Haziran 28, 2021 07:49 Europe/Istanbul

Bu bölümde geçen bölümlerde olduğu gibi beyin ve sinir hastalıkları özellikle de hafıza kaybı ile ilgili konuşacağız.

Sağlık Bülteni isimli seri sohbetimizde, sizi, çeşitli hastalıklar, bu hastalıkları önleme ve tedavi etme yöntemleri , ayrıca beslenme ve egzersizin sağlığın sağlanmasındaki önemi hakkında bilgilendirmeye çalışıyoruz. Bu programda verilen bilgiler sevdiklerinizin farkındalığını  arttırmak amaçlıdır ve tıbbi incelemelerin ve tavsiyelerin yerini alamaz.

Beyin ve sinirler, insan vücudunun en hassas parçalarından sayılırlar.  Bu iki önemli organ, özel sorunlar yaşayabilirler. Bu sorunlar diğer organlardan etkilenerek ortaya çıkabilir.  Sinir sistemi uzmanları  birçok beyin içi hastalığının  kişilerin ruhsal durumlarından ve koşullarından kaynaklandığını düşünüyor. Bu hastalıkların geniş bir yelpazeyi kapsamasından dolayı  her bölümde  farklı farklı hastalıklar, sebepleri ve tedavi yöntemleri ile ilgili konuşacağız.  Bu bölümde ise hafıza kaybı ve alzheimer ve unutkanlık ile ilgili konuşacağız. 

"Unutkanlık", beyin hasarı, kaza ve travma gibi çeşitli nedenlerden kaynaklanabilen bir tür hafıza bozukluğudur. Bu bozukluğa sahip bir kişi, olayları ve anıları, gerçekleşmiş durumları, geçmişte olup bitenleri ve nadir durumlarda kimliğini hatırlamak dahil olmak üzere çeşitli alanlarda zorluk yaşayabilir. Zaman açısından, olay sonrası anıları veya ön hatırlamalarda veya her ikisini birden yaşamada da ciddi  sorunlar yaşayabilir. Unutulmaması gereken nokta, her gün herkesin başına gelen farklı şeyleri unutmanın unutkanlık bozukluğundan farklı olmasıdır. Çoğu unutkanlık durumu geçicidir ancak iyileşmesi uzun zaman alabilen unutkanlık durumları da olabilir. 

Amnezi olarak da tanınan unutkanlık, özelliklerine göre birkaç türe ayrılan hafıza bozuklukları türlerinden biridir. Yakın dönem unutkanlık durumunda, kişi yeni anıları kaydetme ve bilgileri kısa süreli hafızada saklama yeteneğini kaybeder. Bu tür bir unutkanlığa genellikle kafaya vurulan bir darbe neden olur. Kişi genellikle darbeden önce kaydedilen bilgileri ve hatıraları sorunsuz bir şekilde hatırlar, sadece yeni bilgileri hatırlamakta güçlük çeker.Uzak dönem unutkanlık tipi de genelde darbeden dolayı meydana gelir ve yakın dönem unutkanlık tipinin karşı noktasında yer alır. Bu tür amnezide kişi, olaydan önce kaydedilen önceki anıları ve bilgileri hatırlayamaz. Hem de daha yeni, daha yakın zamanda kaydedilen bilgilerin kaybolma olasılığı daha yüksektir ve çocukluk dönemi gibi eski anılar daha sabit ve kalıcıdır. Demans gibi hastalıklarda kişinin anıları kademeli olarak yenisinden eskisine kadar kaybolmaya başlar. Nadir durumlarda, iki tür unutkanlık,  eşzamanlı olarak ortaya çıkar.

Geçici tam unutkanlık adı verilen başka bir tür amnezi türünde, kişi önceki bilgileri kısa bir süreliğine hatırlayamaz ve akut vakalarda yeni bilgileri kaydedemez. Bu tip unutkanlık genellikle serebral arterlerin tıkanması nedeniyle oluşur ve daha çok yaşlılarda ve orta yaşlılarda görülür. Başa şiddetli bir darbenin neden olduğu ve buna bilinç kaybı ve komanın da eşlik ettiği bir unutkanlık türü de vardır. Travmatik unutkanlık olarak adlandırılan bu tip unutkanlık genellikle geçicidir ve iyileşme süresinin uzunluğu travmanın ciddiyetine bağlıdır. Geçici hasarın yaygın olmasına rağmen, bazen bir kaza ve travma  kalıcı hafıza sorunlarına neden olabilir.

