Aralık 01, 2019 19:53 Europe/Istanbul

Bu bölümde İslam İnkılabı Kurucusu İmam Humeyni'nin görüşlerini ele almaya çalışacağız.

Geçen bölümlerde İran'ın yerli ekonomik gelişme modeli olan direniş ekonomisinden ve bilgi tabanlı ekonominin bu ekonomik modelin ekseni olduğundan söz ettik. Bu model çerçevesinde yol kat etmek için ise toplumun gençleri, işçileri, tarımcıları, ustaları ve uzmanlar üretim alanında faaliyet göstermelidir. İran ise zengin maddi ve temel madde kaynakları, insani gücü ve sahip olduğu potansiyelle farklı ekonomik alanlarda hareket etmek için gerekli dinamolara sahip bir ülkedir. 

Bu arada İslam İnkılabı kurucusu Rahmetli İmam Humeyni ve halefi Ayetullah Hamanei'nin sözleri tanımlanan bu ekonomik yolun aydınlatıcı ışıklarıdır. Bu ışık saçan sözler ve tavsiyeler sayesinde 40 yıl boyunca ağır yaptırımlar ve baskılar altında kalan İran ekonomisi gerekli motivasyona sahip olup bu yolda ilerleme kaydetmiştir. Kuşkusuz İslam İnkılabının bu büyük isimlerinin ekonomik gelişme alanındaki görüşlerini bilmek İran'ın ekonomisinin yol haritasının çizilmesinde de yardımcı olmuştur. 

İslam İnkılabının zaferinin ilk yıllarından beri Rahmetli İmam Humeyni ekonomik bağımsızlığın zarureti ve önemi ayrıca bu ekonomik bağımsızlığa ulaşma hususundaki yollarla ilgili tavsiyelerde bulunmuşlardır. İmam Humeyni siyasi, kültürel, askeri ve toplumsal alanlarda bağımsızlığın ekonomik bağımsızlık elde edilemeden mümkün olmadığını söyleyerek şöyle buyurmuşlardır: "Ekonomik bağımsızlığa ulaşmadan diğer alanlarda bağımsızlığı kazanmak mümkün değildir. Ekonomide ihtiyaç sahibi duruma düşersek diğer alanlarda da bağımlı hale geleceğiz. "

Rahmetli İmam Humeyni açısından ekonomik bağımsızlık İslami ekonomik düzeninin hedeflerinin gerçekleşmesi için zemin hazırlar. Çünkü ekonomik alanda böyle bir bağımsız konuma gelmeden toplumsal adalet, İslami güç, güvenlik ve asayiş, kamu refahı, bağımsızlık, yabancıların müdahalesinin önlenmesi ve bunun gibi İslami değerler ve ahkamın da gerçekleşmesi mümkün olmayacaktır. 

İslam İnkılabı kurucusu Rahmetli İmam Humeyni şöyle buyurmuşlardır: "Ekonomi hedef değil daha yüce ve daha değerli hedeflere yani İslami kültüre varmak aracıdır."

" İslam, ekonomiyi, sağlam ve bağımsız bir şekilde kamu yararına özellikle de mustazaflar ve ihtiyaç sahipleri için hazırlar. Tarımcılığın, sanayinin ve ticaretin geliştirilmesi için zemin hazırlamaya çalışır. "

Rahmetli İmam Humeyni açısından yerli yeteneklere iç kapasitelere dayanmak ve yerli düşünceler, yatırımcılar ve üreticilere destek çıkmak, milli kabiliyetlerin gelişmesi için gereken ortamı hazırlamak, bilim, araştırma merkezlerine ayrıca mucitlere, dindar güçlere ve uzmanlara ilgi göstermek ekonomik bağımsızlığın kazanılmasında etkili olup milli üretim ve ekonomik gelişmede büyük role sahipler. 

