Velayet güneşinden
Rehber'in öğrencilerle buluşması
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei geçen 2 Kasım Perşembe günü binlerce öğrenciyi kabulünde genç kuşağı ilerici ve toplumu ileriye götüren kesim niteleyerek şöyle buyurdu: bu güzel yetenekli ve güzel idrakli kuşak hiç kuşkusuz aziz İran milletini tüm zorlukları ve engelleri aşarak ideal noktaya götürecektir. Gerçi bu parlak hedefe ulaşmak, İran milletinin habis ve esas düşmanı yani Amerika’yı tanımayı, ilim öğrenmeyi ve çalışıp çaba harcamayı ve Allah teala ile irtibatı takviye etmeyi gerektirir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei geçen 2 Kasım Perşembe günü ve 4 kasım öğrenci günü ve küresel istikbarla milli mücadele günü arifesinde binlerce öğrenciyi kabul etti.
4 kasım günü İslamî İran tarihinde her biri İslam inkılabının zaferinde önemli rolü bulunan büyük hamasetleri hatırlatan gündür.
Her yıl 4 Kasım yıldönümünde İranlı binlerce öğrenci İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei ile görüşüp İranlı gençlerin hamasetlerini anarak onlara saygı gösteriyor.
4 Kasım 1963 tarihinde Pehlevi rejimi İmam Humeyni’yi –ks– kapitülasyon yasası aleyhinde konuşma yaptığı için ilkin tutukladı ve ardından Türkiye’ye sürgün etti.
Kapitülasyon yasasına göre o dönemde İran’da bulunan 40 bin Amerikalı müsteşar işledikleri her türlü suç durumunda İran yargısı karşısında dokunulmazlık hakkına kavuşuyordu.
4 Kasım gününün öğrenci günü olarak adlandırılmasına neden olan olay ise Tahran’da öğrencilerin Pehlevi rejimini protesto etmek üzere 4 Kasım 1978’de Tahran üniversitesinde düzenledikleri eylem sırasında katliam edilmeleriydi. Pehlevi rejimi protestocu öğrencilerin üzerine ateş açarak 60 masum öğrenciyi şehit etti.
Bu katliamdan bir yıl sonra ve İslam inkılabı zafere kavuştuğu ilk ayları geride bırakırken İran milleti bu kez ABD devletinin türlü komploları ile karşı karşıya kaldı. Bu yüzden 4 Kasım 1980 tarihinde bu günü tarihi bir gün yapan üçüncü önemli gelişme yaşandı. Bu günde İmam Humeyni –ks– çizgisinde olan öğrenciler Amerika’nın Tahran’daki büyükelçiliğini fethederek burada bir çok casusluk ve ihanet belgesini ele geçirdiler. Bu hadisenin İslam inkılabının devam etmesi ve halkın bilinçlenmesi yönünde büyük katkısı oldu. İmam Humeyni –ks– bu hadiseyi birinci inkılaptan daha da önemli olan ikinci inkılap olarak adlandırdı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei 2 Kasım Perşembe günü kabul ettiği öğrencilere hitaben yaptığı konuşmada, bu gençlerle görüşmesi 4 Kasım günü yaşanan önemli hadiseleri hatırlattığını belirterek şöyle buyurdu:
Genç insanın doğası, hareketlilik ve ilerlemektir ve genç kuşağı türlü fesada sürüklenmemiş her ülkede bu kuşak adeta bir motor gibi toplumu ileri doğru götürür. Ancak bizim ülkemiz İran’da bu hareketlilik ve bu coşku ergenlik çağında da vardır.