Wernicke-Korsakoff sendromu (WKS), hem ön hem yakın dönem  hem uzak dönem hafıza kaybı tiplerini tetikleyen bir sorundur.  Bu hastalığın nedeni daha çok  alkolü aşırı kullanmaktan kaynaklanır. Bu sorun, B1 vitamini eksikliği olan kişilerde daha yaygındır. Aşırı alkol tüketimi, geçici yakın dönem unutkanlığa neden olabilir, ancak alkollülerde bu iki tip uzun vadede ortaya çıkar. Kişi ise anıları kaydetme sürecinin farkında olmayabilir. Bir kişi zihinsel olarak baş edemediği bir kaza ile karşılaştığında, buna tepki olarak hafıza problemleri yaşayabilir. Birden kimlik bilgileri gibi önemli bilgileri hatırlamadığını fark edebilir. Bu hafıza bozukluğu türü genellikle birkaç güne kadar kısa bir süre sonra yavaş yavaş veya aniden düzelir.

Yeni bilgileri öğrenememe, önceki bilgileri hatırlayamama, yüzler ve durumlar,  tanıdık nesnelerin tanınmaması, kafa karışıklığı ve hareket dengesizliği ve sinir problemleri, kısa süreli hafıza problemleri sık görülen hafıza bozuklukları semptomları arasındadır. Bazı insanlar ise bu semptomların unutkanlık bozukluğu denen şeyden farklı olabileceğini hissediyorlar. Bazı ilaçların alınması, tiroit sorunları, depresyon, kafa travması, vücutta B12 vitamini eksikliği ve beyin krizi unutkanlığın nedenlerinden bazılarıdır.

Erken teşhisin, hastanın demans gibi hastalıklara doğru ilerlemesini önlemeye yardımcı olabileceğini bilmek önemlidir. Bu bozukluğu teşhis etmek için klinik testler, tıbbi ve ailevi sağlık geçmiş, bilişsel testler, Bilgisayara yardımlı taramalar ve MR ve kan testleri gibi yöntemler kullanılır. Unutkanlığın türüne ve nedenine bağlı olarak farklı tedavilere baş vurulabilir. Çoğu durumda, sorun tedaviye gerek kalmadan kendiliğinden çözülür. Her tür tıbbi nedenli unutkanlık için tıbbi bakım gereklidir.

Alzheimer hastalığı, hafızayı ve düşünme gücünü kademeli olarak yok eden ve hatta kişiyi basit şeyler yapma yeteneğinden yoksun bırakan, ilerleyici ve geri dönmez bir beyin hastalığı olan başka bir nörolojik bozukluktur. Alzheimer hastalığı yavaş  yavaş, kademeli olarak başlar. Öncelikle beynin hafızayı ve dili kontrol eden kısımlarını etkiler. Alzheimer, beynin daha fazla bölümünü zamanla hasara uğratan ilerleyici bir hastalıktır. Böyle olunca, daha fazla semptom görülür ve hastalık kötüleşir. Alzheimer hastalığı, sonuçta bir kişinin hayatının tüm yönlerini etkileyen ölümcül bir hastalıktır.

Hastalık ilerledikçe proteinler beyinde birikir ve plak adı verilen bir yapı oluşturur. Bu plaklar sinir hücreleri arasındaki bağlantıların kesilmesine ve sonunda bu sinir hücrelerinin ölmesine ve beyin dokusunun tahrip olmasına neden olur. Alzheimer hastalarında bazı önemli beyin kimyasalları azalır. Mesajı taşıyan bu kimyasal taşıyıcılar, sinyalleri beyin etrafına taşımaya yardımcı olur. Beyinde bu maddeler azaldığında sinyaller düzgün bir şekilde beyine iletilemez ve sonuçta beyin doğru çalışamaz hale gelir.