İmam Humeyni özgüven ve yerli yeteneklere güvenmenin üretimin gelişmesinde etkili olacağını Allah'a tevekkül ederek büyük meyvelerinin toplanacağını düşünüyorlardı. Rahmetli İmam Humeyni ekonomik bağımsızlık ve milli üretimde güçlenmeye ulaşmanın milletin zorluklar ve sorunlar karşısında dik duruşuna bağlı olduğunu söyleyerek şöyle buyurmuşlardır: "Bağımsız olup bağımsızlıklar yükü altına girmek istemediğimiz müddetçe bu sorunlara karşı koyup bunlarla mücadele etmek gücüne sahip olmalıyız. 

İslam İnkılabı ne zaman Batılı ülkelerin ekonomik kuşatma stratejisi ile karşı karşıya kaldıysa İmam Humeyni bu zorluğu İran milletine sunulan bir fırsat olarak niteleyip bunun ekonomik yapılanmaya ve canlanmaya bir fırsat olduğunu düşündüğünü belirtip şöyle buyurmuşlardı: "Birçoklarının korktuğu bu ekonomik kuşatma  bence ülkemiz için bir hediyedir. Çünkü ekonomik kuşatma bize ihtiyacımız olduğu şeyleri vermemek anlamına gelir. Bize ihtiyacımız olduğu şeyleri vermedikleri takdirde biz kendimiz bu şeylerin peşine düşeriz. Önemli olan diğerlerinin bize bir şey vermeyeceğini, kendimizin bunların peşine düşmemiz gerektiğini anlamamızdır. 

Genel olarak İslam İnkılabı Kurucusu İmam Humeyni'nin ekonomik alandaki düşüncesinin temelinin milli üretim, ekonomik bağımsızlık ve yerli potansiyele dayandığını söylemek mümkün. İmam Humeyni açısından İslami ülkelerin ekonomisi güçlü ve öncü olmalıdır. Öyle ki Müslüman milletler arasında bir köprü görevi yapsın ve bağ oluştursun. İmam Humeyni her zaman Müslüman milletlerin bağımsız ekonomiye ulaşarak emperyal ve kapitalist ülkelerden kopmaları gerektiğine vurgu yapmışlardır. Müslümanlar bu yönde adım atarlarsa hem ekonomik açıdan hem de diğer açılardan küresel arenada geri kalmayacaklar. İmam Humeyni'nin sözlerinin devamını ve izlerini İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamanei'nin konuşmalarında bulmak mümkün. Nitekim Ayetullah Seyyid Ali Hamanei de ekonomik bağımsızlık hususunda şöyle buyuruyor: "

Ayetullah Seyyid Ali Hamanei üretimi bir ülkenin ekonomisinin en önemli bölümü sayıp bu bölümün sayesinde ekonominin de istikrarlı bir şekilde filizlenebileceğini düşünüyor. İslam İnkılabı Lideri istihdam ve işsizlik alanındaki sorunların çözümü, gençlerin yaratıcılık ve yeteneklerinin filizlenmesi, ülkenin döviz gücünün ithalatlara harcanarak zayıflamasının önlenmesi, yastık altı sermayelerin üretim alanına aşılanması, ihracatta atılım yaşanması, toplumsal sorunların azalması, milli zindelik duygusunun oluşturulması ve düşmanlar ve yabancılar karşısında boyun eğilmemesi için milli üretime büyük önem verilmesi gerektiğine vurgu yapmışlardır. İslam İnkılabı Rehberi'nin milli üretimin gelişmesi için önerdiği yöntemlerden biri de yerli üretimin en iyi şekilde desteklenmesidir. 

İstikrarlı ve kalıcı bir ekonomik toplumun oluşturulması için gelişime doğru motivasyonun da meydana getirilmesi gerektiğini unutmamak gerekir. Bu doğrultuda modern teknolojiler alanında ciddi atılımların ve gelişimlerin yaşanması da mevcut durumda olmazsa olmazlardandır. Aslında ekonomik gelişmenin tek gerekliliği modern teknolojik gelişme değil bunun yanı sıra yaratıcılık ve maceracılığa da ihtiyaç duyulmaktadır. Teknolojik üretim için bu yaratıcılık zaruridir. Bu alanda yerli üretimi destekleme kültürü ülke ekonomisinin dinamikliği ve üretimin motivasyonu sayılır. İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei, yetkililerin üretimin gelişmesi, ürünlerin rekabet düzeyinin arttırılması, ihracat için pazarlamaların yapılması doğrultusundaki planlamalarının ve en önemlisi de halkın üretici ve tüketici olarak bu süreci desteklemesinin bu alanda en etkili etkenlerden olduğunu düşünüyor. 

