Nisan 21, 2018 19:45 Europe/Istanbul

Bültenimizi geçen hafta İran’la ilgili önemli iktisadi gelişmelerin ana başlıkları ile açıyoruz.

İran, Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan’ın Bakü’de dörtlü zirvesi,

İran’ın Avrasya bölgesinde konumu,

İran ve Rusya arasında petrol anlaşması,

Geçen hafta İran’ın belli başlı iktisadi gelişmeleriydi.

Geçen hafta İran, Türkiye, Azerbaycan Cumhuriyeti ve Gürcistan Dışişleri Bakanları Bakü’dü ilk dörtlü zirvesini gerçekleştirdi.

Zirveye İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Azerbaycan Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Elmar Muhammed Yarov, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Gürcistan Dışişleri Bakanı Mihail Canil Diz katıldı. Zirvenin sonunda yayımlanan bildiride bakanlar karşılıklı ilişkileri geliştirmeye, karşılıklı saygı ve güven ve iyi komşuluk ilkelerine göre işbirliği yapmaya vurgu yaptı.

İran, Türkiye, Azerbaycan Cumhuriyeti ve Gürcistan Dışişleri Bakanları ayrıca dört ülkede ulaştırma altyapılarını ve transit kapasitelerini Güney Batı koridoru olan ve Çabahar ve Benderabbas limanlarından başlayan ve Raşt – Astara demiryolu ile Bakü – Tiflis – Kars demiryoluna bağlanan güzergah üzerinden geliştirmeye vurgu yaptı.

Bu zirve bazı stratejik hedeflere vurgu yapmak amacıyla düzenlendi.

Tahran bölgesel dayanışmanın merkezi olarak ve özellikle Amerika İran ve bölge ülkeleri arasındaki dayanışmayı ve ilişkilerin gelişmesini engellemeye çalıştığı bir sırada bölgesel ilişkilerini geliştirmektedir. Bu süreç bölge ülkeleri arasında iktisadi dayanışma ve güvenlik işbirliği bakımından stratejik önem arz eden bir süreçtir.

İran Dışişleri Bakanı Yardımcısı Muhammed İbrahim Rahimpur geçen yılın Ağustos ayında İran Avrasya etüt merkezinin düzenlediği oturumda yaptığı konuşmada bu tür temasların ve oturumların iktisadi kalkınma ve istikrarın üzerinde önemli etkisi olabileceğini vurguladı.

Bakü’de düzenlenen zirvede iktisadi işbirliğinin yanı sıra ulaştırma, enerji, turizm ve kültürel alanlarda işbirliği de bakanlarca tartışılan diğer bazı başlıklardı. Kafkasya meseleleri uzmanı Efşar Süleymani şöyle diyor: İran, Rusya ve Azerbaycan Cumhuriyeti jeo politik ve jeo ekonomik kapasiteleri olan ülkelerdir ve bir araya geldikleri takdirde çok iyi kapasiteleri oluşturabilir ve yeni işbirliği zeminlerinin şekillenmesine vesile olabilir.

Öte yandan Tahran, Bakü, Ankara ve Tiflis arasında yeni işbirliği alanlarının oluşması bölge milletlerinin refah düzeyine katkı sağlayabilir.

Gerçekte Bakü zirvesinde Kuzey transit güzergahından Hazar denizinin hukuki meselelerine ve Suriye krizi gibi bölgesel krizlerden terörle mücadeleye kadar bir çok konu ele alınmıştır. Bu yüzden Bakü’de düzenlenen bu dörtlü zirvenin fırsatından en iyi biçimde ve en yüksek düzeylerde yararlanmak gerekir. İranlı uzman Süleymanpur şöyle diyor: İran’ın orta Asya, Hazar, Fars körfezi ve Ortadoğu’yu kapsayan siyasi coğrafyası her zaman bölgesel iktisadi hedefleri gütmek için İran’ın dış politika alanında potansiyel bir zemin oluşturmuştur.

İkili iktisadi ilişkileri geliştirmenin yanı sıra İran’ın ticareti geliştirme ve küresel ekonomi ile yapıcı teamülde bulunma yolunda en önemli seçeneği, bölgesel ticari yapılanmalara üyeliği ve çok yönlülüğü benimsemesidir. Bu bağlamda Kuzey Güney koridoru 7 bin km uzunluğu ile en önemli transit güzergahlardan biridir ve Avrupa’nın kuzeyi ve Rusya’yı İran, Rusya ve Azerbaycan Cumhuriyeti üzerinden Hint okyanusu ve güneydoğu Asya ülkelerine bağlamaktadır.

200 yılında Rusya’nın San Petersburg kentinde İran, Hindistan ve Rusya ulaştırma bakanları tarafından imzalanan bir anlaşma çerçevesinde Kuzey Güney koridoru varlığını ilan etti. Şimdi ise Rusya, Azerbaycan Cumhuriyeti ve İran Kuzey Güney koridorunu tamamlama sürecine ivme kazandırmak istiyor. Bu durumda Hazar denizinin batısı Azerbaycan Cumhuriyeti üzerinden İran’a bağlanıyor. Bu güzergahın tali geçitleri de binlerce km uzunluğunda Asya ve Avrupa ülkelerinin birbirine bağlayacak ve böylece uluslararası en önemli iktisadi güzergahlardan birine dönüşecektir.

Öte yandan Raşt – Astara demiryolunun hizmete girmesi ile birlikte Kuzey Güney koridorunun en temel bölümü tamamlanmış olacak ve böylece hindistanve Çin ürünlerinin orta Asya cumhuriyetleri, Azerbaycan Cumhuriyeti, Rusya ve Avrupa kıtasına transit edebilecektir.

