26 Şubat Cuma günü İran’da seçim günüdür.

Bu seçimler aylardan beri siyaset ve medya çevrelerinin ilgi odağındadır. 26 Şubat 2016’da düzenlenecek 10. Dönem İslamî şura meclisi ve 5. Dönem Bilgeler meclisi seçimlerinde İran milleti temsilcilerini seçiyor. Her iki meclis İran İslam Cumhuriyeti nizamında anahtar konumdadır. İslamî şura meclisi yasama erki ve Bilgeler meclisi de Rehberi belirleyen meclis olduğu için İran siyasetinde önem arz ediyor.

İran’da seçimlerin en muhteşem biçimde düzenlenmesi, İslam inkılabı nizamı kurulduğu günden beri nizamın kurucu önderi İmam Humeyni –ks– ve ardından İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei tarafından sürekli vurgu yapılan bir konudur.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei bir konuşmasında şöyle diyor: Seçimlerin sonucu ne olursa olsun, nasıl düzenlendiği de bölge milletleri için önemlidir ve dünyanın diğer ülkelerinde düzenlenen seçimlere kıyasla farklı bir model sunabilir.

Ayetullah Hamanei’ye göre seçimlere katılmak ve oy kullanmak, Batılı demokrasilerde sırf yasal ve hukuki bir haktan ötede bir konudur. Bir başka ifade ile İran milleti için seçimlere katılmak ve oy kullanmak hem siyasi bir farize ve hem dini bir farizedir. Bu, seçimlerle ilgili en önemli meseledir, yani halkın katılımı.

Seçimlerde halkın azami oranda katılımı ve seçim sandıklarının başına coşkulu bir şekilde gitmelerinin öneminden başka bu arada büyük önem arz eden bir başka mesele de vardır, ki o da sorumluluk üstlenmeye hazır olduklarını ilan eden adayların arasında daha salih olan adayı seçmektir.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei bu bağlamda sarf ettiği beyanatında şöyle diyor: İslam cumhuriyetinde seçim, daha salih olanı seçmektir, seçim rekabetleri değil. Halk gözünü açarak ve basiretle bu arenaya girmeli ve güvendikleri adayları seçmelidir.

Gerçi adayların salahiyeti daha önce anayasayı kollama ve koruma konseyi tarafından araştırılır ve konseyin gözetim aşamasını aşan adaylar, seçilecekleri mevkii işgal etmek için asgari düzeyde şayesteliğe ve salahiyete sahiptir. Fakat öte yandan bu mevkiler ve makamların sayısı kısıtlı olduğundan ve pratikte onaylanan tüm adayları seçmenin mümkün olmadığından halk veya daha doğrusu seçmenler adayların arasından en kifayetli ve en salih olanları seçmeleri gerekir. Kuşkusuz kim yasal mercilerce salahiyeti onaylanmışsa, salihtir, fakat salihlerin arasında arayıp daha salih olanı bulmak ve onu seçmek gerekir.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei’ye göre daha salih insanın bazı özellikleri vardır ki bu özelliklere iman ve takva, yönetim becerisi, sorumluluk duygusu, düşmanlara karşı tedbirli olmak ve özgüven duygusu, yoksulluk ve fesat ve ayrımcılıkla mücadele etmek ve ayrıca ülkenin kalkınması için çalışmak ve adaletin uygulanmasının takipçisi olmak gibi özellikleri örnek vermek mümkün.

Öte yandan halk da ülkenin yönetimi için en salih insanları seçmekle hem yasama ve hem yürütme açısından nizamın temellerinin pekişmesine katkısı olur. Bu süreçte seçimler milli iktidar simgesi olur ve İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei’nin tabiri ile bir milletin bilinçli ve ayakta oluşunun işaretidir ve halkın İslam Cumhuriyeti nizamını pekiştirmeye yönelik büyük hareketi sayılır.

Gerçekte halkın seçim sandıklarının başına gelmesi bir açıdan İslam Cumhuriyeti nizamının izzet, itibar ve meşruiyetini savunma anlamına gelirken, öbür yandan da İslam Cumhuriyeti nizamında anayasanın cari olduğunu yansıtır. Bu yüzden halkın seçimlere coşkulu katılımı İran milletinin düşmanlarının asla hoşuna gitmediği bir durumdur.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei bu bağlamda seçimlerin ve halkın azami oranda katılımının önemi hakkında şöyle diyor:

Düşmanlar halkın seçimlere katılmamasını istiyor ve bunu milletin İslamî nizama yüz çevirdiği şeklinde yorumlayarak İslamî nizamı bu şekilde pasif hale getirmeye çalışıyor. Düşmanlar halkın seçimlere coşkulu katılımı nizama güç kazandırdığını ve böylece onlar da İran ile ilgili planlarını uygulayamayacaklarını çok iyi biliyor.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei’ye göre sadece halkın sandıkların başına gelmesi de yeterli değildir. Ayetullah Hamanei’nin vurguladığı konu, halkın azami oranda seçimlere katılması ve sorumluluk duygusu çerçevesinde en coşkulu seçimleri gerçekleştirmesidir. Bu yüzden İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei gönüllü seferber öğrencilerle görüşmesinde onlara seçimlere katılımın gerçek manada azami seviyeye ulaşması için çaba harcamalarını tavsiye ediyor.