İslam İnkılabı Rehberi halkın ekonomik faaliyetlerinde aktif ve dinamik olarak rol almasının ülkenin üretiminin gelişmesinde bir zaruret olduğunu düşünüp halkın her bireyinden ekonomik alanlarda cihat etmelerini ve mücadehe göstermelerini istemiştir. Ayetullah Hamanei bu hususta şöyle buyuruyorlar: "Ekonomik cihadın önemli bir bölümü de milli üretimdir. Milletimiz, himmetli, azimli, farkındalıkla yetkililer doğru planlamalarına ayak uydurursa yerli üretim sorunları çözülebilir. Kuşkusuz düşmanların oluşturmaya çalıştığı zorluklar da bir bir aşılabilir." 

İslam İnkılabı Lideri bu konunun önemi hususunda bir başka yerde ise şöyle buyuruyor: "Herkes çaba göstermeli, çalışmalıdır. Eksen ise milli üretimdir. Yani herkes milli üretimi desteklemeye çalışıp bu yönde hareket ederse halkın birçok geçim sıkıntısı, ekonomik sorunu, hem işsizlik hem de yatırımcılık ve de diğer sorunlar çözülecektir. "

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei'nin "üretimi desteklemeye" özellikle de üretimin geliştirilmesine yaptıkları vurgu son yıllarda bilhassa Amerika'nın yaptırımlarının şiddetlendiği bir sırada insanların geçim ve ekonomik sıkıntılarının arttığı bir sırada daha da fazla önem arzetmiştir. İslam İnkılabı Lideri açısından İran milleti uygun ve istenilen konuma ulaşmak istiyorsa, tüm ekonomik alanlarda bilim, zeka, hareketlilik ve dinamiklik, yaratıcılık, inisiyatiften yararlanmalı ve azimli bir şekilde hareketine devam etmelidir. Nitekim son yıllarda hangi alana odaklanmışsa emek verilmişse azimli hareket edilmişse o alanda uygun sonuçlara varılmıştır. 

İslam İnkılabı Lideri bu yönde hareket edilirken, devlet kurumları ve örgütlerinin üretimin gelişmesine odaklanması, gereken yasalar ve kuralların belirlenmesi ve bu alandaki yetenekli insanların üretim alanında dahil olması gibi hususların belirleyici rol oynadığını belirtmişlerdir. İslam İnkılabı Lideri, doğru iş yapan üreticinin, yatırımcının, girişimci ve servet sahibinin desteklenmesi, iş ortamının uygunlaştırılması, suiistimallerin önlenmesi, aşırı ithalatın engellenmesi ve kontrol edilmesinin de milli üretimin gelişmesinde önemli hususlar olduğunu belirtmişlerdir. 

Bu bölümümüzü İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamanei'nin ekonominin İslami toplumda bir araç olduğuna dair sözleri ile noktalamak istiyoruz. 

İslam İnkılabı Lideri bu hususta şöyle buyurmaktadırlar: "Ekonomi belirleyici kilit bir noktadır. Güçlü ekonomi, güçlü nokta olarak ülkenin sultaya karşı boyun eğmeme ve yabancı güçlerin sızma mecralarının kapatılması demektir. Zayıf ekonomi ise zayıf nokta olup düşmanların müdahaleleri, sızmaları ve sultalarına fırsat tanıyacaktır. Yoksulluk ve zenginlik hem maddi hem manevi açıdan insanlığı etkilemektedir. Tabii İslami toplumun hedefi ekonomi değildir. Ancak hedeflere varmak için araç görevi yapmaktadır. Toptan ve kaliteli üretime ve adil dağıtım, ve tasarruflu ve gerektiği kadar tüketim ve akla dayalı yönetilmeye dayalı ülkenin bağımsız ekonomisinin güçlenmesine yapılan vurgu da ekonominin günümüz ve gelecekteki toplumumuzun hayatındaki büyük etkisinden dolayıdır. "