Ayetullah Hamanei inkılap günlerinde liseli çocukların da İran milletinin diğer kesimleri ile omuz omuza mücadele ettiğini hatırlatarak şöyle devam etti:
İnkılaptan önce liseli genç çocuklar ve henüz gençlik çağını tecrübe etmeyen ve gerçek manada gençlik çağına girmemiş olan bu çocuklar mücadele arenasındaydı. İnkılabın genel hadiseleri başladığı dönemde de bizim öğrenci gençlerimiz öyle bir iş yaptı ki 4 Kasım günü onların mücadele ve fedakarlıklarının anısına öğrenci günü olarak adlandırıldı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei İran İslam inkılabı tarihinde 4 Kasım gününün öğrencilerin anısına öğrenci günü olarak adlandırılmasına yol açan üç önemli hadiseye işaret ederek şöyle devam etti:
Eğer öğrenciler mücadele meydanında olmasaydı, eğer öğrenciler mücadele etmeseydi, eğer varlıkları etkili olmasaydı, tağut rejiminin uşaklarının onca barbarlık ve habis tutumu ile karşılaşmaz ve şehit düşmezlerdi.
Ayetullah Hamanei ayrıca ergen çocukların, dayatılan savaş yıllarında ifa ettikleri rolüne işaret ederek şöyle dedi: 14 veya 15 yaşındaki ergen çocuklar savaş meydanına gittiler ve genç erkekler gibi etkili bir şekilde savaştılar; bazıları şehit oldu, Hüseyin Fehmide gibi, bazıları ise esir düştü, hani şu anıları yayımlanan bir kaç genç çocuk gibi. İnsan bu anıları okuyunca bu ergen çocukların maddi alemin ötesinde bir alemde seyrettiklerini hissediyor. 15, 16, 17 yaşındaki bir çok genç, esaret yıllarda o baas rejiminin habis ve zalim ajanı önünde dimdik duruyor. Dünyanın neresinde bu tür şeyler vardır? Hangi genç kuşak dünyada böyle gençlerden oluşmaktadır?
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bugünkü gençlerin yüce Allah’ın istek ve iradesi ile bu ülkeyi zirveye taşıyacak kuşak olduğunu belirterek şöyle buyurdu:
Bizim çok büyük ülkülerimiz var. Düşmanların düşmanlığı da şimdiye kadar hiç bir etkisi olmadı, hiç bir halt edemediler. Gerçi ellerinden geldiğince bizim milletimize düşmanlık güttüler ve türlü yollardan İran’ın genç kuşağını yok etmeye çalıştılar, bazı alanlarda da başarılı oldular ve bazılarını yoldan saptırmış olabilirler, ancak genç kuşak, ergen kuşak, inkılabın başında var olan aydın bakışı ile bugün yine vardır. Bugün ne savaşı ve ne imamı ve ne inkılabı gören gençler aynı kavramları aynı aydın bakışla ve aynı iktidarla izliyor. Sizler düşmanların entrikalarının üstesinden gelebilirsiniz, zorlukları ve engelleri aşabilirsiniz, bu ülkeyi İslamî ülkülerin ve İslam inkılabının ideali olan noktaya ulaştırabilirsiniz ve inşaallah bu olacaktır.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei İran milletinin zaferi ve büyük hedeflere ulaşması bazı şartlara bağlı olduğunu ve bu şartların en önemli olanlarından biri de düşmanı tanımaktan ibaret olduğunu belirtti.
Ayetullah Hamanei İran milletinin en büyük düşmanı Amerika olduğunu ve bunun açık ve gerçekçi nedenleri bulunduğunu ve bu bakış kötümserlikten kaynaklanan bir bakış olmadığını belirterek şöyle devam etti: Amerika dik duran bu millete, düşmanla mücadele etmekten yılmayan bu millete karşıdır. Bakın en son Amerika Başkanı İran milleti terörist bir millet, dedi. Bakın bu bakış ne kadar ahmakça bir bakıştır. Bir millete terörist denir mi hiç? Hani lideri terörist demiyor, devleti terörist demiyor, İran milleti terörist diyor. Peki bu düşmanlık değil midir? Bundan bir kaç yıl önce de bir başka Amerikalı devlet adamı biz İran milletinin kökünü yok etmeli ve koparmalıyız, demişti. Ey Ahmak!! bir milletin kökü, hem de bu tarihi mazisi, bu güçlü kültürel gövdesi olan bir milletin kökünü koparabilir misin sen?