Deneyimler ne zaman halkın seçimlere katılım oranı yüksek olduysa ve bu katılım en coşkulu biçimde gerçekleştiyse, nizamın temellerini güçlendirmenin yanında düşmanları da hüsrana uğrattığını gösteriyor.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei’nin siyasi düşüncesinde İran’da dini demokrasinin şekillenmesi bu milleti ayakta tutan etkendir. Bu hedef ise ancak halkın seçimlere bilinçli ve sorumlu bir şekilde ve tamamen iradeleri ve akılcılıkla ve dini ve sosyal görevlerini yerine getirme bilincinde hareket ettikleri takdirde gerçekleşir.

Gerçekte toplumda tüm insanlar anayasa ve seçim yasalarının belirlediği çerçevede ülkelerinde yaşanan gelişmelere ve kaderlerine ve gelecek kuşakların geleceği hakkında sorumluluk duygusu taşımalıdır. Bu ise ancak doğru ve geniş katılımlı seçimlerle mümkündür. Bu yüzden İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei bir çok kez beyanatında şu vurguyu yapıyor:

Her ne kadar seçimler daha coşkulu olursa, İran milletinin azameti düşmanların ve muhaliflerin gözünde o kadar büyür ve onlar İran milletine daha fazla saygı göstermek zorunda kaldığı gibi İran milletinin dünyadaki tüm dostları sevinir.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei bir başka konuşmasında İran milletinin seçimlere coşkulu ve geniş çapta katılımı, sonuçları ve tesirleri hakkında da şöyle diyor:

Bence seçimlerde ilk mesele, onu veya bunu seçmek değildir. İlk mesele, halkın seçimlere katılımıdır. Halkın katılımı nizamı güçlendirir, temellerini pekiştirir, İran milletinin onurunu arttırır, ülkenin düşman karşısında direnişini güçlendirir ve düşmanı ülkeye karş tamah gözüyle bakmak ve darbe vurmak ve fitne ve fesat çıkarmaktan vazgeçirir. Bu mesele çok önemlidir. O zaman ilk önemli mesele, seçimlere katılmaktır.

Bugün İran milleti yine geçmişteki tüm seçimlerde yaptığı gibi sandık başına gelecek ve oylarını seçim sandıklarına atarak bu iki önemli seçimde de yeni bir siyasi hamaset yaratacaktır. İran İslam cumhuriyetinde seçimlerin yüce konumu vardır ve iç arenada öneminden başka bölgesel ve uluslararası arenalarda da kalıcı tesirleri söz konusudur. Bu yüzden bugün tüm gözler İran seçimlerine çevrilmiştir. Bu seçimler özellikle İran İslam Cumhuriyeti başta Amerika olmak üzere tüm düşmanların otuz yılı aşkın bir süredir izlediği düşmanlıklarına ve komplolarına karşın dünyanın altı büyük gücü ile nükleer müzakerelerde büyük bir siyasi zafere imza attığı bir sırada gerçekleşiyor. Amerika İran İslam cumhuriyetini inzivaya itmek için büyük çaba harcadı, fakat İran milleti tüm baskıları direndi ve direnişi de Amerika ve müttefiklerinin sultacılığı karşısında zafer elde etti.

Amerika İran’ın barışçıl nükleer programı hakkında bir takım mesnetsiz iddiaları ileri sürerek Avrupalı müttefikleri ve bölgedeki kukla rejimlerin işbirliği ile İran’a her türlü iktisadi yaptırımı dayattı, siyasi baskıları uyguladı ve hatta askeri saldırı tehdidi savurdu ve İran’ın gelişmesini ve kalkınmasını engellemeye çalıştı. İslam inkılabı düşmanları bu çerçevede seçimleri de bir fırsat bildi ve İran milletine ve İslamî nizama seçimlerin üzerinden darbe vurmaya çalıştı, ama her defasında bu alanlarda hezimete uğradı ve gerçek kazanan taraf İran milleti oldu. Düşmanlar her seçimde İran milletini seçimlere katılmama konusunda ikna etmek için türlü kampanyalar ve propagandalar yürüttü, fakat İran milleti her seçimde düşmana en ezici şekilde cevap vererek seçim sandıklarına koştu.

Evet, İran milleti demokrasisini ve bağımsızlığını korumak için ağır bedel ödedi ve bu yolda seçimlerin kurumsallaşması İran milletinin dini demokrasi nizamının siyasi kalkınmasının bir parçasını oluşturdu. 015