Şubat 06, 2016 22:56 Europe/Istanbul

Geçen hafta Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’ı ziyaret ederek Cumhurbaşkanı Kurban Kulu Berdi Muhammedov’la görüştü.

Geçen hafta Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’ı ziyaret ederek Cumhurbaşkanı Kurban Kulu Berdi Muhammedov’la görüştü. Görüşmede Lavrov, iki ülke liderlerinin geçenlerde Tahran’da düzenlenen doğalgaz ihraç eden ülkeler kurumu liderler zirvesinin kulisinde gerçekleştirdikleri ikili görüşmenin getirilerinin önemine vurgu yaptı.
Rus diplomat Lavrov ayrıca Rusya ve Türkmenistan arasındaki ilişkilerin gelişmesine ve ikili iktisadi, ticari, kültürel ve insani alanlarda ortak işbirliği komisyonunun önemine ve ikili ticaret hacminin geliştirilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Rus Bakan görüşmede Türkmenistan’ın tarafsızlık ilkesini ve bölgede barış , istikrar ve sürdürülebilir kalkınma yolunda attığı adımları desteklediklerini ifade etti.

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’un Aşkabat ziyareti sırasında Moskova’nın Türkmenistan ile Afganistan’ın ortak sınırının güvenliğini geliştirme doğrultusunda işbirliği önerisinde bulunduğunu belirtilirken, Türkmenistan Dışişleri Bakanı  yaptığı açıklamada, Rusya’dan böyle bir öneri geldiğini reddetti. Oysa Sergei Lavrov, ülkesi Türkmenistan’a bu doğrultuda öneride bulunduğunu, fakat Aşkabat yetkilileri bu öneriyi reddettiğini açıklamıştı.
Gerçekte son zamanlarda Taliban ve IŞİD gibi terör örgütlerinin Afganistan’ın kuzeyinde faaliyetlerini arttırması Moskova ve Aşkabat yetkililerini Türkmenistan’ın Afganistan ile ortak sınırının korunmasını görüşmeye zorladığı anlaşılıyor.

Tacikistan’ın Sağd eyaleti gençlik, spor ve turizm idaresi Başkanı özel kalem müdürü Zarif Mirdadayev, bu eyaletten 266 kişinin radikal örgütlere katıldığını açıkladı. Tacik yetkili, bu sayıdan 89’u 30 yaşın altındaki gençlerden oluştuğunu belirtti. Mirdadayev, Tacik gençlerin radikal örgütlere katılma sebebini işsizlik, İslam dini hakkında bilgisizlik ve genelde cahillikleri şeklinde ifade ederek, Tacik gençlerin radikal örgütlere katılmalarını engellemek için en başta terör örgütleri hakkındaki bilgilerini geliştirmek gerektiğini kaydetti.
Öte yandan Sağd eyaleti polis şefi Şerif Nazarzade de 2015 yılında eyalet genelinde radikal örgütlerin 108 lideri ve üyesi tutuklandığını açıkladı.

Tacikistan’ın askeri ve kültürel yetkililerinin bu açıklamaları, Tacikistan içişleri Bakanı Ramazan Rahimzade de 25 Ocak tarihinde Duşanba’da düzenlediği basın toplantısında Tacikistan’dan Irak ve Suriye’de çatışmalara katılanların sayısını 999 olarak açıkladığı bir sırada gündeme geliyor.
Bu şartlarda Rusya savunma Bakanı yardımcısı Antonov, Tacikistan savunma Bakanı ile görüşmesinde Moskova yönetimi Tacikistan ordusunu modern silahlar ve askeri teçhizatla donattığını açıkladı. Antonov, Rusya yönetimi bölgede istikrarsızlığı önlemek ve özellikle Tacikistan’ı radikal örgütlerin tehditlerine karşı takviye etmek için Tacikistan ordusunu modern silahlarla donattıklarını kaydetti. Antonov, Tacikistan Rusya’nın askeri ve teknik işbirliği yapmak istediği ülkelerin arasında öncelikli ülkelerden biri olduğunu, Tacikistan’ın güvenliği Rusya’nın güvenliği şeklinde telakki edildiği, 201 üssü ise bölgede toplu güvenlik anlaşması kurumuna üye ülkeleri korunması için sağlam bir kale niteliğinde olduğunu vurguladı.

