İlkbahar sofrasında – 1
Her yıl ilkbaharın ilk gününde ve yeni yıla girerken İran milleti eski bir geleneğe göre Heftsin sofrası kurar ve aile fertleri yeni yıla hep birlikte bu sofraya oturarak girer ve yeni yılı mutlu ve neşe içinde kutlar.
Evet, bir kez daha doğanın yeniden dirilişi ve İran kültürünün ebediliği ve kalıcılığının simgesi olan Nevruz bayramı geldi. Bu eski ve çok değerli gelenek İran toplumunda kök salmış ve çok özel önem ve itibar kazanmıştır.
Biraz önce de belirtildiği üzere, her yıl ilkbaharın ilk gününde ve yeni yıla girerken İran milleti eski bir geleneğe göre Heftsin sofrası kurar ve aile fertleri yeni yıla hep birlikte bu sofraya oturarak girer ve yeni yılı mutlu ve neşe içinde kutlar. Peki ama, birçok insanın aklına sofra, İran milletinin kültüründe nasıl bir yeri olduğu ve aynı sofraya oturmanın ne anlama geldiği soruları gelebilir.
Bu güzel günlerde ve Nevruz sofrası dünyanın dört bir yanında yaşayan İranlıların evlerinde kurulduğu bir sırada biz de bu fırsatı değerlendirerek, Nevruz’a özel Heftsin sofrasını ve nesnelerini ve esasen sofranın İran kültüründe yerini sizlerle paylaşmak istiyoruz.
İran kültüründe sofra, önemli bir yeri bulunuyor. İran halkın çeşitli etkinliklerde sofra kurar. Yemek sofrası, nikah sofrası, Heftsin sofrası, Yelda gecesi sofrası ve dini merasimler sofrası, bu adete birer örnektir.
Jila Dehbozorgi’nin yazdığı İran’ın eski sofraları adlı kitapta belirtildiği üzere, eski zamanlarda Mehrgan şenliği, Sede şenliği, Çarşambasuri ve benzeri etkinliklerde de özel sofralar kuruluyordu.
Gerçekte sofra İran kültüründe sadece yemek için kurulmuyor ve aynı zamanda bu kültürü ve çeşitli yörelerde yaşayan halkın inançlarını temsil ediyor. İran sofrası İran kültürüyle iç içedir ve bu yüzden en basit nitelikli derecelerden en yüksek nitelikli derecelere kadar kültürel boyutları yansıtabilir.Antropoloji uzmanı Seyyid Muhammed Beheşti bu konuda yaptığı değerlendirmede, İran sofrası uzun yıllar İranlı ailelerin ocağını sıcak tutan ve aile temellerini pekiştiren eski bir gelenek olduğunu belirtiyor. Bu sofralara adak sofrası, ziyafet sofrası, iftar sofrası, Yelda gecesi ve Nevruz sofrası, ziyaret sofrası, nikah ve düğün sofrası, kurban sofrası, bayramlık sofrası, kefaret sofrası, roza sofrası, yetimler için sofra gibi sofraları örnek vermek mümkün.Beheşti, bu sofralardan her biri şekil, diziliş, kullanılan malzeme, konuklar, davet şekli, sofranın etrafındaki etkinlik, ağırlama biçimi, sofrada kullanılan malzemelerin hazırlanış şekli, dua ve merasimleri gibi durumlarda farklı olduklarını ve çeşitli işlevleri bulunduğunu kaydediyor. Sıla-i rahim, yeni bebeğin doğum ilanı, izdivaç ve yeni ailenin kuruluşu, şenlik, eğlence, ziyaret, ziyaretçiyi ziyaret etmek, adak, taziye, ibadet,... bu işlevlerden bazılarıdır. Örneğin adak sofrası İranlı kadınların arasında yaygın bir gelenek ve sosyal ve kültürel bir gerçek olarak toplumda dayanışma ve bütünleşmeyi amaçlar. Bu dayanışma ve bütünleşme halkın dini kültürü ve yerel zevkleri ile iç içe olmuş ve asırlardan beri bu kültürün yaşamasına katkı sağlamış ve genellikle insanların sorunlarına çözüm getirerek onları bir nevi ruhi huzura kavuşturmuştur.İran sofrasında ailenin tüm fertleri bir nevi rol ifa ederek bu sofrada bir payı olur. İran sofrasında tüm zevklere hitap edilir ve sofranın başında oturanların tüm ihtiyaçları karşılanmaya çalışılır. İran sofrası evin en safalı yerinde ve bağ bahçeyi ve doğayı anımsatan İran halısının ortasında kurulur ve evde özel ve ayrı bir yeri yoktur.