İslam inkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasını şöyle sürdürdü: düşmanın gözü kapalıdır. Hani görmeyen bir adam gibidir, doğru hesap yapamıyor, doğru değerlendiremiyor, ki bu da hezimete uğramasına yol açıyor. Şimdi İslam inkılabının zaferi üzerinden kırk yıl geçiyor. Bu inkılap ilk günde ince bir fidanken onunla savaştılar, saldırdılar, ama bugün inkılap güçlü gövdesi ve bol dalı ve yaprakları olan bir ağaca dönüştü. Demek ki onlar yapamadı ve bu inkılabı yenemedi.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının bir başka bölümünde de bazılarının Amerika ile uzlaşmanın bu devletin bize yönelik düşmanlığını bir nebze olsun hafifletebileceğini düşünenlerin yanlış düşündüklerini belirterek, deneyimler Amerika bu devlete güvenen hiç kimseye acımadığını ortaya koyduğunu kaydetti.
İran’da 1950’li yıllarda saltanat rejiminin gücünü kısıtlamak isteyen İran’ın dönem Başbakanı Dr. Musaddık’ın kaderine işaret eden Ayetullah Hamanei şöyle devam etti: Dr. Musaddık İngilizlerle mücadele edebilmek ve onlara karşı durabilmek için kendince Amerikalılara yöneld, gidip onlarla görüştü, müzakere etti, talepte bulundu ve onlara güvendi. Ancak 1953 darbesi İngilizlerce değil, asıl Amerikalılar tarafından İran’da düzenlendi, hem de Musaddık’a karşı. Yani bunlar hatta Musaddık gibilerine bile razı değildir. Bunlar uçak istiyor, kul köle istiyor, kafasına vuracakları birini istiyor. Kim gibi? Muhammed Rıza Pehlevi gibi, eli kolu bağlı teslim.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei, Amerika kim ona karşı bu şekilde teslim olmazsa ve kafasına vuramazsa onunla düşman olduğunu, nitekim İran milletine düşman olduğunu kaydetti.
Ayetullah Hamanei Amerika’nın 1953’te İran’da yaptığı darbe, İran yolcu uçağını füze ile vurarak düşürme, Tebes çölü olayı, yaptırım ve nükleer anlaşmadaki sözünü tutmama gibi bazı komplolarına işaret ederek bir kez daha Amerika’nın düşmanlığına karşı tek yol direnmek olduğunu ve direniş zaferin esas şartı olduğunu ifade etti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei, İslam inkılabının büyük hedeflerine ulaşmanın önemli şartlarından biri de bilim öğrenmekte ciddi çaba sarfetmekten ibaret olduğunu belirterek şöyle buyurdu: ilim ve ilim öğrenmek en önemli araç gereçlerden biridir, düşmanlıklara karşı koyabilecek güçtür. Hamd olsun bizim gençlerimizin yetenekleri iyidir ve eğer iyi ders çalışır ve çaba harcarlarsa ülmede bilim seviyesi hiç kuşkusuz yükselecektir.
Ayetullah Hamanei bilim seviyesinin yüksek olması İran milletinin içten güçlenmesine vesile olduğunu belirterek insan bilim bereketi sayesinde büyük arzularını gerçekleştirebildiğini vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının sonunda gençleri yüce Allah ile irtibatını güçlendirmeye davet ederek şöyle buyurdu:
Sizin kalpleriniz temiz ve ruhlarınız da kirlenmemiştir. Sizin için ilahi lütuf ve fazl ve nuraniyeti kazanmak daha kolaydır. Tevessülle, dua ile namaz ile, zikirle, Kur'an'ı Kerim okumakla, Allah’ın kullarına yardım etmekle, günahtan sakınmakla, bunu yapabilirsiniz. Eminim ve kuşkum yoktur ki siz aziz gençler, siz şimdiki kuşak, inkılabın taşıdığı tüm ülküleri gerçekleştirebilirsiniz. Umarım Allah teala önünüzde düz bir yol açar ve başarılarınız her geçen gün artar.