Öte yandan Rusya merkezi saha komutanı Vladimir Zarudnitski, Rusya’nın Tacikistan’daki 201 adlı askeri üssü yakında tugay seviyesine yükseleceğini açıkladı. Rus askeri komutanın belirttiğine göre, 201 askeri üssünü çevikleştirmek amacıyla Rusya’nın Tacikistan’daki bu önemli askeri üssünün yapısında bazı değişikliklere gidiliyor ve böylece yeni tugayın Moskova’nın orta Asya bölgesinde savunma kalkanı seviyesine yükseliyor.
Rus komutan Zarudnitski bu haberi doğruladığı açıklamasında Rusya ordusuna ait olan ve Duşanba’nın yakınında bulunan 201 üssü savaş operasyonları kabiliyetini korumakla beraber tugaya dönüştürüleceğini vurguladı.
Rusya askeri yetkilileri 201 üssünde yapılacak değişikliklerin ardından konuşlandıracakları asker sayısı hakkında herhangi bir açıklama yapmazken, bu konuda şimdilik kesin karar alınmadığı anlaşılıyor.
Tacikistan ordusunu yeni silahlarla donatmak, Moskova’nın Rusya’daki Tacik göçmenlere yardım sözü ve Tacikistan’a ihraç edilen yakıta gümrük muafiyetinin uygulanması, Rusya yönetimi 201 üssünün Tacikistan’da bulunmasına karşılık olarak Duşanba yönetimine verdiği sözlerden bazılarıdır.

“Özgürlük Evi” insan haklarını savunma kurumu Başkanı Nit Şink Ken orta Asya’da felaket durum başlığı altında yayınladığı yazısında, orta Asya ülkeleri önümüzdeki yıllarda çok zor durumlarla karşı karşıya kalacaklarını belirtti. Nit Şink Ken’in belirttiğine göre 2016 yılının başından itibaren orta Asya bölgesi tarihinin yeni bir dönemine girmiş bulunuyor, fakat bu kritik dönemin ne zaman sona ereceği ve bölge ülkeleri bu krizin sonuçlarına nasıl katlanacakları pek bilinmiyor. Ken’in raporunda şu ifadelere yer veriliyor: Başta Tacikistan ve Kırgızistan olmak üzere bölge ülkeleri için geçen yıl ortaya çıkan en temel sorunlardan biri, iki ülkenin göçmen işçilerinin Rusya’da kazandıkları paraları kendi ülkelerine transfer etme sorunuydu, zira her iki ülkenin iç ürünlerinin önemli bir bölümünü göçmen işçileri transfer ettikleri paralar oluşturuyor.  Nitekim şimdi de Kazakistan ve Tacikistan yönetimleri iktisadi durumun vahim hale gelme tehlikesi ile karşı karşıya bulunurken en başta muhaliflerini bastırmaya yöneldikleri gözleniyor.

Hali hazırda Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman’ın en büyük oğlu Rüstem İmamali fesatla mücadele idaresinin başında bulunuyor ve kızı Azade Rahman da geçenlerde Cumhurbaşkanı özel kalem müdürü görevine getirildi.
Yine Kazakistan Cumhurbaşkanı Nur Sultan Nazarbayev de aile üyelerini bu ülkenin anahtar mevkilerine atadı. Nazarbayev’in büyük kizi Darika Nazabayeva geçen yılın Eylül ayında Başbakan yardımcısı ve Nazarbayev’in yakınlarından Samed Ebişov da Kazakistan milli güvenlik komitesi Başkan yardımcısı olarak atandı.
Nit Şink Ken’in raporuna göre gerçi muhalifleri bastırmak ve hükümette anahtar mevkilere devlet başkanının yakınlarını atamak bu ülkelerde hakim ailenin fertlerine nisbi güvenliği sağlayacaktır, fakat bu durum uzun vadede kesinlikle tehlike arz edecek bir durumdur.
Öte yandan orta Asya ülkelerinin tümünde milli para birimleri şimdiye kadar yaşamadıkları bir enflasyonla karşı karşıya bulunuyor ki bu da bu ülkelerin gelecekte ciddi sorunlarla karşı karşıya kalacakları bağlamında tehlike çanlarının işaretidir. Hatta Özbekistan ve Türkmenistan gibi protesto eylemi nerdeyse yok denecek kadar az yaşanan bir gelişme olmasına karşın son aylarda bazı protesto eylemlerinin yaşandığı gözleniyor, ki buna Türkmenistan’da geçen Nisan ayında yaşanan eylemi örnek vermek mümkün.

