İslam ve yaşam tarzı - 10
Bir çok insanın arzularından biri günün 24 saatten fazla sürmesidir.
Birçoklarımız da işimiz çok olduğu günlerde benzer bir arzuda bulunabiliriz. Yine bir çok kez "Vaktim yok", "fırsatım olmadı" ve bunlara benzer cevaplar duymuşuzdur. Gerçekte büyük kentlerde ve nüfusun yoğun olduğu yerlerde insanların güncel yaşamlarında karşılaştıkları meseleleri çözümlemek için yaşadıkları en önemli sıkıntılardan biri zaman meselesidir. İşte bu yüzden her birimizi güncel yaşamımızda trafik, mesafeler ve yine öngörülemeyen bir çok meseleyi gözetleyerek zamanımız için plan yapmak ve zamanımızı yönetmek zorundayız. Zaman, bir gün sona eren çok değerli bir sermayedir. Fakat gelecekte ve ömürlerinin sonlarına doğru geçmişin hasretini çekmeyen insanlar, zamanında bu değerli sermayeyi an be an değerlendiren kişilerdir. Gerçekte insanların bireysel ve sosyal yaşamlarında telafisi mümkün olmayan bir çok yenilginin sebebi, zamanı uygun biçimde değerlendirmemektir. Zaman öyle bir sermayedir ki sayesinde her şeyi elde etmek mümkün, oysa her şeyimizi versek bile zamanın hatta bir tek anını bile yeniden kazanamayız. Acaba şimdiye kadar zamanımızı doğru yönetmekle tüm istek ve arzularımıza kavuşabileceğimizi hiç düşündünüz mü? Gerçekte hem başarı ve hem başarısızlık zamanı kullanmaya tabi bir durumdur. Yine yaşamımızın kalitesi de zamanı nasıl değerlendirdiğimize bağlıdır. Zamanı yönetirken uygun aralıklara bölünmesi , hedef belirlenmesi, yaşamımızın öncelikleri belirlenmesi, faaliyetlerin organize edilmesi ve her faaliyeti yerine getirme iradesi ve zamanı heba eden yıkıcı etkenlerin ortadan kaldırılması gibi durumları gözetlememiz gerekir. Zamanı heba eden afetleri tespit etmek, bu afetlerle mücadele yolunda atılan temel bir adımdır. Zamanı heba eden etkenlerin tespiti için en başta izlediğimiz yöntemleri gözdem geçirmeli ve bunun içindeki afetleri tespit etmek gerekir. Zamanın afetlerini tespit etmek için güncel faaliyetlerimizi gözden geçirmek uygun bir yöntemdir. Bu doğrultuda birey güncel faaliyetlerinden not almak ve daha ileride bu faaliyetleri irdelemek sureti ile zamanı değerlendirirken kusurlarını ortaya çıkarabilir. Tembellik ve yanlış adetler, insanın zamanını heba eden en önemli afetlerden sayılır. Zamanımızı çalanlar da zamanın önemli afetlerinden biridir. Düzensizlik, kararsızlık, işleri tekrar tekrar yapmak, yersiz isteklere hayır diyememek, konsantre olamamak, bugünün işini yarına bırakma alışkanlığı ve yenilmekten korkmak, zamanı heba eden diğer afetlerdir. Kuşkusuz hızlı hareket eden insanlar yaşamlarından daha başarılı olur. Oysa tereddüt içinde olan insan işlerinde de sürekli aksamalar olur ve her şey bozulur ve zamanları da heba olur. Bu yüzden eğer işinizde, mesleğinizde önce ve profesyonel olmak istiyorsanız, kuşku ve tereddüt etmekten uzak durmalı ve kesin kararlı olmalısınız. Tereddütle yaşamak zamanın heba olmasına ve doğru yönetilememesine sebep olur. İmam Ali (sa) şöyle buyurur: Eğer bir şeyden korkuyorsa, üzerine git. Bu tavsiye, risk alma ilkelerinden biridir. Burada korkudan maksat, daha çok hayal ürünü korku ve kuruntudur. Şunu de belirmek gerekir ki zamanı iyi yönetmek illa ki her işi hızlı ve aceleci bir şekilde yapmak değildir, nitekim bazı durumlarda bir işi yapmak için iyice düşünmek ve acele etmemek gerekir ve hatta öfke gibi bazı nefsani durumlarda kesinlikle acele karar vermekten sakınmak, sonucun üzerinde olumlu etkisi olur. Hiç bir işi zamanı gelmeden yapmamalı ve aceleci davranmamalıyız, nitekim söz konusu işin zamanı gelince de müsamahakar davranmamalı ve her işi yerinde ve zamanında yerine getirmeliyiz. Zamanı gelmemiş işi yapmaya kalkışmak, yetişmemiş meyveyi toplamaya veya başkasının tarlasın ekmeye benzer