İran sofrasının başı ve altı vardır. Sofranın başında oturmanın özel bir anlamı vardır ve orada oturan kişinin itibarını başkalarına bildirir. Misafire saygı gösterme arzusu onu sofranın başında oturtmakla gerçekleşir ve ev sahibi tevazu işareti olarak sofranın alt kısmında oturur.Sofra İran kültüründe çok saygı bir yeri vardır. Buna göre ve sofraya saygı, itinasızlığa uğramamasını gerektirir ve bu yüzden zamanında toplanması gerekir. eskiden sofranın büyüğü veya ev sahibi yemekten el çeken son kişi oluyordu ve bunun üzerine sofra da toplanırdı. Doğal olarak bu kişi başkalarının yemek sarf etmelerine ve yemeklerini
bitirmelerine ve aynı zamanda yemekleri uzun sürdüğü için mahcup olmamalarına özen gösteriyordu. İran milleti konuk severliğini en çok kurdukları sofrada gösteriyor. Gerçekte sofra yabancıların İranlıların konukseverliğinden gördükleri en net görüntüdür. Nitekim ünlü seyyah Şarden de İran milletinin sofrada konuk severliğine işaret ediyor.
Gerçekte İran sofrası sadece yemek sofrası değildir. İran milleti çeşitli etkinlikler ve şenliklerde özel sofralar kurar ve buna göre sofra bu milletin inançlarında yer alan bir nesne olduğu söylenebilir; bu bağlamda hatta yemek sofrası bile bir merasim ve şenlik boyutu vardır. Yemek sofrası sadece ziyafetlerde değil aynı zamanda her evde aile fertlerini bir araya getirme bahanesidir. İran sofrasının etrafından her bireyin konumu korunmakla beraber en samimi ailevi ilişkiler tecelli eder ve her şey adabına göre ve herkese saygı çerçevesinde yerine getirilir.
Buna göre İran sofrasında sofra kurmanın etkinlik boyutu işlev boyutuna galip gelir; yani yemek yemek insanları bir araya getirmek gibi daha onurlu bir işin bahanesidir. İran milleti bir araya gelmeyi ister aile düzeyinde, ister ziyafetlerde olsun çok sever ve belki de bu özellikleri en çok sofra başında tecelli eder.
Yemek sofrasında sofranın etkinlik boyutu işlev boyutuna galip geldiğine göre, kim bu konuya saygı göstermediği takdirde tenkit edilir ve hatta sofrada bulunan büyük tarafından yemekten men edilebilir. İran kültüründe bir sofranın başında yemek yemek, sofrada bulunanların arasında bir nevi samimiyet ve dostluk kurulmasına sebebiyet verir.İran milletinin kurduğu sofraların arasında Heftsin sofrası özel öneme sahiptir ve Nevruz bayramının en ünlü etkinliklerinden biri sayılır. Heftsin sofrası tazelik ve mutluluk simgesi ve aile fertlerini yeni yıla girerken bir araya getirme bahanesidir.
İlkbaharın ilk gününde ve yeni yıla girerken aile fertleri evin her tarafına temizlik yapmış, yıkınmış, yeni elbiselerini giymiş vaziyette Heftsin adı ile bilinen Nevruz sofrasının başında oturur ve yeni yılı mutlu ve neşe ile karşılar.
Nevruz bayramında Heftsin sofrası kurmak insanı neşelendirmenin yanında bazı eğitici noktaları ve ahlaki mesajları içerir. Heftsin sofrasında yer alan her nesne, yeşerme, doğma, üreme, bolluk ve bereket gibi kavramları temsil eder ve insanları bu öğretilere çağırır.
Eğer Heftsin sofrasının nesneleri ile tanışmak istiyorsanız, bir sonraki bölümde bizi takip edin.012