Lübnan Parlamento Seçimlerine Katılım oranı yüzde 8 düştü
24. Lübnan Parlamento Seçimleri 15 Mayıs günü düzenlendi ve katılım oranı yüzde 8 düşerek yüzde 41'e indi.
Lübnan İçişleri Bakanı Bassam Mevlevi, parlamento seçimlerine katılımın yaklaşık yüzde 41 olduğunu söyledi. Bu seçim döneminde seçmen sayısı 3 milyon 917 bindi. Buna göre seçmenlerin yüzde 59'u seçimlere katılmadı. Başka bir deyişle, Lübnan seçimlerine sadece bir milyon 605 bin seçmen katıldı. Buna rağmen yurtdışında yaşayan Lübnanlıların yüzde 60'ı sandık başına gitti. Lübnan'da 2018'deki son seçimler yüzde 49'luk bir katılımla yapılmıştı. Lübnan parlamento seçimlerine katılımdaki yüzde 8'lik düşüşün birkaç nedeni var.
Birinci neden, Lübnanlı politikacının performansından halkın duyduğu memnuniyetsizliktir. Son dört yılda Lübnan, her zamankinden daha fazla siyasi istikrarsızlık gördü. Bu arada Lübnan kabinesini kurmak için beş kişi aday gösterildi. Saad el Hariri, Hasan Diab, Mustafa Edib, ve Necip Mikati aday gösterilen isimlerdi. Al-Hariri'nin 9 ay sonra 2019'da kabineyi kurduğu ve 9 ay sonra istifa ettiği ilgi çekici bir gelişmeydi. Hassan Diab'ın kabinesi sadece 6 ay sürdü ve 14 ay boyunca geçici başbakan olarak kalmaya devam etti. Mustafa Edib bir ay süre zarfında kabineyi kuramadı, bu sürecin devamında ise 13 ay sonra Saad al-Hariri kabineyi kuramadı. Ardından ise Necip Mikati Lübnan'ın başbakanlık koltuğunda 8 ay kadar kaldı. Necip Mikati'nin en önemli başarısı ise parlamento seçimlerinin düzenlenmesidir.
İkinci neden, Lübnan'ın ekonomik sorunlarının son dört yılda keskin bir şekilde artmasıydı. Son dört yılda Lübnan para birimi keskin bir düşüşle ciddi bir değer kaybı yaşadı. Şimdi de işsizlik yüzde 40 ve enflasyon yüzde 50'nin üzerinde. Ülke nüfusunun en az yarısı yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Dünya Bankası'na göre Lübnan, yüzyılın en kötü ekonomik kriziyle karşı karşıya. Lübnan halkı, Lübnanlı politikacıların sorunlarının azaltılmasına öncelik vermekle kalmayıp yolsuzluğa da bulaştığına inanıyor.
Lübnanlı siyasi akımlar arasındaki siyasi istikrarsızlık ve güç mücadeleleri ile birlikte ciddi ekonomik sorunlar, Lübnan halkını yaşam koşullarını iyileştirmeye yönelik herhangi bir umudu hüsrana uğrattı. Bu nedenle Lübnan halkı seçimlere katılmamayı tercih ettiler.
Üçüncü faktör, Saad el-Hariri'nin eylemi ve Lübnan parlamento seçimlerini boykot etme girişimiydi. El Hariri, kabineyi kuramaması üzerine seçimlere katılmayacağını açıkladı. Lübnan'daki bazı Sünniler, seçimlere katılmamayı tercih ederek el-Hariri ve Gelecek Hareketi'ni destekliyor. Lübnanlı bir siyasi analist Ala el Hasan, "Şüphesiz, seçimleri boykot etme fikri, yabancı ülkelerin ve özellikle Suudi Arabistan'ın Saad al-Hariri'yi marjinalleştirme çabalarından kaynaklandı" dedi.
Lübnan seçimleri ile ilgili son nokta ise; yeni Lübnan parlamentosunun iki önemli görevinin olmasıdır. Acil görevi, yeni bir kabine kurmak için yeni bir başbakan aday göstermesidir. Parlamentonun bileşiminin ne olacağı ve kısa vadede bir başbakan atama olasılığının olup olmadığı veya Lübnan'ın konuyla ilgili siyasi anlaşmazlıklara karışıp karışmayacağı henüz belli olmamasına rağmen bu acil bir görev olarak görülmelidir. Bir diğer önemli görev ise önümüzdeki Ekim ayında yeni bir cumhurbaşkanı tanıtmak. Önceki dönemde Lübnanlı parlamenterler 30 ay sürenin ardından yeni cumhurbaşkanını seçmeyi ancak başarmışlardı.