Velayet güneşinden
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei geçen hafta Çarşamba günü ülke genelinden gelen İslamî tebliğat koordinasyon konseyi üyeleri ve yetkilileri ile görüştü.
Samimi bir atmosferde geçen görüşmede Ayetullah Hamanei koordinasyon konseyinin etkili faaliyetlerinden dolayı teşekkür etti ve İslamî tebliğin toplumda etkisi ve önemine dikkat çekerek bazı yapıcı tavsiyelerde bulundu.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei geçen hafta Çarşamba günü ülke genelinden gelen İslamî tebliğat koordinasyon konseyi üyeleri ve yetkilileri ile görüşmesinde ayrıca Amerika’nın aralıksız İran milletinin umut ve özgüven duygusunu yok etmek için çaba harcamasına işaret ederek bazılarının bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde düşman hedeflerine hizmet etmelerini sert bir dille eleştirdi. Ayetullah Hamanei düşmanın kırk yıldır İslamî nizamın zayıfladığı veya yenildiği yönünde içi boy yorumlarını ve propagandalarını hazırlatarak şöyle buyurdu: ilahi faz ve halkın uyanıklılığı ve direnişi sayesinde geçmişte olduğu gibi düşmanın burnunu yere süreceğiz.
İslamî tebliğat koordinasyon konseyi aslında bir STK’dır ve halkın İslam inkılabını korumak ve savunmak için katılımda bulunmalarını koordineli hale getirmek ve organize etmek için kurulmuştur. Şiarların düzenlenmesi ve ilahi günlerin belirlenmesi için uygun zemin oluşturmak, inançları ve değerleri derinleştirmek, inkılapçı kültürü yaygınlaştırmak, halkın çeşitli etkinliklerine katılım şevkini geliştirmek, İslam inkılabının çeşitli münasebetlerini ayakta tutmak ve anmak ve sonuçta İslam inkılabı ülküleri ile ahitleri tazelemek, dini ve inkılapçı kültürü yaygınlaştırmak ve toplumun çeşitli kesimleri ve özellikle gençlerin arasında pekiştirmek ve bu hedeflere ulaşmak için milli düzeylerde etkinlikler düzenlemek bu kurumun en önemli görevlerinden bazılarıdır.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei İslamî tebliğat koordinasyon konseyinin en yüce görevi olan tebliğ meselesi, ilahi ve dini mesajı halka iletme anlamına geldiğini ve yüce Allah da Kur'an'ı Kerim’de yer yer bu konuya vurgu yaptığını belirtti.
Ayetullah Hamanei İslamî tebliği, Batılıların propaganda çalışmasından farklı olduğunu, zira propaganda sırf güç, çıkar ve servet elde etmek uğruna kamuoyunu kontrol altına almaktan ibaret olduğunu ve Batı da bu fiilden çok iyi yararlandığını, fakat İslamî tebliğ halkı kontrol altına almak yerine halkla uzlaşmayı ve zihniyetleri yüce ve ilahi bir hedefe yönlendirmeyi amaçladığını, ki bunun sonucu da halkın sorumluluk üstlenmesi ve hareketlenmesinden ibaret olduğunu vurguladı.
Ayetullah Hamanei ayrıca Batı propagandasında kamuoyunu kandırmak ve oyun oynamak ve yalan söylemek caiz sayıldığını, oysa İslamî tebliğde sadakat ve dürüst olmak temel şart olduğunu belirtti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bir millet için yaşanabilecek en kötü hadise, özgüven duygusunu ve umudunu yitirmekten ibaret olduğunu belirterek İslamî tebliğ, insanlara fırsatları ve tehditleri tanıtarak onlara özgüven duygusu kazandırdığını, böylece insanlar bilinçli ve umutlu bir şekilde yüce hedeflere doğru ilerlediğini kaydetti. Zira ne zaman kamuoyu bir konu hakkında aktif hale gelip görüş sahibi olursa cisimler, zihinler ve inisiyatifler harekete geçmeye başlar ve değişim olur.
Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında, bugün İran milletinin düşmanlarının en büyük çabası bu milletten özgüven duygusunu ve umudunu elinden almak olduğunu ve bu da hakikat düşmanlarının yapıcı İslamî tebliğ karşısında saf tutmaları olduğunu, Kur'an'ı Kerim bu hakikate işaret ettiğini vurguladı. Kur'an'ı Kerim’de Allah teala peygamberini dini tebliğ etme emri verdiğinde aynı zamanda din düşmanlarının bu tebliğe karşı çıkmalarına da işaret ediyor ve peygamberine zafer müjdeleyerek şöyle buyuruyor: Ey Resûl! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan O'nun elçiliğini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei düşmanların yapıcı İslamî tebliğ karşısında durmalarını açık gerçek niteledi ve bu gerçeğin gözardı edilmesi düşmanın ilerlemesine vesile olacağı uyarısında bulundu.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei İran İslam inkılabı kırk yaşına geldiğini hatırlatarak, İran İslam inkılabı dünyada güç dengelerini değiştirmeyi başardığını, zira bundan önce dünya sultacı ve sultaya boyun eğenler olmak üzere ikiye ayrıldığını, ancak İslam inkılabı bir milletin ne sultacı ne de sultaya boyun eğen taraf olabileceğini ispat ettiğini kaydetti. Ayetullah Hamanei, bu değişim sultacıları rahatsız ettiğini ve işin ta başından İran İslam inkılabı ile düşmanlık etmeye başladıklarını kaydetti.
