ancak iki ülkenin yetkileri ikili işbirliği yolunda hala bazı engellerin bulunduğundan söz ediyor. Bu çerçevede İran ve Ermenistan parlamentoları dostluk gurubu eşbaşkanı geçenlerde Ermenistan’ın Tahran büyükelçisi Artaşes Tumaniyan ile görüşmesinde iki ülke gümrükleri arasındaki sorunların çözümlenmesi gerektiğini istedi. Ermenistan büyükelçisi Tumaniyan da Ermenistan ve avrasya ülkelerinde bir çok tüketim maddesi İran’da üretildiğini, fakat İranlı ve Ermeni işadamları karşılıklı kapasiteleri tanımadığı için ikili ticari ilişkilerin beklenen seviyeye yükselemediğini kaydetti.
Ermenistan büyükelçisi Tumaniyan geçen Pazar günü de Merkezi eyaletin petrol dışı ihracatı geliştirme çalışma grubunun oturumunda yaptığı konuşmada, Ermenistan’ın üç milyonluk tüketici piyasası pek fazla cazip gelmeyebileceğini, fakat bu ülkenin konumu Avrasya ülkelerinde 180 milyonluk bir piyasanın giriş kapısı niteliğinde olduğunu kaydetti. Büyükelçi Tumaniyan, İranlı işadamları hiç bir gümrük tarifesi ödemeksizin ürünlerinin Ermenistan üzerinden Avrasya ülkelerine ihraç edebileceklerini vurguladı.
Bundan önce geçen Mart ayında da Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisiyan, ülkesi Karadeniz ile Fars körfezi arasında en kısa ve en güvenli güzergah olduğunu ve Kuzey – Güney koridoru de Gürcistan’dan Ermenistan’a ve buradan İran’a ve ayrıca Avrupa’ya ürünlerin transitine imkan sağladığını belirtmişti.
İran’ın geçen sene Ermenistan’a yaptığı ihracatı 180 milyon dolar civarında gerçekleşti ve bu ülkeden de 21 milyon dolar ithalat yaptı. Şimdi ise iki ülke arasında imzalanan belgelerle beraber ikili ticaret hacmini geliştirmenin mümkün hale geldiği ifade ediliyor. Nitekim yeni gümrük protokolünün imzalanmasından sonra İran ve Ermenistan arasında ticari ilişkilerin daha da gelişeceği ve ikili iktisadi işbirliğinin daha da yükseleceği belirtiliyor.
Cumhurbaşkanı Ruhani’nin katıldığı törende, Sipahilerin Hatem-ul Enbiya -s- karargahının gerçekleştirdiği Fars Körfezi Yıldızı rafinerii hizmete girdi.
Ruhani rafinerinin birinci ünitesinin hizmete girdiği törende yaptığı konuşmada, bu projenin hizmete girdiği gün çok mübarek ve İran tarihinde unutulmaz bir gün olduğunu belirtti.
Fars Körfezi Yıldızı rafinerii milli onur kaynağı olduğunu kaydeden Ruhani, İran bugün mazot ihracatçısı olduğunu ve şimdi yeni proje ile birlikte benzinde kendine yeter hale geldikten sonra ihracatçı ülke konumuna geleceklerini vurguladı.