Aslında bu coğrafi bütünlük ikili ve çok yönlü işbirliğine de geniş zemin oluşturuyor. Bu çerçevede İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif Hazar denizi kıyısında yer alan ülkelerin Dışişleri Bakanlarının Moskova’da düzenlenen yedinci zirvesinde bu bağlamda bazı önerilerde bulundu.

Dışişleri Bakanı Zarif, Hazar denizi ülkeleri bu denizin hukuki statüsü nihai şekline kavuşmasına paralel olarak ortak yatırım fonu, ortak gümrük çerçevesi, ortak tarife ve gümrük süreçleri, serbest ticaret bölgeleri, ortak nakliyat firmaları, sosyal ve iktisadi ilişkilerin geliştirilmesi, turizm, vize kolaylığı ve hatta vize uygulamalarının kaldırılması gibi başlıkları da tartışarak sonuca ulaştırmaları gerektiğini belirtti.

Bundan önce 6 Aralık 2017 tarihinde Türkiye, Gürcistan ve Azerbaycan Cumhuriyeti Dışişleri Bakanları ve yine 20 Aralık 2017 tarihinde de İran, Türkiye ve Azerbaycan Cumhuriyeti Dışişleri Bakanları Bakü’de üçlü zirve gerçekleştirdi. Şimdi ilk kez Gürcistan da bu takıma katılıyor. Dışişleri Bakanı Zarif bu tür bölgesel çok yönlü işbirliğini İran açısından ve bölgenin iktisadi kalkınması bakımından önemli olduğunu belirterek şöyle diyor: biz enerji ve transit alanında Gürcistan ile dörtlü işbirliği yapabilir ve aynı zamanda Tiflis ile ikili çok iyi işbirliği yürütebiliriz.

İran’ın Güney limanlarından başlayan bu transit güzergah İran’ın Kuzey sınırlarından Ermenistan ve Azerbaycan cumhuriyetine ve buradan da Gürcistan’ın Puti ve Batumi limanlarına kadar uzanıyor.

Gerçekte İran, Rusya, Azerbaycan Cumhuriyeti, Türkiye ve Gürcistan arasında üçlü ve dörtlü zirvelerin düzenlenmesi bu ülkelerin bölgesel ilişkilerde yeni bir dönem başlatmak istediklerini ortaya koyuyor.

Geçen hafta İran petrol milli firması İran’ın güneybatısında yer alan Aban ve Paydar Garb ortak petrol sahalarının geliştirilmesi çerçevesinde Rusya’nın Zarubezhneft firması ile bir anlaşma imzalandığını duyurdu.

Aban ve Paydar Garb ortak petrol sahaları İran’ın güneybatısında Irak ile ortak sahalardır.

Aban ve Paydar Garb ortak petrol sahalarının geliştirilmesi için Rus firma ile imzalanan anlaşma aslında Temmuz 2016 tarihinde iki taraf arasında petrol sahalarını geliştirme yönünde imzalanan prensip anlaşması çerçevesinde imzalanan bir anlaşmadır.

İran petrol milli firması İran’ın güneybatısında yer alan Aban ve Paydar Garb ortak petrol sahalarının geliştirilmesi çerçevesinde Rusya’nın Zarubezhneft firması ile imzalanan anlaşmanın süresi on yıldır. Bu anlaşmanın amacı günde azami 48 bin varil ham petrol üretme kapasitesine ulaşmak ve on yıl içinde 67 milyon varil fazla üretim gerçekleştirmektir. Bu sahalardan hali hazırda günde ancak 36 bin varil ham petrol çıkarılıyor.

Gerçekte İran ve Rusya arasındaki iktisadi ilişkiler bölgede terörle mücadelede sergiledikleri ikili işbirliğine paralel olarak gelişen ilişkilerdir. İran ve Rusya bundan başka da nükleer enerji teknolojileri, santral inşaatı, turizm, ulaştırma ve denizcilik gibi alanlarda da işbirliği yapıyor. İki ülke arasındaki stratejik işbirliği ise bölgede istikrar ve iktisadi kalkınmaya önemli katkı sağlıyor.

İran İslam Cumhuriyeti denizcilik ve limanlar bakımından da geniş kapasiteleri bulunan bir ülkedir ve Rusya ve Kazakistan ve Türkmenistan gibi ülkelerde deniz üzerinden irtibat halindedir. İran’ın kuzeyinde Enzeli limanı ve Kuzey eyaletlerinin havaalanları ise bu irtibatta önemli rol ifa ediyor. Son yıllarda imzalanan çeşitli anlaşmalardan hareketle İran ve Rusya arasında ticari ve iktisadi ilişkilerde ve ikili ticaret hacminde büyük bir sıçrama bekleniyor ve bu doğrultuda hatta İran Rusya ticari birliği gibi düşüncelerin gündeme geldiği ve iki ülkenin ticaret odaları tarafından üzerinde çalışıldığı anlaşılıyor.

Bu bağlamda Kuzey Güney koridoru 7 bin km uzunluğu ile en önemli transit güzergahlardan biridir ve Avrupa’nın kuzeyi ve Rusya’yı İran, Rusya ve Azerbaycan Cumhuriyeti üzerinden Hint okyanusu ve güneydoğu Asya ülkelerine bağlamaktadır. Böylece Hindistan ve Çin ürünlerinin orta Asya cumhuriyetleri, Azerbaycan Cumhuriyeti, Rusya ve Avrupa kıtasına transit edebilecektir.

Hindistanlı uzman Somita Narayan Kunteni şöyle diyor: iki ülkenin transit alanında işbirliği her iki taraf için büyük çıkarları söz konusudur ve İran üzerinden Avrupa ve orta Asya ülkelerine ürünlerin ihraç etmek, nakliyat alanında %40 tasarruf demektir.