ki bu da akılsızlığın işaretidir. Nice insanlar vardır ki bir işi yapmak için aceleci davranır, ancak işin sonunda keşke acele etmeseydim, diye pişmanlık duymaya başlar. Zamanı yönetmekte dikkat edilmesi gereken bir başka nokta zamanı belli uygun şekilde bölmek, yaşamın önceliklerini belirlemek ve zamanı kullanma süresini de bilmektir. Her işi zamanı gelince yapmak ve ona göre öncelikleri belirlemek, zaman yönetiminde üzerinde durulması gereken önemli bir noktadır. Bir çok ihmaller bir işi zamanında yapmamaktan kaynaklanır. Eğer bir işi zaman kalıbına sokmadan mutlak surette yapmaya kalkışırsak, genellikle işin içine ihmal karışır. Dolaysıyla her iş için gerekli zamanı ve süreyi tanımak ve ona göre de ne zaman sona ermesi gerektiğini tespit etmek gerekir. İlahi sıfat ve özelliklerden biri de alemin işlerinin düzenli, tedbirli, güdümlü ve zamana tabi olmasıdır. Bu yüzden bizler de sürekli varlık düzenine ayak uydurarak güdümlü ve zamana tabi olarak hareket etmeye çalışmalıyız. Gerçekte İslam dininde bir çok şer'i hüküm ve ilahi emirler de kendilerine özgü zamanları vardır. Örneğin bu durum namaz, Hac, oruç ve diğer bir çok hüküm için geçerlidir ve bu hükümlerin her biri belli bir zamanda yerine getirilmesi gerekir. İlahi görevleri zamanında yerine getirmek için zamanı iyi yönetmek gerekir. Zamanı yönetmekle her işi zamanında başlamalı ve zamanında sonlandırılmalı ve zamanın heba olmasını önlemeliyiz. Bu tavsiye İmam Ali'nin (sa) Nahculbalağa'sında 53. Mektupta yer alıyor. O hazret her işi zamanında ve yapılması gereken günde yapılmasını ve yarına bırakılmamasını tavsiye ediyor. Bu arada her iş için belli bir zaman ayırırken, o iş için gerekli olan fiziksel enerji ve psikolojik durumu de gözetlemeliyiz. Örneğin sabah erken saatlerde spor yapmak veya kitap okumak için uygun olduğu belirtilir. Zamanı en iyi şekilde kullanmanın bir başka yolu, fırsatları iyi değerlendirmektir. İmam Ali (sa) fırsatların değer ve önemini hatırlatırken, geçici fırsatların en iyi şekilde değerlendirilmesini vurguluyor ve şu tavsiyede bulunuyor: Fırsatlar adeta bulutlar gibi gelip geçicidir. Bu yüzden iyi fırsatların kıymetini bilin. İma Ali'ye (sa) göre fırsatları özellikle ahiret için bir şeyler yapma bağlamında değerlendirmek, muttaki insanların yöntemi ve akıl ve tedbirliği olmanın işaretidir, oysa fırsatları kaybetmek veya zamanı gelmeyen bir iş için acele etmek, akılsızlık ve cahilliktir. İmam Ali (sa) yine Nahculbalağa'nın 232. Hutbesinde karşılaştığımız fırsatları hemen değerlendirmemizi tavsiye ediyor. İslam öğretilerinde üzerinde vurgu yapılan bu tür fırsatların örnekleri ömür, sağlık, servet, gençlik gibi durumlardır ve İmam Ali (sa) bunların hepsi geçici ve zevali olan fırsatlar olduğunu belirtiyor ve bu nimetleri kaybetmeden en iyi şekilde Allah yolunda itaat için kullanılmalarını tavsiye ediyor. Zamanı ve fırsatları daha iyi değerlendirebilmek için sürekli zamanımızı ve imkanlarımızı gelişme ve yücelmemiz için daha çok değerli olan konuların üzerinde harcama yollarını bulmak için harcamak gerektiği tavsiye edilir. Yine uygulamalarımızı tamamen değişime uğratacak yolları aramalıyız, öyle ki faaliyetlerimiz uzun vadeli amaçlarımızla uyumlu hale gelsin. Zamanı yönetme yolunda ciddi engellerden biri de yersiz ve gereksiz yere işleri ertelemek ve bir başka ifade ile tembellik etmektir. Bugünün işini yarına havale etmek değerli ömür sermayesini heba etmekten başka bir işe yaramaz ve bu yüzden bu kötü alışkanlığı güçlü irade ile yok etmek gerekir. Başarının bir sırra işlerde hızlı hareket etmektir. Bu yüzden kafamızda hızlı ve aynı zamanda dakik hareket etme şevkini geliştirmeli ve böylece zamanı yönetmekle yaşam tarzımızda gerekli değişiklikleri gerçekleştirmeliyiz. 015