Velayet güneşinden
Geçen hafta Çarşamba günü nizamın önde gelen üst düzey yetkilileri, İslam ülkeleri büyükelçileri ve 31. Uluslararası İslamî vahdet konferansına katılan konuklar İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei ile görüştü.
Görüşmede Ayetullah Hamanei İslam Peygamberi Hz. Muhammed-i Mustafa –s– ve sevgili torunlarından İmam Cafer Sadık’ın –s– mesut veladet yıldönümünü kutlayarak bu bereketli günün İslam ümmetinin yeniden Allah Resulü’nün –s– nurani yoluna yönelmelerine vesile olmasını diledi. İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei ayrıca İslam dünyasının şimdiki durumu ve Kudüs meselesi hakkında da önemli beyanatta bulundu.
İslam Peygamberi Hz. Muhammed-i Mustafa –s– ve sevgili torunlarından İmam Cafer Sadık’ın –s– kutlu veladet yıldönümünde nizamın önde gelen üst düzey yetkilileri, İslam ülkeleri büyükelçileri ve 31. Uluslararası İslamî vahdet konferansına katılan konuklar geçen Çarşamba günü İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei’yi ziyaret etti.
Görüşmede Kur'an'ı Kerim ve İslam Peygamberi’nin –s– mübarek varlığını alemlere rahmet niteleyen Ayetullah Hamanei şöyle buyurdu: Resulullah efendimizin –s– mübarek varlığı rahmetti. Bu rahmet hem o büyük insanı izleyenlere ve yine o hazretin yolunu ve hidayetini benimseyenlere ulaşır ve hepsi ilahi rahmetten yararlanır. Bu ilahi vaattir ve mutlaka gerçekleşir. Yüce Allah Kur'an'ı Kerim’ın Araf suresinde şöyle buyurur:
Allah buyurdu ki: Kimi dilersem onu azabıma uğratırım; rahmetim ise her şeyi kuşatır. Onu, sakınanlara, zekâtı verenlere ve âyetlerimize inananlara yazacağım. Yanlarındaki Tevrat ve İncil'de yazılı buldukları o elçiye, o ümmî Peygamber'e uyanlar (var ya), işte o Peygamber onlara iyiliği emreder, onları kötülükten meneder, onlara temiz şeyleri helâl, pis şeyleri haram kılar.
İslam Peygamberi’nin –s– beyeriyete hediyesi insanları esaretten kurtarmak olduğunu vurgulayan İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei şöyle devam etti: insanların eline koluna boynuna vurulan ve onları hareket etmekten, kanat açmaktan alıkoyan, maneviyattan uzaklaştıran ve hayatı onlara zehir eden bu zincirleri, bu esaretleri İslam Peygamberi –s– insanların elinden kolundan boynundan açmıştır.
Ayetullah Hamanei ayrıca zorba güçlerin zulümleri, müstekbirlerin istikbarı, sınıflar arasındaki farklılıklar ve zalimane ve kibirli eşraflık beşeriyeti esir alan zincirler olduğunu belirterek, İslam Peygamberi –s– bu tür esaretlerle mücadele ettiğini ve şimdi de milletler direndikleri takdirde aynı yolu izleyerek kendilerini bu tür esaretlerden kurtarabileceklerini vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında günümüzde küresel zorba güçlerin İslam ümmetine yönelik büyük komplolarına işaret ederek bu tür komplolara karşı durmanın ve hepsini etkisiz hale getirmenin mümkün olduğunu kaydetti.
