Nikaragua'nın ABD ile siyasi yüzleşmesi
Nikaragua hükümeti, Orta Amerika bölgesinde ABD'nin politikalarına karşı protesto ve mücadelenin devamında bu ülkenin yeni büyükelçisinin ülkeye girişine izin vermedi. Nikaragua Dışişleri Bakanı Denis Moncada Amerikalı meslektaşı Anthony Blinken'e bir mektup göndererek şunları yazdı: "Nikaragua hükümeti, yasal yetkilerini kullanarak ve ulusal egemenliğinin çerçevesinde, yeni Amerikan büyükelçisi Hugo Rodriguez'in, Nikaragua topraklarına girme iznini hemen kaldırdı."
"Rodriguez" geçtiğimiz günlerde ABD Senatosu'ndaki duruşmada, ABD büyükelçisi olarak Nikaragua'nın gidişatını değiştirmek için olası tüm ekonomik ve diplomatik araçların kullanımını destekleyeceğini söyledi.
Ardından Nikaragua hükümeti, bu sözlerin müdahaleci ve saygısızca olduğunu belirtirken, Dışişleri Bakanlığı da, "Nikaragua hükümeti, gücünü ve ulusal egemenliğini kullanarak "Rodriguez"in iznini derhal iptal edecektir." İfadelerde bulundu.
Nikaragua uzun süredir ABD'nin müdahaleci ve düşmanca eylemlerine maruz kalıyor. Bu girişimler, özellikle cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılması ve "Daniel Ortega"nın yeniden kazanmasının ardından zirveye ulaştı. Bu ülkenin seçimlerinde Ortega oyların %75'inden fazlasını alabildi, ancak Washington yetkilileri bu seçimleri adil olmayan ve anti demokratik olarak değerlendirdi. Sonuçta ABD hükümeti, Ortega ve Nikaragua yetkililerine karşı çeşitli misilleme girişimlerinde bulundu.
ABD Başkanı Joe Biden, Ortega ve bakanlarına karşı insan hakları iddialarında bulunarak en başından beri Nikaragua üzerinde baskı kurdu. Bu bağlamda Biden yönetimi, Daniel Ortega, eşi Rosario Murillo ve bazı Nikaragualı bakan ve yetkilinin ABD'ye girişini yasakladı ve ABD Hazine Bakanlığı da birçok Nikaragualı yetkiliye ve ülkenin federal kurumlarına yaptırım uyguladı.
Uruguaylı analist Federico Villanueva şöyle diyor: Latin Amerika 20. yüzyılda "birçok kez farklı biçimlerde" Amerikan müdahalesine maruz kaldı ve şimdi Washington diplomatlar aracılığıyla daha ince taktiklerle askeri ve ekonomik kurumları değiştirmeye çalışıyor.
Washington'ın Nikaragua'nın meşru ve yasal başkanını devirmeyi ve ABD'ye bağlı bir başkan atamayı amaçlayan eylemleri ve girişimleri, Nikaragua hükümetinden sert tepkiyle karşılaştı. Nikaragua Dışişleri Bakanı "Denis Moncada" geçtiğimiz günlerde Amerika ve bazı Avrupa ülkelerinin siyasi hakimiyet kazanmak için diğer ülkelerin iç politikalarını etkilemeye çalışarak kendilerine karşı saldırgan adımlar attığını belirtti.
Washington'un Nikaragua üzerinde baskı kurma politikalarına ve ülke yetkililerine karşı düşmanca tavırlar takınması ve çeşitli yaptırımlar uygulamasına rağmen, Nikaragua ve bölgedeki diğer solcu ülkeler, Amerikan politikalarına teslim olmaya yanaşmıyorlar. Son aylarda ve Rusya-Ukrayna savaşında bile Latin Amerika ülkelerinin çoğu Washington'un politikalarına uymadı ve yaptırımlara uymamaya çalıştı.
Aslında Nikaragua gibi ülkelerin yetkilileri, halkın desteğine ve diğer ülkelerle ilişkilerin geliştirilmesine güvenerek, durumu kontrol etmeyi ve ABD yaptırım politikalarının etkisini azaltmayı başardı.
Ortega, Washington'un bazı Nikaragualı yetkililere yaptırım uygulama kararına tepki olarak, bu yaptırımların kendi hükümetine engel olmayacağını vurguladı. Nikaragua hükümeti de ABD'nin ülkenin iç işlerine sürekli müdahalesini kınadı ve Washington'dan kaba, korkakça ve nefret dolu politikalarına son vermesini istedi.
Aslında, Amerikalı yetkililerin konumu ve tutumu, Washington'un özellikle Latin Amerika ülkelerindeki Amerikan karşıtı akımların ve girişimlerin ve duyguların büyümesine karşı öfkesinin giderek arttığını daha fazla buna tahammül edemediğini gösteriyor. Yıllardır Washington'un politikalarına tabi olan bu bölgedeki birçok ülke artık sadece Amerikan politikalarına karşı gelmekle kalmıyor, Amerika'nın düşmanca ve insanlık dışı politikalarına karşı tavır alıyor; bu da Amerika'yı kızdırıyor. /