İslam İnkılabının İkinci Adımı, Üretimde Atılım-21
Bu bölümde hava savunma sanayisindeki teknolojik sıçramaları ele alacağız.
İran İslam Cumhuriyeti tüm yaptırımlar ve kısıtlamalara rağmen sekiz yıllık dayatılan savaştan beri yerli bilim ve uzmanlığa dayanarak büyük başarılar elde edebileceğini ispatlamıştır. İran son 6 yılda ise savunma sanayiinde genel olarak dünyadaki 23'üncü konumundan 14'üncü konuma yerleşti.
İran füze sanayisi bu süreçte İran'ın savunma doktrininin stratejik bölümlerinden birini oluşturdu.
İran İslam Cumhuriyeti dayatılan sekiz yıllık savaştan beri duyduğu ihtiyaçlardan dolayı savunma sanayisini ve gücünü arttırmaya başladı. Dayatılan savaşın ortalarında zaruret ve savunma ihtiyaçları gereği ilk füze teknolojik çalışmaların temelleri atıldı. Bu çabaların sonucu ise savaşın son yıllarında Zelzal roketlerinin üretimi oldu. Bu sürecin devamında Zelzal roketinin geliştirilmesi ile Fatih-110 füzeleri tasarlanıp üretildi.
Bu çabalar Şehap tipi özellikle de Şehap-3 füzesinin üretilmesi ile yeni bir aşamaya ayak bastı. Füze alanındaki çalışmaların devam etmesi ile balistik ve nokta vuruşu yapan füzeler üretilmeye başlandı. Böylece Fatih, Siccil, İmad, Zülfikar ve Hurremşehr balistik füzeleri üretildi. Bu füzeler yüksek bir vuruş dikkati ile çok uzun mesafedeki hedefleri imha etme gücüne sahipler. İran İslam Cumhuriyeti bugüne kadar 16 tür balistik füze tasarlayarak yerli caydırıcılık gücünü arttırma doğrultusunda büyük adımlar atmıştır.
Şimdi de İran dünya genelinde en büyük seyir füzeleri, balistik ve nokta vuruşu yapan füzelerin üreticilerinden biridir. Bu füzelerin yapımında kullanılan teknoloji ve yakıt türleri, bir çok uzmanı ve askeri ve siyasi analisti hayran bırakmıştır. Öyle ki kimi uzmanlar İran İslam Cumhuriyeti'nin bu füzeleri sayesinde askeri ve istihbari alanda dengeleri kendi lehine çevirdiğini düşünüyor.
Hava ve Uzay alanında İran'ın gelişmesi o kadar hızlı yaşanmıştır ki İran halihazırda İHA üretimi açısından dünya genelinde 5'inci sıraya ve radara yakalanmayan İHA'lar üretiminde de ikinci sıraya yerleşmiştir.
Amerika Jeopolitiği uzmanlarından Antonio Cartolucci Nur askeri uydusunun başarılı fırlatılışının ardından şöyle dedi:" İran, çok kutuplu yeni dünyanın şekillenmesinde etkili olan temel ülkelerden biridir. "
Bu gelişmeleri takiben; üretimde atılım yılında bu alandaki yeni başarılar açıklandı. Hac Kasım Süleymani balistik füzesi de bu değerli başarılardan biridir. Bu stratejik füze, yüksek hızı ve düşük radara görünme özelliği ile görülmeden, çok kısa sürede hazırlanıp ateşlenebilmektedir. 1400 kilometre yarı çapına kadar belirlenen hedefleri nokta vuruş dikkati ile vurur.
Şehit Ebu Mehdi Mühendis füzesi 1000 km uçuş menziline sahip ve 3000 ton ve üzeri gemileri imha etme veya ciddi hasar verme kabiliyetine sahip bir başka füzedir.
Bu çerçevede İran'da yapılan kara hedeflerini 700, 1350 ve 2000 km mesafede vuran seyir füzeleri de tanıtıldı.
1999 yılında yerli hafif turbojet motor üretim hattının açılmasıyla İran, uçak motorunu üreten sekiz ülke arasında yer aldı.
Hafif turbofan motor üretimi, İran'ın önde gelen üniversitelerinin bilimsel ve araştırma yönündeki çalışmaları ile bilgi ve teknoloji tabanlı firmaların çalışmalarının birleştirilerek elde edilen, ülkede motor imalatı alanındaki en önemli teknolojik başarılardan biridir.
İranlı uzmanların çalışmaları ile, gelişmiş yerli hava savunma sistemleri, savunma güçleri ciddi derecede yüksek seviyede olan ülkeler ile rekabet edecek seviyeye kadar geliştirildi. Bu sistemler küresel standartlara uygun olarak yapıldı. Kimi açıdan askeri güçlerin teknolojisi ve teçhizatından bile daha üstün bir performans gösterdi.
İran Silahlı Kuvvetleri Savunma Bakanı Tuğgeneral Emir Hatami, bu konuda; ülkenin son kırk yıldaki savunma gelişmelerin geçmişteki dönemlerle karşılaştırılamaz olduğunu belirtti.
Tuğgeneral Hatami sözlerine şu şekilde açıklık getirdi: "Bu dönemde özellikle de son üç yılda gelişmelerde sıçrama ve kapsamlılık söz konusu oldu. Öyle ki hava sanayisinde Kevser yerli savaş uçakları üretildi. Hem de seri üretim hatları işe başladı ve üç adet Kevser üretilip envantere eklendi. "
İran'ın ileri teknolojili, yüksek hızlı ve yüksek dikkatli güçlü savunması ve çeşitli uçuş menzillerinde savunma kapasitesi, İran'ın savunma sistemlerini geçmeyi zorlaştırıp hatta imkansız hale getirmiştir.
ABD Deniz Harp Enstitüsü ve RAND Enstitüsü, bir raporda İran'ın gökyüzünün gelişmiş savunma teknikleriyle donandığını kabul ediyor.
Yeni uçuş ve elektronik sistemlerin gelişmesiyle birlikte İran'ın savunma gücü, İran silahlı kuvvetlerinin havadaki kabiliyeti, düşman taarruzları ve tacizleri karşısında teknolojik avantajı da artmıştır.
Bu bağlamda, "Baver 373" hava savunma sistemi, yalnızca birkaç ülkenin üretebileceği en yeni başarılardan biridir.
Bu başarılar, İran'ın savunma kabiliyetlerini stratejik bir seviyeye taşımıştır. ABD'nin gelişmiş insansız hava aracının Haziran 2019'da İran hava sahasında düşürülmesi bu kabiliyeti kanıtladı. İslam Devrim Muhafızları ordusu hava-uzay birlikleri bu başarının altına imza atmıştı.
Jane's Savunma Haftalık Dergisinde Batı Asya ve Kuzey Afrika konusunda uzman olan Jeremy Binnie, İran'ın hava savunmasının gücüne atıfta bulunarak şöyle diyor: "Bu olay, İranlıların gerçekten bir şeye yatırım yaptıklarında başarabileceklerini çok iyi gösteriyor. Bunu balistik füzeleri hakkında biliyorduk, ancak görünüşe göre aynısı İran hava savunma sistemi için de geçerli."
İran'ın hava savunma kabiliyetleri, İran'ın çeşitli savunma teçhizatı ve siber savunma tasarlama, toplu komuta sistemleri kurma, kontrol etme ve üretme yeteneğine sahip olduğunu gösteriyor. Bunların hepsi ise caydırıcı güç ve ülke sınırlarının güvenliğini sağlamak içindir ve caydırıcılık ve savunma doktrininin bir parçasıdır.