Kur'an'ı Kerim’de Hz. Musa –s– ve Firavun’un macerasına temas eden Ayetullah Hamanei şöyle buyurdu: Firavun Hz. Musa –s– karşısında üstün bir güçtü ve mal, servet, yetenek, silah, para ve her şeye sahipti. Hz. Musa –s– ise Firavun karşısında eli boştu ve yüce Allah’a şöyle arz etti: Ey Rabbimiz! Gerçekten sen Firavun ve kavmine dünya hayatında zinet ve nice mallar verdin. Ey Rabbimiz! (Onlara bu nimetleri), insanları senin yolundan saptırsınlar ve elem verici cezayı görünceye kadar iman etmesinler, diye mi (verdin)? Ey Rabbimiz! Onların mallarını yok et, kalplerine sıkıntı ver (ki iman etsinler).
Yüce Allah ise peygamberine şöyle buyurdu: siz ikiniz, Musa ve Harun’un dualarını icabet ettim, ancak bunun şartı direnmeniz ve cahillerin yolunu izlememenizdir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei günümüz dünyasında Amerika, korsan İsrail ve İslamî toplum içinde tüm mal ve servet düşkünü ve zorba güçlere bağımlı olanlar zamanın Firavunları olduğunu belirterek, bunlar İslam karşısında, Resulullah efendimizin –s– yolu karşısında saf tuttuklarını ve planları da Batı Asya bölgesinde Müslümanların arasında dini savaşlar çıkararak İslamî toplumu güçsüz ve zayıf hale getirmek ve sonuçta siyonist rejim İsrail’in güvenliğini temin etmek olduğunu belirtti.
Ayetullah Hamanei bu tür kumpaslarla mücadele yolu Kur'an'ı Kerim’in buyurduğu direnmek ve cahilleri izlememekten ibaret olduğunu vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei günümüzde Amerika’nın kuklası haline gelen ve tefrika çıkarmaya hizmet eden bölgedeki bazı ülkelerin yöneticilerini Kur'an'ı Kerim’in buyurduğu cahiller olduğunu ve bunları izlememek gerektiğini belirterek şöyle buyurdu: Bizim Müslüman devletlerle anlaşmazlığımızın olması için hiç bir gerekçe yoktur. biz vahdete inanırız. Allah tealaya hamd olsun İslam Cumhuriyeti nizamı ve İran milleti pratikte kendi aralarında ve çeşitli İslamî mezheplere mensup Müslüman kardeşleri ile vahdet ve kardeşlik bağlarını kurmayı başarmıştır. Ancak bu vahdettalep hareketin karşısında ve vahdeti arzulayan hareketin devamında bazılarının kararı ihtilaf ve savaş çıkarmaktır ve gerçekte Amerika’nın bölgeye yönelik politikalarını uygulama peşindedir. Biz onları nasihat ediyoruz. Bugün bazı bölge devletleri Amerika’ya hizmet için yaptıkları onların kendi zararınadır ve sonu da Kur'an'ı Kerim’in buyurduğu gibi kendi kendilerini yok etmektir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei İslam düşmanlarının bölgede tekfirci terör örgütlerini kurduklarını belirterek şöyle devam etti: onlar bizim bölgemizde tekfirci akımları başlattılar ve kendilerince dini savaş çıkarmak istediler. Ancak yüce Allah bu zümrenin ağzının payını verdi ve dini savaş başlamadı ve başlamayacak da. Biz düşmanın kışkırttığı zümreye karşı direndik, direndik ve hamd olsun başarılı da olduk.
Ayetullah hameni tekfircilerin meselesini bazılarının düşmanın kuklası olmanın sonucu niteleyerek şöyle dedi: düşman bölgede şii sünni savaşı başlatmak istedi, ancak hamd olsun yüce Allah bizim düşmanlarımızı ahmakların arasından belirledi ve IŞİD şii ve sünni Müslümanlara karşı işlediği cinayetleri ile aslında tüm Müslümanların düşmanı olduğunu gözler önüne serdi.