Düşmanların dayatılan 8 yıllık savaştan fitne çıkarmaya ve yaptırım uygulamaya kadar türlü komplolarına işaret eden Ayetullah Hamanei, buna karşın İran milleti kırk yıl boyunca düşmanların her türlü baskısı ve düşmanlığına karşı direnerek zafer kazanmayı başardığını vurguladı.
Bölgede İslamî uyanış süreci ve bazı ülkelerde iç ihtilaflara yol açmasına işaret eden Ayetullah Hamanei, İslamî nizamı korumak saltanat düzenine galip gelmekten daha önemli olduğunu ve İran milleti İmam Humeyni’yi –ks– izleyerek bunu da başardığını belirtti.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında, bugün hala düşmanlıklar aynı şekilde devam ettiğini ve her dönemde düşmanın yöntemlerini tespit etmek ve düşmandan gafil olmamak gerektiğini belirtti. Ayetullah hanameni, İslam inkılabının zaferi ve devam etmesinin sırrı, halkın iman ve inancı olduğunu, düşman bugün insanların umutsuzluğa sürüklemek ve kötümser yapmak ve geleceği karanlık göstermekle insanların özgüven duygusunu ve imanını yok etmek istediğini ve sonuçta nizamın temel dayanağını yıkmaya çalıştığını vurguladı.
Ülke içinde bazıları düşmanlara çanak tuttuğuna işaret eden İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bazı insanlar içeride Allah’ı ve dini ve insafı gözardı ederek düşmanların yaptıklarının aynısını yapmak istediğini ve yıllarca ülkenin tüm imkanları ellerinde bulunduğu halde şimdi muhalefet kisvesine girdiklerini ve nizamın çeşitli erkanlarını suçlayarak düşmana yalakalık ettiklerini kaydetti. Eleştiri ve eleştirilere açık olmak her nizam için gerekli olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, ancak eleştirilerin sorumluluk ve insaf çerçevesinde olması gerektiğini, karalamak ve iftira atmak ve hakaret etmek asla kabul edilemez olduğunu vurguladı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei halkın arasında yayılan şüphelere cevap vermek İslamî tebliğ alanında önemli ve zaruri görevlerden biri olduğunu belirterek şöyle devam etti:
Düşman sürekli şüphe uyandırıyor, art arda ve sıkı sıkıya ortaya atılan şüpheler. Bu düğümleri çözmek gerekir. Bu şüpheleri gidermek gerekir. Zihinleri rahatlatmak gerekir. Bizim gencimiz şaşkınlık hissetmemelidir. Bir bu yandan, öteki öbür yandan sürekli şüphe uyandırıyor, sürekli sorun yaratıyor. Gençlere yardım etmeli, zihinlere yardım etmeliyiz.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Amerika’yı İslamî İran’ın en büyük düşmanı niteledi ve Amerika için ırkçılık gibi her türlü zulüm ve fesadın hakim olduğunu ve dünyada tekfirci teröristleri desteklediklerini belirterek şöyle devam etti: dünyanın en fasık ve en zalim hükümeti olan Amerika bizim en temel düşmanımızdır ve bugün yine ihtilaf yaratmak ve karalamakla İran milletini dize getirmeye çalışmaktadır. Ancak ilahi izinle biz tüm gücümüzle ilerleyeceğiz ve tüm alanlarda Amerika’nın burnunu yere süreceğiz.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei düşmanların komplolarına karşı zafer kazanmanın yolu onların yöntemlerini tespit etmek olduğunu belirterek şöyle dedi:
Onların ne yaptıklarını bilmeliyiz. Onlar yaptırım uyguluyor, bizse iktisadımızı iç imkanlara dayandırmalıyız, içten üretmeliyiz, iktisadımızı direniş ekonomisi yapmalıyız, böylece yaptırımların etkisini boşa çıkarmalıyız. Yetkililer direniş ekonomisini ciddiye alsın, sözle yetinmesin. Direniş ekonomisi sınırsız ithalatla bağdaşmaz, üretimin zayıf olması ile bağdaşmaz, yetkililer iç üretimi güçlendirsin. Devlet erkanları yerli ürünleri yabancı benzer ürünlere tercih etsin. Tüm bunlar düşmanların yaptırım sihrini bozan şeylerdir.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei ayrıca düşmanın ülkenin karar mekanizmalarına nüfuz etmesiyle mücadele zaruretine dikkat çekerek şöyle devam etti: düşmanın yalakalıklarını ciddiye almayın, düşmanın sevgi ve saygı yönünde sözlerini ve gelin el ele verelim ve konuşalım, gibi sözlerini ciddiye almayın. Düşmanın ne yapmak istediğini kestirin, eğer bunu yaparsanız, eğer bunu yaparsak, eğer buna uyarsanız, eğer buna uyarsak, bilin ki İslam Cumhuriyeti nizamı sürekli ilerleyecektir ve şu sorunlar, yani pahalılık, enflasyon, ekonomik durgunluk ve halkın geçim sıkıntıları vesaire, hepsi yetkililerin çabaları ile giderilebilecek sorunlardır ve Allah teala da inşaallah bu çabaların mükafatını verir ve sorunları çözer.