Nit Şink Ken’in raporunun devamında geçen yılın son ayında Furkane bölgesinde yaklaşık 200 kişi doğalgaz sıkıntısı yüzünden bir caddede toplandıkları ve polisle çatıştıkları belirtiliyor.
Nit Şink Ken raporunun sonunda orta Asya ülkeleri çok zor durumda olduklarını belirterek şöyle diyor: Bu ülkelerin yetkilileri son yıllarda halkın kafasında istikrar ve güven ortamı algısını oluşturmak için çok uğraştı, fakat pratikte pek fazla bir şey yapmadı ve şimdi bu ülkelerde sosyal hizmetler gerilediği ve enflasyon oranı arttığı ve mali kriz her geçen gün tırmandığı bir sırada bu ülkelerin güvenlik durumu her gün daha ciddi sorunlarla karşı karşıya kalacağı anlaşılıyor.

Geçen hafta Azerbaycan devlet petrol firması Sukar Başkanı Ronak Abdullayev’le Türkiye enerji Bakanı Berat Albayrak, TANAP doğalgaz boru hattı projesinin inşaatı ile ilgili belgeleri imzaladı. Gerçekte Ankara yönetimi trans anatoli doğalgazı boru hattı olarak anılan söz konusu doğalgaz boru hattının inşaat sürecine ivme kazandırmaya çalışıyor. Oysa Azerbaycan Cumhuriyeti, Türkiye ve İngiliz BP petrol firması bu projede sırasıyla yüzde 58, 30 ve 12 kadar payı bulunuyor ve başka ülkeler de Azerbaycan’ın ihraç edeceği doğalgazın sırf alıcıları sayılıyor. Bu yüzden projenin ortakları önümüzdeki aylarda TANAP projesindeki hisselerini başka ülkelere veya petrol ve doğalgaz firmalarına devretme ihtimalinden söz ediliyor.

TANAP doğalgaz boru hattı aslında Rusya’nın Avrupa kıtasına doğalgaz ihracatı konusundaki tekelini kırmak için Batı’nın gündeme getirdiği projelerden biridir. Bu yüzden TANAP projesi de Bakü Tiflis Ceyhan petrol boru hattı gibi Batılı devletlerin çıkarlarına hizmet eden siyasi bir proje olduğu belirtiliyor.
TANAP doğalgaz boru hattı projesinin inşaatı ile ilgili ön anlaşma 2012 yılının yaz aylarında imzalandı. Gürcistan ve Türkiye’ye kat etmesi gereken doğalgaz boru hattı projesi ile ilgili olarak daha sonra da Türkiye ile Azerbaycan Cumhuriyeti arasında bir kaç belge imzalandı.


TANAP doğalgaz boru hattının 2025 yılına kadar  Türkiye ve AB ülkelerine 50 milyar metreküp doğalgaz ihraç etmesi gerekiyor. TANAP doğalgaz boru hattının her yıl Azerbaycan cumhuriyetinin Şahdeniz doğalgaz sahasının ikinci ünitesinden 16 milyar metreküp doğalgazı Gürcistan, Türkiye ve Avrupa’ya sevk etmesi gerekiyor. Söz konusu doğalgaz boru hattı Gürcistan, Türkiye ve Bulgaristan topraklarını kat ettikten sonra Yunanistan’a ulaşması bekleniyor.
Hazar denizinde bulunan Şahdeniz doğalgaz sahası 1.4 trilyon metreküp doğalgazı bulunuyor. Azeri lider İlham Aliyev ise başta İran ve Türkmenistan olmak üzere Hazar denizinin kıyısında bulunan ülkeleri bu projeye ortak olmaları konusunda ikna etmeye çalışıyor.


Geçen hafta Kazakistan Cumhurbaşkanı Nur Sultan Nazarbayev, Astana’da Nuraten partisinin seçim oturumunda dünyanın ve bölgenin ekonomik şartlarına işaretle Kazak işadamları ve girişimcilerinden ticari işlerini bu ülkenin milli para birimi Tenge üzerinden yapmalarını istedi. Nazarbayev, Kazakistan için ne dolar ne de başka yabancı para birimi önemli olduğunu ve esas milli para birimi önem arz ettiğini ve bu yüzden birbirine yardım ederek doları unutmaları ve bundan böyle milli para birimi Tenge’yi kullanmaları ve bu parayı desteklemeleri gerektiğini kaydetti.
Nazarbayev’e göre ülkesinin en büyük gelir kaynağı olan petrol fiyatlarının düştüğü şu sıralarda en iyi yol, çeşitli sektörlerin halkın refahı doğrultusunda işbirliği yapmalarıdır.