İran İslam Cumhuriyeti bölgede tekfirci IŞİD terör örgütü ile mücadele ettiğini kaydeden İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei şöyle buyurdu:
Bizim tekfirci teröristlerle mücadelemiz, zulümle mücadeleydi, İslam’ı tahrif etmekle mücadeleydi, İslamî ahlaktan, İslamî medeniyetten ve İslam hakikatinden uzak olan ve insanları diri diri ateşte yakan, insanların derisini diri diri soyan, Müslüman aileleri esir alan ve her türlü siyasi fesat, cinsel fesat, mali fesat, pratik fesat ve çeşitli fesatları işleyen barbar bir örgütle mücadeleydi. Bunlar Amerika’nın uşaklarıydı, siyonizmin uşaklarıydı, bunların uzantıları da nerede olurlarsa olsunlar, Amerika’nın uşakları ve siyonizmin uşaklarıdır. Bu bir gerçektir. Ve biz bunlara karşı direndik. Eğer İslam dünyası izzet istiyorsa, vahdetini, birlikteliğini ve ittifakını korumalıdır. Eğer İslam dünyası güç ve izzet istiyorsa, siyonizme karşı durmalıdır.
Bilindiği üzere bundan yaklaşık iki hafta önce Suriye’nin Ebu Kemal kenti, yani IŞİD’in Suriye’de son kalesini kurtarma operasyonu zaferle sonuçlanması ve Amerika ve korsan İsrail uşağı olan bu örgütün bayrağının indirilmesi ve Suriye bayrağının göndere çekilmesinin ardından İran’ın Kudüs ordusu komutanı General Kasım Süleymani İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei’ye bir mektup yazarak bu habis ve melun örgütün Suriye’de sultasının sonunu ilan etti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının bir sonraki bölümünde Filistin ve Kudüs meselesine temas ederek şöyle buyurdu:
Bugün Filistin İslam dünyası ve İslam ümmetinin siyasi meselelerinin başında yer alıyor. Tüm müslüman Filistin’i savunmak ve Filistin’i ve Filistin milletini kurtarmak için çaba harcamakla yükümlüdür.
Düşmanın Filistin meselesinde acizliğine işaret eden Ayetullah Hamanei şöyle devam etti: düşmanın Kudüs’ü siyonist rejim İsrail’in başkenti ilan etmek istediği iddiası onların acizliğinin işaretidir, güçsüzlüğünün işaretidir. Bu iş hiç kuşkusuz onlara daha büyük bir darbe indirecek ve İslam dünyası bu karara karşı duracaktır. Kuşkusuz düşman Filistin meselesinde elde etmek istediği başarıyı elde edemeyecek ve Filistin mutlaka kurtarılacaktır. Bundan kimse kuşku duymasın. Belki biraz geç belki biraz erken, lakin kesinlikle bu olacak ve İslam ümmetinin Filistin’i kurtarma mücadelesi inşaallah sonuca ulaşacaktır.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei beyanatının son bölümünde de İran milletinin direnişi emsalsiz bir direniş olduğunu belirterek şöyle buyurdu: hamd olsun İran milleti şecaati ile, iman, basireti ve direnişi ile en zorlu yolları katetmeyi başardı ve bir çok zorlu dönemeci de geride bıraktı. Herkes bilmelidir, dünya genelinde dostlarımız bilmelidir, düşmanlarımız da bilsin, bizim son 38 yılda ve İslam inkılabının zaferinden sonra katettiğimiz yollarda milletleri dize getirecek sorunlar ve zorluklar vardı, ama bunlar İran milletini dize getiremedi. Bundan böyle de bizim yolumuzda sorun çıkaracaklardır ve bu sorunlar kesinlikle İran milletini dize getiremeyecektir, zira İran milleti bugün geçmişe nazaran daha güçlüdür. Biz ilahi inayet sayesinde tüm sorunların üstesinden geleceğiz. Düşman İran milletini yenemez, geri adım atmaya da zorlayamaz. Biz inşaallah tüm sorunların üstesinden geliriz ve tüm Müslüman milletlere İslamî izzeti kazandırır ve İslam’ın izzet bayrağını da daha yükseklere taşırız.