Alzheimer hastalığı, 65 yaşın altında ortaya çıkarsa, erken Alzheimer krizi olarak adlandırılır. Erken başlangıçlı Alzheimer hastalığı en sık 40 ile 50 yaşları arasında görülür. 30'lu yaşlardaki insanlarda bu hastalık görülmemiştir. Çok az insan, hastalığın en yaygın türlerinden biri olan ve genetik faktörlerle hiçbir ilgisi olmayan erken Alzheimer hastalığına yakalanır. 

Alzheimer hastalığının ana nedeni henüz bilinmemekle birlikte, hastalığa yakalanma riskini artıran bazı faktörler vardır. Bunlar arasında yaşlanma, ailede genetik olarak Alzheimer hastalığı geçmişinin olması, geçmişte ciddi kafa travmaları ve darbe almaları ve kardiyovasküler hastalığın neden olduğu yaşam tarzı faktörleri ve komplikasyonları yer alır. Alzheimer'ın ilk belirtisi genellikle küçük hafıza problemleridir.

Alzheimer hastalığının birkaç aşaması vardır. Teşhis edilmeyen ilk aşamada, Alzheimer hastalığı belirtisizdir ve hafıza problemleri veya bunama semptomları göstermez. Çok hafif bir demans sayılan ikinci aşamada hasta,  küçük hafıza problemleri yaşayabilir veya evin etrafında bazı şeyleri kaybedebilir.  Ancak yaşın ilerlemesi ve yaşlanmak ile ilgili küçük hafıza kayıplarını Alzheimer olarak adlandırmak da doğru değildir. Hafif bir demans daha sayılan üçüncü aşamada hasta bilişsel ve hafıza problemlerinden dolayı  zorluklar yaşar.  Üçüncü aşamada hastalar konuşurken, yeni insanları hatırlarken, planlarken ve işleri organize ederken doğru kelimeleri ve ifadeleri bulmakta güçlük çekerler. Üçüncü aşamadaki Alzheimer hastaları, pahalı eşyalar dahil kişisel eşyalarını kaybedebilirler.

Orta derece demans olarak adlandırılan dördüncü aşamada, Alzheimer hastalığının semptomları belirgin hale gelir. Hastalığın bu evresinde bulunan hastalar basit hesaplamalar yapmak, kişisel yaşam anılarını hatırlamakta zorlanıp, kısa süreli hafıza bozuklukları yaşarlar. Örneğin kahvaltıda ne yediklerini hatırlamazlar. Göreceli olarak ağır olan beşinci evrede, hasta bir şeyler yapmak zorunda olmasına rağmen  günlük olarak yardıma ihtiyacı duymaktadır. Bu aşamada insanlar şiddetli kafa karışıklığı, telefon numaraları gibi kendileriyle ilgili basit şeyleri hatırlayamama ve uygun kıyafetleri giymede güçlük çekme, durumlarını yaşayabilirler. 

Altıncı aşamada, hafızada ciddi bir bozulma meydana gelir ve bu aşamadaki hastalar sürekli bakıma ve denetime ihtiyaç duyar ve profesyonel olarak bakıma ihtiyacı olur. Çok şiddetli bir kayıp yaşanan yedinci aşama, Alzheimer hastalığının son aşamasıdır. Alzheimer hastalığı tedavi edilemez bir hastalık olduğu için hastalar bu aşamada ölüme yakın aşamaya gelirler. Yedinci aşamada  Alzheimer hastalığına yakalanan hastalar çevresel ve iletişim uyaranlarına ve tetikleyicilerine yönelik tepki gösterme yeteneklerini kaybeder.

Bir nörolog veya sinir hastalıkları uzmanı, bir kişinin Alzheimer kaynaklı hafıza bozukluğu olup olmadığını belirlemeye yardımcı olmak için çeşitli yöntemler ve araçlara baş vurur. Bunlardan bazıları hafıza testleri, problem çözme, dikkat, odaklanma, sayma ve dilsel yetenekler ile ilgili testleri içerir. Kan ve idrar testleri beyin taramaları da bu sürece dahildir.  Alzheimer hastalığının tedavisi yoktur, ancak nörologlar, bazı insanlarda bazı semptomları azaltabilen ve hastalığın ilerlemesini yavaşlatan ilaçlar reçete edebilirler. Son Alzheimer ilaçları, hafıza kaybı ile ilgili semptomları ve bazı bilişsel etkileri bir süreliğine azaltabilir.