Kazak lider Nazarbayev ayrıca ülkesinin vatandaşlarında mevcut şartlarla uyumlu hale gelmelerini ve petrol fiyatlarının yükselmesine umut bağlamamalarını istedi. Halkın temel ihtiyaçlarının fiyatlarına da işaret eden Nazarbayev, 2015 yılının ikinci yarısında temel ihtiyaçların fiyatları değişmediğini vurguladı.
Kazak liderin bu konuşması, son aylarda dünya genelinde petrol fiyatları büyük düşüş arz ettiği bir sırada gündeme geliyor. Bu durum Kazakistan gibi petrol ihraç eden ülkeleri bütçe açığı ile karşı karşıya bırakıyor. Şimdi ise Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev orta Asya ülkeleri ve Rusya liderleri gibi aralarındaki ticarette doların kaldırılmasını istiyor.

Öte yandan Kazakistan stratejik etüt merkezi Başkan yardımcısı Sanat Keşkumbayev, Kazakistan’da erken seçime gidilmesi bu ülkenin karşı karşıya bulunduğu iktisadi sorunlar ve bazı siyasi meselelerle bağlantılı oludğunu açıkladı.
Kazakistan cumhurbaşkanlığına bağlı stratejik etüt merkezi Başkan yardımcısı Keşkumbayev Kazakistan’de erken seçim kararı hakkında yaptığı açıklamada, kazatistan’ın ihraç ürünleri ve özellikle petrol fiyatlarının düşmesi ve bunun sonucunda milli para birimi değer kaybetmesi Kazakistan’ı çok zor ve hatta kritik şartlarla karşı karşıya bıraktığını ve bu durum ekonomik reformların sürecini hızlandırma zaruretini doğurduğunu ve Kazakistan parlamentosunun Cumhurbaşkanı Nazarbayev’den erken seçime gitme kararı almasını talep etmesi bu durumla bağlantılı olduğunu belirtti. Keşkumbayev, Kazakistan’da parlamento seçimlerinin 2016’nın sonlarına doğru düzenlenmesi kararlaştırıldığını, fakat şimdi ülkenin ve bölgenin ve dünyanın içinde bulunduğu şartlar bu kararın yeniden gözden geçirilmesini kaçınılmaz hale getirdiğini vurguladı.

Kazakistan stratejik etüt merkezi Başkan yardımcısı Sanat Keşkumbayev açıklamasının devamında Kazakistan’da 2015 yılında 100 Adım başlığı altında bir program onaylandığını, programın amacı ülkede siyasi ve iktisadi reformları gerçekleştirmek olduğunu, ancak sözünü ettiği sorunların aşılması bazı iktisadi kararların alınmasını gündeme getirdiğini ve bu önemli işin siyasi reformlarla eşzamanlı yürütülmesi gerektiğini ifade etti.
Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev geçenlerde aldığı kararla Kazakistan parlamentosunu feshetti ve 20 Mart tarihini de erken seçim tarihi olarak açıkladı.

Geçen hafta Gürcistan içişleri bakanlığı, Amerika yönetimi Gürcistan’a sınırlarını korumak üzere 10 milyon dolar değerinde askeri teçhizat vereceğini açıkladı.
Amerika savunma tehditlerini hafifletme ajansı da yaptığı açıklamada Tiflis ile ikili bir anlaşma çerçevesinde Gürcistan yönetimine ülke sınırlarını daha titiz bir şekilde korumak üzere 10 milyon dolar değerinde askeri teçhizat verileceğini belirtti. Anlaşmaya göre Kasımlu ve Kadi köylerinde sınır karakolları kuruluyor ve Gürcistan yasalarına göre yönetiliyor.
Aslında Amerika’nın Gürcistan’a askeri ve mali yardımları sadece bu rakamla sınırlı kalmıyor ve bundan önce de bu tür yardımların yapıldığı belirtiliyor.